trucked - Türkisch Englisch Wörterbuch

trucked

Bedeutungen von dem Begriff "trucked" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 46 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
truck n. kamyon
This proposal would lead to an estimated additional 400 extra trucks involved in transporting freight by road each day.
Bu öneri, her gün karayoluyla yük taşımacılığı yapan tahmini 400 ilave kamyona yol açacaktır.

More Sentences
General
truck n. el arabası
Tom stole a truck from his neighbor's farm.
Tom komşunun çiftliğinden bir el arabası çaldı.

More Sentences
Automotive
truck n. kamyon
This proposal would lead to an estimated additional 400 extra trucks involved in transporting freight by road each day.
Bu öneri, her gün tahmini olarak 400 kamyonun daha karayoluyla yük taşımacılığı yapmasına yol açacaktır.

More Sentences
truck n. kamyonet
Help Tom to load the truck.
Tom'un kamyoneti yüklemesine yardım et.

More Sentences
truck adj. kamyon
Anyway, during this time, a new Belgium truck arrived.
Her neyse, bu süre zarfında yeni bir Belçika kamyonu geldi.

More Sentences
General
truck n. dikme
truck n. pılı pırtı
truck n. takas
truck n. değersiz eşya
truck n. iki tekerlekli el arabası
truck n. ilişki
truck n. mübadele
truck n. yük vagonu
truck n. değiş tokuş
truck n. kapela
truck n. trampa
truck n. bostanda yetiştirilen sebze ve meyve
truck v. takas etmek
truck v. trampa etmek
truck v. el arabası ile yük taşımak
truck v. alışveriş yapmak
truck v. mal ile ödemek
truck v. kamyon ile yük taşımak
truck v. gitmek
truck v. değiş tokuş etmek
truck v. el altından anlaşma yapmak
truck v. yakın ilişki kurmak
truck v. yakalayana kadar kovalamak
truck v. kaygısızca hareket etmek
Colloquial
truck n. çöp
Trade/Economic
truck v. ticaret yapmak
truck adj. takas sistemine ait
truck adj. satmak için yetiştirilen (mahsul)
Technical
truck n. küçük makara
truck n. üstü açık yük vagonu
truck v. kamyon kullanmak
truck v. kamyonla taşımak
Automotive
truck adj. kamyona ait
truck adj. kamyona uygun
Railway
truck n. boji
Marine
truck n. kapele
Agriculture
truck n. bostan sebzesi
truck n. sebzeler (satmak için yetiştirilen)
Military
truck n. silah taşımaya yarayan ahşap veya demir tekerlek
Music
truck v. swing dansı yapmak
Slang
truck v. yürümek

Bedeutungen, die der Begriff "trucked" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 500 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
tow truck n. çekici
We're waiting for a tow truck.
Bir çekici bekliyoruz.

More Sentences
General
pickup truck n. kamyonet
For long drives, a sedan is more comfortable than a pickup truck.
Uzun yolculuklar için sedan bir kamyonetten daha rahattır.

More Sentences
pickup truck n. pikap
He drives a pickup truck.
O bir pikap kullanıyor.

More Sentences
tow truck n. çekici kamyon
I've already called for a tow truck.
Zaten bir çekici kamyon çağırdım.

More Sentences
truck stop n. kamyon durağı
I'm at a truck stop.
Ben bir kamyon durağındayım.

More Sentences
garbage truck n. çöp kamyonu
Tom drives a garbage truck.
Tom çöp kamyonu kullanıyor.

More Sentences
dump truck n. damperli kamyon
Tom was almost run over by a dump truck.
Tom neredeyse bir damperli kamyon tarafından eziliyordu.

More Sentences
garbage truck n. çöp arabası
The garbage truck's here.
Çöp arabası burada.

More Sentences
fire truck n. itfaiye arabası
Is that a fire truck?
O bir itfaiye arabası mı?

More Sentences
truck driver n. kamyon şoförü
There weren't any impudent truck drivers passing me fast.
Yanımdan hızlıca geçen saygısız kamyon şoförü hiç olmadı.

