kuşlar - Türkisch Englisch Wörterbuch

kuşlar

Bedeutungen von dem Begriff "kuşlar" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 4 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
General
kuşlar birds n.
These birds have to have this special food.
Bu kuşların bu özel yiyeceğe sahip olması gerekiyor.

More Sentences
Colloquial
kuşlar feathered friends n.
kuşlar our feathered friends n.
Ornithology
kuşlar ornithes n.

Bedeutungen, die der Begriff "kuşlar" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 124 Ergebniss(e)

Türkisch Englisch
Idioms
kuşlar kralı king of birds n.
As the lion is king of beasts, so is the eagle king of birds.
Aslan, yırtıcı hayvanların kralı iken, kartal da kuşların kralıdır.

More Sentences
kuşlar (söyledi) a little bird n.
A little bird told me that.
Bunu bana kuşlar söyledi.

More Sentences
Computer
kızgın kuşlar angry birds n.
He looks like the yellow angry bird.
O sarı kızgın kuş gibi görünüyor.

More Sentences
General
karga familyasına mensup kuşlar jaybirds n.
ötücü kuşlar passeriformes n.
yararlı kuşlar beneficial birds n.
göçebe kuşlar migrant birds n.
genellikle açık denizlerde ve deniz kıyılarında yaşayan kuşlar seafowl n.
göçmen kuşlar migratory birds n.
kartal gibi yırtıcı kuşlar avian predators like eagles n.
belli bir sınıf veya tür oluşturan grup (köpekler, kuşlar, vb.) regiment [obsolete] n.
hayvanların (kuşlar veya memeliler) alışılmadık bir zamanda göç etmesi visitation n.
kuşhanede tutulan kuşlar volery n.
kuşhanede tutulan kuşlar volary n.
(özellikle kuşlar) cıvıldamak chirm v.
(bazı kuşlar) sesli kanat çırpmak clap v.
(kuşlar) göz üzerinde leke olan superciliary adj.
Colloquial
kuşlar gibi hür free as the wind expr.
kuşlar gibi hür free as the bird expr.
kuşlar söyledi a little birdie told me expr.
bana kuşlar söyledi a little birdie told me expr.
Idioms
kuşlar söyledi a little bird told me n.
kuşlar ve arılar the birds and the bees n.
(kim olduğu söylenmeyen bir haberci anlamında) kuşlar a little bird n.
avlanan hayvanlar ve kuşlar fur and feather n.
kuşlar bile güler enough to make a cat laugh adj.
bana kuşlar söyledi a little bird whispered in my ear expr.
buna kuşlar bile güler it's enough to make a cat laugh expr.
kuşlar kadar özgür as free as bird expr.
kuşlar ve arılar the birds and the bees expr.
Anatomy
kuşlar, balıklar, sürüngenler ve amfibilerin üst ve alt çenelerini birleştiren kemik veya kıkırdağımsı yapı quadrate n.
(bazı amfibiler, kuşlar ve memelilerde) ayak parmaklarını birbirine bağlayan deri zar veya kıvrım webeye n.
az sayıda östaki borusu kasına sahip olan (bazı ötücü kuşlar) oligomyoid adj.
eksik sayıda östaki borusu kasına sahip olan (bazı ötücü kuşlar) oligomyoid adj.
Parasitology
kuşlar ve memelilerde hastalığa neden olan parazitik tek hücreli mikroskobik bir organizma cinsi toxoplasma n.
Biology
ötücü kuşlar ile ilgili polymyoid adj.
Zoology
asya'da bulunan genellikle kafes kuşu olarak beslenen göçmen kuşlar avadavat n.
ötücü kuşlar passeriformes n.
parlak kuşlar galbulidae n.
sakallı kuşlar capitonidae n.
tüp burunlu kuşlar procellariiformes n.
tüneyen kuşlar perchers n.
tembel kuşlar bucconidae n.
tüneyen kuşlar insessores n.
tüneyen kuşlar perching birds n.
tüneyen kuşlar order insessores n.
yürüyücü-koşucu kuşlar ratitae n.
iki parmağı öne iki parmağı geriye bakan kuşlar zygodactylae n.
dokumacı kuşlar familyasına ait bir kuş cinsi quelea n.
kuşlar ve bazı sürüngenlerde kaval kemiğinin ucundaki çıkıntı cnemial crest n.
dört odacıklı kalbi bulunan (kuşlar ve memeliler) diplocardiac adj.
ötücü kuşlar ile ilgili polymyodous adj.
Botanic
kuzey amerika'ya özgü, yabani kuşlar için önemli bir besin kaynağı olan bir ot whitetop (fluminea festucacea) n.
genellikle kuşlar veya yarasaların tozlaştırdığı çok sayıda uzun erkek organı olan çiçek brush flower n.
