izinli - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

izinli



Bedeutungen von dem Begriff "izinli" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 24 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
izinli awl (absent with leave) n.
izinli allowed adj.
izinli permitted adj.
izinli off duty adj.
izinli on leave adj.
izinli authorized adj.
izinli approved adj.
izinli licensed adj.
izinli off adj.
izinli licenced adj.
izinli authorised adj.
izinli entitled adj.
izinli licente adj.
izinli licentiate [obsolete] adj.
izinli innocent adj.
izinli with one's favor adv.
izinli off prep.
izinli ww (with warrant) abrev.
Colloquial
izinli supposed to adj.
izinli at liberty expr.
Idioms
izinli off from work adj.
Law
izinli licensee n.
Technical
izinli licensed adj.
izinli licenced adj.

Bedeutungen, die der Begriff "izinli" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 39 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
izinli geçiş allowed transition n.
izinli kuşak allowed band n.
düşmana saldırmaya izinli özel ticaret gemisi privateer n.
izinli olarak aslından elde edilmiş kopyalar certified copies n.
(iskoçya'da) izinli dilenci bluegown [obsolete] n.
(iskoçya'da) izinli dilenci bluegown n.
izinli kimse holidaymaker n.
izinli kimse holiday-maker n.
izinli gün day off n.
izinli olmak be on leave v.
işten izinli olmak laik v.
izinli olarak allowedly adv.
Phrases
cenaze için izinli on leave for funeral expr.
Colloquial
iskoçya'da izinli/ruhsatlı dilenci blue gown n.
izinli olmak be off v.
hasta olduğu için izinli olmak/okula gitmemek be off sick v.
(bir şey yapmaya) izinli olmak get to (do something) v.
işten izinli off of work adj.
bir süreliğine izinli off of work adj.
bir süre izinli down for the count expr.
Idioms
işten izinli off from work adj.
(bir şeyi yapmaya) izinli at liberty (to do something) expr.
Trade/Economic
izinli olduğu günler days on leave n.
izinli olarak işçinin bir süre işine gelmemesi leave of absence n.
izinli saatler absence hours n.
izinli işten ayrılma leave n.
izinli pazarlama permission-based marketing n.
izinli günler days off n.
izinli sayılmak be granted leave of absence v.
resmi izinli licentiate adj.
aylıklı-izinli on leave with salary expr.
Law
izinli devralan vekil permitted assignee n.
bilinen, güvenilir ve izinli kişi veya kuruluşların listesi veya koleksiyonu whitelist n.
Technical
izinli bant allowed band n.
izinli kuşak allowed band n.
Marine
düşmana saldırmaya izinli özel ticaret gemisi privateer n.
Environment
izinli tüketim authorised consumption n.
Military
geçiş izinli şahıs border crosser n.
British Slang
(hastalıktan dolayı) izinli on the pat and mick expr.