iştah - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

iştah



Bedeutungen von dem Begriff "iştah" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 18 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
iştah appetite n.
General
iştah inner man n.
iştah relish n.
iştah greed n.
iştah lustiness n.
iştah appetence n.
iştah stomach n.
iştah appetency n.
iştah belly n.
iştah desire n.
iştah appetite n.
iştah appeteezement [obsolete] n.
iştah appetisement n.
iştah maw [obsolete] n.
iştah inner woman n.
Idioms
iştah the inner man/woman n.
Psychology
iştah desire n.
Gastronomy
iştah appetite n.

Bedeutungen, die der Begriff "iştah" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 155 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
iştah açıcı appetizing adj.
iştah açıcı appetising adj.
iştah açıcı savory adj.
iştah açıcı savoury adj.
General
iştah açıcı şey appetizer n.
iştah açıcı aperitif n.
iştah açıcılık piquantness n.
iştah açıcı yiyecek appetizer n.
iştah açar appetizer n.
iştah açıcı appetizer n.
iştah açıcı whet n.
iştah açıcı appetiser n.
doymak bilmez iştah craving n.
aşırı iştah gulosity n.
iştah kaybı poor appetite n.
iştah kaybı loss of appetite n.
iştah kaybı diminishing appetite n.
iştah azalması loss of appetite n.
iştah azalması diminishing appetite n.
iştah azalması poor appetite n.
cinsel iştah sexual appetite n.
iştah açıcı içki aperitif n.
iştah açar appetiser n.
iştah açıcı yiyecek appetiser n.
iştah açıcı şey appetiser n.
iştah açıcı yiyecek teaser n.
iştah uyandırma temptingness n.
kuvvetli iştah twist [brit] n.
iştah açıcılık appetisingness n.
iştah açıcılık appetisingness n.
iştah açıcılık eating n.
iştah kaçırma unappetisingness n.
iştah kaçırıcılık unappetisingness n.
iştah kaçırma unappetizingness n.
iştah kaçırıcılık unappetizingness n.
doymak bilmez iştah wolf n.
cinsel iştah blood [obsolete] n.
iştah kaybı dejection [obsolete] n.
(zihin, damak tadı, iştah, duyular) tatmin etme gratification n.
iştah açan flavorsomeness n.
iştah kabartan flavorsomeness n.
iştah açan flavoursomeness n.
iştah kabartan flavoursomeness n.
sağlıklı iştah healthy appetite n.
iştah açmak whet v.
iştah açmak appetize v.
iştah kabartmak whet appetite v.
iştah kaçırıcı unappetizing adj.
doymak bilmez (iştah) keen adj.
iştah açıcı savory adj.
iştah açıcı savoury adj.
iştah açıcı appetitive adj.
iştah açıcı piquant adj.
iştah açıcı moreish adj.
iştah açıcı morish adj.
iştah açıcı appetising adj.
iştah kaçırıcı unappetising adj.
iştah kabartıcı tantalizing adj.
iştah kabartan tantalizing adj.
iştah kabartıcı tantalising adj.
iştah kabartan tantalising adj.
iştah kabartıcı tempting adj.
iştah kabartan tempting adj.
iştah açan yummy adj.
iştah açıcı yummy adj.
iştah açan lickerish [obsolete] adj.
iştah açıcı gusty [scotland] adj.
iştah açıcı savorly adj.
iştah açıcı savourly adj.
iştah açıcı savourly [rare] adj.
iştah açıcı orectic adj.
iştah açıcı sipid adj.
iştah açıcı bir halde appetizingly adv.
iştah kaçırıcı bir şekilde unappetizingly adv.
iştah açıcı şekilde savoringly adv.
iştah açıcı bir şekilde piquantly adv.
iştah açıcı olan tastily adv.
iştah açıcı biçimde appetisingly adv.
iştah açıcı biçimde appetizingly adv.
iştah kaçırıcı bir şekilde unappetisingly adv.
iştah açıcı bir halde appetisingly adv.
iştah açıcı bir şekilde savorly adv.
iştah anlamı veren son ek -orexia suf.
Proverb
iştah yedikçe açılır appetite comes with eating
Colloquial
iştah açıcı app n.
aşırı iştah chuckers n.
kıtlıktan çıkmış gibi iştah chuckers n.
