Türkisch - Englisch
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch Sätze
Synonyme
Sätze
Werkzeuge
Quellen
Über uns
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyme
Werkzeuge
Quellen
Über uns
Kontakt
Einloggen / Registrieren
EN-TR
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch Sätze
Türkisch - Englisch
Verlauf Ausblenden
Velaufsdetails
Verlauf Löschen
Verlauf :
on one's head
on one's head
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
Verlauf
Sätze
Bedeutungen von dem Begriff
"on one's head"
im Türkisch Englisch Wörterbuch : 1 Ergebniss(e)
Kategorie
Englisch
Türkisch
General
1
General
on one's head
adv.
tepetaklak
Bedeutungen, die der Begriff
"on one's head"
mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 117 Ergebniss(e)
Kategorie
Englisch
Türkisch
General
1
General
have a good head on one's shoulders
v.
çok zeki olmak
2
General
have a good head on one's shoulders
v.
aklı başında biri olmak
3
General
have a good head on one's shoulders
v.
sağduyu sahibi olmak
4
General
have one's head screwed on right
v.
aklı başında biri olmak
5
General
get one's head screwed on right
v.
akıllanmak
6
General
have one's head screwed on the right way
v.
aklı başında biri olmak
7
General
stand on one's head
v.
amuda kalkıp durmak
8
General
put one's head on someone's shoulder
v.
başını omzuna yaslamak
9
General
put one's head on someone's shoulder
v.
başını omuzuna yaslamak
Colloquial
10
Colloquial
hit one’s head on the sink
v.
başını küvete/lavaboya çarpmak
11
Colloquial
stand on one's head
v.
bir tarafını yırtmak
12
Colloquial
stand on one's head
v.
elinden gelen her şeyi yapmak
13
Colloquial
stand on one's head
v.
mümkün olan her şeyi yapmak
14
Colloquial
stand on one's head
v.
kıçını yırtmak
15
Colloquial
stand on one's head
v.
yırtınmak
Idioms
16
Idioms
a light bulb goes on in (one's) head
n.
kafada şimşek çakması
17
Idioms
a light bulb goes on in (one's) head
n.
aklına birden fikir gelmesi
18
Idioms
a price on (one's) head
n.
(birinin) başına koyulan ödül
19
Idioms
a price on (one's) head
n.
(birinin) kellesine biçilen fiyat
20
Idioms
have (someone's) blood on (one's) head
v.
(birisinin) kanı eline bulaşmak
21
Idioms
have (someone's) blood on (one's) head
v.
(birisinin) ölümüne neden olmak
22
Idioms
have (someone's) blood on (one's) head
v.
(birisinin) kanı ellerinde olmak
23
Idioms
bring (something) down on (one's) head
v.
(birinin) üstüne/tepesine inmesine neden olmak
24
Idioms
bring (something) down on (one's) head
v.
(birinin) üstüne/başına düşürmek
25
Idioms
bring (something) down on (one's) head
v.
(birinin) tepesine/tepesinden aşağı indirmek
26
Idioms
bring (something) down on (one's) head
v.
başına dert açmak/almak
27
Idioms
bring (something) down on (one's) head
v.
başını belaya/derde sokmak
28
Idioms
bring (something) down on (one's) head
v.
başına belalı bir iş açmak
29
Idioms
a light bulb goes on in (one's) head
v.
kafasında birden bir ışık yanmak/çakmak
30
Idioms
a light bulb goes on in (one's) head
v.
beyninde/kafasında şimşek/şimşekler çakmak
31
Idioms
have a light bulb go on (in (one's) head)
v.
kafasında birden bir ışık yanmak/çakmak
32
Idioms
have a light bulb go on (in (one's) head)
v.
beyninde/kafasında şimşek/şimşekler çakmak
33
Idioms
have a head on one's shoulders
v.
akıllı olmak
34
Idioms
have one's head screwed on the right way
v.
