Verlauf

under someone

Bedeutungen von dem Begriff "under someone" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 2 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
General
1	General	under someone adv.	emrine hazır
2	General	under someone adv.	emri altında

Bedeutungen, die der Begriff "under someone" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 315 Ergebniss(e)

	Kategorie	Englisch	Türkisch
General
1	General	keep someone under surveillance v.	birini sürekli olarak gizlice izlemek
2	General	place someone under arrest v.	birini tutuklamak
3	General	work under someone v.	birinin altında çalışmak
4	General	put someone under arrest v.	birini tutuklamak
5	General	bring someone under suspicion v.	zan altında bırakmak
6	General	take someone under one's wing v.	kol kanat germek
7	General	take someone under protective care v.	kol kanat olmak
8	General	keep someone under observation v.	gözlem altında tutmak
9	General	keep someone under observation v.	müşahede altında tutmak
10	General	keep someone under one's thumb v.	sıkı denetim altında tutmak
11	General	lay a snare under someone v.	ardından kuyu kazmak
12	General	work under someone v.	birisinin altında çalışmak
13	General	place someone under arrest v.	gözaltına almak
14	General	place someone under an obligation v.	birini bir şey yapmaya zorlamak
15	General	place someone under observation v.	müşahede altına almak
16	General	bring someone under control v.	kontrol altına almak
17	General	work under someone v.	birinin emrinde çalışmak
18	General	be under the responsibility of someone v.	sorumluluğu altında olmak
19	General	be under the responsibility of someone v.	sorumluluğunda olmak
20	General	have a reservation under someone v.	birinin adına rezervasyonu olmak
21	General	work/serve under someone v.	birinin altında/emrinde çalışmak
22	General	work/serve under someone v.	birine bağlı olarak çalışmak
Phrasals
23	Phrasals	bring (someone or something) under (someone or something) v.	(birinin/bir grubun) altına getirmek/almak
24	Phrasals	bring (someone or something) under (someone or something) v.	(birinin/bir grubun) yönetimi altına getirmek/koymak
25	Phrasals	bring (someone or something) under (someone or something) v.	(birinin/bir grubun) yönetimi altındaki bir göreve getirmek/atamak
26	Phrasals	bring someone or something under someone or something v.	(birinin/bir grubun) altına getirmek/almak
27	Phrasals	bring someone or something under someone or something v.	(birinin/bir grubun) yönetimi altına getirmek/koymak
28	Phrasals	bring someone or something under someone or something v.	(birinin/bir grubun) yönetimi altındaki bir göreve getirmek/atamak
29	Phrasals	collapse under someone or something v.	birinin ya da bir şeyin etkisiyle çökmek
30	Phrasals	collapse under someone or something v.	göçmek
31	Phrasals	collapse under someone or something v.	inmek
32	Phrasals	collapse under someone or something v.	yere yığılmak
33	Phrasals	suffer under someone v.	(bir yönetim) altında ezilmek
34	Phrasals	snow someone or something under v.	üzerine yığılmak/yıkılmak/yağmak
35	Phrasals	snow someone or something under with something v.	üzerine yığılmak/yıkılmak/yağmak
36	Phrasals	pin someone or something under someone or something v.	birini/bir şeyi birinin/bir şeyin altına sıkıştırmak
37	Phrasals	pin someone or something under someone or something v.	birini/bir şeyi birinin/bir şeyin altına hapsetmek
38	Phrasals	pin someone or something under someone or something v.	birini/bir şeyi birinin/bir şeyin altında hareketsiz bırakmak
39	Phrasals	pin someone or something under someone or something v.	birini/bir şeyi birinin/bir şeyin altında kapana kıstırmak
40	Phrasals	pin someone or something under someone or something v.	birini/bir şeyi birinin/bir şeyin altında bırakmak
41	Phrasals	place something under someone or something v.	birinin/bir şeyin altına bir şey koymak
42	Phrasals	place something under someone or something v.	birinin/bir şeyin altına bir şey sermek
43	Phrasals	place something under someone or something v.	birinin/bir şeyin altına bir şey yerleştirmek
