rose - Türkisch Englisch Wörterbuch
Verlauf

rose

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Bedeutungen von dem Begriff "rose" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 60 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
rose adj. gül
General
rose n. güzel kız
rose n. roze
rose n. rozet
rose n. gül deseni
rose n. rüzgar gülü
rose n. hortum ağzı
rose n. süzgeçli ağızlık (bahçe sulama kovası)
rose n. yılancık
rose n. hortum süzgeci
rose n. pembe şarap
rose n. gül
rose n. gül pembesi
rose n. hakiki ve manyetik rotaları gösteren çizelge
rose n. başka aletlerde kullanılan yayılan çizgileri bulunan yuvarlak bir kart
rose n. gül kokulu parfüm
rose n. gül yağı içeren bir parfüm bileşeni
rose n. çekici kimse
rose n. zarif kimse
rose n. erdemli kimse
rose n. rahat durum
rose n. kolayca halledilen görev
rose n. sağlıklı pembelik
rose n. allık
rose n. duyun tabanı
rose v. kızartmak
rose v. (geçmişte) yükselmek
rose v. güzel kokular vermek
rose adj. gül rengi
rose adj. pembe
rose adj. lal
rose adj. güle ait
rose adj. gülle ilgili
rose adj. güllerle çevrili
rose adj. güllerle kaplı
rose adj. gül aromalı
rose adj. gül kokulu
rose adj. gül renginde olan
Technical
rose n. bir değerli taş kesim şekli
rose n. gül şeklinde kesilmiş değerli taş
rose n. neredeyse kesilemeyecek kadar küçük elmas
rose n. suyu tazyikli şekilde akıtmak için kullanılan delikli hortum ağızlığı
rose n. sintine filtresi
rose n. (tavanda, duvarda) gaz borusu, elektrik kablosu gibi boruları desteklemek veya çevrelemek için kullanılan genellikle dekoratif bir aparat
rose n. rozet
rose n. kapı yüzeyine tutturulup kapı kolunu gövdesini takmak için tasarlanmış yuvarlak bir plaka
rose n. gül eğrisi
rose n. orijinde birleşen üç veya daha fazla halkadan oluşan bir düzlemsel eğri
Architecture
rose n. gül pencere
Construction
rose n. kartonpiyer göbek
rose n. tavan göbeği
Dyeing
rose n. soluk bir pembe tonu
Marine
rose n. gemici pusulasının kartı
Math
rose n. özel bir çeşit düzlem eğrisi
rose n. sinüs eğrileri veya karelerine ait çeşitli çiçek benzeri kutupsal grafiklere verilen ad
Botanic
rose n. gül şeklinde süs
rose n. (armacılıkta) gül deseni
Geography
rose n. new york eyaletinde yerleşim yeri
rose n. wisconsin eyaletinde yerleşim yeri
Music
rose n. müzik aletlerinin üstünde bulunup bazen marka olarak kullanılan dekoratif bir yuvarlak ses deliği

Bedeutungen, die der Begriff "rose" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 500 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
rose geranium n. ıtır
rose hip n. kuşburnu
rose bit n. rozbit
rose bed n. güllük
dusty rose n. gül kurusu
guelder rose n. kartopu çiçeği
order of white rose of finland n. finlandiya devlet nişanı
bengal rose n. bengal gülü
old rose n. gül kurusu
rose quartz n. kızıl çakmak taşı
rose jam n. gül reçeli
rose garden n. gülistan
christmas rose n. çöpleme
rose oil n. gül yağı
rose garden n. güllük
guelder rose n. kartopu
rose color n. pembe
rose apple n. gülelması
rose garden n. gül bahçesi
rose family n. gül familyası
rose of sharon n. ağaçhatmi
corn rose n. gelincik
rose jam n. gülbeşeker
china rose n. menekşegülü
dog rose n. kuşburnu
dog rose n. yabangülü
rose box n. gül kutusu
desert rose n. çöl gülü
rose pink n. gül pembe
brier rose n. yaban gülü
wind rose n. rüzgargülü
rose colour n. pembe
rose water n. gülsuyu
