kısa zamanda - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

kısa zamanda



Bedeutungen von dem Begriff "kısa zamanda" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 3 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
kısa zamanda at short notice adv.
kısa zamanda in a short span of time adv.
Colloquial
kısa zamanda at short notice expr.

Bedeutungen, die der Begriff "kısa zamanda" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 59 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
kısa zamanda silinip gitme evanescing n.
en kısa zamanda the minute n.
kısa zamanda bir konuyu çalışıp öğrenmek bone up on a subject v.
çok kısa zamanda alanında en üste/tepeye çıkmak/ulaşmak get to the top of one's field in a very short time v.
kısa zamanda silinip gitmiş evanesced adj.
kısa bir zamanda shortly adv.
kısa zamanda silinip gidecek şekilde evanescently adv.
mümkün olduğunca en kısa zamanda as soon as possible adv.
çok kısa bir zamanda in record time adv.
en kısa zamanda as soon as possible adv.
mümkün olan en kısa zamanda as soon as possible adv.
mümkün olan en kısa zamanda at the soonest time possible adv.
mümkün olan en kısa zamanda as earliest as possible adv.
en kısa zamanda as immediate as possible adv.
en kısa zamanda a.s.a.p. (as soon as possible) adv.
mümkün olduğunca erken/en kısa zamanda as far in advance as possible adv.
en kısa zamanda asap (as soon as possible) adv.
en kısa zamanda/vadede at the shortest notice adv.
en kısa zamanda at the earliest adv.
en kısa zamanda with the soonest adv.
en kısa zamanda as soon as conj.
en kısa zamanda just as soon as conj.
en kısa zamanda immediately conj.
Phrases
en kısa zamanda in the shortest time expr.
mümkün olan en kısa zamanda in the shortest possible time expr.
mümkün olan en kısa zamanda in the shortest time possible expr.
uygun/mümkün olan en kısa zamanda at one's convenience expr.
uygun/mümkün olan en kısa zamanda at one's earliest convenience expr.
yapabildiği en kısa zamanda at (one's) earliest convenience expr.
yapabildiği en kısa zamanda at someone's earliest convenience expr.
Colloquial
kısa zamanda çok iş almak job-hop v.
mümkün olduğunca en kısa zamanda soon as possible expr.
en kısa zamanda soon as possible expr.
mümkün olan en kısa zamanda soon as possible expr.
Idioms
kısa zamanda işi bitirilmek take an early bath v.
hızlıca/kısa zamanda gönderilmek wing your way (to...) v.
hızlıca/kısa zamanda gönderilmek wing its way (to...) v.
bir şeyi kısa zamanda derinlemesine incelemek powerstudy v.
kısa yoldan/zamanda voliyi vurmak make a quick killing v.
kısa yoldan/zamanda köşeyi dönmek make a quick killing v.
kısa yoldan/zamanda köşe olmak make a quick killing v.
kısa yoldan/zamanda büyük kar etmek make a quick killing v.
Informal
kısa zamanda elde edilen büyük kazanç killing n.
Speaking
bizimle kalacağınız kısa zamanda during your brief stay with us expr.
en kısa zamanda görüşmek umuduyla hope to see you soon expr.
en kısa zamanda görüşmek umuduyla hope to see you asap expr.
en kısa zamanda sizden haber bekliyorum I expect to hear from you soon expr.
en kısa zamanda sizden haber bekliyorum I look forward to hearing from you soon expr.
en kısa zamanda görüşmek dileğiyle hope to see you asap expr.
en kısa zamanda size dönüş yapacağım I'll get back to you as soon as possible expr.
en kısa zamanda size geri dönüş yapacağım I'll get back to you as soon as possible expr.
en kısa zamanda size dönüş yapacağım I'll get back to you shortly expr.
en kısa zamanda size geri dönüş yapacağım I'll get back to you shortly expr.
en kısa zamanda görüşmek dileğiyle hope to see you soon expr.
iç denetleme sonuçlarını mümkün olan en kısa zamanda sizlere bildireceğiz we will inform you of the outcome of the internal review as soon as possible expr.
Trade/Economic
kısa zamanda belirli bir değer artışı kaydeden fonlar go-go funds n.
en kısa zamanda as soon as possible adv.
Insurance
en kısa zamanda as soon as possible adv.
Military
yaralıların en kısa zamanda tahliye ve ulaştırılması urgent evacuation and transportation of casualties n.