44	Phrasals	place something under someone or something v.	birinin/bir şeyin altına bir şey sokmak
45	Phrasals	pull someone or something under v.	birini/bir şeyi bir şeyin altına çekmek/sürüklemek
46	Phrasals	pull someone or something under v.	birini/bir şeyi bir şeyin altına sokmak
47	Phrasals	pull someone or something under v.	birini/bir şeyi geriletmek
48	Phrasals	pull someone or something under v.	birini/bir şeyi başarısızlığa uğratmak
49	Phrasals	pull someone or something under v.	birinin/bir şeyin başarısız olmasına neden olmak
50	Phrasals	pull someone or something under v.	birini/bir şeyi aşağı çekmek
51	Phrasals	send someone or something under something v.	birini/bir şeyi bir şeyin altına göndermek
52	Phrasals	send someone or something under something v.	birini/bir şeyi bir şeyin altına yollamak
53	Phrasals	send someone or something under something v.	birini/bir şeyi bir şeyin altına sokmak
54	Phrasals	suck someone or something under v.	birini/bir şeyi bir sıvının dibine/içine çekmek
55	Phrasals	suck someone or something under v.	birini/bir şeyi dibe çekmek
56	Phrasals	keep someone or something under something v.	birini/bir şeyi bir şeyin altında tutmak
57	Phrasals	keep someone or something under something v.	birini/bir şeyi bir şeyin altında saklamak
58	Phrasals	keep someone or something under something v.	birini/bir şeyi bir şeyin altında depolamak
59	Phrasals	keep someone or something under something v.	birini/bir şeyi bir şeyin altında bulundurmak
60	Phrasals	keep someone or something under something v.	birini/bir şeyi bir şeyin altında muhafaza etmek
61	Phrasals	keep someone or something under something v.	birini/bir şeyi bir şeyin altında gizlemek
62	Phrasals	push (someone or something) under (something) v.	(birini/bir şeyi bir şeyin) altına itmek
63	Phrasals	push (someone or something) under (something) v.	(birini/bir şeyi bir şeyin) altına iterek sokmak
64	Phrasals	push (someone or something) under (something) v.	(birini/bir şeyi bir şeyin) altına sürmek/getirmek
65	Phrasals	push (someone or something) under (something) v.	(birini/bir şeyi bir şeye) batırmak
66	Phrasals	push (someone or something) under (something) v.	(birini/bir şeyi bir şeyin) altına sokmak
67	Phrasals	push (someone or something) under (something) v.	(birini/bir şeyi bir şeye) daldırmak
68	Phrasals	push (someone or something) under (something) v.	(birini/bir şeyi bir şeyin) içine/altına bastırmak
69	Phrasals	push (someone or something) under (something) v.	(birini/bir şeyi bir şeyin) içine/altına bastırarak sokmak
70	Phrasals	push (someone or something) under (something) v.	(birini/bir şeyi) hareket halindeki bir aracın altına/önüne itmek
71	Phrasals	push (someone or something) under (something) v.	(birini/bir şeyi) hareket halindeki bir aracın önüne/altına atmak
72	Phrasals	push (someone or something) under (something) v.	bir duyguyu bir şeyin altına itmek
73	Phrasals	push (someone or something) under (something) v.	bir duyguyu bir şeyin altında bastırmak
74	Phrasals	push (someone or something) under (something) v.	bir duyguyu bir şeyin altına iterek gizlemek/bastırmak
75	Phrasals	push (someone or something) under (something) v.	bir duyguyu bir şeyin altında gizlemek/baskılamak
76	Phrasals	bury someone or something under something v.	birini/bir şeyi bir şeyin altına gömmek
77	Phrasals	bury someone or something under something v.	birini/bir şeyi bir şeyin altına gömerek saklamak/gizlemek
78	Phrasals	come under (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) altına girmek
79	Phrasals	come under (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) altına geçmek
80	Phrasals	come under (someone or something) v.	(birinden/bir şeyden) sorulmak
81	Phrasals	come under (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) sorumluluğu altında olmak
82	Phrasals	come under (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) sorumluluğunda olmak
83	Phrasals	come under (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) egemenliği altında olmak
84	Phrasals	come under (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) nüfuzu altında olmak
85	Phrasals	come under (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) hakimiyetinde olmak
86	Phrasals	fall under (someone) v.	(birinin) etkisi altında olmak/kalmak
87	Phrasals	fall under (someone) v.	(birinin) etkisinde kalmak
88	Phrasals	fall under (someone) v.	(birinin) etkisine, büyüleyiciliğine kapılmak
89	Phrasals	fall under someone or something v.	düşüp birinin/bir şeyin altında kalmak
90	Phrasals	get out from under (someone or something) v.	(birinden/bir şeyden) kendini kurtarmak
91	Phrasals	get out from under (someone or something) v.	(birinden/bir şeyden) sıyrılmak
92	Phrasals	get out from under (someone or something) v.	(birinden/bir şeyden) paçayı kurtarmak
93	Phrasals	get out from under (someone or something) v.	(birinden/bir şeyden) kurtulmak
94	Phrasals	knock under (to someone or something) v.	(birine/bir şeye) teslim olmak
95	Phrasals	knock under (to someone or something) v.	(birine/bir şeye) boyun eğmek
96	Phrasals	knock under (to someone or something) v.	(biri/bir şey karşısında) yenilgiyi kabul etmek
97	Phrasals	knock under (to someone or something) v.	(biri/bir şey karşısında) pes etmek
98	Phrasals	knuckle under to (someone or something) v.	(birine/bir şeye) boyun eğmek
99	Phrasals	knuckle under to (someone or something) v.	(biri/bir şey) karşısında yelkenleri suya indirmek
100	Phrasals	knuckle under to (someone or something) v.	(birine/bir şeye) teslim olmak
101	Phrasals	lay (something) under (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) altına (bir şey) koymak
102	Phrasals	lay (something) under (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) altına (bir şey) yerleştirmek
103	Phrasals	lay (something) under (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) altına (bir şey) sermek
104	Phrasals	lay (something) under (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) altını (bir şeyle) kaplamak
105	Phrasals	spread (something) under (someone or something) v.	(bir şeyi birinin/bir şeyin) altına sermek
106	Phrasals	submerge (someone or something) under (something) v.	(birini/bir şeyi bir şeye) batırmak
107	Phrasals	submerge (someone or something) under (something) v.	(birini/bir şeyi bir şeye) daldırmak
108	Phrasals	submerge (someone or something) under (something) v.	(birini/bir şeyi bir şeye) sokmak
109	Phrasals	submerge (someone or something) under (something) v.	(birini/bir şeyi bir şeyle) kaplamak
110	Phrasals	submerge (someone or something) under (something) v.	(birini/bir şeyi bir şey) içinde bırakmak
111	Phrasals	submerge (someone or something) under (something) v.	(birini/bir şeyi bir şey) altında bırakmak
112	Phrasals	submerge (someone) under (something) v.	(birini bir şeyle) boğmak
113	Phrasals	submerge (someone) under (something) v.	(birini bir şeyle) ezmek
114	Phrasals	submerge (someone) under (something) v.	(birini bir şeyle) alt etmek
115	Phrasals	submerge (someone) under (something) v.	(birini bir şeyin) altında ezmek
116	Phrasals	submerge (someone) under (something) v.	(birine bir şeyle) aşırı yük olmak
117	Phrasals	submerge (someone) under (something) v.	(birine bir şeyle) fazla yüklenmek
118	Phrasals	work under (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) altında çalışmak (fiziksel olarak)
119	Phrasals	work under (someone) v.	(birinin) altında çalışmak (rütbe olarak)
120	Phrasals	work under (someone) v.	(birinin) astı olmak
Phrases
121	Phrases	under the aegis of someone expr.	birinin himayesinde
122	Phrases	under the aegis of someone expr.	birinin desteğiyle
123	Phrases	under the aegis of someone expr.	birinin koruyuculuğunda
124	Phrases	under the auspices of someone expr.	birinin himayesinde
125	Phrases	under the auspices of someone expr.	birinin desteğiyle
126	Phrases	under the auspices of someone expr.	birinin koruyuculuğunda
Colloquial
127	Colloquial	a fire under (someone or something) n.	(birinin/bir şeyin) götünü tutuşturma
128	Colloquial	a fire under (someone or something) n.	(birini/bir şeyi) telaşlandırma/telaşa verme
129	Colloquial	a fire under (someone or something) n.	(birinin/bir şeyin) kıçını sıkıştırma
Idioms
130	Idioms	collapse under the weight of (someone or something) v.	(birinin ya da bir şeyin) altında kalmak
131	Idioms	collapse under the weight of (someone or something) v.	göçmek
132	Idioms	collapse under the weight of (someone or something) v.	çökmek
133	Idioms	leave (someone or something) under (someone's) care v.	ilgilenmesi için birine bırakmak
134	Idioms	leave (someone or something) under (someone's) care v.	(birine veya bir şeye) bakma işini birine bırakmak
135	Idioms	place (someone or something) under (someone's) care v.	ilgilenmesi için birine bırakmak
136	Idioms	place (someone or something) under (someone's) care v.	(birine veya bir şeye) bakma işini birine bırakmak
137	Idioms	call someone every name under the sun v.	ağzına geleni söylemek
138	Idioms	knock the legs out from under someone/something v.	altını oymak
139	Idioms	knock the legs out from under someone/something v.	argümanı çürütmek
140	Idioms	start fire under someone v.	birini gaza getirmek
141	Idioms	put someone under an obligation v.	birini yükümlülük altına sokmak
142	Idioms	lay someone under the necessity v.	birini yükümlülük altına sokmak
143	Idioms	put the skids under someone v.	birinin başarısız olmasına neden olmak
144	Idioms	put the skids under someone v.	birini başarısızlığa uğratmak
145	Idioms	be under the yoke of someone/something v.	birinin/birşeyin boyunduruğu altında olmak
146	Idioms	knock the props out from under someone v.	birisinin kendine olan güvenini zedelemek
147	Idioms	put someone under a spell v.	büyülemek
148	Idioms	pull the rug out from under someone v.	birinin ayağını kaydırmak
149	Idioms	build fire under someone v.	birini gaza getirmek
150	Idioms	light a fire under someone v.	birisini ateşlemek
151	Idioms	have someone under one's spell v.	birini büyülemek
152	Idioms	build a fire under someone v.	birisini harekete geçirmek
153	Idioms	lay someone under an obligation v.	birini yükümlülük altına sokmak
154	Idioms	start fire under someone v.	birini ateşlemek
155	Idioms	light fire under someone v.	birini ateşlemek
156	Idioms	light a fire under someone v.	birisini harekete geçirmek
157	Idioms	start a fire under someone v.	birisini ateşlemek
158	Idioms	have someone under one's spell v.	birini etkisi altına almak
159	Idioms	have someone under a spell v.	büyülemek
160	Idioms	build a fire under someone v.	birisini ateşlemek
161	Idioms	be under the wings of (someone) v.	birinin kanatları altında olmak
162	Idioms	have someone under one's spell v.	birini çekim alanına almak
163	Idioms	build fire under someone v.	birini ateşlemek
164	Idioms	start a fire under someone v.	birisini harekete geçirmek
165	Idioms	have someone under one's spell v.	birini çok etkilemek
166	Idioms	light fire under someone v.	birini gaza getirmek
167	Idioms	build a fire under someone v.	birine fitil vermek
168	Idioms	take someone under one's wing v.	birine kol kanat germek
169	Idioms	take (someone) under one's wings v.	birisini kanatları altına almak
170	Idioms	drink someone under the table v.	diğerlerinden daha fazla alkol içmek
171	Idioms	pull the rug out from under someone v.	desteğini çekmek
172	Idioms	take someone under one's wing v.	kanadı altına almak
173	Idioms	take someone under one's wings v.	kanatları altına almak
174	Idioms	call someone every name under the sun v.	verip veriştirmek
175	Idioms	groan under (someone or something) v.	(bir şeyin) ağırlığından yıkılma/çökme tehlikesi olmak
176	Idioms	groan under (someone or something) v.	(bir şeyin) ağırlığını kaldırmamak
177	Idioms	groan under (someone or something) v.	(bir şeyin) ağırlığını taşımakta zorlanmak
178	Idioms	groan under (someone or something) v.	(bir şeyin) ağırlığına zor dayanmak
179	Idioms	groan under (someone or something) v.	(bir şeyin) ağırlığından gıcırdamaya/çatırdamaya başlamak
180	Idioms	groan under (someone or something) v.	(bir zorlukla sıkıntıyla) baş etmeye çalışmak
181	Idioms	groan under (someone or something) v.	(bir zorlukla/sıkıntıyla) mücadele etmek
182	Idioms	groan under (someone or something) v.	(bir zorlukla/sıkıntıyla) boğuşmak
183	Idioms	groan under (someone or something) v.	(bir zorluğun/sıkıntının) altından kalkmaya çalışmak
184	Idioms	groan under (someone or something) v.	(bir zorluğu/sıkıntıyı) aşmaya çalışmak
185	Idioms	groan under (someone or something) v.	(bir yükü) taşımaya çalışmak
186	Idioms	groan under (someone or something) v.	(bir yükün) altından kalkmaya çalışmak
187	Idioms	have (someone) under (one's) wing v.	(birini) kanatları altına almak
188	Idioms	have (someone) under (one's) wing v.	(birinin) eğitmeni/öğretmeni olmak
189	Idioms	have (someone) under (one's) wing v.	(birinin) koruyucusu olmak
190	Idioms	have (someone) under (one's) wing v.	(birinin) bakıcısı olmak
191	Idioms	have (someone) under (one's) wing v.	(birine) bakan kişi olmak
192	Idioms	have (someone) under (one's) wing v.	(birini) besleyen kişi olmak
193	Idioms	have (someone) under (one's) wing v.	(birine) iyilik yapmak
194	Idioms	have (someone) under (one's) wing v.	(birine) hayır işlemek
195	Idioms	have (someone) under (one's) thumb v.	(birini) sıkı denetim/kontrol altında tutmak
196	Idioms	have (someone) under (one's) thumb v.	(birini) sürekli kendi isteklerine uymaya zorlamak
197	Idioms	have (someone) under (one's) thumb v.	(birinin) üzerinde otorite kurmak
198	Idioms	have (someone) under (one's) thumb v.	(birini) avucunun içine almak
199	Idioms	have (someone) under (one's) thumb v.	(birini) hükmü/hakimiyeti altına almak
200	Idioms	have (someone) under (one's) thumb v.	(birini) idaresi altında tutmak
201	Idioms	put (someone or something) under a microscope v.	(birini/bir şeyi) mercek altına almak
202	Idioms	put (someone or something) under a microscope v.	(birini/bir şeyi) yakın takibe almak
203	Idioms	put (someone or something) under a microscope v.	(birini/bir şeyi) yakın/dikkatli incelemeye almak
204	Idioms	put (someone or something) under the microscope v.	(birini/bir şeyi) mercek altına almak
205	Idioms	put (someone or something) under the microscope v.	(birini/bir şeyi) yakın takibe almak
206	Idioms	put (someone or something) under the microscope v.	(birini/bir şeyi) yakın/dikkatli incelemeye almak
207	Idioms	be taken under the wing of (someone) v.	(birinin) kanatları altına alınmak
208	Idioms	be taken under the wing of (someone) v.	(birinin) koruması altına alınmak
209	Idioms	be taken under the wing of (someone) v.	(birinin) himayesi altına alınmak
210	Idioms	be taken under the wing of (someone) v.	(birinin) bakımına alınmak
211	Idioms	be taken under the wing of (someone) v.	(birinin) yanına alınmak
212	Idioms	be under the spell of (someone) v.	(birinin) etkisinde olmak
213	Idioms	be under the spell of (someone) v.	(birinin) kontrolü altında olmak
214	Idioms	be under the spell of (someone) v.	(birinin) etkisi altında olmak
215	Idioms	be under the spell of (someone) v.	(birinden) etkilenmiş olmak
216	Idioms	bring (someone or something) under (one's) control v.	(birilerini/bir şeyleri birinin) gücü altında toplamak
217	Idioms	bring (someone or something) under (one's) control v.	(birilerini/bir şeyleri birinin) kontrolü altında toplamak
218	Idioms	bring (someone or something) under (one's) control v.	(birilerini/bir şeyleri) kontrolü/kontrol altına almak
219	Idioms	bring someone or something under one's control v.	birilerini/bir şeyleri hakimiyeti altına almak
220	Idioms	bring someone or something under one's control v.	birilerini/bir şeyleri egemenliği altına almak
221	Idioms	build a fire under (someone or something) v.	(birini/bir şeyi) harekete geçirmek
222	Idioms	build a fire under (someone or something) v.	(birine/bir şeye) fitil vermek
223	Idioms	build a fire under (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) götünü tutuşturmak
224	Idioms	chuck someone under the chin v.	(bir çocuğun) hafifçe çenesinin altını gıdıklamak/sevmek
225	Idioms	chuck someone under the chin v.	birinin çenesini gıdıklama/sevmek
226	Idioms	chuck someone under the chin v.	bir çocuğu çenesinin altından sevmek
227	Idioms	curse (someone or something) under (one's) breath v.	alçak sesle (birine/bir şeye) saydırmak
228	Idioms	curse (someone or something) under (one's) breath v.	duyulmayacak bir sesle (birine/bir şeye) lanet okumak
229	Idioms	curse (someone or something) under (one's) breath v.	fısıltıyla (birine/bir şeye) sayıp sövmek
230	Idioms	curse (someone or something) under (one's) breath v.	duyulmayacak şekilde (birine/bir şeye) küfür etmek
231	Idioms	curse (someone or something) under (one's) breath v.	fısıldayarak (birine/bir şeye) bela okumak
232	Idioms	curse (someone or something) under (one's) breath v.	içinden/belli belirsiz bir fısıltıyla (birine/bir şeye) beddua etmek
233	Idioms	curse (someone) under (one's) breath v.	alçak sesle (birine) saydırmak
234	Idioms	curse (someone) under (one's) breath v.	duyulmayacak bir sesle (birine) lanet okumak
235	Idioms	curse (someone) under (one's) breath v.	fısıltıyla (birine) sayıp sövmek
236	Idioms	curse (someone) under (one's) breath v.	duyulmayacak şekilde (birine) küfür etmek
237	Idioms	curse (someone) under (one's) breath v.	fısıldayarak (birine) bela okumak
238	Idioms	curse (someone) under (one's) breath v.	içinden/belli belirsiz bir fısıltıyla (birine) beddua etmek
239	Idioms	cut the ground from under (someone) v.	(birinin) ayağını kaydırmak
240	Idioms	cut the ground from under (someone) v.	önce davranarak (birinin) işini bozmak
241	Idioms	cut the ground from under (someone) v.	(birinin) planlarını bozmak
242	Idioms	cut the ground from under (someone) v.	(birinin) tekerine çomak sokmak
243	Idioms	cut the ground from under (someone) v.	(birinin) işine taş koymak
244	Idioms	cut the ground from under someone v.	birinin savunduğu noktaları çürütmek
245	Idioms	cut the ground from under someone v.	birinin dayanak noktalarını çürütmek
246	Idioms	cut the ground from under someone v.	önce davranarak birinin işini bozmak
247	Idioms	cut the ground from under someone v.	birinin planlarını bozmak
248	Idioms	cut the ground from under someone v.	birinin tekerine çomak sokmak
249	Idioms	cut the ground from under someone v.	birinin eylemini/planını engellemek
250	Idioms	cut the ground from under someone v.	birinin işine taş koymak
251	Idioms	cut the ground out from under someone v.	birinin savunduğu noktaları çürütmek
252	Idioms	cut the ground out from under someone v.	birinin dayanak noktalarını çürütmek
253	Idioms	cut the ground out from under someone v.	önce davranarak birinin işini bozmak
254	Idioms	cut the ground out from under someone v.	birinin planlarını bozmak
255	Idioms	cut the ground out from under someone v.	birinin tekerine çomak sokmak
256	Idioms	cut the ground out from under someone v.	birinin işine taş koymak
257	Idioms	fall under the spell of (someone) v.	(birinin) etkisinde kalmak
258	Idioms	fall under the spell of (someone) v.	(birinin) büyüsüne kapılmak
259	Idioms	fall under the spell of (someone) v.	(birinin) etkisi altında olmak/kalmak
260	Idioms	fall under the spell of (someone) v.	(birinin) etkisine, büyüleyiciliğine kapılmak
261	Idioms	get (someone or something) under (one's) control v.	(birini/bir şeyi) kontrolü altına almak
262	Idioms	get (someone or something) under (one's) control v.	(biri/bir şey) üzerinde kontrolü sağlamak
263	Idioms	get (someone or something) under (one's) control v.	(birini/bir şeyi) kontrol altına almak
264	Idioms	get (someone or something) under (one's) control v.	(birini/bir şeyi) bastırmak
265	Idioms	keep (someone or something) under (one's) control v.	(birini/bir şeyi) kontrol etmek/yönetmek
266	Idioms	keep (someone or something) under (one's) control v.	(biri/bir şey) üzerinde güç sahibi olmak
267	Idioms	keep (someone or something) under (one's) control v.	(birini/bir şeyi) kontrolü/kontrol altında tutmak
268	Idioms	knock the props (out) from under (someone) v.	(birinin) özgüvenini sarsmak
269	Idioms	knock the props (out) from under (someone) v.	(birinin) özgüvenini yerle bir etmek