akıllı olmak
35
Idioms
have a good head on one's shoulders
v.
akıllı olmak
36
Idioms
have one's head screwed on
v.
aklı başında olmak
37
Idioms
have one's head screwed on the right way
v.
aklı başında olmak
38
Idioms
have one's head screwed on the right way
v.
aklı selim olmak
39
Idioms
have one's head screwed on the right way
v.
aklıselim olmak
40
Idioms
get a price on one's head
v.
başına ödül konmuş olmak
41
Idioms
have a price on one's head
v.
başına ödül konmuş olmak
42
Idioms
have a good head on one's shoulders
v.
becerikli olmak
43
Idioms
have a head on one's shoulders
v.
becerikli olmak
44
Idioms
lay one's head on the block
v.
kendini riske atmak
45
Idioms
put one's head on the block
v.
kendini riske atmak
46
Idioms
have a good head on one's shoulders
v.
kültürlü olmak
47
Idioms
have one's head screwed on the right way
v.
keskin zekalı olmak
48
Idioms
lay one's head on the block
v.
kendini okkanın altına atmak
49
Idioms
have one's head screwed on the right way
v.
mantıklı olmak
50
Idioms
put one's head on the block
v.
kendini okkanın altına atmak
51
Idioms
have one's head screwed on the right way
v.
kafası çalışmak
52
Idioms
have a head on one's shoulders
v.
kafası çalışmak
53
Idioms
put one's head on the block
v.
okkanın altına girmek
54
Idioms
lay one's head on the block
v.
kendini tehlikeye atmak
55
Idioms
put one's head on the block
v.
kendini tehlikeye atmak
56
Idioms
have one's head screwed on the right way
v.
keskin zekası olmak
57
Idioms
have a good head on one's shoulders
v.
kafası çalışmak
58
Idioms
lay one's head on the block
v.
okkanın altına girmek
59
Idioms
have a good head on one's shoulders
v.
sağduyu sahibi olmak
60
Idioms
have a good head on one's shoulders
v.
yetenekli olmak
61
Idioms
have one's head screwed on the right way
v.
zeki olmak
62
Idioms
able to do something standing on one's head
v.
(bir şeyi) gözü kapalı yapmak/yapabilmek
63
Idioms
have a head on one's shoulders
v.
yetenekli olmak
64
Idioms
be on (one's) (own) head
v.
günahı (birinin/kendi) boynuna olmak
65
Idioms
be on (one's) (own) head
v.
vebali (birinin/kendi) boynuna olmak
66
Idioms
be on (one's) (own) head
v.
karar (birine/kendine) kalmak
67
Idioms
be on (one's) (own) head
v.
sorumluluk (birinde) olmak
68
Idioms
be on (one's) (own) head
v.
(birinin/kendi) bileceği iş olmak
69
Idioms
heap scorn on (one's) head
v.
(biri) hakkında küçümseyici sözler söylemek
70
Idioms
heap scorn on (one's) head
v.
(biri) hakkında aşağılayıcı şekilde konuşmak
71
Idioms
heap scorn on (one's) head
v.
(biri) hakkında tepeden bakarak konuşmak
72
Idioms
heap scorn on (one's) head
v.
(biri) hakkında saygısızca konuşmak
73
Idioms
pour scorn on (one's) head
v.
(biri) hakkında küçümseyici sözler söylemek
74
Idioms
pour scorn on (one's) head
v.
(biri) hakkında aşağılayıcı şekilde konuşmak
75
Idioms
pour scorn on (one's) head
v.
(biri) hakkında tepeden bakarak konuşmak
76
Idioms
pour scorn on (one's) head
v.
(biri) hakkında saygısızca konuşmak
77
Idioms
able to (do something) standing on (one's) head
v.
(bir şeyin) uzmanı olmak
78
Idioms
able to (do something) standing on (one's) head
v.
(bir şeyi yapmak) çocuk oyuncağı olmak
79
Idioms
put a bounty on one's head
v.
başına ödül koymak
80
Idioms
could (do something) standing on (one's) head
v.