rose of sharon n. kılıçotu
dog rose n. köpek gülü
rose tree n. gül ağacı
china rose n. çin gülü
rose water n. göstermelik
rose-geranium n. ıtırçiçeği
rose-coloured starling n. ala sığırcık
rose-bed n. gül bahçesi
rose-coloured starling n. alasığırcık
rose-bay willowherb n. ağı ağacı
rose-pink n. pembe
rose-water n. gülsuyu
white rose n. beyaz gül
tea rose n. çay gülü
rose window n. gülbezek
rose water n. gül suyu
rose rash n. gülcük
black rose n. siyah gül
rose lovers n. gülseverler
rose water flask n. gülabdan
artificial rose n. yapay gül
rose gold n. kırmızı altın
rose thorn n. gül dikeni
red rose n. kırmızı gül
white rose n. ak gül
brier rose n. yabani gül
compass rose n. rüzgar gülü
climbing rose n. sarmaşık gül
rose bush n. gül çalısı
rose bush n. gül çalılığı
dusty rose color n. gül kurusu rengi
tea rose n. sarımsı pembe rengi
rose lock n. gül kilidi
rose tip n. hamura şekil veren metal ya da plastik uç
dusty rose n. gülkurusu
rose city n. gül şehri
rose gold n. pembe altın
corn rose n. karamuk
rose burner n. gül şeklinde alev çıkaran bir tür gaz yakıcı
rose de pompadour n. sevr porselenlerinde kullanılan zarif pembe rengi tonları
rose grower n. gül yetiştiren kimse
rose knot n. çiçekli rozet
rose knot n. çiçeksi rozet
rose knot n. güle benzeyecek şekilde örülen kurdele
see things through rose-coloured glasses v. dünyayı toz pembe görmek
see things through rose-colored glasses v. dünyayı tozpembe görmek
see things through rose-coloured glasses v. tozpembe görmek
see the world through rose-colored glasses v. dünyayı tozpembe görmek
rise-rose-risen v. doğmak
rise-rose-risen v. yükselmek
rise-rose-risen v. artmak
pick a rose v. gül koparmak
rose colored adj. gül renginde
rose-water adj. nazlı
rose-colored adj. pembe
rose-coloured adj. pembe
rose-colored adj. gül pembesi
rose-water adj. sahte
rose-coloured adj. gül pembesi
rose-colored adj. gül rengi
rose-pink adj. pespembe
rose-colored adj. gül renkli
rose-coloured adj. gül renkli
rose-pink adj. gül pembesi
rose-water adj. hassas
rose-shaped adj. gül şeklinde
rose-shaped adj. gül biçiminde
rose-coloured adj. gül rengi
old-rose adj. gül kurusu (eldiven)
old-rose adj. gül kurusu renginde olan
rose [obsolete] adj. pirinç gibi
rose [obsolete] adj. pirinçsi
rose-cheeked adj. pembe yanaklı
rose-cheeked adj. yanakları al al olmuş
rose-cheeked adj. pembe yanaklı
rose-colored adj. parlak
rose-colored adj. neşeli
rose-colored adj. canlı
rose-colored adj. iyimser
rose-colored adj. optimist
rose-colored adj. kanlı canlı
rose-colored adj. umutlu
rose-coloured adj. parlak
rose-coloured adj. neşeli
rose-coloured adj. canlı
rose-coloured adj. iyimser
rose-coloured adj. optimist
rose-coloured adj. kanlı canlı
rose-coloured adj. umutlu
rose-lavender adj. pembemsi eflatun
rose-lilac adj. pembemsi eflatun
rose-mauve adj. pembemsi eflatun
Phrases
the bloom is off the rose expr. havası söndü
the bloom is off the rose expr. parıltısını yitirdi
the bloom is off the rose expr. balonu söndü/patladı
the bloom is off the rose expr. eski havası kalmadı
the blush is off the rose expr. havası söndü
the blush is off the rose expr. parıltısını yitirdi
the blush is off the rose expr. balonu söndü/patladı
the blush is off the rose expr. eski havası kalmadı
Proverb
every rose has it's thorn dikensiz gül olmaz
there's no rose without a thorn gülü seven dikenine katlanır
