garbage - Türkisch Englisch Wörterbuch

garbage

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Bedeutungen von dem Begriff "garbage" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 25 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
garbage n. çöp
Don't throw your garbage into the river.
Çöplerini nehre atma.

More Sentences
General
garbage n. çöp
Some experts have said the garbage violates international law.
Bazı uzmanlar çöpün uluslararası hukuku ihlal ettiğini söyledi.

More Sentences
garbage n. saçmalık
This newspaper is full of garbage.
Bu gazete saçmalıklarla dolu.

More Sentences
garbage n. süprüntü
garbage n. zırva
garbage n. pis ve değersiz şey
garbage n. boş laf
garbage n. işe yaramaz şey
garbage n. atık
garbage n. kötü edebiyat ürünü
garbage n. kötü sanat ürünü
garbage n. çerçöp
garbage n. zırva
garbage v. içini temizlemek
garbage v. iç organlarını çıkarmak
Computer
garbage n. anlamsız veri
Informatics
garbage n. anlamsız veri
garbage n. atık veri
garbage n. kullanım dışı veri
Telecom
garbage n. atık veri
garbage n. kullanım dışı veri
Card
garbage n. bir tür kart oyunu
Archaic
garbage n. hayvanın iç organları
garbage n. tahıl demeti
garbage n. demet

Bedeutungen, die der Begriff "garbage" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 160 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
garbage can n. çöp tenekesi
Tom sat on the garbage can and played his harmonica.
Tom çöp tenekesinin üzerine oturdu ve mızıkasını çaldı.

More Sentences
garbage dump n. çöplük
The garbage dump is over there.
Çöplük şurada.

More Sentences
garbage bag (us) n. çöp torbası
This plastic garbage bag is free of hazardous chemicals.
Bu plastik çöp torbası tehlikeli kimyasallar içermez.

More Sentences
garbage man n. çöpçü
General
garbage truck n. çöp kamyonu
Get ready to sit behind the wheel of a garbage truck!
Bir çöp kamyonunun direksiyonuna oturmaya hazır olun!

More Sentences
garbage truck n. çöp arabası
The garbage truck's here.
Çöp arabası burada.

More Sentences
garbage can n. çöp kutusu
Tom sat on the garbage can and played his harmonica.
Tom çöp kutusunun üzerine oturdu ve mızıkasını çaldı.

More Sentences
garbage collector n. çöp toplayıcı
They are not destroyed by the garbage collector.
Çöp toplayıcı tarafından yok edilmezler.

More Sentences
garbage disposal n. çöp öğütücü
I want to buy myself a garbage disposal.
Kendime bir çöp öğütücü almak istiyorum.

More Sentences
garbage collector n. çöpçü
The police is looking for a man named Nico Bellic a garbage collector from Brooklyn.
Polis Brooklyn'de bir çöpçü olan Nico Bellic adında bir adamı arıyor.

More Sentences
collect garbage v. çöp toplamak
How many times a week do they collect garbage in this town?
Bu kasabada haftada kaç kez çöp toplanıyor?

More Sentences
Automotive
garbage truck n. çöp kamyonu
The garbage truck's here.
Çöp kamyonu geldi.

More Sentences
Slang
piece of garbage n. çöp
Tom considered Mary a piece of garbage.
Tom, Mary'nin bir çöp parçası olduğunu düşünüyordu.

