kumlu - Türkisch Englisch Wörterbuch

kumlu

Bedeutungen von dem Begriff "kumlu" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 14 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Common Usage
kumlu sandy adj.
The sandy soil isn't fertile enough to raise crops.
Kumlu toprak ekin yetiştirilebilecek kadar verimli değil.

More Sentences
General
kumlu grainy adj.
The pictures shot at night tend to be grainy.
Gece çekilen fotoğraflar çoğunlukla kumlu oluyor.

More Sentences
kumlu sanded adj.
Are you looking for a beach with normal, fine or thick sand?
Normal, ince veya kalın kumlu bir plaj mı arıyorsunuz?

More Sentences
kumlu gritty adj.
The tires of the car were covered with gritty soil.
Arabanın lastikleri kumlu toprakla kaplanmıştı.

More Sentences
kumlu speckled adj.
kumlu sabulose adj.
kumlu sabuline adj.
kumlu sabulous adj.
kumlu sharp adj.
Technical
kumlu gritty adj.
Construction
kumlu arenaceous adj.
Geology
kumlu arenarious adj.
kumlu arenose adj.
kumlu arenous adj.

Bedeutungen, die der Begriff "kumlu" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 123 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Marine
kumlu plaj sandy beach n.
The sandy beaches of the Indian Ocean are 200 metres away.
Hint Okyanusu'nun kumlu plajları 200 metre uzaklıktadır.

