Verlauf

be put

Bedeutungen von dem Begriff "be put" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 2 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
General
1	General	be put v.	konmak
2	General	be put v.	koyulmak

Bedeutungen, die der Begriff "be put" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 159 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
General
1	General	be put out v.	gönüllenmek
2	General	be put off v.	keyfi kaçmak
3	General	be put in order v.	düzelmek
4	General	be put in baskets v.	sepetlenmek
5	General	be put under the command v.	buyruğu altına girmek
6	General	be put upon v.	ezilmek
7	General	be put to a vote v.	oylanmak
8	General	be put into service v.	hizmete girmek
9	General	be put forward v.	ortaya atılmak
10	General	be put in v.	sokulmak
11	General	be put under the command of v.	buyruğu altına girmek
12	General	be hard put to do something v.	akla karayı seçmek
13	General	be put into intensive care v.	yoğun bakıma alınmak
14	General	be put in chains v.	zincir vurulmak
15	General	be put into use v.	devreye alınmak
16	General	be put out with someone v.	dargın olmak
17	General	be put on the spot v.	zor durumda bırakılmak
18	General	be put on the spot v.	zor duruma düşürülmek
19	General	be put under house arrest v.	ev hapsine alınmak
20	General	be put on the market v.	satışa sunulmak
21	General	be put into operation v.	işletmeye geçmek
22	General	be put into service v.	hizmete geçmek
23	General	be put in prison v.	hapse girmek
24	General	be put in prison v.	hapse atılmak
25	General	be put behind bars v.	hapse girmek
26	General	be put behind bars v.	hapse atılmak
27	General	be put out to tender v.	ihale edilmek
28	General	be put in touch with someone v.	birilerine yönlendirilmek
29	General	be put in an awkward position v.	zor duruma düşürülmek
30	General	be put in touch with someone v.	birisine yönlendirilmek
31	General	be put in an awkward position v.	zor durumda bırakılmak
32	General	be put under protection v.	koruma altına alınmak
33	General	be put in charge of a newly-formed investigative unit v.	yeni kurulmuş bir araştırma biriminin başına getirilmek
34	General	be put on trial v.	yargılanmak
35	General	be put on par with v.	eşdeğer tutulmak
36	General	be/put on probation v.	gözlem altında tutulmak
37	General	be/put on probation v.	göz hapsinde tutulmak
38	General	be put on public display v.	halkın/umumun teşhirine sunulmak
39	General	be put forward v.	öne sürülmek
40	General	be put on notice v.	uyarılmak
41	General	be put on notice v.	uyarı almak
42	General	be put to sleep v.	uyutulmak
43	General	be put on a drip v.	serum takılmak
44	General	be put on a drip v.	serum bağlatmak
Phrasals
45	Phrasals	be put inside v.	hapse atılmak
46	Phrasals	be put inside v.	hapse girmek
47	Phrasals	be put inside v.	içeri alınmak
Phrases
48	Phrases	don't be put off by the outside appearance expr.	dış görünüşe aldanma
Colloquial
49	Colloquial	be put to death v.	idam edilmek
50	Colloquial	be put to it v.	zorlanmak
51	Colloquial	be put to it v.	gerilmek
52	Colloquial	be put to it v.	stresli günler yaşamak
53	Colloquial	be put to it v.	gergin bir zaman geçirmek
54	Colloquial	be put to it v.	yorulmak
55	Colloquial	be put to it v.	ciddi bir problemle uğraşmak
56	Colloquial	be put upon v.	ihmal edilmek
57	Colloquial	be put upon v.	ötelenmek
58	Colloquial	be put upon v.	dayatmaya maruz bırakılmak
59	Colloquial	be put upon v.	istismar edilmek
Idioms
60	Idioms	be put out of business v.	işleri durmak/azalmak
61	Idioms	be put out of business v.	işleri kesat gitmek
62	Idioms	be put out of business v.	satışları azalmak/durmak
63	Idioms	be put out of business v.	satışların/işin önü kesilmek
64	Idioms	be put out of business v.	(şirket için) bir projeden/ihaleden çekilmek zorunda kalmak
65	Idioms	be put out of business v.	(şirket için) kapanmak/işi bırakmak
66	Idioms	be put out of business v.	(şirket için) işi bırakmak zorunda kalmak
67	Idioms	be hard put to it v.	akla karayı seçmek
68	Idioms	be put on red alert v.	alarma geçirilmek
69	Idioms	be put on full alert v.	alarma geçirilmek
70	Idioms	be put into the chair v.	başkan seçilmek
71	Idioms	be put on the fast track v.	hız verilmek
72	Idioms	be put on the fast track v.	hızlandırılmak
73	Idioms	be put under the microscope v.	mercek altına alınmak
74	Idioms	be put on the table v.	masaya yatırılmak
75	Idioms	be put on red alert v.	teyakkuza geçirilmek
76	Idioms	be put on full alert v.	teyakkuza geçirilmek
77	Idioms	be put to it v.	zorlanmak
78	Idioms	be hard put to do something v.	zorlanmak
79	Idioms	be put on the rack v.	(özellikle sorulan sorularla) köşeye sıkıştırılmak