doymaz bilmez iştah chuckers n.
aşırı iştah chuckers n.
kıtlıktan çıkmış gibi iştah chuckers n.
doymaz bilmez iştah chuckers n.
aşırı iştah chucks n.
kıtlıktan çıkmış gibi iştah chucks n.
doymaz bilmez iştah chucks n.
iştah kabartıcı kesitler gösterme/yayma fan dance n.
iştah kırıcı/kapatan yiyecek glop n.
iştah kaçırıcı yiyecek/içecek hogwash n.
iştah açıcı olma yumminess n.
iştah kabartan yemek görüntüleri food porn n.
iştah açıcı yummo adj.
Idioms
iştah açmak work up an appetite v.
Medical
iştah bastırıcılar appetite suppressants n.
iştah bozuklukları appetite disorders n.
iştah açıcı whet n.
iştah artışı increased appetite n.
iştah açıcı veya acıktıran ilaç esurine n.
aşırı iştah bulimy n.
simaroubaceae familyasına mensup ağaçların iştah açıcı olarak kullanılan kabuğu simarouba n.
iştah açıcı appetite-stimulant adj.
iştah açan appetite-stimulant adj.
iştah açıcı appetite-stimulating adj.
iştah açan appetite-stimulating adj.
iştah bastırıcı appetite-suppressant adj.
iştah kesici appetite-suppressant adj.
iştah verici orexic adj.
Psychology
iştah uyandıran uyarıcı appetitive stimulus n.
iştah davranışı appetitive behavior n.
bir eylemin iştah uyandıran yönü orexin n.
Pathology
iştah kesilmesi apositia n.
iştah kaybı, şişkinlik, kilo kaybı, kas ağrısı ve steatore şeklinde ortaya çıkan, çölyak hastalığı, spru ve kistik fibroz ile ilişkilendirilen bir sendrom malabsorption syndrome n.
pul kanatlıların larvaları ile bulaşan, iştah kaybı ve uyuşukluğa sebep olan bir hastalık granulosis n.
doymayan iştah hali phagedena n.
iştah kaybına neden olan anorectic adj.
iştah kaybına neden olan anoretic adj.
iştah kaybına neden olan anorexigenic adj.
Pharmaceutics
iştah kaybına neden olan ilaç anorectic n.
iştah kaybına neden olan ilaç anoretic n.
iştah kesici ilaç appetite suppressant n.
iştah kesici ilaç suppressant n.
acı bir madde içeren, iştah artırıcı veya sindirim hızlandırıcı olarak kullanılan bir sıvı bitters n.
bazı kanser ve anoreksiya hastalarında iştah kaybını önlemek için kullanılan bir ilaç dronabinol n.
Gastronomy
iştah açıcı çerez relish n.
iştah açıcılar appetizers n.
iştah açıcılar appetisers n.
iştah açıcılık appetizingness n.
yemekten önce alınan iştah açıcılar veya mezeler hors d'oeuvres n.
genellikle bir aperitif ile veya alkolün yanında servis edilen, yunan ve orta doğu mutfaklarına özgü iştah açıcı yiyecek meze n.
yunan ve orta doğu mutfaklarına özgü iştah açıcı yiyecek mezze n.
kokteyllerde kanepe içerisinde veya kraker üzerinde servis edilen iştah açıcı meze hors doeuvre n.
iştah açıcı yemek delectable n.
banılmaya uygun iştah açıcı meyve suyu gravy [dialect] n.
iştah açıcı appetising adj.
iştah açıcı appetizing adj.
iştah açıcı mouthwatering adj.
iştah açıcı şekilde mouthwateringly adv.
Biochemistry
iştah açıcı ve büyümeyi teşvik edici özellikleri olan, beriberiyi önleyen bir b vitamini aneurin n.
iştah açıcı ve büyümeyi teşvik edici özellikleri olan, beriberiyi önleyen bir b vitamini vitamin b1 n.
iştah açıcı ve büyümeyi teşvik edici özellikleri olan, beriberiyi önleyen bir b vitamini thiamine n.
iştah açıcı ve büyümeyi teşvik edici özellikleri olan, beriberiyi önleyen bir b vitamini thiamin n.
iştah açıcı ve büyümeyi teşvik edici özellikleri olan, beriberiyi önleyen bir b vitamini antiberiberi factor n.
Botanic
kalahari kaktüsünden yapılan iştah azaltıcı bir preparat hoodia n.
Sport
iştah açıcı appetizing adj.
iştah açıcı appetising adj.
Archaic
aşırı iştah famine n.
iştah kabartan şey provocative n.