ücret karşılığında - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

ücret karşılığında



Bedeutungen von dem Begriff "ücret karşılığında" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 1 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
ücret karşılığında for a fee adv.

Bedeutungen, die der Begriff "ücret karşılığında" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 34 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
bir başkası hesabına ücret karşılığında çalışan kimse employe n.
ücret (hizmet karşılığında ödenen) charge n.
bir başkası hesabına ücret karşılığında çalışan kimse employee n.
ücret karşılığında profesyonel hizmet veren kimse hack n.
ücret karşılığında kalitesiz ısmarlama yazılar yazan kimse hack writer n.
ücret karşılığında atların beslenmesi, barınması ve bakımı livery n.
gündelik ücret karşılığında kimse odd-man [uk] n.
cüzi/çok az bir ücret karşılığında for a nominal fee adv.
Phrasals
(sigortacı için) belli bir ücret karşılığında bir şeye ya da birisine koruma sağlamak cover someone or something for something v.
(bir şey/belirli bir ücret veya maaş) karşılığında çalışmak work for (something) v.
Idioms
yüksek bir ödeme/ücret karşılığında for a price expr.
Trade/Economic
belirli ücret karşılığında mal ve hizmet sağlanması treatment n.
bankanın bir hizmeti karşılığında müşterinin ödediği ücret bank charge n.
hizmet karşılığında ödenen ücret recompense n.
ücret karşılığında (hizmet) vermek hire v.
ücret karşılığında olmaksızın honorary adj.
ücret karşılığında borç verilebilir loanable adj.
Law
davacıya mahkemenin harcadığı süre karşılığında ödetilen ücret term fee n.
yün tartma karşılığında ücret isteme hakkı tronage n.
kiracının taşıma hizmeti karşılığında ödediği ücret averpenny n.
(eski ingiliz hukukunda) tımardaki bir kiracının koyun sürülerini kendi arazisini gübrelemek için kullanma ayrıcalığı karşılığında ödediği ücret veya kira faldfee [obsolete] [uk] n.
(eskiden) bazı kiracıların büyükbaş hayvanlarını tımarları üzerinden pazar veya panayırlara götürme ayrıcalığı karşılığında krallarına veya derebeylerine ödedikleri yıllık ücret drofland n.
Industry
(aylık maaş yerine) ücret karşılığında çalışan kimse wage worker n.
belirli ücret karşılığında işe alınan işçinin günlük ücretini almaya hak kazanması için çalışması gereken saat sayısı work day n.
porno setinde keşfedilme umuduyla etrafı temizleyip az ücret karşılığında ufak işlere bakan işçi mope n.
ücret karşılığında çalışan (beden veya sanayi işçileri) wage-earning adj.
ücret karşılığında çalışan (beden veya sanayi işçileri) propertyless adj.
ücret karşılığında çalışan (beden veya sanayi işçileri) working-class adj.
ücret karşılığında çalışan (beden veya sanayi işçileri) blue-collar adj.
Insurance
sigorta sözleşmesi karşılığında verilen ücret premium n.
Marine
ücret karşılığında yolcu taşıyan motorlu taşıt jitney n.
Music
sabit ücret karşılığında sınırsız şarkı dinlenebilen eski bir çevrimiçi müzik hizmeti rhapsody n.
Slang
(ortaya konulan bahisten yüzde veya belirli ücret karşılığında) oyunda olmayan krupiye olmak cut v.
Modern Slang
belirli bir ücret karşılığında her şeyi yaparım afm (anything for money) expr.