Verlauf

a thing or two

Bedeutungen von dem Begriff "a thing or two" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 2 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
Idioms
1	Idioms	a thing or two n.	bir iki şey
2	Idioms	a thing or two n.	birkaç ufak tavsiye/görüş

Bedeutungen, die der Begriff "a thing or two" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 123 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
General
1	General	know a thing or two v.	tecrübeli ve bilgili olmak
2	General	know a thing or two (about something) v.	(bir şeyler hakkında) bir iki şey bilmek
Idioms
3	Idioms	could teach (someone) a thing or two (about someone or something) v.	(isterse) bir iki şey öğretebilmek
4	Idioms	could teach (someone) a thing or two (about someone or something) v.	(isterse) birkaç şey anlatmak
5	Idioms	could teach (someone) a thing or two (about someone or something) v.	(isterse) birçok şey söyleyebilmek
6	Idioms	could teach (someone) a thing or two (about someone or something) v.	bir iki şey öğretmek (gerek)
7	Idioms	could teach (someone) a thing or two (about someone or something) v.	bir iki söz/laf söylemek (gerek)
8	Idioms	could tell (someone) a thing or two (about someone or something) v.	(isterse) bir iki şey söyleyebilmek
9	Idioms	could tell (someone) a thing or two (about someone or something) v.	(isterse) birkaç şey anlatmak
10	Idioms	could tell (someone) a thing or two (about someone or something) v.	(isterse) birçok şey öğretebilmek
11	Idioms	could tell (someone) a thing or two (about someone or something) v.	bir iki söz/laf söylemek (gerek)
12	Idioms	could tell (someone) a thing or two (about someone or something) v.	bir iki şey öğretmek (gerek)
13	Idioms	tell (someone) a thing or two (about someone or something) v.	bir iki şey söyleyebilmek
14	Idioms	tell (someone) a thing or two (about someone or something) v.	birkaç şey anlatmak
15	Idioms	tell (someone) a thing or two (about someone or something) v.	birçok şey öğretebilmek
16	Idioms	tell (someone) a thing or two (about someone or something) v.	bir iki yanlışını düzeltmek
17	Idioms	tell (someone) a thing or two (about someone or something) v.	bir iki şey söylemek
18	Idioms	tell (someone) a thing or two (about someone or something) v.	bir iki şey öğretmek
19	Idioms	can/could teach/tell somebody a thing or two (about somebody/something) v.	bir iki şey öğretebilmek
20	Idioms	can/could teach/tell somebody a thing or two (about somebody/something) v.	birkaç şey göstermek
21	Idioms	can/could teach/tell somebody a thing or two (about somebody/something) v.	bir iki konuda yardımcı olmak
22	Idioms	can/could teach/tell somebody a thing or two (about somebody/something) v.	bir iki şey söyleyebilmek
23	Idioms	can/could teach/tell somebody a thing or two (about somebody/something) v.	birkaç şey anlatmak
24	Idioms	could teach (someone) a thing or two (about someone or something) v.	bir iki şey öğretmek
25	Idioms	could teach (someone) a thing or two (about someone or something) v.	(bir konuda) yardımcı olabilmek
26	Idioms	could teach (someone) a thing or two (about someone or something) v.	birkaç şey öğretebilmek
27	Idioms	could teach (someone) a thing or two (about someone or something) v.	birini bilgilendirmek
28	Idioms	could teach (someone) a thing or two (about someone or something) v.	haddini bildirmek
29	Idioms	could teach (someone) a thing or two (about someone or something) v.	ağzının payını vermek
30	Idioms	could teach (someone) a thing or two (about someone or something) v.	ipliğini pazara çıkarmak
31	Idioms	can teach somebody a thing or two (about somebody/something) v.	bir iki şey öğretmek
32	Idioms	can teach somebody a thing or two (about somebody/something) v.	(bir konuda) yardımcı olabilmek
33	Idioms	can teach somebody a thing or two (about somebody/something) v.	birkaç şey öğretebilmek
34	Idioms	can teach somebody a thing or two (about somebody/something) v.	birini bilgilendirmek
35	Idioms	can teach somebody a thing or two (about somebody/something) v.	haddini bildirmek
