Verlauf

erkenden

Bedeutungen von dem Begriff "erkenden" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 9 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	erkenden	early adv.
2	General	erkenden	betimes adv.
3	General	erkenden	early in the day adv.
4	General	erkenden	soon adv.
5	General	erkenden	rearly [obsolete] adv.
6	General	erkenden	with the soonest adv.
7	General	erkenden	oversoon adv.
Phrases
8	Phrases	erkenden	with time to spare expr.
Slang
9	Slang	erkenden	half-cocked adj.

Bedeutungen, die der Begriff "erkenden" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 58 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
General
1	General	erkenden sezme	foregleam n.
2	General	işini fazla erkenden halletmek	preproperate v.
3	General	erkenden benimsemek	preadmit v.
4	General	(yolcuları) erkenden bindirmek	preboard v.
5	General	uçağı erkenden indirmek	preboard v.
6	General	(gök cisim hareketinde) erkenden yükselmek	precede v.
7	General	erkenden kalkındırmak	predevelop v.
8	General	erkenden açığa çıkarmak	preexpose v.
9	General	erkenden göndermek	premiss v.
10	General	sabah erkenden	early in the morning adv.
11	General	sabahleyin erkenden	bright and clearly adv.
12	General	(doğum) erkenden	prematurely adv.
Phrasals
13	Phrasals	(bir şeyi) vaktinden önce/erkenden yapmak	keep ahead (of something) v.
Colloquial
14	Colloquial	sabah erkenden enerji vermesi için içilen sert içki	eye opener [us/canada/south africa] n.
15	Colloquial	böyle erkenden aramanın nedeni ne?	why'd you call so early? expr.
16	Colloquial	yarın sabah erkenden	tomorrow morning bright and early expr.
Idioms
17	Idioms	erkenden başarılı olup önemli bir sonuç getirmeyen kariyer	flash in the pan n.
18	Idioms	tavuklar gibi erkenden kalkmak/uyanmak	be up with the chickens v.
19	Idioms	erkenden uyanmak	be up with the lark v.
20	Idioms	erkenden kalkmak	be up with the lark v.
21	Idioms	erkenden uyanmak	be up with the crows v.
22	Idioms	tavuk gibi erkenden yatmak	go to bed with the chickens v.
23	Idioms	erkenden ölüp öbür tarafı boylamak	dig (oneself) an early grave v.
24	Idioms	erkenden ölüp gitmek	dig (oneself) an early grave v.
25	Idioms	erkenden ölüp öbür tarafı boylamak	drive (oneself) to an early grave v.
26	Idioms	erkenden ölüp gitmek	drive (oneself) to an early grave v.
27	Idioms	gece erkenden yatmak	have an early night v.
28	Idioms	erkenden kalkmak	be up with the lark v.
29	Idioms	erkenden uyanmak	be up with the lark v.
30	Idioms	erkenden kalkmak	be up with the larks v.
31	Idioms	erkenden uyanmak	be up with the larks v.
32	Idioms	erkenden kalkmak	rise with the lark v.
33	Idioms	erkenden uyanmak	rise with the lark v.
34	Idioms	erkenden bitmek	come to an untimely end v.
35	Idioms	vaktinden önce/erkenden telaş yapmak/karar almak	cross a/that bridge before (one) comes to it v.
36	Idioms	erkenden yatmak	have an early late night v.
37	Idioms	gece uçup sabah erkenden varmak	take a redeye v.
38	Idioms	gece uçup sabah erkenden varmak	take the redeye v.
39	Idioms	sabah erkenden	bright and early expr.
40	Idioms	erkenden başlatma	don't jump the gun expr.
41	Idioms	için erkenden hazırlanmalısın	gotta get up pretty early in the morning to expr.
42	Idioms	erkenden uyanmış	up with the crows [australia] expr.
43	Idioms	erkenden uyanmış	up with the lark [old-fashioned] [uk] expr.
44	Idioms	erkenden uyanmış	up with the larks [old-fashioned] [uk] expr.
45	Idioms	erkenden uyanmış	up with the roosters expr.
Speaking
46	Speaking	ben erkenden kalktım	I woke up early expr.
47	Speaking	bu kadar erkenden geldiğiniz için teşekkürler	thank you for coming so early expr.
48	Speaking	bir şeyler yapmak için erkenden hazırlanmalısın	you gotta get up pretty early in the morning to do something expr.
49	Speaking	sabah erkenden kalktım	I woke up early in the morning expr.
Textile
50	Textile	erkenden sergilenen moda koleksiyonu	precollection n.
Medical
51	Medical	erkenden taburcu edilmeye uygun	suitable for early discharge adj.
Agriculture
52	Agriculture	üzümlerin erkenden dökülmesine neden olan bir hastalık	coulure n.
53	Agriculture	(tahıl veya mısır) erkenden sararmak	fire v.
Sport
54	Sport	(krikette) top atan oyuncunun ilk altı topu arka arkaya yuvarlarken erkenden yaptığı yanlış vuruş	loosener n.
Ornithology
55	Ornithology	erkenden gelişen kuşlar	precoces n.
56	Ornithology	erkenden gelişen kuşlar	praecoces n.
57	Ornithology	erkenden gelişen kuş türü	precocial n.
Modern Slang
58	Modern Slang	yüksek miktarda alkol tükettikten sonra kötü bir halde erkenden uyanıp tekrar uyuyamama	alcohol alarm clock n.