More Sentences
truck driver n. kamyon sürücüsü
Truck drivers face obvious challenges.
Kamyon sürücüleri belirgin zorluklarla karşı karşıyadır.

More Sentences
fire truck n. itfaiye kamyonu
Is that a fire truck?
O bir itfaiye kamyonu mu?

More Sentences
fire truck n. itfaiye aracı
I bought Tom a remote controlled fire truck and he seems very happy with it.
Tom'a uzaktan kumandalı bir itfaiye aracı aldım ve çok mutlu görünüyor.

More Sentences
tanker truck (us) n. tanker
A Florida city is responding to regular tidal flooding by sending out tanker trucks equipped with vacuum hoses to suck saltwater off the streets.
Florida'da bir şehir, düzenli olarak yaşanan gelgit sellerine, tuzlu suyu sokaklardan çekmek için vakumlu hortumlarla donatılmış tanker kamyonları göndererek yanıt veriyor.

More Sentences
drive a truck v. kamyon sürmek
I used to drive a truck.
Ben kamyon sürerdim.

More Sentences
Construction
dump truck n. damperli kamyon
He was almost run over by a dump truck.
Az daha bir damperli kamyonun altında kalıyordu.

More Sentences
Automotive
garbage truck n. çöp kamyonu
The garbage truck's here.
Çöp kamyonu burada.

More Sentences
fire truck n. itfaiye aracı
Why are there fire trucks in front of our building?
Neden binamızın önünde itfaiye araçları var?

More Sentences
light truck n. kamyonet
Tom drives a light truck.
Tom bir kamyonet kullanıyor.

More Sentences
General
truck jack n. kamyon krikosu
dumper truck n. damperli kamyon
logging truck n. tomruk kamyonu
rubbish truck n. çöp toplama aracı
truck driver n. kamyoncu
truck engine n. kamyon motoru
small truck n. pikap
bogie truck n. boji
truck traffic n. kamyon trafiği
garbage truck n. çöp toplama kamyonu
trailer truck n. tır kamyonu
vacuum truck n. vidanjör
fire brigade truck n. itfaiye aracı
end dump truck n. arkadan döker kamyon
towing truck n. çekici
truck frame n. kamyon şasisi
ladder truck n. merdiven kamyonu
fuel truck n. yakıt tankeri
light duty truck n. hafif hizmet kamyonu
truck dealer n. kamyon satıcısı
hand truck n. el arabası
garbage truck n. çöp toplama aracı
breakdown truck n. çekici
truck gardener n. bostancı
truck garden n. bostan
truck farm n. bostan
heavy truck n. ağır kamyon
fire truck siren n. itfaiye sireni
fork-lift truck n. çatallı istif arabası
truck-leasing business n. kamyon kiralama firması
hand truck n. iki tekerlekli el arabası
truck lane n. kamyon şeridi
remote control cement mixer truck n. uzaktan kumandalı harç kamyonu
monster truck n. canavar kamyon
remote control concrete mixer truck n. uzaktan kumandalı harç kamyonu
stage truck n. mobil sahne
catering truck n. yemek servis aracı
truck suit n. eşofman
oncoming truck laden with diesel n. karşı yönden gelen mazot yüklü kamyon
oncoming truck laden with diesel n. karşı yönden gelen mazot yüklü tanker
oncoming diesel fuel-laden truck n. karşı yönden gelen mazot yüklü tanker
oncoming diesel fuel-laden truck n. karşı yönden gelen mazot yüklü kamyon
oncoming truck carrying diesel n. karşı yönden gelen mazot yüklü tanker
oncoming diesel truck n. karşı yönden gelen mazot yüklü tanker
oncoming truck carrying diesel n. karşı yönden gelen mazot yüklü kamyon
oncoming diesel truck n. karşı yönden gelen mazot yüklü kamyon
stolen truck n. çalıntı kamyon
outside broadcast truck n. canlı yayın arabası
supply truck n. erzak kamyonu
vacuum truck n. vakumlu kamyon
bucket truck n. sepetli insan kaldırma kamyonu
bucket truck n. sepetli kamyon
vehicle removal truck n. çekici
bomb-laden truck n. bomba yüklü kamyon
ladder truck n. merdiven aracı
semi-trailer truck n. tır
refuse truck n. çöp kamyonu
salt truck (us) n. yol tuzlama aracı
hook-and-ladder truck n. merdiven kamyonu
aerial ladder truck n. merdiven kamyonu
utility truck (ute) n. hizmet aracı
truck bed n. dorse
truck bed n. kamyon veya römork kasası
tank truck n. yakıt tankeri
tank truck n. tanker
tanker truck (us) n. yakıt tankeri
a truck-load of men n. bir kamyon adam
a truck-load of men n. bir kamyon dolusu adam
bulk truck n. tanker kamyon/tır
sleeper truck n. karavanlı kamyon
i̇cecream truck n. dondurma arabası
taxi truck [australia] n. sürücülü kiralık kamyon
aerial ladder truck n. merdiven aracı
mail truck n. postacıların postayı depolamak ve teslim etmek için kullandıkları bir taşıt
laundry truck n. çamaşır kamyonu
hook-and-ladder truck n. merdivenli itfaiye aracı
garden truck n. bahçe mahsulleri
garden truck n. zerzevat
armored truck n. zırhlı para taşıma aracı
semi-truck n. tır
electric truck n. elektrikli kamyon
truck spotting n. kamyon gözlemi
electric truck n. elektrikli tır
truck spotting n. tır gözlemi
truck spotting n. kamyon ve tırları izleme
truck spotter n. kamyon gözlemcisi
hit a truck coming in the opposite direction v. karşı yönden seyreden kamyona çarpmak
hit a truck coming in the opposite direction v. karşı yönden gelen kamyona çarpmak
crash into a truck coming from the opposite direction v. karşı yönden gelen kamyona çarpmak
crash into a truck coming from the opposite direction v. karşı yönden seyreden bir kamyona çarpmak
hit a truck coming in the opposite direction v. karşı yönden seyreden bir kamyona çarpmak
collide with a truck v. kamyonla çarpışmak
load on a truck v. kamyona yüklemek
truck haul v. kamyonla taşımak
call for a tow truck v. çekici çağırmak
truck [scottish] v. amaçsızca hareket etmek
Colloquial
gut truck n. seyyar mutfak
gut truck n. arkasında kurulan mutfakta yiyecek yapıp satılan araç
truck in v. kamyonla gelmek
truck in v. kamyonla getirmek
truck out v. kamyonla gitmek
truck out v. kamyonla götürmek
just fell off the turnip truck [rural] expr. okumamış
just fell off the turnip truck [rural] expr. eğitimsiz
just fell off the turnip truck [rural] expr. bilgisiz
just fell off the turnip truck [rural] expr. köylü
just fell off the turnip truck [rural] expr. saf ve tecrübesiz
just fell off the turnip truck [rural] expr. gözünü yeni açmış
just fell off the turnip truck [rural] expr. dünyadan bir haber
just fell off the turnip truck [rural] expr. dünyadan pek haberi olmayan
Idioms
fall off the cabbage truck v. köyden gelmek
fall off the cabbage truck v. köylü olmak
fall off the cabbage truck v. yol iz bilmemek
fall off the cabbage truck v. saf, deneyimsiz, görgüsüz olmak
fall off the turnip truck v. tarlasından çıkıp gelmek
fall off the turnip truck v. bostanından çıkıp gelmek
could drive a truck through (something) [us] v. (argümanın, anlaşmanın) çok boşlukları olmak
could drive a truck through (something) [us] v. (argümanın, anlaşmanın) açık/zayıf noktası çok olmak
could drive a truck through (something) [us] v. (argümanda, anlaşmada) at oynatacak noktalar olmak
can drive a truck through (something) [us] v. (argümanın, anlaşmanın) çok boşlukları olmak
can drive a truck through (something) [us] v. (argümanın, anlaşmanın) açık/zayıf noktası çok olmak
can drive a truck through (something) [us] v. (argümanda, anlaşmada) at oynatacak noktalar olmak
have no truck with something v. bir şeyle ilgisi olmamak
have no truck with something v. bir şeyle alakası/işi olmamak
have no truck with v. ilişkisi olmamak
fall off the back of a truck v. şaibeli yollarla elde edilmek
fall off the back of a truck v. şüpheli biçimde kazanılmak
fall off the back of a truck v. yasa dışı yollarla kazanmak
have no truck with somebody/something v. (biriyle/birşeyle) işi olmamak
fall off the back of a truck v. yasa dışı yollarla kazanılmak
fall off the back of a truck v. (hırsızlık vb yoluyla) yoktan elde edilmek
could drive a truck through (something) v. (bir şeyi) kolaylıkla çürütebilmek
could drive a truck through (something) v. eksiklikleriyle kusurlarını ortaya çıkarabilmek
could drive a truck through (something) v. yanlışlıklarını ortaya serebilmek
can drive a truck through something v. (bir şeyi) kolaylıkla çürütebilmek
can drive a truck through something v. eksiklikleriyle kusurlarını ortaya çıkarabilmek
can drive a truck through something v. yanlışlıklarını ortaya serebilmek
could drive a truck through (something) [us] v. kusurları açıkça/apaçık ortada olmak
could drive a truck through (something) [us] v. kabak gibi ortada olmak/görünmek
could drive a truck through (something) [us] v. kusurlarını/yanlışlarını ortaya dökmek
could drive a truck through (something) [us] v. kusurlarını/yanlışlarını gözler önüne sermek
fall off the cabbage truck v. kolay kandırılır olmak
fall off the cabbage truck v. tecrübesiz olmak
fall off the cabbage truck v. gözü açık olmamak
fall off the cabbage truck v. gözü açılmamış olmak
fall off the cabbage truck v. bozulmamış olmak
fall off the cabbage truck v. dünyadan pek haberi olmamak
fall off the cabbage truck v. köyden şehre yeni inmiş gibi olmak
fall off the cabbage truck v. şehre yeni gelmek
fall off the cabbage truck v. şehir hayatını bilmemek
fall off the cabbage truck v. köyden şehre göç etmek
fall off the turnip truck v. kolay kandırılır olmak
fall off the turnip truck v. tecrübesiz olmak
fall off the turnip truck v. gözü açık olmamak
fall off the turnip truck v. gözü açılmamış olmak
fall off the turnip truck v. bozulmamış olmak
fall off the turnip truck v. dünyadan pek haberi olmamak
fall off the turnip truck v. köyden şehre yeni inmiş olmak
fall off the turnip truck v. köyden gelmek
fall off the turnip truck v. yol iz bilmemek
fall off the turnip truck v. saf, deneyimsiz, görgüsüz olmak
fall off the turnip truck v. şehre yeni gelmek
fall off the turnip truck v. şehir hayatını bilmemek
want no truck with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) ilgisi olmasını istememek
want no truck with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) ilgisini kesmek istemek
want no truck with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) ilişkisini kesmek istemek
want no truck with (someone or something) v. (birinden/bir şeyden) uzak durmak istemek
want no truck with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) alakası olsun istememek
want no truck with (someone or something) v. (biriyle/bir şeyle) işi olsun istememek
want no truck with somebody/something [uk] v. (biriyle/bir şeyle) ilgisi olmamak/olmasını istememek
want no truck with somebody/something [uk] v. (biriyle/bir şeyle) ilgisini kesmek/ilgisini kesmek istemek
want no truck with somebody/something [uk] v. (biriyle/bir şeyle) ilişkisini kesmek/ilişkisini kesmek istemek
want no truck with somebody/something [uk] v. (birinden/bir şeyden) uzak durmak/uzak durmak istemek
want no truck with somebody/something [uk] v. (biriyle/bir şeyle) alakası olmamak/olsun istememek
want no truck with somebody/something [uk] v. (biriyle/bir şeyle) işi olmamak/olsun istememek
have no truck with somebody/something [uk] v. (biriyle/bir şeyle) ilgisi olmamak/olmasını istememek
have no truck with somebody/something [uk] v. (biriyle/bir şeyle) ilgisini kesmek/ilgisini kesmek istemek
have no truck with somebody/something [uk] v. (biriyle/bir şeyle) ilişkisini kesmek/ilişkisini kesmek istemek
have no truck with somebody/something [uk] v. (birinden/bir şeyden) uzak durmak/uzak durmak istemek
have no truck with somebody/something [uk] v. (biriyle/bir şeyle) alakası olmamak/olsun istememek
have no truck with somebody/something [uk] v. (biriyle/bir şeyle) işi olmamak/olsun istememek
fall off a truck v. şüpheli biçimde kazanılmak
fall off a truck v. şaibeli yollarla elde edilmek
fall off a truck v. yasa dışı yollarla kazanılmak
fall off a truck v. (hırsızlık vb yoluyla) yoktan elde edilmek
have no truck with something/someone v. bir şeyle/biriyle ilgisi olmamak
have no truck with something/someone v. bir şeyle/biriyle alakası/işi olmamak
have truck with v. ile alakası/işi olmak
have truck with v. ile ilgisi olmak
have truck with v. ile ilişkisi olmak
want no truck with somebody/something v. biriyle/bir şeyle işi olmasını istememek
want no truck with somebody/something v. biriyle/bir şeyle ilgisi olmasını istememek
want no truck with somebody/something v. biriyle/bir şeyle ilgisini kesmek istemek
want no truck with somebody/something v. biriyle/bir şeyle ilişkisini kesmek istemek
want no truck with somebody/something v. birinden/bir şeyden uzak durmak istemek
want no truck with somebody/something v. biriyle/bir şeyle alakası olsun istememek
want no truck with somebody/something v. biriyle/bir şeyle işi olsun istememek
have no truck with somebody/something v. biriyle/bir şeyle işi olmamak
have no truck with somebody/something v. biriyle/bir şeyle ilgisi olmamak
have no truck with somebody/something v. biriyle/bir şeyle ilgisini kesmek
have no truck with somebody/something v. biriyle/bir şeyle ilişkisini kesmek
have no truck with somebody/something v. birinden/bir şeyden uzak durmak
have no truck with somebody/something v. biriyle/bir şeyle alakası olmamak
to have no truck with v. (biriyle) işi olmamak
to have no truck with v. birlikte anılmak istememek
