lofty

VerlaufSätze

Bedeutungen von dem Begriff "lofty" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 22 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
Common Usage

1	Common Usage	lofty adj.	yüce
She had set herself the lofty goal of reaching the world’s top ten. Kendisine dünyanın ilk onuna ulaşma gibi yüce bir hedef koymuştu. More Sentences
General

2	General	lofty adj.	yüksek
His lofty design of buildings was also environmentally friendly. Onun yüksek bina tasarımları her zaman çevre dostuydu. More Sentences
3	General	lofty adj.	tepeden bakan
She has such a lofty manner that no one wants her to be around. O kadar tepeden bakan bir tavrı var ki kimse onun etrafında olmasını istemiyor. More Sentences
4	General	lofty adj.	ulu
The lofty mountains were blanketed with snow, which gleams in the sunlight like diamonds. Ulu dağlar, güneş ışığında elmas gibi parıldayan karlarla örtülüdür. More Sentences
5	General	lofty adj.	kibirli
6	General	lofty adj.	azametli
7	General	lofty adj.	ali
8	General	lofty adj.	gururlu
9	General	lofty adj.	ulvi
10	General	lofty adj.	çalımlı
11	General	lofty adj.	mağrur
12	General	lofty adj.	afili
13	General	lofty adj.	pratik uygulaması az olan
14	General	lofty adj.	anlaşılmaz
15	General	lofty adj.	muğlak
16	General	lofty adj.	heybetli
17	General	lofty adj.	ulu
18	General	lofty adj.	tepeden bakan
Colloquial

19	Colloquial	lofty adj.	sırık
20	Colloquial	lofty adj.	uzun (kimse)

Textile

21	Textile	lofty adj.	dolgun, sıkı ve esnek lifli olan (kumaş)
Marine

22	Marine	lofty adj.	direkleri çok yüksek olan (yelkenli gemi)