rose by any other name would smell as sweet latif kokusu gülün adında değil özundedir
rose by any other name would smell as sweet adına başka bir şey de deseydik gül yine aynı güzellikte kokacaktı
rose by any other name would smell as sweet güzel kokusu gülün adında değil özündedir
every rose has its thorn her güzelin bir kusuru vardır
rose by any other name would smell as sweet altın yere düşmekle pul olmaz
rose by any other name would smell as sweet altın çamura düşmekle değer yitirmez
rose by any other name would smell as sweet altın yerde paslanmaz taş yağmurdan ıslanmaz
rose by any other name would smell as sweet altın çamura düşmekle değerini yitirmez
never a rose without a prick dikensiz gül olmaz
never a rose without a prick gülü seven dikenine katlanır
never a rose without the prick dikensiz gül olmaz
never a rose without the prick gülü seven dikenine katlanır
a rose by any other name gülü tarife ne hacet
Colloquial
rose [ireland] n. irlanda'da geleneksel olarak kutlanan rose of traless festivaline katılmış veya kazanmış yarışmacı
Idioms
rose-colored glasses [us] n. toz pembe
rose-colored glasses [us] n. gereğinden fazla iyimser bakış
rose-colored glasses [us] n. özlem dolu
rose-colored glasses [us] n. sadece olumlu özelliklere (bakma)
rose-coloured spectacles [uk] n. toz pembe
rose-coloured spectacles [uk] n. gereğinden fazla iyimser bakış
rose-coloured spectacles [uk] n. özlem dolu
rose-coloured spectacles [uk] n. sadece olumlu özelliklere (bakma)
rose-coloured spectacles n. pembe gözlük
rose-coloured glasses n. pembe gözlük
rose-tinted glasses n. pembe gözlük
rose-tinted spectacles n. pembe gözlük
rose-colored glasses n. pembe gözlük
rose garden n. çok arzu edilen durum
look at something through rose-colored glasses v. dünyayı toz pembe görmek
look at something through rose-colored glasses v. dünyaya toz pembe bakmak
look at something through rose-tinted glasses v. dünyayı toz pembe görmek
look at something through rose-tinted glasses v. dünyaya toz pembe bakmak
look at something through rose-coloured spectacles v. dünyayı toz pembe görmek
look at something through rose-coloured spectacles v. dünyaya toz pembe bakmak
look at something through rose-tinted spectacles v. dünyayı toz pembe görmek
look at something through rose-tinted spectacles v. dünyaya toz pembe bakmak
wear rose-colored glasses v. dünyaya toz pembe bakmak
wear rose-colored glasses v. olup bitenleri sadece olumlu yanlarından görmek
wear rose-colored glasses v. bardağın hep dolu tarafını görmek
come up smelling like a rose v. alnının akıyla çıkmak
come out smelling like a rose v. başarmak
see the world through rose-coloured spectacles v. dünyayı toz pembe görmek
see the world through rose-colored glasses v. dünyayı toz pembe görmek
see the world through rose-colored spectacles v. dünyayı toz pembe görmek
come out smelling like a rose v. diğerlerinden daha başarılı olmak
see life through rose-tinted glasses v. hayata pembe gözlüklerle bakmak
see life through rose-tinted glasses v. hayata tozpembe görmek
smell like a rose v. masum görünmek
see through rose-colored glasses v. pembe gözlüklerle görmek
look at something through rose-tinted glasses v. pembe gözlüklerle bakmak
(look at something through) rose-tinted glasses v. pembe gözlüklerle bakmak
smell like a rose v. suçsuz görünmek