just fell off the turnip truck expr. cahil
off the back of a truck expr. kaçak yollarla
off the back of a truck expr. şaibeli yollarla
off the back of a truck expr. yasadışı yollarla
can drive a truck through something expr. (bir anlaşmanın, tartışmanın, sözleşmenin) çok büyük açıkları/zayıf yönleri olması
can drive a truck through something expr. (bir anlaşmanın, tartışmanın, sözleşmenin) açıklarının/zayıflıklarının apaçık ortada olması
can drive a truck through something expr. (bir anlaşmanın, tartışmanın, sözleşmenin) açıklarının/zayıf yönlerinin kabak gibi ortada olması
Trade/Economic
f.o.t. free on truck n. fot franka kamyon teslimi
pallet truck n. forklift
truck system n. işçilere ücret olarak mal verme yöntemi
free on truck n. kamyon teslimi
truck wholesaler n. kamyon içinde taşıdığı malı doğrudan perakendeciye pazarlayan satıcı
truck bill of lading n. kamyon konşimentosu
truck wholesaler n. kendi deposu olmayan toptancı
container truck n. konteynır tırı
truck jobbers n. kolay taşınabilen ve tez bozulan malların toptan satışı ile ilgilenen ufak toptancı tacir
container truck n. konteynır kamyonu
truck jobbers n. sınırlı sayıda
truck system n. ücretleri mal vererek ödeme
free on truck n. vagonda teslim
free on truck expr. kamyonda teslim
free on truck expr. kamyon üzerinde teslim
Industry
industrial truck n. endüstriyel kamyon
Media
satellite truck n. yayın aracı
satellite truck n. yayın için kullanılan ekipmanların olduğu araç
Technical
ladder truck n. merdivenli kamyon
ladder truck n. merdiven ekipmanı bulunan itfaiye aracı
tender truck n. yardımcı itfaiye aracı
truck company n. merdivenli itfaiye kamyonu kullanan itfaiye şirketi
lift truck n. alttan sürmeli kriko araba
main breaker truck n. ana devre kesme arabası
flatbed truck n. açık kasa kamyon
heavy-duty truck n. ağır hizmet kamyonu
bottom dump truck n. alttan boşaltmalı kamyon
breakdown truck n. arıza kamyonu
back-discharge truck n. arkadan boşaltmalı kamyon
articulated truck n. belden kırma kamyon
end truck n. başlık kirişi
bogie truck n. boji
outside broadcast truck n. canlı yayın aracı
fork lift truck n. çatallı yükleyici
automatic-dump truck n. damper
reardump truck n. devirme kasalı kamyon
four-wheel hand truck n. dört tekerlekli el arabası
vacuum truck n. emme kamyonu
suction truck n. emme kamyonu
hand truck n. el arabası
hand-operated stillage truck n. elle çekilen yük arabası
forklift truck n. forklift
fork truck n. forklift
refrigerated truck n. frigorifik kamyon
fork lift truck n. forkliftli kamyon
hose truck n. hortum arabası
air truck n. hava taşıtı
fork lift truck n. istifleme arabası
truck diesel n. kamyon motoru
truck scale n. kantar
truck scale n. kamyon kantarı
truck crane n. kamyon vinci
truck tripod n. kamyon üç ayağı
truck haulage n. kamyon kasası
truck chassis n. kamyon şasisi
truck articles n. kamyon malzemeleri
truck mixer n. kamyon betoniyeri
truck rim n. kamyon jantı
truck trailer n. kamyon römorku
truck articles n. kamyon artikelleri
counterbalanced fork-lift truck n. karşı ağırlıklı istif makinesi
truck load n. kamyon yükü
truck crane n. kamyonlu vinç
gasoline-truck engine n. kamyon benzin motoru
automatic-dump truck n. kendi boşaltır kamyon
self-propelled industrial truck n. kendinden hareketli endüstriyel kamyon
self-propelled variable reach truck n. kendinden tahrikli değişken erişimli araç
folding truck n. katlama arabası
self-propelled lift truck n. kendinden tahrikli kaldırma aracı
lacklift truck n. krikolu araba
lacklift truck n. krikolu kamyon
salvage truck n. kurtarma kamyonu
dry batch truck n. kuru karışım kamyonu
core truck n. maça kamyonu
scissors lift pallet-truck n. makaslı palet kaldırıcı
auto-truck n. motorlu kamyon
powered industrial truck n. motorlu endüstriyel taşıyıcı
outside broadcast truck n. naklen yayın aracı
