Verlauf

let out of

Bedeutungen von dem Begriff "let out of" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 2 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
Phrasals
1	Phrasals	let out of v.	serbest bırakmak
2	Phrasals	let out of v.	salıvermek

Bedeutungen, die der Begriff "let out of" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 24 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
General
1	General	not to let someone out of sight v.	gözünden hiç kaçırmamak
Phrasals
2	Phrasals	let out of (something or some place) v.	(bir şeyden/yerden) çıkmak
3	Phrasals	let out of (something or some place) v.	(bir yerden) salınmak
Colloquial
4	Colloquial	let (someone or something) get out of (something) v.	(birinin/bir şeyin bir şeyden/yerden) gitmesine/çıkmasına izin vermek
5	Colloquial	let (someone or something) get out of (something) v.	(birinin/bir şeyin bir şeyden) inmesine izin vermek
6	Colloquial	let (someone or something) get out of (something) v.	(birinin/bir şeyin bir gereklilikten/zorunluluktan) kaçmasına izin vermek
7	Colloquial	let (someone or something) get out of (something) v.	(birinin/bir şeyin bir şeyi) feshetmesine izin vermek
8	Colloquial	let (someone or something) get out of (something) v.	(birinin/bir şeyin bir şeyden) caymasına izin vermek
Idioms
9	Idioms	let the cat out of the bag v.	ağızdan kaçırmak
10	Idioms	let the cat out of the bag v.	ağzındaki baklayı çıkarmak
11	Idioms	let the cat out of the bag v.	ağzından baklayı çıkarmak
12	Idioms	let the cat out of the bag v.	ağzından kaçırmak
13	Idioms	let the cat out of the bag v.	bir sırrı açıklamak
14	Idioms	let the cat out of the bag v.	baklayı ağzından çıkarmak
15	Idioms	let the genie out of the bottle v.	ok yaydan çıktı/çıkmak
16	Idioms	let the genie out of the bottle v.	pandora'nın kutusunu açmak
17	Idioms	let out some kind of sound v.	(acaip bir) ses çıkarmak
18	Idioms	don't let it out of this room expr.	burada olup biten bu odadan dışarı çıkmasın
19	Idioms	don't let it out of this room expr.	burada olup biten burada kalsın
20	Idioms	don't let it out of this room expr.	kol kırılır yen içinde kalır
Speaking
21	Speaking	let the cat out of the bag n.	ağzındaki baklayı çıkart
22	Speaking	let the cat out of the bag n.	ağzındaki baklayı çıkar
23	Speaking	never let your kids out of your sight expr.	çocuğunuzu gözünüzün önünden ayırmayın
24	Speaking	let the cat out of the bag expr.	çıkar ağzındaki baklayı