(bir şeyi) gözü kapalı yapabilmek
81
Idioms
could (do something) standing on (one's) head
v.
(bir şeyi) kolayca/rahatça yapabilmek
82
Idioms
could (do something) standing on (one's) head
v.
(bir şeyi) hiç zorlanmadan yapabilmek
83
Idioms
do (something) standing on (one's) head
v.
(bir şeyi/işi) gözü kapalı yapmak
84
Idioms
do (something) standing on (one's) head
v.
(bir şeyi yapmak) çocuk oyuncağı olmak
85
Idioms
harm a hair on (one's) head
v.
kılına zarar vermek
86
Idioms
harm a hair on (one's) head
v.
saçının teline zarar vermek
87
Idioms
heap coals of fire on (one's) head
v.
kötülük yapana iyilik ederek onun suçluluk duymasını sağlamak
88
Idioms
heap coals of fire on (one's) head
v.
taş atana ekmek atmak
89
Idioms
heap coals of fire on (one's) head
v.
taş atana gül atmak
90
Idioms
keep (one's) head on a swivel
v.
gözünü dört açmak
91
Idioms
keep (one's) head on a swivel
v.
dikkatli olmak
92
Idioms
not harm a hair on (one's) head
v.
(birinin) kılına bile dokunmamak
93
Idioms
not harm a hair on (one's) head
v.
(birinin) saçının teline bile zarar vermemek
94
Idioms
not touch a hair on (one's) head
v.
(birinin) kılına dokunmamak
95
Idioms
not touch a hair on (one's) head
v.
(birinin) saçının teline bile dokunmamak
96
Idioms
born with a caul on (one's) head
adj.
şanslı
97
Idioms
born with a caul on (one's) head
adj.
bahtı açık
98
Idioms
born with a caul on (one's) head
adj.
doğuştan şanslı
99
Idioms
born with a caul on (one's) head
adj.
uğurlu
100
Idioms
born with a caul on (one's) head
adj.
talihli
101
Idioms
born with a caul on (one's) head
adj.
kadir gecesi doğmuş
102
Idioms
(one's) head on a plate/platter
expr.
(birinin) kafasını kesme (kötü bir ceza verme anlamında)
103
Idioms
(one's) head on a plate/platter
expr.
(birini) öldürme (kötü bir ceza verme anlamında)
104
Idioms
on (one's) (own) head
expr.
vebali (birinin/kendi) boynuna
105
Idioms
on (one's) (own) head
expr.
günahı (birinin/kendi) boynuna
106
Idioms
on (one's) (own) head
expr.
(birinin/kendi) bileceği iş
107
Idioms
on (one's) (own) head
expr.
sorumluluk (birinde)
108
Idioms
on (one's) (own) head
expr.
karar (birine/kendine) kalmış
109
Idioms
on (one's) (own) head be it
expr.
vebali (birinin/kendi) boynuna
110
Idioms
on (one's) (own) head be it
expr.
günahı (birinin/kendi) boynuna
111
Idioms
on (one's) (own) head be it
expr.
(birinin/kendi) bileceği iş
112
Idioms
on (one's) (own) head be it
expr.
sorumluluk (birinde)
113
Idioms
on (one's) (own) head be it
expr.
karar (birine/kendine) kalmış
114
Idioms
on (one's) (own) head be it
expr.
sonucuna (biri/kendi) katlanır
115
Idioms
standing on (one's) head
expr.
çok kolay bir şekilde
116
Idioms
standing on (one's) head
expr.
hiç zorlanmadan
117
Idioms
standing on (one's) head
expr.
gözü kapalı
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of on one's head
×
Term Options
Übersetzung Vorschlagen / Korrigieren
Französisch Englisch Wörterbuch
Spanisch Englisch Wörterbuch
Deutsch Englisch Wörterbuch
Englisch Synonyme Wörterbuch
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy