hazardous - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

hazardous

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Bedeutungen von dem Begriff "hazardous" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 16 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
hazardous adj. tehlikeli
hazardous adj. riskli
General
hazardous adj. şüpheli
hazardous adj. maceralı
hazardous adj. zararlı
hazardous adj. rizikolu
hazardous adj. dokuncalı
hazardous adj. tehlikeli
hazardous adj. şansa bağlı
hazardous adj. kazalı
hazardous adj. musibete uğramış
hazardous adj. zarar görmüş
Technical
hazardous adj. riskli
hazardous adj. tehlikeli
Automotive
hazardous adj. tehlikeli
Ottoman Turkish
hazardous adj. muhataralı

Bedeutungen, die der Begriff "hazardous" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 101 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
hazardous substances n. tehlikeli atıklar
hazardous waste management industry n. tehlikeli atık yönetimi endüstrisi
hazardous material n. tehlikeli madde
hazardous area n. tehlikeli bölge
hazardous waste sites n. tehlikeli atık alanları
hazardous substances n. tehlikeli maddeler
hazardous wastes n. tehlikeli atıklar
hazardous waste n. zararlı atık
hazardous waste storage n. vahşi depolama
hazardous substance n. tehlikeli madde
hazardous material n. tehlikeli gereç
hazardous substances on human health n. insan sağlığına zararlı maddeler
hazardous substances on human health n. insan sağlığına zarar veren maddeler
substances that are hazardous to nature n. doğaya zarar veren maddeler
environmentally hazardous substances n. doğaya zarar veren maddeler
hazardous conditions n. tehlikeli koşullar
hazardous substance n. zararlı madde
be hazardous v. tehlike taşımak
explosion-hazardous adj. patlama tehlikeli
Trade/Economic
hazardous duty pay n. risk zammı
hazardous goods n. tehlikeli maddeler
hazardous substance n. tehlikeli madde
hazardous material n. tehlikeli madde
Law
hazardous contract n. muhataralı akit
hazardous contract n. rizikolu akit
hazardous occupation n. tehlikeli iş
hazardous negligence n. tehlike doğuran ihmal
non-hazardous events n. zararsız vukuat
Politics
hazardous waste n. tehlikeli atık
basel convention on the control of transboundary movements of hazardous wastes and their disposal n. tehlikeli atıkların sınır ötesi taşınması ve bertaraf edilmesinin kontrolüne ilişkin basel sözleşmesi
hazardous chemical agent n. tehlikeli kimyasal ajanlar
restriction of hazardous substances directive (rohs) n. tehlikeli maddelerin sınırlandırılması direktifi
Institutes
halo (hazardous area life-support organisation) abrev. tehlikeli alan yaşam destek kuruluşu
Insurance
hazardous goods n. tehlikeli mallar
Technical
airborne hazardous substances n. hava ile taşınan zararlı maddeler
reduction of risks to health from hazardous substances emitted by machinery n. makinelerden yayılan tehlikeli maddelerin sağlığa zararlı olma risklerinin azaltılması
protection of persons against access to hazardous parts inside the enclosures n. mahfaza içerisinde bulunan tehlikeli bölümlere erişime karşı insanların korunması
hazardous residues in plastics n. plastiklerde zararlı kalıntılar
hazardous chemical n. tehlikeli madde
hazardous-live-parts n. tehlike oluşturacak canlı kısımlar
hazardous materials suit n. tehlikeli maddelere karşı koruyucu elbise
hazardous-live-parts n. tehlikeli canlı parçalar
hazardous emission n. tehlikeli yayım
hazardous-live-parts n. tehlike oluşturacak parçalar
hazardous waste n. tehlikeli atık
electrical installations in hazardous areas n. tehlikeli alanlarda elektrik tesisatı
hazardous waste station n. tehlikeli atık istasyonu
hazardous failure rates n. tehlikeli arıza değerleri
hazmat suit (hazardous materials suit) n. tehlikeli maddelere karşı koruyucu elbise
hazardous residue n. zararlı kalıntı
Textile
hazardous chemical n. zehirli kimyasal madde
Construction
hazardous construction operations n. tehlikeli yapı işleri
Automotive
extremely hazardous substance n. çok tehlikeli madde
hazardous waste n. tehlikeli atık
hazardous material n. tehlikeli madde
hazardous material security and incident response n. tehlikeli madde güvenliği ve kazalara müdahale
Traffic
no vehicles carrying hazardous cargo expr. tehlikeli madde taşıyan taşıt giremez
Medical
highly hazardous substances n. çok tehlikeli maddeler
hazardous substances n. tehlikeli maddeler
hazardous air pollution n. tehlikeli hava kirliliği
Chemistry
potentially hazardous non-gaseous chemicals n. potansiyel olarak tehlikeli gaz halinde olmayan kimyasallar
hazardous chemicals n. tehlikeli kimyasallar
hazardous chemical n. tehlikeli kimyasal
imminently hazardous substance n. tehdit oluşturabilecek tehlikeli madde
hazardous chemicals n. tehlikeli kimyasal maddeler
Biology
biological hazardous waste n. biyolojik tehlikeli atık
Marine Biology
hazardous substances n. tehlikeli maddeler
Astronomy
pha (potentially hazardous object) abrev. tehlikeli olabilecek cisim
Environment
hazardous areas n. afet alanları
environmentally hazardous substances n. çevreye zararlı maddeler
environmentally hazardous substances n. çevreye zarar veren maddeler
evaluation of the emission of airborne hazardous substances n. havayla taşınan tehlikeli maddelerin emisyon değerlendirmesi
emission of airborne hazardous substances n. hava ile taşınan tehlikeli maddelerin emisyonu
classification of hazardous areas n. tehlikeli alanların sınıflandırılması
regulation on control of hazardous wastes n. tehlikeli atıkların kontrolü yönetmeliği
hazardous area n. tehlikeli alan
hazardous waste n. tehlikeli atık
hazardous emission n. tehlikeli emisyon/yayılma (gaz vb.)
non-hazardous waste n. tehlikeli olmayan atık
hazardous materials n. tehlikeli maddeler
hazardous wastes n. tehlikeli atıklar
non-hazardous waste n. tehlikesiz atık
non-hazardous wastes n. tehlikeli olmayan atıklar
restriction of hazardous substances (rohs) n. tehlikeli maddelerin sınırlandırılması
hazardous chemical n. tehlikeli kimyasal
hazardous air pollutant n. tehlikeli hava kirletici
hazardous waste n. zararlı atık
hazardous chemicals n. zararlı kimyasallar
hazardous wastes n. zararlı atıklar
classification of hazardous waste n. zararlı atıkların sınıflandırılması
environmentally hazardous adj. çevreye zararlı
Geology
hazardous wastes n. afet kalıntıları
Military
hazardous duty pay n. iş güçlüğü
hazardous cargo n. kazaya müsait yük
hazardous material n. tehlikeli malzeme
hazardous airspace n. tehlikeli hava sahaları
hazardous supplies n. tehlikeli ikmal maddeleri
hazardous material open storage space n. tehlikeli malzeme açık depolama sahası
hazardous cargo n. tehlikeli yük
hazardous material n. tehlikeli madde
releases of hazardous materials n. tehlikeli maddelerin yayılması