80	Idioms	be put out of humour [uk] v.	canı sıkılmak
81	Idioms	be put out of humour [uk] v.	sinirlendirilmek
82	Idioms	be put out of humour [uk] v.	keyfi kaçmak
83	Idioms	be put out of humour [uk] v.	neşesi kaçmak
84	Idioms	be put out of humour [uk] v.	morali bozulmak
85	Idioms	be put out of sorts [old fashioned] v.	canı sıkılmak
86	Idioms	be put out of sorts [old fashioned] v.	sinirlendirilmek
87	Idioms	be put out of sorts [old fashioned] v.	keyfi kaçmak
88	Idioms	be put out of sorts [old fashioned] v.	neşesi kaçmak
89	Idioms	be put out of sorts [old fashioned] v.	morali bozulmak
90	Idioms	be put through the mangle v.	canına okunmak
91	Idioms	be put through the mangle v.	cendereye sokulmak
92	Idioms	be put through the mangle v.	zorluk içine düşürülmek
93	Idioms	be put through the mangle v.	büyük sıkıntıya sokulmak
94	Idioms	be put through the mangle v.	ateşten gömlek giydirilmek
95	Idioms	be put through the mangle v.	cezalandırılmak
96	Idioms	be hard put v.	akla karayı seçmek
97	Idioms	be hard put v.	zorlanmak
98	Idioms	be hard put to v.	akla karayı seçmek
99	Idioms	be hard put to v.	zorlanmak
100	Idioms	be put in (one's) place v.	(birine) haddini bildirmek
101	Idioms	be put in (one's) place v.	(birine) ağzının payını vermek
102	Idioms	be put out to grass v.	emekli edilmek
103	Idioms	be put out to grass v.	emekli olmaya zorlanmak
104	Idioms	be put out to grass v.	emekliye ayrılmak zorunda bırakılmak
105	Idioms	be put through the hoop v.	köşeye sıkıştırılmak
106	Idioms	be put through the hoop v.	zorlu/çetin bir sınav vermek
107	Idioms	be put through the hoop v.	kötü bir deneyim/süreç/dönem geçirmek
108	Idioms	be put through the hoop v.	zor bir sınavdan geçmek
109	Idioms	be put through the hoop v.	canına okunmak
110	Idioms	be put through the hoop v.	cendereye sokulmak
111	Idioms	be put through the hoop v.	zorluk içine düşürülmek
112	Idioms	be put through the hoop v.	ateşten gömlek giydirilmek
113	Idioms	be put through the hoop v.	cezalandırılmak
114	Idioms	be put through the hoop v.	anasından emdiği süt burnundan getirilmek/gelmek
115	Idioms	be put through the hoop v.	perişan edilmek
116	Idioms	be put through the wringer v.	köşeye sıkıştırılmak
117	Idioms	be put through the wringer v.	zorlu/çetin bir sınav vermek
118	Idioms	be put through the wringer v.	kötü bir deneyim/süreç/dönem geçirmek
119	Idioms	be put through the wringer v.	zor bir sınavdan geçmek
120	Idioms	be put through the wringer v.	canına okunmak
121	Idioms	be put through the wringer v.	cendereye sokulmak
122	Idioms	be put through the wringer v.	zorluk içine düşürülmek
123	Idioms	be put through the wringer v.	ateşten gömlek giydirilmek
124	Idioms	be put through the wringer v.	cezalandırılmak
125	Idioms	be put through the wringer v.	anasından emdiği süt burnundan getirilmek/gelmek
126	Idioms	be put through the wringer v.	perişan edilmek
127	Idioms	be put to rest v.	ebedi istirahatgahına defnedilmek
128	Idioms	be put to rest v.	defnedilmek
129	Idioms	be put to rest v.	toprağa verilmek
130	Idioms	be put to rest v.	çözülmek
131	Idioms	be put to rest v.	sona ermek
132	Idioms	be put to rest v.	düzelmek
133	Idioms	be put to rest v.	çözüme kavuşmak
134	Idioms	be put to rest v.	hallolmak
135	Idioms	be put to rights v.	düzeltilmek
136	Idioms	be put to rights v.	yoluna koyulmak
137	Idioms	be put to rights v.	derlenip toplanmak
138	Idioms	be put to rights v.	eski/normal haline getirilmek
139	Idioms	be put to the sword v.	kılıçtan geçirilmek
140	Idioms	be put to the sword v.	katledilmek
141	Idioms	be put to the sword v.	infaz edilmek
142	Idioms	be put through the mill v.	büyük zorluklar atlatmak
143	Idioms	be put through the mill v.	feleğin çemberinden geçmek
144	Idioms	be put through the mill v.	saçları değirmende ağartmak
145	Idioms	be put through the mill v.	canına okunmak
146	Idioms	be put through the mill v.	zorluk çekmek
147	Idioms	be put through the mill v.	zor zamanlar yaşamak
148	Idioms	be put through the mill v.	hırpalanmak
149	Idioms	be put through the mill v.	kötü muamele görmek
150	Idioms	be put through the mill v.	acımasızca davranılmak
Trade/Economic
151	Trade/Economic	be put on a salary v.	maaşa geçmek
152	Trade/Economic	be put on the payroll v.	maaşa geçmek
153	Trade/Economic	be put up for sale v.	satılığa çıkarılmak
154	Trade/Economic	be put up for sale v.	satışa sunulmak
Law
155	Law	be put on a register v.	fişlenmek
Politics
156	Politics	be put into power v.	başa getirilmek
157	Politics	be put into power v.	iktidara getirilmek
158	Politics	be put into power v.	yönetime getirilmek
Slang
159	Slang	be put to bed with a shovel v.	(ölü) gömülmek