Verlauf

ortak olan

Bedeutungen von dem Begriff "ortak olan" im Englisch Türkisch Wörterbuch : 1 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
Trade/Economic
1	Trade/Economic	ortak olan	associated adj.

Bedeutungen, die der Begriff "ortak olan" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 42 Ergebniss(e)

	Kategorie	Türkisch	Englisch
Common Usage
1	Common Usage	başkalarının dertlerini anlayıp onlara ortak olan	sympathetic adj.
General
2	General	ortak özellikleri olan grup	species n.
3	General	ortak bir atası olan insan topluluğu	clan n.
4	General	fransa ve ingiltere'yi denizden birbirine bağlayan, iki ülkenin ortak yapımı olan demir yolu tüneli	la manche n.
5	General	ortak bir yan duvar ile başka eve bağlı olan çok katlı aile evi	town house n.
6	General	bir eyleme katılan veya ortak olan kimse	member [obsolete] n.
7	General	bir çiftliğin süt ürünleri karının bir bölümüne ortak olan veya yöneten kimse	bower [scotland] n.
8	General	ortak çıkarı olan kimse	connection n.
9	General	ortak bağlantısı olan şey	sister n.
10	General	tek ebeveyni ortak olan	half adj.
11	General	ebeveynlerinden biri ortak olan	half-blooded adj.
12	General	ebeveynlerinden biri ortak olan	half-bred adj.
13	General	ortak anlamı olan	consignificant adj.
14	General	ortak anlamı olan	consignificative adj.
Trade/Economic
15	Trade/Economic	başkaları ile ortak veya bağlantısı olan kişi	associate n.
16	Trade/Economic	robert merton tarafından geliştirilmiş ortak sorunları olan bireylerin kendilerini grupla birlikte açığa vurmalarını hedefleyen mülakat	focused interview n.
17	Trade/Economic	şahsen sorumlu olan ortak	personally liable partner n.
18	Trade/Economic	portföyünün bir hisse senedinin indeksinin ve diğer tahvillerin performansına denk gelmesi için tasarlanmış olan ortak fon	market fund n.
Politics
19	Politics	bir topluluğun özgür üyelerinin ortak malı olan toprak parçası	mark n.
20	Politics	ortak sınırları olan	conterminous adj.
Technical
21	Technical	ortak özelliklere sahip olan bir grup	way n.
22	Technical	bir veya daha fazla antene bağlı olan döndürülebilir sekonder sargılı ortak indüktör	goniometer n.
23	Technical	ortak bir köşesi ve kenarı olan (iki açı)	contiguous adj.
Computer
24	Computer	(ilişkili veri tabanında) iki dosyayı eşleştirerek her ikisinde ortak olan kayıtlarla üçüncü bir dosya oluşturmak	intersect v.
Psychology
25	Psychology	pek çok ortak psikolojik özelliği olan bir grup birey	biotype n.
Chemistry
26	Chemistry	(kimyasal bileşen) her halkada en az iki atom ortak olacak şekilde iki halka halinde dizilmiş atomları olan	bicyclical adj.
Biology
27	Biology	bitkiler ve hayvanlarda ortak olan fizyolojik davranışları sergileme	vegetality n.
28	Biology	başka canlının yaşadığı yere ortak olan canlı	guest n.
29	Biology	ortak bir atanın dna'sından türeyerek farklı organizmalardakilerle akraba olan homolog gen	orthologue n.
30	Biology	iki ebeveyni ortak ataya sahip olan	linebred adj.
Zoology
31	Zoology	rastgele çiftleşmeden ziyade daha fazla ortak özelliği olan bireylerin çiftleşmesi	assortative mating n.
Social Sciences
32	Social Sciences	sosyal grup için ortak olan davranış veya fikir standartları	norms n.
Linguistics
33	Linguistics	her iki cins için ortak olan kelime	common gender n.
34	Linguistics	iki dil veya lehçede ortak olan kelime	homolog n.
35	Linguistics	iki dil veya lehçede ortak olan kelime	homologue n.
36	Linguistics	ortak cinse ait olan (isim)	common adj.
37	Linguistics	ortak sembolik bağlantısı olan	coreferent adj.
38	Linguistics	ortak sembolik bağlantısı olan	co-referent adj.
History
39	History	komünist rejim öncesi rusya'da yaygın olan, toprağın köylülerin ortak mülkiyeti olduğu ve ailelerin dönüşümlü olarak tarım yaptığı köy topluluğu	commune n.
Philosophy
40	Philosophy	belirli şeylerin ortak olan özellikleri	universal n.
Librarianship
41	Librarianship	ortak konusu, yazarı veya fiziksel özellikleri olan bir dizi kitap	library edition n.
Archaic
42	Archaic	iki dil veya lehçede ortak olan kelime	homologon n.