Türkisch - Englisch
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Synonyme
Über uns
Werkzeuge
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyme
Werkzeuge
Über uns
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
EN-TR
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Verlauf
honey
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
Bedeutungen von dem Begriff
"honey"
im Türkisch Englisch Wörterbuch : 44 Ergebniss(e)
Kategorie
Englisch
Türkisch
Common Usage
1
Common Usage
honey
n.
bal
2
Common Usage
honey
interj.
canım
General
3
General
honey
n.
bitki özü
4
General
honey
n.
tatlılık
5
General
honey
n.
tatlı şey
6
General
honey
n.
sevgili
7
General
honey
n.
bal
8
General
honey
v.
balla tatlandırmak
9
General
honey
v.
hoş hale getirmek
10
General
honey
v.
güzelleştirmek
11
General
honey
v.
çekici hale getirmek
12
General
honey
v.
sarartmak
13
General
honey
v.
altın rengi vermek
14
General
honey
v.
(biriyle) hayran hayran konuşmak
15
General
honey
v.
iltifat etmek
16
General
honey
v.
yaltaklanmak
17
General
honey
v.
pohpohlamak
18
General
honey
v.
tatlandırmak
19
General
honey
v.
(birine) tatlım demek
20
General
honey
v.
bal katmak
21
General
honey
v.
kibar olmak
22
General
honey
v.
anlaşması kolay biri olmak
23
General
honey
v.
tatlı dilli olmak
24
General
honey
adj.
en iyisi
25
General
honey
adj.
klas
26
General
honey
adj.
bala ait
27
General
honey
adj.
bal ile ilgili
28
General
honey
adj.
balı andıran
29
General
honey
adj.
bal gibi
30
General
honey
adj.
bal içeren
31
General
honey
adj.
bal rengi
32
General
honey
adj.
(renk, tatlılık bakımından) bala benzeyen
33
General
honey
interj.
şekerim
34
General
honey
interj.
sevgilim
Colloquial
35
Colloquial
honey
interj.
tatlım
Dyeing
36
Dyeing
honey
n.
koyu grimsi bir sarı tonu
Pharmaceutics
37
Pharmaceutics
honey
n.
bal preparatı
Gastronomy
38
Gastronomy
honey
n.
bal
39
Gastronomy
honey
n.
akçaağaç şurubu
Botanic
40
Botanic
honey
n.
nektar
41
Botanic
honey
n.
çiçek nektarı
42
Botanic
honey
n.
gladiçya
Agriculture
43
Agriculture
honey
n.
bal
Slang
44
Slang
honey
n.
bira
Bedeutungen, die der Begriff
"honey"
mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 343 Ergebniss(e)
Kategorie
Englisch
Türkisch
General
1
General
comb honey
n.
petek balı
2
General
honey essence
n.
bal özü
3
General
honey in the comb
n.
petek balı
4
General
honey stand
n.
ballık
5
General
honey buzzard
n.
arı şahini
6
General
honey trade
n.
bal ticareti
7
General
honey seller
n.
balcı
8
General
honey bubble
n.
bal köpüğü
9
General
a land of milk and honey
n.
bolluk bereket ülkesi
10
General
honey milk
n.
ballı süt
11
General
clover honey
n.
yonca balı
12
General
honey bag
n.
bal torbası
13
General
acacia honey
n.
akasya balı
14
General
honey dipper
n.
bal kaşığı
15
General
honey island swamp
n.
honey adası bataklığı
16
General
honey box
n.
bal kutusu
17
General
honey bucket
n.
seyyar klozet
18
General
honey [us]
n.
çekici kadın
19
General
honey crisp
n.
ballı çıtır şeker
20
General
honey month
n.
balayı
21
General
honey month
n.
cicim ayı
22
General
ling honey
n.
bir tür yabani bal
23
General
be spread with honey
v.
ballanmak
24
General
stop making honey
v.
bal yapmayı kesmek
25
General
make honey
v.
bal yapmak
26
General
as sweet as honey
adj.
bal gibi
27
General
sweet like honey
adj.
bal gibi tatlı
28
General
honey-coloured
adj.
bal rengi
29
General
honey-sweet
adj.
bal gibi tatlı
30
General
honey-blonde
adj.
(renk, tatlılık bakımından) bala benzeyen
31
General
honey-colored
adj.
bal renginde
32
General
honey-mouthed
adj.
tatlı sesli
33
General
honey-scented
adj.
bal kokulu
34
General
honey-sweet
adj.
sevimli
35
General
honey-tongued
adj.
ikna edici
36
General
honey-tongued
adj.
baştan çıkarıcı
37
General
honey-tongued
adj.
inandırıcı
38
General
honey-tongued
adj.
pohpohlayıcı
Proverb
39
Proverb
free vinegar is sweeter than honey
bedava sirke baldan tatlıdır
40
Proverb
you can catch more flies with honey than with vinegar
tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır
41
Proverb
you can catch more flies with honey than with vinegar
çanakta balın olsun arı yemenden gelir
42
Proverb
free vinegar is sweeter than honey
bedava sirke baldan tatlıdır
43
Proverb
you attract more flies with honey than vinegar
acı/kötü söz insanı/adamı dininden, tatlı söz yılanı ininden çıkarır
44
Proverb
you attract more flies with honey than vinegar
tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır
45
Proverb
you attract more flies with honey than vinegar
keskin sirke küpüne/kabına zarar
46
Proverb
honey catches more flies than vinegar
tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır
47
Proverb
honey catches more flies than vinegar
çanakta balın olsun arı yemenden gelir
48
Proverb
you can catch more flies with honey than you can with vinegar
tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır
49
Proverb
you can catch more flies with honey than you can with vinegar
çanakta balın olsun arı yemenden gelir
50
Proverb
you will catch more flies with honey than (with) vinegar
tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır
51
Proverb
you will catch more flies with honey than (with) vinegar
çanakta balın olsun arı yemenden gelir
Colloquial
52
Colloquial
flowing with milk and honey
n.
halil ibrahim sofrası
53
Colloquial
flowing with milk and honey
n.
harika şeyler
54
Colloquial
flowing with milk and honey
n.
kuş sütü eksik sofra
55
Colloquial
honey-do list
n.
birinin partnerinden yapmasını rica ettiği/istediği işler
56
Colloquial
honey-do list
n.
partnere/eşe verilen yapılacaklar listesi
57
Colloquial
honey-do list
n.
partnere/eşe verilen işler
58
Colloquial
honey-do list
n.
partnere/eşe verilen görevler
59
Colloquial
honey-do list
n.
eşten/partnerden yapması istenen ev işleri
60
Colloquial
honey of a something
n.
bir şeyin en iyisi
61
Colloquial
honey of a something
n.
bir şeyin en dikkat çekicisi
62
Colloquial
honey of a something
n.
bir şeyin en hatırı sayılır olanı
63
Colloquial
honey of a something
n.
bir şeyin en olağanüstü olanı
64
Colloquial
honey of a something
n.
bir şeyin en kayda değer olanı
65
Colloquial
honey of a something
n.
çok özel bir şey
66
Colloquial
honey of a something
n.
içlerinde en özeli
67
Colloquial
honey of a something
n.
bir şeyin en mükemmeli
68
Colloquial
honey of a something
n.
bir şeyin en dikkat çekici olanı/göze çarpanı
69
Colloquial
honey [us] [canada]
n.
türünün tipik örneği
70
Colloquial
honey bun
n.
sevgili
71
Colloquial
honey bun
n.
canan
72
Colloquial
honey bun
n.
derin sevgi beslenen kimse
73
Colloquial
honey bun
interj.
tatlım
74
Colloquial
honey bun
interj.
canım
75
Colloquial
good night honey
expr.
iyi geceler tatlım
76
Colloquial
hi honey
expr.
merhaba canım
77
Colloquial
honey bunny
exclam.
tatlım
78
Colloquial
honey bunny
exclam.
şekerim
Idioms
79
Idioms
honey cart
n.
dışkıları taşımada kullanılan araç
80
Idioms
honey cart
n.
fosseptik arabası
81
Idioms
honey cart
n.
fosseptik kamyonu
82
Idioms
honey cart
n.
portatif tuvalet
83
Idioms
honey cart
n.
seyyar tuvalet
84
Idioms
honey wagon
n.
dışkıları taşımada kullanılan araç
85
Idioms
honey wagon
n.
fosseptik arabası
86
Idioms
honey wagon
n.
fosseptik kamyonu
87
Idioms
honey wagon
n.
portatif tuvalet
88
Idioms
honey wagon
n.
seyyar tuvalet
89
Idioms
honey wagon
n.
bira kamyonu
90
Idioms
the land of milk and honey
n.
bolluk bereket ülkesi
91
Idioms
the land of milk and honey
n.
(bir anlamda) fırsatlar ülkesi
92
Idioms
a land of milk and honey
n.
bolluk bereket ülkesi
93
Idioms
a land of milk and honey
n.
güllük gülistanlık yer
94
Idioms
a land of milk and honey
n.
fırsatlar ülkesi
95
Idioms
the land of milk and honey
n.
bolluk bereket ülkesi
96
Idioms
the land of milk and honey
n.
güllük gülistanlık yer
97
Idioms
the land of milk and honey
n.
fırsatlar ülkesi
98
Idioms
milk and honey
n.
bolluk ve bereket
99
Idioms
milk and honey
n.
bolluk ve refah
100
Idioms
pour honey into (one's) ear
v.
duymak istediklerini söylemek
101
Idioms
pour honey in (one's) ear
v.
(birine) duymak istediklerini söylemek
102
Idioms
pour honey in (one's) ear
v.
(birinin) kulağına hoş gelecek şeyleri söylemek
103
Idioms
pour honey in (one's) ear
v.
(birine) hep iyi olan şeyleri söylemek
104
Idioms
pour honey in (one's) ear
v.
(birinin) ağzına bir parmak bal çalmak
105
Idioms
honey-tongued
adj.
tatlı dilli
106
Idioms
honey-mouthed
adj.
tatlı dilli
107
Idioms
honey-mouthed
adj.
tatlı sözlü
108
Idioms
honey-mouthed
adj.
gönül alıcı konuşan
109
Idioms
honey-mouthed
adj.
ikna edici konuşan
110
Idioms
honey-mouthed
adj.
baştan çıkarıcı konuşan
111
Idioms
sweet as honey
adj.
bal gibi
112
Idioms
sweet as honey
adj.
bal gibi tatlı
113
Idioms
sweet as honey
adj.
çok şeker
114
Idioms
sweet as honey
adj.
çok tatlı/şirin/çekici
115
Idioms
sweeter than honey
adj.
bal gibi
116
Idioms
sweeter than honey
adj.
bal gibi tatlı
117
Idioms
sweeter than honey
expr.
baldan tatlı
118
Idioms
as sweet as honey
expr.
bal gibi tatlı
119
Idioms
as sweet as honey
expr.
çok şeker
120
Idioms
as sweet as honey
expr.
çok tatlı/şirin/çekici
121
Idioms
sweeter than honey
expr.
çok tatlı/şirin/çekici
122
Idioms
sweeter than honey
expr.
çok şeker
123
Idioms
anger is sweeter than honey
expr.
öfke baldan tatlıdır
Speaking
124
Speaking
good morning honey
expr.
günaydın tatlım
125
Speaking
I love you honey
expr.
seni seviyorum canım
126
Speaking
all right honey
expr.
tamam canım
Chat Usage
127
Chat Usage
are you still there honey?
expr.
hala orada mısın hayatım?
Politics
128
Politics
honey trap
n.
bir zamanlar kgb'nin iş adamlarına veya siyasetçilere şantaj yapmak için kullandığı bir casusluk yöntemi
129
Politics
honey trapping
n.
bir zamanlar kgb'nin iş adamlarına veya siyasetçilere şantaj yapmak için kullandığı bir casusluk yöntemi
130
Politics
honey trapping
n.
cazibe tuzağı
131
Politics
honey trap
n.
cazibe tuzağı
Textile
132
Textile
honey comb
n.
petek örgü
Woodworking
133
Woodworking
honey locust
n.
meskit odunu
134
Woodworking
honey locust
n.
meskit odunu
Dyeing
135
Dyeing
honey beige
n.
ten rengi
136
Dyeing
honey beige
n.
açık sarıya çalan kahverengi tonu
Medical
137
Medical
mad honey poisoning
n.
deli bal zehirlenmesi
Pharmaceutics
138
Pharmaceutics
manuka honey
n.
manuka balı
139
Pharmaceutics
manuka honey
n.
manuka ağacının nektarından elde edilen ve genellikle tıbbi amaçlarla kullanılan bir bal
Food Engineering
140
Food Engineering
honey mead
n.
bal şarabı
141
Food Engineering
honey mead
n.
bal şarabı
142
Food Engineering
manufacture of nectars without the addition of sugars or honey
n.
şeker ya da bal katkısı olmadan nektar üretimi
Gastronomy
143
Gastronomy
honey jar
n.
bal küpü
144
Gastronomy
honey butter
n.
ballı ezme
145
Gastronomy
honey egg milk shake
n.
ballı yumurtalı frape
146
Gastronomy
honey drop cookies
n.
dökme bal kurabiyesi
147
Gastronomy
maple honey
n.
süzme bal kıvamına gelene kadar kaynatılmış açık renkli akçaağaç şurubu
148
Gastronomy
honey bun
n.
ballı çörek
149
Gastronomy
honey cake
n.
baharatlı ve ballı kek
150
Gastronomy
honey-glazed
adj.
balla kaplı
Biology
151
Biology
honey-comb bag
n.
börkenek
152
Biology
honey fungus (armillariella mellea)
n.
bal mantarı
153
Biology
honey fungus (armillariella mellea)
n.
yaz sonu ve sonbaharda genellikle ağaç köklerinde yetişen yenebilir bir mantar
154
Biology
honey mushroom
n.
bal mantarı
155
Biology
honey mushroom
n.
yaz sonu ve sonbaharda genellikle ağaç köklerinde yetişen yenebilir bir mantar
156
Biology
honey gland
n.
bal salgı bezi
Biochemistry
157
Biochemistry
honey oil
n.
haşhaş yağının güçlü bir formu
Zoology
158
Zoology
amber honey
n.
amber renkli bal
159
Zoology
clear honey
n.
açık renkli bal
160
Zoology
european honey-buzzard
n.
arı şahini
161
Zoology
honey buzzard
n.
arı şahini
162
Zoology
european honey bee
n.
bal arısı
163
Zoology
western honey bee
n.
bal arısı
164
Zoology
honey guide bird
n.
bal kuşu
165
Zoology
honey badger
n.
bal porsuğu
166
Zoology
analysis of honey
n.
bal analizi
167
Zoology
honey-eater
n.
bal yiyen bir kuş
168
Zoology
arch of honey
n.
bal kemeri
169
Zoology
carniolan honey bee
n.
karniyol bal arısı
170
Zoology
carniolan honey bee
n.
karniyol arısı
171
Zoology
comb honey
n.
petekli bal
172
Zoology
crested honey buzzard
n.
tepeli arı şahini
173
Zoology
honey bee tracheal mite
n.
yaprak damarı biti
174
Zoology
honey bear (helarctos malayanus)
n.
malaya ayısı
175
Zoology
honey bear (helarctos malayanus)
n.
güneş ayısı
176
Zoology
honey bear (helarctos malayanus)
n.
güneydoğu asya'nın ormanlarında yaşayan bir ayı
177
Zoology
honey bear
n.
tembel ayı
178
Zoology
honey bear
n.
kinkaju
179
Zoology
honey mouse (tarsipes spenserae)
n.
bal faresi
180
Zoology
honey weasel
n.
bal porsuğu
Botanic
181
Botanic
golden honey plant
n.
papatyagiller sınıfına ait sarı çiçekli bir tür bitki
182
Botanic
honey-flower
n.
doğu avustralya’ya özgü, nektar veren kırmızı çiçek kümeleri olan gür bir çalı
183
Botanic
wild honey
n.
devetabanı
184
Botanic
honey locust
n.
gladiçya
185
Botanic
honey bell (hermannia verticillata)
n.
afrika'ya özgü bal kokulu uzun ince sarı çiçekleri olan yatık gövdeli bir çalı
186
Botanic
honey bell (mahernia verticillata)
n.
afrika'ya özgü bal kokulu uzun ince sarı çiçekleri olan yatık gövdeli bir çalı
187
Botanic
honey berry
n.
ispanyol limi
188
Botanic
honey berry
n.
kayışımsı yeşil kabuğu olan küçük, yenilebilir ve tatlı meyveler veren amerika'nın tropik bölgelerine özgü bir ağaç
189
Botanic
honey locust
n.
yalancı akasya
190
Botanic
honey locust
n.
küçük yeşil çiçekleri, bezelyeye benzeyen tohumları ve dayanıklı kırmızımsı kahverengi odunu olan, uzun ve genellikle dikenli bir kuzey amerika ağacı
191
Botanic
honey locust
n.
meskit
192
Botanic
honey locust
n.
yapışkan akasya
193
Botanic
honey mesquite
n.
baklagiller familyasına mensup prosopis cinsi küçük ağaç
194
Botanic
honey mesquite
n.
meskit
195
Botanic
honey mesquite
n.
güneybatı abd ve kuzey meksika'ya özgü bir baklagil çalısı veya küçük ağacı
196
Botanic
honey bell
n.
melez bir turunçgil meyvesi
197
Botanic
honey bell
n.
tangelo meyvesi
198
Botanic
honey berry
n.
adi çitlembik
199
Botanic
honey guide
n.
(çiçekte) arı kılavuzu
200
Botanic
honey guide
n.
(çiçekte) arı rehberi
201
Botanic
honey locust
n.
yapışkan akasya
202
Botanic
honey locust
n.
yapışkan akasya odunu
203
Botanic
honey locust tree
n.
gladiçya ağacı
204
Botanic
western honey mesquite
n.
meskit
205
Botanic
western honey mesquite
n.
güneybatı abd ve kuzey meksika'ya özgü bir baklagil çalısı
206
Botanic
honey plant
n.
mumçiçeği
207
Botanic
honey-flower
n.
çiçekleri ballı bir avustralya çalısı
208
Botanic
honey-flower
n.
arı orkidesi
209
Botanic
honey-flower
n.
peygamberçiçeği
210
Botanic
honey-flower
n.
bal çalısı
211
Botanic
honey-sweet (tidestromia oblongifolia)
n.
abd'nin çöl bölgesine özgü bal kokulu sarı çiçekleri olan çok yıllık bir ot
Agriculture
212
Agriculture
flower honey
n.
çiçek balı
213
Agriculture
raw honey
n.
çiğ bal
214
Agriculture
honey wagon
n.
gübre yayıcı
215
Agriculture
honey wagon
n.
gübre serpici
216
Agriculture
honey wagon
n.
gübresi dağıtıcı
217
Agriculture
karakovan honey
n.
karakovan balı
218
Agriculture
chestnut honey
n.
kestane balı
219
Agriculture
chunk honey
n.
petekli bal
220
Agriculture
chunk honey
n.
parçalı bal
Apiculture
221
Apiculture
amber honey
n.
amber renkli bal
222
Apiculture
light colored honey
n.
açık renkli bal
223
Apiculture
light amber honey
n.
açık amber renkli bal
224
Apiculture
clear honey
n.
açık renkli bal
225
Apiculture
run honey
n.
akıcı
226
Apiculture
honey drum
n.
bal tenekesi
227
Apiculture
crystalization of honey
n.