More Sentences
General
garbage truck n. çöp toplama aracı
garbage disposer n. çöp öğütme makinesi
garbage disposer n. çöp öğütme aygıtı
garbage truck n. çöp toplama kamyonu
garbage collector n. çöpleri toplayan kimse
garbage disposal unit n. çöp öğütücü
garbage container n. çöp konteyneri
garbage dump n. çürüklük
garbage dump n. çöp yığını
garbage heap n. çöp yığını
garbage van n. çöp toplama aracı
garbage chute n. çöp bacası
garbage van n. çöp kamyonu
garbage disposal n. çöp yokedici
garbage disposal unit n. elektrikli çöp öğütücüsü
waste garbage n. atık çöp
garbage collection n. çöp toplama
garbage incineration n. çöp yakma
garbage disposal plant n. çöp yok etme tesisi
garbage furnace n. çöp fırını
garbage grinder n. çöp değirmeni
garbage room n. çöp odası
garbage disposal n. çöp yok etme
garbage grinder n. çöp öğütücü
garbage collecting n. çöp toplama
garbage byte n. işe yaramaz bayt
garbage file n. karmakarışık dosya
garbage disposer n. kırıntı değirmeni
household garbage n. evsel çöp
garbage man n. çöp toplayıcı
garbage man n. temizlik işçisi
garbage collector n. temizlik işçisi
garbage dump n. atık alanı
garbage dump n. çöp toplama alanı
garbage dump n. çöp toplama bölgesi
garbage bag n. çöp poşeti
garbage carter n. çöp aracı
garbage hauler n. çöp aracı
garbage treatment plant n. çöp arıtma tesisi
garbage dumpster n. çöp bidonu
garbage dumpster n. çöp kutusu
garbage dumpster n. çöp konteyneri
garbage disposer n. çöp öğüteci
mobile garbage bin n. tekerlekli çöp kutusu/konteyneri
garbage pickup n. çöp toplama
garbage disposal unit n. çöp öğütme makinesi
garbage collection tax n. çöp vergisi
garbage collection tax n. çöp toplama vergisi
garbage disposer n. çöp öğütücü
garbage disposer n. çöp öğütücüsü
garbage disposal n. çöp öğütücüsü
garbage collector (aus) n. çöp toplama işçisi
garbage collector (aus) n. çöpçü
garbage collector (us) n. çöp toplama görevlisi
garbage collector (us) n. çöpçü
garbage collector (aus) n. çöp toplama görevlisi
garbage collector (us) n. çöp toplama işçisi
garbage house n. çöp ev
garbage bag n. çöp torbası
garbage carter n. çöpçü
garbage heap n. çöplük
garbage hauler n. çöpçü
garbage ship n. çöp gemisi
throw out garbage v. çöp boşaltmak
throw away garbage v. çöp boşaltmak
take the garbage out v. çöpü dışarı çıkarmak
take the garbage out v. çöpü dışarı götürmek
take the garbage out v. çöpü dışarı götürmek/atmak
collect garbage/refuse v. çöpleri toplamak
collect garbage/refuse v. çöp toplamak
take out the garbage v. (evdeki) çöpü dışarı atmak
garbage [obsolete] v. çöple beslenmek
gigo (garbage in, garbage out) expr. ne girerse o çıkar
gigo (garbage in, garbage out) expr. ne verirsen onu alırsın
Phrasals
garbage down v. (yiyecek) mideye indirmek
Phrases
don't throw your garbage on the ground expr. çöpleri yere atma
don't throw your garbage on the ground expr. çöplerinizi yere atmayın
Colloquial
human garbage n. insan müsveddesi
human garbage n. oksijen israfı
a lot of garbage n. çok aptalca şey
a lot of garbage n. koca bir saçmalık
garbage down v. mideye indirmek
garbage down v. silip süpürmek
garbage down v. çabucak/iştahla yiyip bitirmek
garbage down v. yalayıp yutmak
giog (garbage in, garbage out) expr. ne girerse o çıkar
giog (garbage in, garbage out) expr. ne verirsen onu alırsın
gigo (garbage in, garbage out) expr. döküntü girer döküntü çıkar
gigo (garbage in, garbage out) expr. ne verirsen onu alırsın
gigo (garbage in, garbage out) expr. ne girerse o çıkar
Speaking
the garbage outside the house n. evin dışındaki çöplük
can you take out the garbage? expr. çöpü çıkarabilir misin?
Technical
garbage collection n. kötü girdileri temizleme
garbage collection n. çöp toplama
garbage incineration n. çöp yakma
Computer
garbage byte n. işe yaramaz bayt
garbage file n. karmakarışık dosya
garbage collection n. kötü girdileri temizleme
garbage collection n. çöp toplama
garbage collector n. çöp veri toplayıcısı
Informatics
garbage file n. atık dosya
garbage-in garbage-out n. döküntü girer döküntü çıkar
garbage collection n. atık toplama
garbage collection n. döküntü temizleme
Telecom
garbage collect n. döküntü temizleme
garbage collect n. atık toplama
Gastronomy
garbage pail n. çöp kovası
Environment
garbage disposal facility n. çöp imha tesisi
garbage disposal system n. çöp imha sistemi
garbage dump site n. çöp sahası
great pacific garbage patch n. büyük pasifik çöp alanı
great pacific garbage patch n. pasifik çöp girdabı
Basketball
garbage time n. skorer oyuncuların üçüncü yedeği
Slang
human piece of garbage n. insan müsvettesi
human piece of garbage n. insan müsveddesi
garbage freak n. müptezel
garbage freak n. canki
garbage freak n. keş
garbage freak n. her türlü uyuşturucuyu kullanan uyuşturucu bağımlısı
garbage freak n. ne bulursa onu kullanan uyuşturucu bağımlısı
piece of garbage n. beş para etmez
piece of garbage n. rezil
garbage person n. beş para etmez tip
garbage mouth n. ağzı bozuk kişi
garbage person n. itici kişi
piece of garbage n. alçak
garbage mouth n. küfürlü konuşan kişi
piece of garbage n. aşağılık
piece of garbage n. değersiz
garbage person n. antipatik kişi
garbage mouth n. küfürbaz
garbage person n. iğrenç kişi
piece of garbage n. kalitesiz
gubbish (combination of garbage and rubbish) n. işe yaramaz bilgi
gubbish (combination of garbage and rubbish) n. faydasız/yararsız bilgi
garbage bandit n. rakun
garbage something down v. yalayıp yutmak
garbage something down v. çabuk yemek
garbage something down v. mideye indirmek
garbage something down v. silip süpürmek
hot garbage exclam. iğrenç ötesi
hot garbage exclam. berbat ötesi
hot garbage exclam. bok gibi
Star Wars
garbage scow n. çöp salapuryası
garbage worm n. çöp solucanı
garbage hunter n. çöp avcısı
reelo baruk's garbage processing facility n. reelo baruk'un çöp işleme tesisi