do things under the rose v. saman altından su yürütmek
(look at something through) rose-tinted spectacles v. pembe gözlüklerle bakmak
see through rose-colored glasses v. toz pembe görmek
come out smelling like a rose v. yüzünün akıyla çıkmak
(look at something through) rose-tinted glasses v. (dünyayı) pespembe görmek
(look at something through) rose-tinted spectacles v. (dünyayı) pembe gözlüklerin ardından görmek
look at something through rose-tinted glasses v. (dünyayı) pespembe görmek
(look at something through) rose-tinted glasses v. (dünyayı) pembe gözlüklerin ardından görmek
look at something through rose-tinted glasses v. (dünyayı) pembe gözlüklerin ardından görmek
(look at something through) rose-tinted spectacles v. (dünyayı) pespembe görmek
see (something) through rose-colored glasses v. (bir şeyi) toz pembe görmek
see (something) through rose-colored glasses v. (bir şeye) pembe gözlüklerle bakmak
see (something) through rose-coloured spectacles v. (bir şeyi) toz pembe görmek
see (something) through rose-coloured spectacles v. (bir şeye) pembe gözlüklerle bakmak
red as a rose adj. kıpkırmızı
(as) red as a rose adj. utançtan, sinirden, gerginlikten kıpkırmızı olmuş
under the rose adv. el altından
a rose by any other name (would smell as sweet) expr. gülü tarife ne hacet ne çiçektir biliriz
under the rose expr. gizlice
as red as a rose expr. kıpkırmızı
(there's) no rose without a thorn expr. dikensiz gül olmaz
no rose without a thorn expr. gülü seven dikenine katlanır
no rose without a thorn expr. dikensiz gül olmaz
through rose-colored glasses expr. toz pembe bir yaklaşımla
through rose-colored glasses expr. toz pembe gözlüklerle
through rose-colored glasses expr. iyimser bir bakış açısıyla
through rose-colored glasses expr. iyimser bir pencereden
through rose-coloured spectacles [uk] expr. toz pembe bir yaklaşımla
through rose-coloured spectacles [uk] expr. toz pembe gözlüklerle
through rose-coloured spectacles [uk] expr. iyimser bir bakış açısıyla
through rose-coloured spectacles [uk] expr. iyimser bir pencereden
Trade/Economic
rose-rial n. altın ingiliz sikkesi
rose-rial n. (değeri farklılık gösteren ve farklı saltanatlara ait) altın ingiliz parası
rose noble n. eski bir ingiliz altın sikkesi
Industry
rose engine n. (kağıt para) bir iş üzerinde çiçekli rozete benzeyen çeşitli eğri çizgiler oluşturmak için döner mandrel ve kesme noktası arasında dış merkezli göreceli hareket yaratmak için kullanılan bir torna aparatı
Technical
familla rose n. gül renkleri
rose quartz n. gül kuarz
rose-patterned glass n. japon gülü desenli cam
burnt rose n. koyu pembe
rose quartz n. pembe kuarz
rose process n. rose süreci
wind rose n. rüzgar gülü
rose bit n. rozbit
rose diamond n. bir tarafı düz, diğer tarafı 24 üçgen yüzey şeklinde kesilmiş elmas
rose-cut adj. yarım küre biçimli tacı ve düz bir tabanı olacak şekilde kesilmiş (değerli taş)
Computer
light rose n. açık gül
rose and moon n. gül ve ay
Mechanic
rose nail n. dışbükey ve fasetli başı olan çivi
Architecture
rose window n. gülpencere
rose window n. gül pencere
Construction
ceiling rose n. kartonpiyer göbek
ceiling rose n. tavan göbeği
Woodworking
bois de rose n. önemli bir tropik amerikan sarı kerestesi
Dyeing
tyrian rose n. parlak morumsu bir kırmızı tonu
rose madder n. yün boyamakta kullanılan gül pembesi asit boya
bois de rose n. grimsi bir kırmızı tonu
