dramatic - Türkisch Englisch Wörterbuch

dramatic

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Bedeutungen von dem Begriff "dramatic" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 19 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
dramatic adj. dramatik
Bridget made a dramatic entrance into the hall.
Bridget salona dramatik bir giriş yaptı.

More Sentences
General
dramatic adj. tiyatro ile ilgili
Today's lesson is about the dramatic texts by sixteenth-century playwrights.
Bugünkü dersimiz on altıncı yüzyıl oyun yazarlarının tiyatro metinleri hakkında.

More Sentences
dramatic adj. çarpıcı
Columbia has many dramatic sceneries thanks to its mostly untouched nature.
Columbia, çoğunlukla el değmemiş doğası sayesinde birçok çarpıcı manzaraya sahiptir.

More Sentences
dramatic adj. belirgin
The industrial revolution caused a dramatic change in people's daily lives.
Sanayi devrimi insanların günlük yaşamlarında belirgin bir değişime neden oldu.

More Sentences
dramatic adj. heyecanlı
dramatic adj. hareketli
dramatic adj. tiyatroya ait
dramatic adj. etkileyici
dramatic adj. duyguları kamçılayan
dramatic adj. tesirli
dramatic adj. coşku veren
dramatic adj. canlı
dramatic adj. tiyatroyla ilgili
dramatic adj. oyumsal
dramatic adj. ani
dramatic adj. heyecanlandırıcı
Music
dramatic adj. dramatik (ses)
dramatic adj. duygulu (ses)
dramatic adj. etkileyici (ses)

Bedeutungen, die der Begriff "dramatic" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 39 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Art
dramatic work n. dramatik eser
It is also important for dramatic works to be translated.
Dramatik eserlerin tercüme edilmesi de önemlidir.

More Sentences
Music
dramatic music n. dramatik müzik
Dramatic music might be a good effect in this scene.
Dramatik müzik bu sahnede iyi bir efekt olabilir.

More Sentences
General
dramatic representation n. dramatik oyunlar
dramatic scene n. acıklı sahne
dramatic changes n. büyük değişiklikler
dramatic changes n. geniş kapsamlı değişiklikler
dramatic changes n. köklü değişiklikler
dramatic end n. hazin son
dramatic forms n. tiyatro biçimleri
american musical and dramatic academy n. amerikan müzikal ve tiyatro akademisi
american musical and dramatic academy n. hollywood tabanlı iki yıllık bir oyunculuk konservatuvarı
dramatic decrease n. büyük düşüş
dramatic decrease n. göze çarpan azalma
dramatic decrease n. ani düşüş
dram (dramatic) abrev. dramatik
Media
dramatic event n. (dizide) çalkantılı bölüm
dramatic event n. aşırı duygusal sahne
Literature
dramatic poetry n. dram şiiri
dramatic poetry n. dramatik şiir
dramatic monologue n. karakterin dramatik bir durum içerisindeki monoloğu formatında yazılmış şiir
Linguistics
dramatic dialect n. oyun lehçesi
Art
dramatic structure n. dramatik örgü
dramatic performance n. oyun sergileme
dramatic production n. piyes sergileme
dramatic [obsolete] n. oyun yazarı
dramatic play n. sahnede sergilenmesi için yazılmış tiyatro oyunu
dramatic production n. oyun sergileme
dramatic composition n. sergilenmeye yönelik oyun
dramatic performance n. piyes sergileme
Theatre
dramatic censorship n. oyun yasaklanması
dramatic irony n. tiyatroda izleyicinin oyuna dışarıdan bakmasını sağlayan bir teknik
dramatic irony n. dramatik ironi
royal academy of dramatic art (rada) n. kraliyet dramatik sanatlar akademisi (londra)
dramatic irony n. karakter gelecekte olacakları bilmezken seyircinin bilmesi
dramatic art n. oyun yazımı ve yapımı
amateur dramatic [brit] adj. amatör tiyatroculuktan
amateur dramatic [brit] adj. amatör tiyatroculukla ilgili
Cinema
dramatic structure n. bir filmin, romanın veya oyunun, bir konu çevresinde gelişen, olgunlaşan, biçimlenen kuruluşu
Abbreviation
lamda (london academy of music and dramatic art) n. londra müzik ve drama sanatları akademisi