36	Idioms	can teach somebody a thing or two (about somebody/something) v.	ağzının payını vermek
37	Idioms	can teach somebody a thing or two (about somebody/something) v.	ipliğini pazara çıkarmak
38	Idioms	can tell somebody a thing or two (about somebody/something) v.	bir iki şey öğretmek
39	Idioms	can tell somebody a thing or two (about somebody/something) v.	(bir konuda) yardımcı olabilmek
40	Idioms	can tell somebody a thing or two (about somebody/something) v.	birkaç şey öğretebilmek
41	Idioms	can tell somebody a thing or two (about somebody/something) v.	birini bilgilendirmek
42	Idioms	can tell somebody a thing or two (about somebody/something) v.	haddini bildirmek
43	Idioms	can tell somebody a thing or two (about somebody/something) v.	ağzının payını vermek
44	Idioms	can tell somebody a thing or two (about somebody/something) v.	ipliğini pazara çıkarmak
45	Idioms	could tell somebody a thing or two (about somebody/something) v.	bir iki şey öğretmek
46	Idioms	could tell somebody a thing or two (about somebody/something) v.	(bir konuda) yardımcı olabilmek
47	Idioms	could tell somebody a thing or two (about somebody/something) v.	birkaç şey öğretebilmek
48	Idioms	could tell somebody a thing or two (about somebody/something) v.	birini bilgilendirmek
49	Idioms	could tell somebody a thing or two (about somebody/something) v.	haddini bildirmek
50	Idioms	could tell somebody a thing or two (about somebody/something) v.	ağzının payını vermek
51	Idioms	could tell somebody a thing or two (about somebody/something) v.	ipliğini pazara çıkarmak
52	Idioms	find out a thing or two (about someone or something) v.	(biri veya bir şey hakkında) birkaç şey öğrenmek
53	Idioms	find out a thing or two (about someone or something) v.	(biri veya bir şey hakkında) ufak tefek şeyler öğrenmek
54	Idioms	find out a thing or two (about someone or something) v.	(biri veya bir şey hakkında) bir iki şey öğrenmek
55	Idioms	tell (someone) a thing or two (about someone or something) v.	(bir şey veya biri hakkında birine) bir iki şey anlatmak
56	Idioms	tell (someone) a thing or two (about someone or something) v.	(bir konuda) yardımcı olabilmek
57	Idioms	tell (someone) a thing or two (about someone or something) v.	birkaç şey öğretebilmek
58	Idioms	tell (someone) a thing or two (about someone or something) v.	birini bilgilendirmek
59	Idioms	tell (someone) a thing or two (about someone or something) v.	birini düzeltmek/hatasını gidermek
60	Idioms	tell (someone) a thing or two (about someone or something) v.	haddini bildirmek
61	Idioms	tell (someone) a thing or two (about someone or something) v.	ağzının payını vermek
62	Idioms	tell someone a thing or two v.	(birine) bir iki şey anlatmak
63	Idioms	tell someone a thing or two v.	(bir konuda) yardımcı olabilmek
64	Idioms	tell someone a thing or two v.	birkaç şey öğretebilmek
65	Idioms	tell someone a thing or two v.	birini bilgilendirmek
66	Idioms	tell someone a thing or two v.	birini düzeltmek/hatasını gidermek
67	Idioms	tell someone a thing or two v.	haddini bildirmek
68	Idioms	tell someone a thing or two v.	ağzının payını vermek
69	Idioms	teach someone a thing or two v.	(birine) bir iki şey anlatmak
70	Idioms	teach someone a thing or two v.	(bir konuda) yardımcı olabilmek
71	Idioms	teach someone a thing or two v.	birkaç şey öğretebilmek
72	Idioms	teach someone a thing or two v.	birini bilgilendirmek
73	Idioms	teach someone a thing or two v.	birini düzeltmek/hatasını gidermek
74	Idioms	know a thing or two v.	bir konuda edinmiş olduğu deneyimlerden ötürü çok bilgisi olmak
75	Idioms	could teach (someone) a thing or two (about someone or something) v.	(birisi veya bir şey hakkında birisine) bir şeyler anlatmak
76	Idioms	could teach (someone) a thing or two (about someone or something) v.	(birisi veya bir şey hakkında birisine) bir şeyler öğretmek
77	Idioms	could teach (someone) a thing or two (about someone or something) v.	(birisi veya bir şey hakkında birisine) ders vermek