balın kristalleşmesi
228
Apiculture
process honey
n.
bal işleme
229
Apiculture
honey chamber
n.
ballık
230
Apiculture
honey tin
n.
bal tenekesi
231
Apiculture
analysis of honey
n.
bal analizi
232
Apiculture
honey yield
n.
bal ürünü
233
Apiculture
honey stomach
n.
bal midesi
234
Apiculture
honey ripener
n.
bal tankı
235
Apiculture
honey pot
n.
bal kabı
236
Apiculture
honey substitute
n.
bal ikamesi
237
Apiculture
honey jar
n.
bal kavanozu
238
Apiculture
honey tap
n.
bal valfi
239
Apiculture
honey vinegar
n.
bal sirkesi
240
Apiculture
honey bees
n.
bal arıları
241
Apiculture
honey can
n.
bal tenekesi
242
Apiculture
honey extractor
n.
bal süzme makinesi
243
Apiculture
honey tank
n.
bal tankı
244
Apiculture
honey grader
n.
bal eksperi
245
Apiculture
honey carton
n.
bal kartonu
246
Apiculture
baking honey
n.
balın pastra sanayiinde kullanımı
247
Apiculture
honey floww
n.
bal akımı nektar akımı
248
Apiculture
honey comb
n.
bal peteği
249
Apiculture
honey sac
n.
bal kesesi
250
Apiculture
pollen analysis of honey
n.
balın polen analizi
251
Apiculture
honey harvest
n.
bal hasadı
252
Apiculture
honey press
n.
bal presi
253
Apiculture
honey gate
n.
bal musluğu
254
Apiculture
arch of honey
n.
bal kemeri
255
Apiculture
honey strainer
n.
bal süzgeci
256
Apiculture
honey bee venom
n.
bal arısı zehri
257
Apiculture
honey bee
n.
bal arısı
258
Apiculture
honey harvest
n.
bal ürünü
259
Apiculture
honeydew honey
n.
basura balı
260
Apiculture
honey house
n.
bal evi
261
Apiculture
honey plant
n.
bal bitkisi
262
Apiculture
honey label
n.
bal etiketi
263
Apiculture
extra white honey
n.
beyaz bal
264
Apiculture
white honey
n.
beyaz bal
265
Apiculture
flower honey
n.
çiçek balı
266
Apiculture
blossom honey
n.
çiçek balı
267
Apiculture
honeydew honey
n.
çam balı
268
Apiculture
industrial honey
n.
endüstriyel bal
269
Apiculture
main honey flow
n.
esas bal akımı
270
Apiculture
crude honey
n.
ham bal
271
Apiculture
unprocessed honey
n.
işlenmemiş bal
272
Apiculture
virgin honey
n.
işlenmemiş bal
273
Apiculture
dark amber honey
n.
koyu amber renkli bal
274
Apiculture
granulated honey
n.
kristalleşmiş bal
275
Apiculture
honey sac
n.
kursak
276
Apiculture
honey bee depopulation syndrome
n.
koloni çöküş sendromu
277
Apiculture
honey stomach
n.
kursak
278
Apiculture
dark honey
n.
koyu bal
279
Apiculture
creamed honey
n.
krem bal
280
Apiculture
honey plant
n.
nektar bitkisi
281
Apiculture
virgin honey
n.
oğul balı
282
Apiculture
medium colored honey
n.
orta renkli bal
283
Apiculture
honey stopper
n.
önmide girişi
284
Apiculture
chunk honey
n.
petekli bal
285
Apiculture
extracted by heating combs honey
n.
petekleri ısıtmayla hasat edilmiş bal
286
Apiculture
pressed honey
n.
pres balı
287
Apiculture
pressed honey
n.
preslenmiş bal
288
Apiculture
comb honey
n.
petekli bal
289
Apiculture
honeydew honey
n.
salgı balı
290
Apiculture
heather honey
n.
püren balı
291
Apiculture
section honey
n.
seksiyon balı
292
Apiculture
liquid honey
n.
sıvı bal
293
Apiculture
extracted honey
n.
süzme bal
294
Apiculture
cenrifugal honey
n.
süzme bal
295
Apiculture
cenrifugal honey
n.
süzülmüş bal
296
Apiculture
honey from sugar-fed bees
n.