platform truck n. platform kamyon
pallet truck n. palet taşıyıcı
water tank truck n. sarnıçlı su kamyonu
water truck n. sarnıçlı kamyon
rigid dumper truck n. sabit damperli kamyon
tank truck n. sarnıçlı kamyon
silo truck n. silolu kamyon
refrigerated truck n. soğuk hava tertibatlı kamyon
water tank truck n. su tankeri
water truck n. su tankeri
tank truck n. tanker
bulk fuel truck delivery n. tankerlerle akaryakıt dağıtımı
repair truck n. tamir kamyonu
breakdown truck n. tamir kamyonu
tank truck n. tanker kamyon
bulk fuel truck delivery n. tankerle akaryakıt dağıtımı
log truck n. tomruk kamyonu
sewage truck n. vidanjör
vacuum truck n. vakum kamyonu
vacuum truck n. vakum tankeri
suction truck n. vakum kamyonu
suction truck n. vakum tankeri
derrick truck n. vinçli kamyon
crane truck n. vinçli kamyon
winch truck n. vinçli kamyon
half-truck vehicle n. yarı tırtıllı araç
half-track truck n. yarı tırtıllı kamyon
fuel truck n. yakıt tankeri
straddle truck n. yük kamyonu
custom truck service n. yürüyüş takımı servisi
crash truck n. uçak kazası kurtarma kamyonu
crash truck n. yol yapım çalışanlarını trafik kazalarından koruyan kamyon
support the truck v. aracı takoza almak
truck-drawn adj. kamyonla çekilen
Construction
concrete truck n. beton kamyonu
concrete truck mixer n. çimento kamyonu
forklift truck n. çatallı istif aracı
cement truck n. çimento kamyonu
reach truck n. çatallı istif aracı
lift truck n. çatallı istif aracı
truck equipped with fork arms n. çatal kollar ile donatılmış araç
hand-fork truck n. çatallı istif el arabası
dumper truck n. damperli kamyon
dumper truck n. damperli araç
truck mixer n. döner tamburlu beton kamyonu
cement truck n. dökme çimento kamyonu
lift truck n. forklift
earth-moving truck n. hafriyat kamyonu
bucket truck n. havai çalışma platformu
stacker truck n. istifleyici
fork-lift truck n. istif makinesi
fork-lift truck n. istif aracı
truck mixer n. kamyona monte edilmiş betoniyer
truck scale n. kamyon kantarı
non-agitating truck n. karıştırmasız beton arabası
rock truck n. kaya kamyonu
mixing truck n. mikser kamyonu
caterpillar truck n. paletli kamyon
pallet truck n. palet taşıyıcılar
water truck n. su tankeri (arazöz)
truck mixer n. transmikser
pallet truck n. transpalet
lift platform truck n. vinçli platform kamyon
hauling truck n. yük kaldırma aracı
forklift truck n. yük kaldırma/istifleme aracı
hauling truck n. yük kaldırma arabası
forklift truck n. yük kaldırma arabası
reach truck n. yük kaldırma/istifleme aracı
fork lift truck n. yük kaldırma aracı
fork lift truck n. yük kaldırma arabası
forklift truck n. yük kaldırma aracı
lift truck n. yük kaldırma/istifleme aracı
high-lift platform truck n. yüksek kaldırma platformlu kamyon
bucket truck n. yükseltilebilen seyyar iş platformu
boom truck n. vinç kamyonu
road maintenance truck yol bakım kamyonu
Lighting
truck light n. gemi direğinin en üstünde bulunan ışık
Woodworking
logging truck n. tomruk kamyonu
Automotive
truck cap n. dorseye monte edilen genellikle pencereleri olan üstü kapalı kabin
truck box n. kamyonun arkasına sabitlenmiş içine alet edevat konulan kutu
truck tractor n. kombine otoyol yük araçlarında kullanılan, kısa şasili ve gövdesiz kamyon şeklinde bir güç ünitesi
truck trailer n. römorklu kamyon
rear deck lid, truck back door, tailgate and liftgate trim and ornamentation n. arka bagaj kapağı, komyonet arka kapağı, arka kapaklar ve yukarı açılan paneller giydirme ve süsleme
heavy light-duty truck n. ağır hafif hizmet kamyonu
heavy duty diesel truck n. ağır hizmet dizel kamyon
heavy duty gas truck n. ağır hizmet gazlı kamyon
heavy duty truck n. ağır hizmet kamyonu
truck tool box n. araba alet kutusu
tow truck n. araç çekici
cross country truck n. arazi kamyonu
cross-country truck n. arazi kamyonu