moss rose n. koyu pembe
old rose n. grimsi bir pembe tonu
old rose n. soluk bir pembe tonu
carthamus rose n. canlı bir kırmızı renk tonu
rose carthame n. canlı bir kırmızı renk tonu
burnt rose n. pompei kırmızısı
burnt rose n. orta ila derin tonda kırmızımsı bir kahve tonu
burnt rose n. açık vişne çürüğü rengi
rose lake n. koyu kırmızımsı bir turuncu tonu
rose-purple adj. leylaki
rose-purple adj. pembeye çalan mor renginde olan
rose-red adj. gül kırmızısı
rose-red adj. mavimsi kırmızı renginde olan
rose-tinged adj. pembemsi
rose-tinged adj. pembeye çalan renkte
rose-tinted adj. pembemsi
rose-tinted adj. pembeye çalan renkte
Aeronautic
compass rose n. pusula gülü
Marine
compass rose n. rüzgar gülü
rose box n. sintine süzgeci
rose box n. sintine filtresi
Mining
rose topaz n. kahverengimsi sarı topazın ısıtılmasıyla elde edilen bir tür gül pembesi topaz
Medical
rose fever n. gül nezlesi
rose rash n. isilik
rose rash n. rozeol
Anatomy
rose hip n. kalça
rose hip n. kalça eklemi
Pathology
infantile rose n. rozeol
infantile rose n. altıncı hastalık
infantile rose n. bebek ve çocuklarda görülen viral bir hastalık
rose catarrh n. gül nezlesi
rose cold n. gül nezlesi
summer rose n. bir kızamıkçık çeşidi
Gastronomy
rose jam n. gül reçeli
rose water n. gül suyu
rose pudding n. güllaç tatlısı
rose petal n. gül yaprağı
rose hips n. kuşburnu
rose hip tea n. kuşburnu çayı
rose hip nectar n. kuşburnu nektarı
starch pudding with rose water n. su muhallebisi
rose wine n. pembe şarap
rose wine n. roze şarap
Statistics
rose diagram n. gül diyagramı
Chemistry
attar of rose n. gül yağı
rose oil n. gül yağı
rose hip seed oil n. kuşburnu çekirdeği yağı
rose aniline n. rozanilin
rose aniline n. kırmızı anilin
rose camphor n. gül yağından ayrılarak elde edilen katı ve kokusuz bir madde
Biology
rose slug n. gül ağaçlarının parankimiyle beslenerek yapraklarını iskeletleştiren iki yeşil larvamsı yaprakarısından her biri
Zoology
rose-breasted grosbeak n. al göğüslükocabaş
rose aphid n. gülbiti
rose coloured starling n. pembe sığırcık
rose ear n. geriye doğru kıvrılarak iç kısmın görünmesine neden olan bir köpek kulağı şekli
rose gall n. gül ağaçlarında bulunan ağaç uru
rose gall n. gül fidanlarında bulunan ağaç uru
Botanic
rose globe lily (calochortus amoenus) n. yumurta biçimli pembe veya mor çiçekleri olan küre zambak
mexican rose n. ipek çiçeği
rose moss n. ipek çiçeği
moss rose n. ipek çiçeği
cliff rose n. çim karanfili
rose laurel n. zakkum
standard rose n. gül ağacı
australian rose mahogany n. taze sarı şalgam gibi kokan bir kabuğu olan, avustralya'da yetişen bir gül ağacı
rose leek n. kanada sarımsağı
rose of sharon n. asya'da yetişen gösterişli çan şeklinde pembe, mor veya beyaz renkte çiçekleri ve genellikle üç loblu yaprakları olan küçük bir çalımsı ağaç
rose mallow (althea rosea) n. gösterişli beyaz, pembe veya mor renkli çiçekleri olan bir bitki
alpine rose n. avrupa ve asya'da yetişen alp orman gülleri
alpine rose (leontopodium nivale) n. avrupa'nın orta ve güneydoğusunda yetişen küçük çok yıllık bir bitki
rose pink n. abd'nin doğusunda yetişen, gerçek kantarona benzeyen pembe çiçekli bir bataklık bitkisi
rose bay n. ağıağacı
rose bay n. ağı ağacı
rose bay n. ağlı ağacı
winter rose n. atatürk çiçeği
rose of sharon n. ağaç hatmisi
rose bay n. ağı çalışı
wild rose n. bayır gülü
rose periwinkle n. cezayirmenekşesi
rose periwinkle n. cezayir menekşesi
desert rose n. çöl gülü
desert rose n. çöl zambağı
rose mallow n. gülhatmi
cabbage rose n. hibrit bir gül türü
coffee rose n. hindistan ve tayland'da yetişen parlak yeşil yapraklı sadece gece çiçek açan bir bitki
cabbage rose n. hoş kokulu, çift taç yapraklı, dikenli gövdeli çalı şeklinde melez gül türü
moss-rose purslane n. ipek çiçeği
moss-rose n. ipek çiçeği
rose geranium n. ıtır
guelder-rose n. kartopu çiçeği
rose balsam n. kına çiçeği
moss-rose n. katmerli ipek çiçeği
moss-rose purslane n. katmerli ipek çiçeği
rose acacia n. kırmızı salkımağacı
rose acacia n. kırmızı yalancı akasya
rose acacia n. kırmızı akasya
cabbage rose n. lahana gülü
rock rose n. laden
cabbage rose n. okka gülü
lenten rose n. noel gülü
rose mallow n. pembe ebegümeci
rose mallow n. pamuk çiçeği
rose periwinkle n. pervane çiçeği
damask rose n. şam gülü
summer damask rose n. şam gülü
dog rose n. yaban gülü
wild rose n. yaban gülü
dog rose n. yabani gül
wild rose n. yabani gül
rose bay n. zıkkım ağacı
rose bay n. zakkum
a herbaceous perennial plant belonging to the rose family (potentilla erecta) n. beşparmak otu
rose of jericho n. saat gülü
rose of jericho n. kuruyken kapanan ıslanınca açılan küçük beyaz çiçekleri olan bir asya çöl bitkisi
hawaiian wood rose n. kahkahaçiçeğigiller familyasından bir sarmaşık
bog rose n. kuzey amerika'da yetişen, uzun dar yapraklı ve pembe-mor renkli çiçekli bir orkide
rose milkweed (asclepias incarnata) n. abd'nin doğusunda yetişen beyaz veya koyu kırmızı çiçekli çok yıllık bir bitki
rose milkflower n. abd'nin doğusunda yetişen beyaz veya koyu kırmızı çiçekli çok yıllık bir bitki
rose chestnut n. çöl demir ağacı
rose chestnut n. baklagil familyasına ait çok yıllık çiçekli bir ağaç
banksia rose (rosa banksiae) n. ponpon gül
banksian rose (rosa banksiae) n. ponpon gül
jamaica rose (blakea trinervis) n. gösterişli pembe çiçekleri olan bir batı hint çalısı
rose apple n. java eriği
plum rose (syzygium jambos) n. gül elması
rose-apple tree n. gül elması
japanese rose (rosa multiflora) n. eijitsu gülü
baby rose n. japon gülü
baby rose n. eijitsu gülü
multiflora rose n. japon gülü
multiflora rose n. eijitsu gülü
rose campion (lychnis coronaria) n. yalancı karanfil
rose campion (agrostemma githago) n. buğday çiçeği
rose campion (agrostemma githago) n. katır çiçeği
rose campion (agrostemma githago) n. buğday karamuğu
china rose (rosa semperflorens) n. yediveren gülü
cherokee rose (rosa laevigata) n. çin'e özgü dikenli ve sarılıcı yaprak dökmeyen bir gül
rose gum (eucalypt grandis) n. queensland ve yeni güney galler'e özgü çok uzun bir ağaç türü
rose-apple tree (eugenia jambos) n. doğu hint adaları'nda yetişen yenilebilir meyveli bir tropikal ağaç
rose periwinkle (catharanthus roseus) n. cezayir menekşesi
rose periwinkle (catharanthus roseus) n. pervane çiçeği
rose periwinkle (catharanthus roseus) n. rozet çiçeği
rose periwinkle (catharanthus roseus) n. eski dünya'ya özgü olup yaygın olarak yetiştirilen pembemsi veya kırmızı çiçekleri olan bir bitki
rose periwinkle (vinca rosea) n. cezayir menekşesi
rose periwinkle (vinca rosea) n. pervane çiçeği
rose periwinkle (vinca rosea) n. rozet çiçeği
rose periwinkle (vinca rosea) n. eski dünya'ya özgü olup yaygın olarak yetiştirilen pembemsi veya kırmızı çiçekleri olan bir bitki