çiçeklerin kuşlar yardımıyla polinasyonu ornithophily n.
Ornithology
uçabilen kuşlar carinate n.
uçucu kuşlar carinate n.
karinalı kuşlar carinate n.
uçabilen kuşlar carinate bird n.
kuşlar sınıfından tavuksular ve güvercinsileri kapsayan eski takson rasores [obsolete] n.
örümcekkuşu ailesinden tırtıllarla beslenen kuşlar caterpillar catcher n.
amerika'nın tropik bölgelerinde yaşayan cotingidae familyasına ait ötücü kuşlar chatterer (cotingidae) n.
yüzen kuşlar natatores n.
yabani kuşlar için yuvalanma yeri olarak tasarlanmış ve onların orada üremelerini teşvik etmek için bir bahçeye, parka veya tabiatı koruma alanına yerleştirilmiş kutu nest box n.
ötücü kuşlar grubuna mensup kuş tenuiroster n.
ötücü kuşlar familyası timeliidae n.
doğu hindistan ve asya'ya özgü, trichastoma cinsinden küçük kuşlar tit babbler n.
doğu hindistan ve asya'ya özgü, trichastoma cinsinden küçük kuşlar tit thrush n.
perde ayaklı olanlar da dahil olmak üzere yüzen kuşlar totipalmi n.
soluk borusunun alt ucunda östaki borusu olan ötücü kuşlar tracheophonae n.
yavru kuşlar altrices n.
hawaii'ye özgü hemignathus cinsinden olan kavisli gagalı küçük sarımsı-grimsi-yeşil renkli kuşlar amakihi n.
yumurtadan çıkar çıkmaz kendi yiyeceğini arayabilen kuşlar autophagi n.
kuşlar sınıfı class aves n.
aves sınıfına ait, yaşayan tek dinozor grubunu oluşturan kuşlar euornithes n.
kırlangıç ve akraba kuşları içeren geniş gagalı ötücü kuşlar latirostres n.
vireonidea familyasından olan amerika'ya özgü böcekçil kuşlar vireo n.
dokumacı kuşları familyasından olan kuşlar weaver n.
eski dünya'ya özgü estrildidae familyasından olan küçük kuşlar weaverbird n.
avustralya'ya özgü çeşitli ötücü kuşlar whipbird n.
insanların avladığı kuşlar wildfowl n.
avustralya'ya özgü artamus cinsinden olan böcekçil kuşlar woodswallow n.
altriyal kuşlar heterophagi n.
tavuksu kuşlar gallinae n.
tavuksu kuşlar takımındaki yabani kuşlar gallinae n.
tüy döken kuşlar mutation n.
ötücü kuşlar takımında yer alan bir kuş cinsi icteria n.
ötücü kuşlar takımında yer alan bir kuş türü icterid n.
ötücü kuşlar familyası icteridae n.
ötücü kuşlar familyasında yer alan bir cins icterus n.
çulluk ve aynak kuşlarını da içine alan uzun ince gagalı kuşlar grubu longirostres n.
yüzücü kuşlar palmipedes n.
karinasız kuşlar cursores n.
koşucu kuşlar cursores n.
göçmen kuşlar sand birds n.
göçmen kuşlar shore birds n.
ötücü kuşlar takımına mensup kuş flycatcher n.
yumurtadan çıkar çıkmaz hareket edebilen kuşlar praecoces n.
yumurtadan çıkar çıkmaz hareket edebilen kuşlar precoces n.
erkenden gelişen kuşlar precoces n.
doğduğu andan itibaren bağımsız hareket eden kuşlar precoces n.
erkenden gelişen kuşlar praecoces n.
doğduğu andan itibaren bağımsız hareket eden kuşlar praecoces n.
yumurtadan tüylü halde çıkan kuşlar sınıflandırması ptilopaedes [rare] n.
kuşlar tarafından çiftleşme çağrısı olarak çıkarılan kısık ses subsong n.
(kuşlar) yere inerken yan yana hareket ederek alçalmak waffle v.
(kuşlar) sürüler halinde uçmak flight v.
yürüyücü-koşucu kuşlar ile ilgili ratitate adj.
uçamayan kuşlar ile ilgili ratite adj.
ince gagaları olan ötücü kuşlar grubuna ait tenuirostral adj.
ötücü kuşlar familyasıyla ilgili timaliine adj.
ötücü kuşlar familyasına ait timaliine adj.
olgunlaşmamış kuşlar ile ilgili juvenal adj.
ötücü kuşlar ile ilgili clamatorial adj.
dişli gagalı kuşlar ile ilgili dentirostral adj.
dişli gagalı kuşlar ile ilgili dentirostrate adj.
birlikte yaşayan (kuşlar) communistic adj.
yuvalarını ortaklaşa kullanan (kuşlar) communistic adj.
pipra cinsi kuşlar ile ilişkili piprine adj.
pipridae familyasına mensup kuşlar ile ilişkili piprine adj.
tüneyen kuşlar ile ilgili insessorial adj.
Entomology
uzun ince gagalı kuşlar ile ilgili longirostral adj.
Slang
bana kuşlar söyledi a little bird told me expr.
Paleontology
nesli tükenmiş bir dişli kuşlar takımı pteropappi n.