üstü açık - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

üstü açık



Bedeutungen von dem Begriff "üstü açık" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 3 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
üstü açık hypaethral adj.
üstü açık hypethral adj.
üstü açık naked adj.

Bedeutungen, die der Begriff "üstü açık" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 79 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
(ark/kanal gibi üstü açık) suyolu watercourse n.
üstü açık dört tekerlekli rus at arabası droshky n.
üstü açık oyuncak araba wagon n.
üstü açık araba roadster n.
üstü açık araba drophead n.
üstü açık büyük boru sluice n.
açık havada çalan müzik topluluklarına özgü ve çoğu zaman üstü kapalı platform bandstand n.
ağıl (çevresi çit veya tel örgüyle çevrili, üstü açık) pen n.
üstü kapalı, üç yanı açık ve evin bir cephesinde boydan boya uzanan balkon veranda n.
üstü açık vagon lorry n.
üstü açık döşeme deck n.
üstü açık işyeri yard n.
üstü açık alan open air area n.
üstü açık alan outdoor area n.
üstü açık depo yard n.
üstü açık iki tekerlekli araba tilbury n.
yanları veya üstü açık kamyon flatbed n.
üstü açık otobüs open-top bus n.
kenarları açık üstü kapalı barınak ramada [southwestern us] n.
sri lanka'da kullanılan bir tür üstü açık tahtırevan tomjohn n.
hindistan ve sri lanka'da kullanılan bir tür üstü açık tahtırevan tonjon n.
üstü açık kap loom [scotland] n.
üstü açık at arabası growler [uk] n.
üstü açık dört tekerlekli rus at arabası droitzschka n.
(güney abd'de) üstü açık iç avlu parlor [dialect] n.
karşılıklı iki kişilik oturakları olan dört tekerlekli üstü açık fayton sociable n.
üstü açık hafif bir at arabası çeşidi spring wagon n.
kale burçları gibi üstü açık crenellated adj.
üstü açık anlamı veren ön ek gymno- pref.
üstü açık anlamı veren ön ek gymn- pref.
Idioms
üstü açık arabanın üstünü kapamak put the top up v.
Technical
üstü açık yük vagonu truck n.
üstü açık kutu open-top can n.
üstü açık yuvarlak kutu open-top round can n.
yuvarlak olmayan üstü açık kutu non-round open-top can n.
konteynır gemilerinin büyük yüklerle tekerlekli ve paletli taşıtları taşıyabilmesini sağlayan, taşınabilir üstü ve yanları açık birimler flatrack n.
Architecture
binanın üstü açık bölümü hypaethron n.
konağın üstü açık bölümü hypaethron n.
duvarlarla çevrili ve üstü açık iç avlu cortile n.
Construction
ağır malzemelerin taşınmasında kullanılan üstü açık düz zeminli vagon gondola n.
Furniture
üstü açık dosya koymak için bölümleri olan bir çalışma masası tub desk n.
tüm dosyaların tek tek görülüp ayırt edilebildiği üstü açık dosya dolabı tub file n.
Automotive
içinde uzunlamasına oturma yerleri olan, üstü açık gezi aracı char-a-bancs n.
üstü açık çift kişilik spor araba two-seater n.
üstü açık çift kişilik spor araba runabout n.
üstü açık çift kişilik spor araba roadster n.
yolcu koltuklarının üzeri körüklü ve sürücü koltuğunun üstü açık olan eski tip bir araba landaulet [us] n.
üstü açık araba whirlicote n.
üstü açık aracın sürücü koltuğuna geçirilen koruyucu kılıf boot n.
(üstü açık arabada) katlanabilir tavan soft-top n.
üstü açık araba soft-top n.
üstü açık arabaya ait soft-top adj.
üstü açık araba ile ilgili soft-top adj.
Transportation
(iki tekerlekli üstü açık) at arabası dennet n.
2-3 kişi alabilen üstü açık küçük otomobil roadster n.
üstü açık araba runabout n.
üstü açık fayton runabout n.
özellikle rusya'da kullanılan, yolcuların yan oturdukları dört tekerlekli üstü açık at arabası drosky n.
Railway
üstü açık vagon lorry n.
üstü açık demiryolu yük vagonu wagon [uk] n.
üstü açık yük vagonu hopper n.
Marine
üstü açık bir teknenin dümenini istenen pozisyonda tutmaya yarayan halat twiddling line n.
üstü hava ve deniz koşullarına açık olan güverte weather deck n.
üstü hava ve deniz koşullarına açık olan güverte exposed deck n.
eskimoların kullandığı büyük ve üstü açık bir tür tekne oomiak n.
Food Engineering
üstü açık yuvarlak kutular round open-top cans n.
Gastronomy
üstü açık sandviç open sandwich n.
üstü açık sandviç open-face sandwich n.
Marine Biology
üstü açık koni biçimli kabuğu olan bir deniz salyangozu keyhole limpet (fissurella apertura) n.
üstü açık koni biçimli kabuğu olan bir deniz salyangozu diodora apertura n.
History
iki tekerlekli üstü açık at arabası curricle n.
Sport
futbol sahası etrafında, izleyicilerin üzerinde durduğu üstü açık oturma alanı terrace n.
ragbi sahası etrafında, izleyicilerin üzerinde durduğu üstü açık oturma alanı terrace n.
futbol sahası etrafında, izleyicilerin üzerinde durduğu üstü açık oturma alanı terracing n.
ragbi sahası etrafında, izleyicilerin üzerinde durduğu üstü açık oturma alanı terracing n.
bir veya iki kişinin açık kızak üzerinde sırt üstü şekilde ilerlediği bir spor luge n.
üstü açık kızak luge n.
(yarışta) kural ihlaline karşı üstü açık bir arabada bisikletçilere eşlik eden hakem commissaire n.
Music
üstü açık boru open pipe n.