lent rose n. narcissus cinsi bitki
lent rose n. trompet şeklinde ince ve uzun taçlı çiçekleri olan çeşitli bitkilere verilen ad
lent rose (narcissus pseudo-narcissus) n. yabani nergis
lent rose (narcissus pseudo-narcissus) n. dafodil
lent rose (narcissus pseudo-narcissus) n. avrasya'da yaygın olarak yetiştirilen, ilkbaharda çiçek açan sarı çiçekli bir bitki
lent rose (lilium candidum) n. akzambak
lent rose (lilium candidum) n. beyaz zambak
lent rose (lilium candidum) n. doğu akdeniz'de ve balkanlar'da yetişen geniş huni şeklinde beyaz çiçekleri olan bir zambak
mus rose n. moloş
mus rose n. misk ebegümeci
mus rose n. avrasya'ya özgü olup kuzey amerika'da da yetişen, ebegümecigiller familyasına mensup misk kokulu pembe veya beyaz çiçekleri olan çok yıllık bir bitki
rose pink n. amerikan kantaronu
lenten rose n. çöpleme
christmas rose n. kara çöpleme
winter rose n. kara çöpleme
winter rose n. noel gülü
winter rose n. avrupa'ya özgü kışın açan beyaz veya morumsu pembe çiçekleri olan bir bitki
christmas rose n. noel gülü
christmas rose n. avrupa'ya özgü kışın açan beyaz veya morumsu pembe çiçekleri olan bir bitki
winter rose n. geç çiçek açan uzun ömürlü melez gül türlerinden biri
rose mallow n. gösterişli beyaz, pembe veya mor renkli çiçekleri olan, çin'e özgü iki yıllık bir bitki
common rose mallow n. ebegümeci gülü
common rose mallow n. abd'nin doğusundaki tuzlalarında yetişen gül pembesi büyük çiçekleri olan gösterişli bir bitki
swamp rose mallow n. ebegümeci gülü
swamp rose mallow n. abd'nin doğusundaki tuzlalarında yetişen gül pembesi büyük çiçekleri olan gösterişli bir bitki
rose pink n. abd'nin doğusunda yetişen, gerçek kantarona benzeyen pembe çiçekli bir bataklık bitkisi
rose mallow n. ebegümeci gülü
rose mallow n. abd'nin doğusundaki tuzlalarında yetişen gül pembesi büyük çiçekleri olan gösterişli bir bitki
bois de rose n. tropik amerikan sarı kerestesi veren ağaçlar
memorial rose (rosa wichuraiana) n. japonya'da yetişen, sürünücü dalları, parlak yaprakları ve beyaz çiçekleri olan, genellikle mezarlıklara dikilen yaprak dökmeyen bir gül
rose-root n. altın kök
rose-root n. avrasya'ya özgü pembe yaprak uçları ve sarı çiçekleri olan bir dağ bitkisi
sun rose n. güneş gülü cinsinden olan bitki
rush rose (helianthemum scoparium) n. abd'nin güneydoğusuna özgü odunsu, sarı çiçekli ve çok yıllık bir bitki
christmas rose n. avrupa'ya özgü kışın açan beyaz veya morumsu pembe çiçeklere sahip yaprak dökmeyen bir bitki
winter rose n. avrupa'ya özgü kışın açan beyaz veya morumsu pembe çiçeklere sahip yaprak dökmeyen bir bitki
miniature rose n. menekşe gülünün bir çeşidini oluşturan, tek veya çift çiçekli bodur gül
fairy rose n. menekşe gülünün bir çeşidini oluşturan, tek veya çift çiçekli bodur gül
bourbon rose n. bourbon gülü
bourbon rose n. çin gülü ile fransız gülünün kazara melezleşmesi sonucu ortaya çıktığı düşünülen, parlak yapraklı ve dikenli bir gül
bourbon rose n. bourbon gülünden türetilen gül
confederate rose n. yol hatmisi
confederate rose mallow n. yol hatmisi
cotton rose n. yol hatmisi
holly rose (turnera ulmifolia) n. batı hint adaları'na özgü gösterişli, sarı çiçekleri olan bir çalı
moss rose (rosa centifolia muscosa) n. yosunlu gövdesi ve kaliksi ve hoş kokulu pembe çiçekleri olan bir gül
mountain rose (rosa pendulina) n. alp gülü
mountain rose (rosa pendulina) n. avrupa'nın dağlarında yetişen kırmızı çiçekli bir gül
