çılgınca - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

çılgınca



Bedeutungen von dem Begriff "çılgınca" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 40 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
çılgınca madly adv.
General
çılgınca wild adj.
çılgınca frenetic adj.
çılgınca frantic adj.
çılgınca frenzied adj.
çılgınca lunatic adj.
çılgınca far-out adj.
çılgınca maniacal adj.
çılgınca wildcat adj.
çılgınca raving adj.
çılgınca fadlike adj.
çılgınca hyperkinetic adj.
çılgınca madcap adj.
çılgınca foolhardily adv.
çılgınca frenetically adv.
çılgınca frantically adv.
çılgınca frenzily adv.
çılgınca berserkly adv.
çılgınca like mad adv.
çılgınca crazily adv.
çılgınca manically adv.
çılgınca wildly adv.
çılgınca dementedly adv.
çılgınca desperately adv.
çılgınca distractedly adv.
çılgınca brainsickly adv.
çılgınca hysterically adv.
çılgınca violently adv.
çılgınca ravingly adv.
çılgınca woodly adv.
çılgınca harum-scarum adv.
çılgınca hectically adv.
çılgınca orgiastically adv.
Idioms
çılgınca like the deuce expr.
çılgınca on the wild side expr.
Slang
çılgınca nurts n.
çılgınca nerts n.
çılgınca nerts adj.
çılgınca zonkers adj.
çılgınca this is wild expr.

Bedeutungen, die der Begriff "çılgınca" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 86 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
çılgınca kaçışma stampede n.
General
çılgınca eğlence orgy n.
çılgınca alkış ovation n.
içkiden ileri gelen çılgınca cesaret dutch courage n.
çılgınca eğlence wingding n.
çılgınca koşuşma stampede n.
çılgınca hoşlanan kimse fiend n.
çılgınca bağırma rave n.
çılgınca alkış big hand n.
çılgınca sevme adoration n.
çılgınca eğlenme orgy n.
çılgınca sanrı/hayal insane delusion n.
çılgınca katliam orgy of bloodshed n.
çılgınca aşık olma infatuation n.
çılgınca sevme adorement n.
çılgınca acele hell-for-leather n.
insanların yüksek sesli rock müzik eşliğinde kendilerini çılgınca ve şiddetli bir şekilde oradan oraya savurdukları bir dans şekli mosh n.
çılgınca davranış devilment n.
çılgınca girişilen faaliyet frenzy n.
bir grubun çılgınca kaçışmasına yol açmak stampede v.
çılgınca davranmak go hog wild v.
çılgınca eğlenmek rollick v.
çılgınca bağırıp çağırmak rave v.
çılgınca sevmek adore v.
çılgınca yaşamak be on the wild side v.
çılgınca gelmek sound crazy v.
punk müzik eşliğinde çılgınca dans etmek mosh v.
çılgınca dans etmek boogie v.
(şahin) kanatlarını çılgınca çırpmak bait v.
çılgınca hareket eden berserk adj.
çılgınca heyecanlanmış frantic adj.
çılgınca olmayan noninsane adj.
çılgınca olmayan nonhysterical adj.
çılgınca yaşayan high-stepping adj.
çılgınca/aşırı deucedly adv.
biraz çılgınca wackily adv.
biraz çılgınca balmily adv.
Phrasals
çılgınca oradan oraya dolanmak jump about v.
Colloquial
çılgınca bağırıp çağırma rave n.
çılgınca bir fikir a crazy idea n.
çılgınca eğlence a whoop and a holler n.
çılgınca ve eğlence kültürüne dayalı yaşam tarzını belirtmek için kullanılan bir ifade sex, drugs, and rock 'n' roll n.
çılgınca aşık olmak be hooked on v.
çılgınca dans etmek get (one's) freak on [us] v.
çılgınca partilemek/parti yapmak get (one's) freak on [us] v.
çılgınca eğlenmek get (one's) freak on [us] v.
çılgınca hareketler yapmak get (one's) freak on [us] v.
çılgınca eğlenmek bash v.
çılgınca davranmak go hog-wild [us] v.
çılgınca bir hareket içinde like a blue-arsed fly expr.
Idioms
çılgınca bir süreç walk on the wild side n.
çılgınca bilgi almaya çalışma a feeding frenzy n.
kuduz etkisiyle çılgınca koşmak run mad v.
çılgınca eğlenmek be in fits v.
çılgınca şeyler yapmak take a walk on the wild side v.
çılgınca şeyler yapmak walk on the wild side v.
çılgınca (bir şey) yapmak go on (some kind of) spree v.
işe yarayabilecek kadar çılgınca (just) crazy enough to work [cliché] expr.
çılgınca/saçma olsa da işe yarama olasılığı olan (just) crazy enough to work [cliché] expr.
çılgınca bir fikir ama işe yarayabilir crazy enough (that) it just might work [cliché] expr.
işe yarayabilecek kadar çılgınca crazy enough (that) it just might work [cliché] expr.
çılgınca/saçma olsa da işe yarama olasılığı olan crazy enough (that) it just might work [cliché] expr.
çılgınca bir fikir ama işe yarayabilir crazy enough (that) it might actually work [cliché] expr.
aslında işe yarayabilecek kadar çılgınca crazy enough (that) it might actually work [cliché] expr.
çılgınca/saçma olsa da aslında işe yarama olasılığı olan crazy enough (that) it might actually work [cliché] expr.
çılgınca bir fikir ama işe yarayabilir crazy enough (that) it might just work [cliché] expr.
işe yarayabilecek kadar çılgınca crazy enough (that) it might just work [cliché] expr.
çılgınca/saçma olsa da işe yarama olasılığı olan crazy enough (that) it might just work [cliché] expr.
çılgınca bir fikir ama işe yarayabilir so crazy (that) it just might work [cliché] expr.
işe yarayabilecek kadar çılgınca so crazy (that) it just might work [cliché] expr.
çılgınca/saçma olsa da işe yarama olasılığı olan so crazy (that) it just might work [cliché] expr.
çılgınca bir fikir ama işe yarayabilir so crazy (that) it might actually work [cliché] expr.
aslında işe yarayabilecek kadar çılgınca so crazy (that) it might actually work [cliché] expr.
çılgınca/saçma olsa da aslında işe yarama olasılığı olan so crazy (that) it might actually work [cliché] expr.
çılgınca bir fikir ama işe yarayabilir so crazy (that) it might just work [cliché] expr.
işe yarayabilecek kadar çılgınca so crazy (that) it might just work [cliché] expr.
çılgınca/saçma olsa da işe yarama olasılığı olan so crazy (that) it might just work [cliché] expr.
çılgınca eğlenen in fits expr.
Speaking
bu sence çılgınca mı? does that sound crazy? expr.
Music
punk müzik eşliğinde çılgınca dans etmek thrash v.
punk müzik eşliğinde çılgınca dans etmek slam dance v.
Slang
çılgınca davranış meshugaas n.
çılgınca eğlence partay n.
abd'de mantıksız ve çılgınca eylemler gerçekleştiren floridalı orta yaşlı erkekleri kasteden klişe ifade florida man n.
çılgınca eğlenmek have a gas v.
çılgınca heyecanlanmak cream v.