rear deck lid, truck back doors, tailgate and liftgate n. arka bagaj kapağı, komyonet arka kapakları, arka kapaklar ve yukarı açılan paneller
multi purpose truck n. çok amaçlı kamyon
tow truck n. çekici kamyon
two axle truck n. çift dingilli kamyon
tow truck n. çekici araç
monster truck n. canavar kamyonet
light light-duty truck n. çok hafif hizmet kamyonu
tip truck (au) n. damperli kamyon
dump truck (us) n. damperli kamyon
tipper truck n. damperli kamyon
counter balanced lift truck n. denge ağırlıklı kaldırma aracı
dumper truck (brit) n. damperli kamyon
platform truck n. düz kasalı kamyon
diesel truck n. dizel kamyon
forward control truck n. düz burunlu kamyon
straight truck n. düz kamyon
flatbed truck n. düz kasalı kamyonet
rough terrain lift truck n. engebeli arazi kaldırma aracı
industrial truck n. endüstriyel kamyon
rough terrain truck n. engebeli arazi aracı
ultra light truck n. hafif kamyonet
light truck tire n. hafif kamyonet lastiği
light-duty truck n. hafif hizmet kamyon
truck bed n. kamyon (kamyonet) kasası
truck lane n. kamyon şeridi
truck racing n. kamyon yarışları
truck based sport utility vehicle n. kamyonet bazlı spor kullanım aracı
box truck n. kapalı kasa kamyon
bob truck n. kapalı kasa kamyon
cargo truck n. kargo kamyonu
straight truck n. kapalı kasa kamyon
truck frame n. kamyon şasisi
truck engine n. kamyon motoru
truck body n. kamyon karoseri
truck wheel n. kamyon tekerleği
truck jack n. kamyon krikosu
cube truck n. kapalı kasa kamyon
cargo truck n. kasalı kamyon
tow truck n. kurtarıcı
breakdown truck n. kurtarıcı
medium commercial truck tire n. konvansiyonel kamyon lastiği
panel truck n. küçük kapalı kamyon
small pickup truck n. küçük kamyonet
medium-duty truck n. orta hizmet kamyon
truck with elevating operator position n. operatör konumu yükseltilebilen araç
special truck body n. özel kamyonet-kamyon gövdesi
caterpillar truck n. paletli kamyon
platform truck n. platformlu kamyon
medium radial truck tire n. radyal kamyon lastiği
sweptside truck n. sveptsayd kamyonet
stepside truck n. stepsayd kamyonet
sport utility truck n. spor kullanımlı kamyonet
tanker truck n. tanker
longbed truck n. uzun kasa kamyonet
crane truck n. vinçli kamyon
lift truck n. vinçli kamyon
armored money transport truck n. zırhlı para nakil aracı
utility truck n. kamyonet
utility truck n. kamyon
utility truck n. yük taşımak için kullanılan motorlu kamyon
fire truck n. yangın söndürme aracı
fire truck n. yangın söndürme arabası
fire truck n. yangın söndürme donanımına sahip araç
flatbed truck n. açık kasa kamyon
flatbed truck n. düz platformlu kamyon
bonneted truck n. uzun burunlu tır
long-nose truck n. uzun burunlu tır
conventional truck n. uzun burunlu tır
four-axle truck n. kırkayak
bonneted truck n. amerikan tırı
long-nose truck n. amerikan tırı
conventional truck n. amerikan tırı
four-axle truck n. 4 dingilli kamyon
stacking truck n. istifleme makinesi
stacking truck n. transpalet
stacking truck n. palet taşıyıcı
Transportation
delivery truck n. nakliye aracı
delivery truck n. nakliye kamyonu
delivery truck n. kargo firması
delivery truck n. dağıtım firması
tandem truck n. tandem kamyon
tandem truck n. sıralı kasalı kamyon
tractor truck n. çekici
five-axle truck n. elli ayak
five-axle truck n. 5 dingilli kamyon
cabover truck n. motor üstü kabinli kamyon
cab-over truck n. motor üstü kabinli kamyon
rigid truck n. sabit kasalı kamyon
bonneted truck n. amerikan kamyonu
bonneted truck n. uzun burunlu kamyon
long-nose truck n. amerikan kamyonu
long-nose truck n. uzun burunlu kamyon
long-nose truck n. amerikan kamyonu
conventional truck n. uzun burunlu kamyon
conventional truck n. amerikan kamyonu
european truck n. burunsuz kamyon
european truck n. avrupa kamyonu
cab-over truck n. burunsuz kamyon
cab-over truck n. avrupa kamyonu
cabover truck n. burunsuz kamyon