şekerle besleme sonucu elde edilen bal
297
Apiculture
run honey
n.
sulu bal
298
Apiculture
honey strainer
n.
süzücüsü
299
Apiculture
water-white honey
n.
su beyazı bal
300
Apiculture
industrial honey
n.
ticari bal
301
Apiculture
honey super
n.
üstlük
302
Apiculture
main honey flow
n.
yoğun bal akımı
303
Apiculture
over-heated honey
n.
yüksek ısıda ısıtılmış bal
304
Apiculture
honey bag
n.
bal midesi
305
Apiculture
honey sac
n.
bal midesi
306
Apiculture
honey stomach
n.
bal kesesi
Forestry
307
Forestry
honey locust
n.
gladiçya
308
Forestry
honey locust seed
n.
gladiçya tohumu
Religious
309
Religious
land of milk and honey
n.
(eski ahit'te) israiloğullarına tanrı tarafından vadedilen bereketli topraklar
Geography
310
Geography
honey creek
n.
wisconsin eyaletinde yerleşim yeri
311
Geography
honey island
n.
teksas eyaletinde şehir
312
Geography
honey brook
n.
pensilvanya eyaletinde yerleşim yeri
Ornithology
313
Ornithology
honey creeper
n.
daknis
314
Ornithology
honey creeper
n.
elbisekuşu
315
Ornithology
honey creeper
n.
balkuşu
316
Ornithology
honey guide
n.
balkılavuzu
317
Ornithology
honey kite
n.
arı şahini
318
Ornithology
honey eater
n.
avustralasya bal yiyici kuşu
Entomology
319
Entomology
africanized honey bee
n.
afrika arısı
320
Entomology
africanized honey bee
n.
katil arı
321
Entomology
western honey bee
n.
avrupa bal arısı
322
Entomology
european honey bee
n.
avrupa bal arısı
323
Entomology
honey ant
n.
bal karıncası
Slang
324
Slang
don't get your honey where you get your money
n.
iş yerinden sevgili edinme
325
Slang
don't get your honey where you get your money
n.
iş yerinden kimseyle çıkma
326
Slang
no money no honey
n.
parayı veren düdüğü çalar
327
Slang
hometown honey
n.
birinin üniversite için yaşadığı yerden ayrılmadan önce çıkmaya başladığı sevgilisi
328
Slang
hometown honey
n.
memleketindeki sevgilisi
329
Slang
honey fuck
n.
duygu içeren sevişme
330
Slang
honey fuck
n.
şefkatli sevişme
331
Slang
honey fuck
n.
sevgi içeren sevişme
332
Slang
honey fuck
n.
yumuşak sevişme
333
Slang
honey fuck
n.
birbirine sevgiyle/nazikçe yaklaşarak sevişme
334
Slang
honey fuck
n.
aşkla sevişme
335
Slang
honey fuck
n.
sevgi dolu sevişme
336
Slang
hth (hometown honey)
n.
birinin üniversite için yaşadığı yerden ayrılmadan önce çıkmaya başladığı sevgilisi
337
Slang
hth (hometown honey)
n.
memleketindeki sevgilisi
338
Slang
honey oil
n.
ketamin
339
Slang
sugar honey iced tea! (shit!)
expr.
kahretsin!
British Slang
340
British Slang
bees and honey
n.
para
341
British Slang
bread and honey
n.
para
342
British Slang
bread and honey
n.
geçim kaynağı
343
British Slang
bread and honey
n.
nimet
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of honey
×
Term Options
Übersetzung Vorschlagen / Korrigieren
Französisch Englisch Wörterbuch
Spanisch Englisch Wörterbuch
Deutsch Englisch Wörterbuch
Englisch Synonyme Wörterbuch
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy