Englisch | Türkisch | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | eaten adj. | yenmiş | ||
I do not like seeing animals get eaten alive. Hayvanların canlı canlı yendiğini görmekten hoşlanmıyorum. More Sentences |
||||
General | eaten adj. | yenilmiş | ||
Layla was attacked and eaten by wild dogs. Layla vahşi köpekler tarafından saldırıya uğradı ve yenildi. More Sentences |