More Sentences
General
kumlu taştan kap stoneware n.
kumlu sahil yolu dene n.
kumlu çakıllı çökeltiler sandy-gravel deposits n.
bir tür açık kahve renkli sırlanmamış kumlu taştan kap caneware n.
bazı kumtaşlarında ve kumlu şeyllerde görülen küçük kil topağı clay gall n.
bazı kumtaşlarında ve kumlu şeyllerde görülen küçük kil topağı gall n.
kumlu gibi gritty adj.
kumlu çakıllı sandy-pebbly adj.
kumlu (arazi/toprak) light adj.
hafif kumlu sandyish adj.
kumlu gibi sandyish adj.
kumlu bir şekilde grittily adv.
Technical
kumlu çakıl sand gravel n.
kumlu zemin sand ground n.
kumlu kalker sand limestone n.
kumlu zemin sand soil n.
kumlu kireçtaşı sandy limestone n.
kumlu kil sandy clay n.
kumlu sahil sandy coast n.
kumlu çakıl sandy gravel n.
ince kumlu şeyi arenaceous shale n.
kumlu kireçtaşı arenaceous limestone n.
fazla kumlu karışım oversanded mix n.
kumlu muşamba sanded bitumen felt n.
kumlu yapay reçine karışımı sand-epoxy resin mixture n.
kumlu ruberoit sanded bitumen felt n.
yüzü kumlu tuğla sanded brick n.
kumlu lal uvarovite n.
kumlu demir cevheri taconite n.
kumlu çakıl hoggin n.
kumlu çıkıntı sand buckle n.
kumlu kil arenaceous clay n.
akışkan kumlu kalıplar fluid sand moulds n.
akışkan kumlu kalıplama fluid sand moulding n.
kumlu parlatma sanding n.
kumlu yüzey sand finish n.
kumlu toprak loam n.
fazla kumlu oversanded adj.
ince kumlu fine sandy adj.
Construction
kumlu kireçtaşı arenaceous limestone n.
kumlu kireç tuğlası sand-lime brick n.
gereğinden az kumlu undersanded adj.
Marine
kumlu kıyı sandy coast n.
Mining
kumlu göktaşı chondrite n.
kumlu kil argil n.
içerisinde çoğunlukla brezilya elması bulunduran çakıl taşlı, demirli kumlu maden yatakları cascalho n.
oksit ile killi veya kumlu demir karbonattan oluşan bir demir cevheri clay ironstone n.
Medical
kumlu nukleuslar sanded nuclei n.
Biology
kumlu topraklarda yaygın yetişen bir yıldız mantar false earthstar n.
kumlu topraklarda yaygın yetişen bir yıldız mantar barometer earthstar n.
kumlu topraklarda yaygın yetişen bir yıldız mantar hygroscopic earthstar (astraeus hygrometricus) n.
Marine Biology
gelgitin alçalma evresinde kumlu sahillerde görülen ammodytes cinsi küçük ve uzun deniz balığı sand eel n.
gelgitin alçalma evresinde kumlu sahillerde görülen ammodytes cinsi küçük ve uzun deniz balığı sand lance n.
gelgitin alçalma evresinde kumlu sahillerde görülen ammodytes cinsi küçük ve uzun deniz balığı sand launce n.
gelgitin alçalma evresinde kumlu sahillerde görülen ammodytes cinsi küçük ve uzun deniz balığı ammodyte n.
kumlu zeminlerde yaşayan uzun ve silindirik bir deniz balığı sandfish n.
batı pasifik ve hint okyanuslarının kumlu bölgelerine özgü sivri burunlu bir balık sandfish (gonorhynchus gonorhynchus) n.
batı pasifik ve hint okyanuslarının kumlu bölgelerine özgü sivri burunlu bir balık beaked salmon (gonorhynchus gonorhynchus) n.
kumlu kıyılarda yaşayan kahverengi veya mavi çizgili küçük bir balık sandfish (diplectrum formosum) n.
bazı türleri kumlu sahillerde bulunan ve olta yemi olarak kullanılan ammodytes cinsi ince ve uzun deniz balığı lant n.
batı pasifik ve hint okyanuslarının kumlu bölgelerine özgü sivri burunlu bir balık mousefish (gonorynchus gonorynchus) n.
kumlu avrupa ve amerika kıyılarında bulunan büyük bir halkalı solucan lurg (nephthys caeca) n.
denizlerin kumlu sahillerinde çukurlar açan, avrupa ve amerika'ya özgü bir kabuklu sand screw (lepidactylis arenarius) n.
kumlu tabanlarda yaşayan pisi balığı sand fluke n.
kumlu kıyılarda yaşayan kahverengi veya mavi çizgili küçük bir balık sandfish n.
batı pasifik ve hint okyanuslarının kumlu bölgelerine özgü sivri burunlu bir balık sandfish n.
gelgitin alçalma evresinde kumlu sahillerde görülen ammodytes cinsi küçük ve uzun deniz balığı smelt n.
iri kumlu sahillerde bulunan büyük bir deniz tarağı türü horse clam n.
iri kumlu sahillerde bulunan büyük bir deniz tarağı türü otter shell n.
iri kumlu sahillerde bulunan büyük bir deniz tarağı türü tresus capax n.
Botanic
kuzey amerika ve avrupa'nın kumlu sahillerinde yetişen çok yıllık bir bitki türü cakila n.
güney afrika'da kumlu kıyılara özgü, parlak kırmızımsı çiçekli çok yıllık bir çalı nemesia n.
kuzey amerika'daki kumlu plajlarda yetişen, seyrek çiçekli ve çok büyümeyen bir bitki toothcup (rotala ramosior) n.
abd'nin doğusundaki kumlu bölgelerde bulunan dar yapraklı ve beyaz çiçekli bir bitki american boneset (eupatorium hyssopifolium) n.
abd'nin doğusundaki kumlu bölgelerde bulunan dar yapraklı ve beyaz çiçekli bir bitki hyssopleaf thoroughwort n.
abd'nin batısındaki kumlu ormanlık bölgelerinde ve dere kenarlarında yetişen çalı leadplant n.
abd'nin batısındaki kumlu ormanlık bölgelerinde ve dere kenarlarında yetişen çalı lead plant (amorpha canescens) n.
kumlu sahil ve tepelerde yetişen kaba çok yıllık bir ot cinsi ammophila n.
kumlu sahillerde bulunan sert bir ot marram (ammophila arundinacea) n.
güneydoğu kaliforniya'dan güneybatı utah'a ve batı arizona'dan kuzeybatı meksika'ya uzanan coğrafyadaki kumlu çöllerde yetişen, sarı çiçekli ve tüylü bir bitki desert sunflower n.
güneydoğu kaliforniya'dan güneybatı utah'a ve batı arizona'dan kuzeybatı meksika'ya uzanan coğrafyadaki kumlu çöllerde yetişen, sarı çiçekli ve tüylü bir bitki gerea canescens n.
new england ila florida kıyıları boyunca kumlu zeminlerde yetişen bir çalı ink berry n.
abd'nin batısındaki kumlu ormanlık bölgelerinde ve dere kenarlarında yetişen çalı shoestring n.
en iyi kumlu toprakta yetişen arenaceous adj.
kumlu yerlerde yaşayan arenicolous adj.
Agriculture
kumlu topraklar sand soils n.
kumlu topraklar sandy grounds n.
kumlu kil sand clay n.
kumlu veya killi turba yarpha [scottish] n.
kumlu veya killi turba yarfa [scottish] n.
(iskoçya'nın highlands bölgesinin batısında) otlak ve ekilebilir arazi olarak kullanılan kumlu, çimenlik, kireç yönünden zengin toprak parçası machair [scotland] n.
Breeding
görünen ağırlığını artırmak için kümes hayvanlarını kumlu macunla besleme sanding n.
Environment
kumlu zemin sandy soil n.
kumlu kireçtaşı ragstone n.
kumlu zeminlerdeki sedimentler üzerinde yaşayan organizmalar topluluğu psammon n.
Geography
kumlu toprak sandy soil n.
kumlu deniz tabanı üzerinde açık renkli görünen deniz suyu white water n.
kumlu deniz tabanı üzerinde açık renkli görünen deniz suyu whitewater n.
new york, queens county'de kumlu bir yarımada rockaway n.
toprağı kumlu veya turbalı olan, çam ağaçlarıyla kaplı arazi pine barren n.
libya'da yer alan düzensiz kumlu bir çöl serir n.
Geology
kumlu şeyi sandy shale n.
kumlu toprak sandy earth n.
kumlu kil sandy clay n.
kumlu marn sandy marl n.
kumlu toprak sandy soil n.
kumlu silt sandy silt n.
kumlu zemin sandy ground n.
kumlu çakıl sandy gravel n.
yarı sonsuz kumlu şev semi-infinite sandy slope n.
siltli-kumlu seviye silty-sandy level n.
kuvaterner yaşlı kumlu siltli gölsel çökeller quaternary aged sandy and silty lacustrine sediments n.
kumlu kireçtaşı ragg n.
kumlu bir kayaç arenite n.
kumlu buzulsu rock milk n.
şistli kumlu shaly-sandy adj.
Military
kumlu arazi dune country n.
Art
kumlu zeminde yapılan bir dans sanding n.
Photography
kumlu (görüntü/fotoğraf/film) noisy adj.
Ornithology
iri ayaklıgiller familyasından kumlu sahillere yumurtlayan selebes denizi'ne özgü bir kuş maleo (macrocephalon maleo) n.
Entomology
abd'nin kumlu sahillerinde yuva yapan bir kabuklu keşiş yengeci sand bug (hippa talpoidea) n.
Star Wars
kumlu çeneler sandy jaws n.