78	Idioms	could teach (someone) a thing or two (about someone or something) v.	(birisi veya bir şey hakkında birisine) bir iki şey öğretmek
79	Idioms	could tell (someone) a thing or two (about someone or something) v.	(birisi veya bir şey hakkında birisine) bir şeyler anlatmak
80	Idioms	could tell (someone) a thing or two (about someone or something) v.	(birisi veya bir şey hakkında birisine) bir şeyler öğretmek
81	Idioms	could tell (someone) a thing or two (about someone or something) v.	(birisi veya bir şey hakkında birisine) ders vermek
82	Idioms	could tell (someone) a thing or two (about someone or something) v.	(birisi veya bir şey hakkında birisine) bir iki şey öğretmek
83	Idioms	tell (someone) a thing or two (about someone or something) v.	(birisi veya bir şey hakkında birisine) bir şeyler anlatmak
84	Idioms	tell (someone) a thing or two (about someone or something) v.	(birisi veya bir şey hakkında birisine) bir şeyler öğretmek
85	Idioms	tell (someone) a thing or two (about someone or something) v.	(birisi veya bir şey hakkında birisine) ders vermek
86	Idioms	tell (someone) a thing or two (about someone or something) v.	(birisi veya bir şey hakkında birisine) bir iki şey öğretmek
87	Idioms	find out a thing or two (about someone or something) v.	(biri/bir şey hakkında) bazı gerçekleri öğrenmek
88	Idioms	find out a thing or two (about someone or something) v.	(biri/bir şey hakkında) bazı bilgiler öğrenmek
89	Idioms	find out a thing or two (about someone or something) v.	(biri/bir şey hakkında) birkaç bilgi edinmek
90	Idioms	find out a thing or two (about someone or something) v.	(biri/bir şey hakkında) biraz bilgi edinmek
91	Idioms	find out a thing or two (about someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) bazı niteliklerini öğrenmek
92	Idioms	find out a thing or two (about someone or something) v.	(biri/bir şey hakkında) birkaç bilgi toplamak
93	Idioms	find out a thing or two v.	bir iki şey öğrenmek
94	Idioms	find out a thing or two v.	ufak tefek şeyler öğrenmek
95	Idioms	find out a thing or two v.	birkaç şey öğrenmek
96	Idioms	find out a thing or two v.	bazı gerçekleri öğrenmek
97	Idioms	find out a thing or two v.	bazı bilgiler öğrenmek
98	Idioms	find out a thing or two v.	birkaç bilgi edinmek
99	Idioms	find out a thing or two v.	biraz bilgi edinmek
100	Idioms	find out a thing or two v.	bazı nitelikleri öğrenmek
101	Idioms	find out a thing or two v.	birkaç bilgi toplamak
102	Idioms	can/could teach/tell somebody a thing or two v.	birine bir iki şey öğretebilmek
103	Idioms	can/could teach/tell somebody a thing or two v.	birine birkaç şey göstermek
104	Idioms	can/could teach/tell somebody a thing or two v.	birine bir iki konuda yardımcı olmak
105	Idioms	can/could teach/tell somebody a thing or two v.	birine bir iki şey söyleyebilmek
106	Idioms	can/could teach/tell somebody a thing or two v.	birine birkaç şey anlatmak
107	Idioms	could tell someone a thing or two v.	birine bir iki söz/laf söylemek
108	Idioms	could tell someone a thing or two v.	birine bir iki şey öğretmek
109	Idioms	could tell someone a thing or two v.	birine bir ders vermek
110	Idioms	could tell someone a thing or two v.	birine bir iki şey söyleyebilmek
111	Idioms	could teach someone a thing or two v.	birine bir iki söz/laf söylemek
112	Idioms	could teach someone a thing or two v.	birine bir iki şey öğretmek
113	Idioms	could teach someone a thing or two v.	birine bir ders vermek
114	Idioms	could teach someone a thing or two v.	birine bir iki şey söyleyebilmek
115	Idioms	learn a thing or two v.	bir iki şey öğrenmek
116	Idioms	learn a thing or two v.	bir şeyler öğrenmek
117	Idioms	tell a thing or two v.	bir iki şey söylemek
118	Idioms	tell a thing or two v.	bir iki söz/laf söylemek
119	Idioms	tell a thing or two v.	bir ders vermek
120	Idioms	tell a thing or two v.	birkaç şey anlatmak
121	Idioms	tell (or teach) someone a thing or two v.	birine bir iki şey anlatmak
122	Idioms	tell (or teach) someone a thing or two v.	birine bazı bilgiler vermek
123	Idioms	tell (or teach) someone a thing or two v.	birine bir iki şey söylemek