270	Idioms	knock the props (out) from under (someone) v.	(birinin) onurunu kırmak
271	Idioms	light a fire under (someone or something) v.	(birini/bir şeyi) ateşlemek
272	Idioms	light a fire under (someone or something) v.	(birini/bir şeyi) teşvik etmek
273	Idioms	light a fire under (someone or something) v.	(birini/bir şeyi) harekete geçirmek
274	Idioms	light a fire under (someone or something) v.	(birini/bir şeyi) kışkırtmak
275	Idioms	light a fire under (someone or something) v.	(birini/bir şeyi) dürtmek
276	Idioms	light a fire under (someone or something) v.	(birini/bir şeyi) motive etmek
277	Idioms	pay (someone) under the table v.	(birine) el altından ödeme yapmak
278	Idioms	pay (someone) under the table v.	(birine) açıktan ödeme yapmak
279	Idioms	pull the rug from under someone/something v.	birinden/bir şeyden elini çekmek
280	Idioms	pull the rug from under someone/something v.	birinden/bir şeyden desteğini çekmek
281	Idioms	pull the rug from under someone/something v.	birini/bir şeyi dımdızlak ortada bırakmak
282	Idioms	pull the rug from under someone/something v.	birine/bir şeye yardımını kesmek
283	Idioms	pull the rug from under someone/something v.	birini/bir şeyi yarı yolda bırakmak
284	Idioms	put a bomb under (someone or something) [uk] v.	(birini/bir şeyi) harekete geçirmek/hızlandırmak
285	Idioms	put a bomb under (someone or something) [uk] v.	(birini/bir şeyi) motive/teşvik etmek
286	Idioms	put a bomb under (someone or something) [uk] v.	(birini/bir şeyi) dürtmek/güdülemek
287	Idioms	put a rocket under (someone or something) [uk] v.	(birini/bir şeyi) harekete geçirmek/hızlandırmak
288	Idioms	put a rocket under (someone or something) [uk] v.	(birini/bir şeyi) motive/teşvik etmek
289	Idioms	put a rocket under (someone or something) [uk] v.	(birini/bir şeyi) dürtmek/güdülemek
290	Idioms	put the skids under (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) başarısız olmasına neden olmak
291	Idioms	put the skids under (someone or something) v.	(birini/bir şeyi) başarısızlığa uğratmak
292	Idioms	put the skids under (someone or something) v.	(birine/bir şeye) başarısızlık getirmek
293	Idioms	put the skids under (someone or something) v.	(birine/bir şeye) yenilgi getirmek
294	Idioms	put the skids under (someone or something) v.	(birinin/bir şeyin) düşüşüne/gerilemesine neden olmak
295	Idioms	take someone under your wing v.	birine kol kanat germek
296	Idioms	take someone under your wing v.	birini kanadı altına almak
297	Idioms	take someone under one's wing expr.	kol kanat germek (birine)
298	Idioms	under the shadow of (someone or something) expr.	(birinin/bir şeyin) gölgesinde
299	Idioms	under the shadow of (someone or something) expr.	(birinin/bir şeyin) yükü altında
300	Idioms	under the shadow of (someone or something) expr.	(birinin/bir şeyin) korkusu altında
301	Idioms	under the shadow of (someone or something) expr.	(birinin/bir şeyin) korkunç/acı hatırası altında
302	Idioms	under the auspices of (someone or something) expr.	(birinin/bir şeyin) himayesi altında
303	Idioms	under the auspices of (someone or something) expr.	(birinin/bir şeyin) sponsorluğunda
304	Idioms	under the auspices of (someone or something) expr.	(birinin/bir şeyin) koruması altında
305	Idioms	under the auspices of (someone or something) expr.	(birinin/bir şeyin) gözetimi altında
306	Idioms	under the auspices of (someone or something) expr.	(birinin/bir şeyin) nezaretinde
307	Idioms	under the spell of (someone) expr.	(birinin) etkisinde
308	Idioms	under the spell of (someone) expr.	(birinin) kontrolü altında
309	Idioms	under the spell of (someone) expr.	(birinin) etkisi altında
310	Idioms	under the spell of (someone) expr.	(birinden) etkilenmiş
311	Idioms	under the spell of (someone) expr.	(birinin) etkisinde kalmış
312	Idioms	under the spell of (someone) expr.	(birinin) büyüsüne kapılmış
313	Idioms	under the thumb of (someone) expr.	(birinin) sıkı kontrolü/hakimiyeti altında
314	Idioms	under the thumb of (someone) expr.	(birinin) iradesine bağlı
Slang
315	Slang	get under someone v.	birinin altına yatmak