mountain rose n. mercan asması
mountain rose n. yaygın olarak süs bitkisi olarak yetiştirilen, batı hint adaları'na özgü, yüreksi yaprakları, pembe çiçekleri ve damarlı meyveleri bulunan tırmanıcı bir bitki
mountain rose n. allegheny dağları'nın güneyinde yetişen pembe çiçekli bir ormangülü
gallica rose n. hokka gülü
gelder-rose n. kartopu çiçeği
musk rose (rosa moschata) n. misk gülü
musk rose (rosa moschata) n. akdeniz bölgesine özgü, misk kokulu çiçekleri olan tırmanıcı bir gül
musk rose n. amber çiçeği
grandiflora rose n. tekli ve salkımlar halinde çiçek açan melez bir gül çalısı
greek rose n. pembe gıvışgan
ground rose (rosa spithamaea) n. abd'ye özgü bodur ve dikenli bir çalı
guelder rose n. geleboru
guelder rose n. gilaburu
guelder rose n. üç loblu yaprakları, küçük beyaz çiçekleri olan çalımsı bir bitki
rock rose n. kaya gülü
rock rose n. keçisakalı
rugosa rose n. japon gülünden türetilen çeşitli dikenli bahçe güllerine verilen ad
china rose n. menekşe gülü
chinese rose n. menekşe gülü
bengal rose n. menekşe gülü
china rose n. japon gülü
rose mallow n. japon gülü
rose of china n. japon gülü
pacific rose n. yeni zelanda'ya özgü yenebilir tatlı bir elma çeşidi
polyantha rose n. iki farklı gül cinsinin melezlenmesinden oluşan cüce bir çalı gülü
cliff rose n. gülgillere ait, abd ve meksika'ya özgü, küçük ve yaprak dökmeyen bir çalı
cup-rose n. gelincik
cotton rose n. filago cinsi bitki
ground rose n. güney oregon ve kaliforniya'ya özgü, sürünen anaçları ve salkımlı çiçekleri bulunan bodur ve dikenli bir çalı
musk rose n. akdeniz bölgesine özgü, kıvrımlı veya tırmanıcı dalları ve misk kokulu çiçekleri bulunan bir gül
rose apple n. syzygium cinsinden olan çeşitli tropikal bitki ve meyvelerine verilen ad
rose apple n. mersingiller familyasından olan çeşitli tropikal bitki ve meyvelerine verilen ad
rose apple n. gül elması
rose apple n. jambo
rose apple n. malay elması
rose apple n. avustralya'ya özgü, mersingiller familyasından olan beyaz çiçekleri, parlak yeşil yaprakları ve küçük, kırmızı kiraz benzeri meyveleri olan bir ağaç
rose apple [australia] n. malezya, avustralya ve pasifik adaları'na özgü, sakız ağacıgiller familyasından olup yenilebilir mayhoş meyveleri olan bir ağaç
rose bay n. ormangülü cinsinden olan bir bitki
rose bay n. yakı otu
rose bay n. yakıotu
rose bed n. gül bahçesi
rose bed n. bahçenin gül yetiştirilen kısmı
rose elder n. kartopu çiçeği
rose elder n. gilaburu
rose laurel n. büyük çiçekli manolya
rose moss n. rhodobryum cinsinden olan çeşitli yosunlara verilen ad
rose of sharon n. çan çiçeği
rose of sharon n. çan biçiminde pembe, mor veya beyaz çiçekler açan bir çalı
rose of sharon (hypericum calycinum) n. çan çiçeği
rose of sharon (hypericum calycinum) n. çan biçiminde pembe, mor veya beyaz çiçekler açan bir çalı
rose pogonia n. kuzey amerika orkidesi
rose pogonia n. yılanağzı
rose pogonia n. kuzey amerika'ya özgü pembe çiçekli bir orkide
cabbage rose n. okka gülü
gallic rose n. kırmızı frenk gülü
gallic rose n. hokka gülü
provence rose n. okka gülü
provence rose n. kırmızı frenk gülü
provence rose n. hokka gülü
sun rose n. ekili semizotu
Literature
briar rose n. uyuyan güzel'in grimm kardeşler tarafından yazılan bir versiyonu
History
white rose [uk] n. york hanedanı'na ait yaygın kullanılan bir arma veya sembol