Türkisch - Englisch
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Synonyme
Über uns
Werkzeuge
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyme
Werkzeuge
Über uns
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
EN-TR
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Verlauf
yükün
Bedeutungen von dem Begriff
"yükün"
im Englisch Türkisch Wörterbuch : 2 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
Trade/Economic
1
Trade/Economic
yükün
gateway
n.
Chemistry
2
Chemistry
yükün
ion
n.
Bedeutungen, die der Begriff
"yükün"
mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 106 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
General
1
General
yükün konteynerden çıkartılması
unstuffing
n.
Phrasals
2
Phrasals
ağır bir yükün altında olmak/altına girmek
reel under something
v.
3
Phrasals
(ağır bir yükün altında) bocalamak/yalpalamak/baskı altında olmak
stagger under something
v.
4
Phrasals
(ağır bir yükün) altında olmak/altına girmek
reel under
v.
5
Phrasals
(birini bir sorumluluğun/yükün) altına sokmak
saddle (one) with (someone or something)
v.
6
Phrasals
birini (sorumluluğun/yükün) altına sokmak
saddle someone with
v.
7
Phrasals
(sorumluluğun/yükün) altına sokmak
saddle with
v.
Idioms
8
Idioms
ağır bir yükün altına girmek
have (one's) cross to bear
v.
9
Idioms
ağır bir yükün altına girmek
have your cross to bear
v.
10
Idioms
ağır bir yükün altına girmek
have a (heavy) cross to bear
v.
11
Idioms
(bir yükün) altından kalkmaya çalışmak
groan under (someone or something)
v.
12
Idioms
sorumluluğun/yükün altında kalmak
hold the sack
v.
13
Idioms
sorumluluğun/yükün altına girmek
hold the sack
v.
14
Idioms
bir yükün/sorumluluğun altına girmiş/sokulmuş
saddled with something
adj.
15
Idioms
bir yükün/sorumluluğun altına girmiş/sokulmuş
burdened with something
adj.
16
Idioms
(bir yükün/sorumluluğun) altına girmiş/sokulmuş
saddled with
adj.
17
Idioms
(bir yükün/sorumluluğun) altına girmiş/sokulmuş
saddled with (someone or something)
adj.
Trade/Economic
18
Trade/Economic
büyük avaryadan yükün hissesine düşen
cargos proportion of general average
n.
19
Trade/Economic
yükün geminin doğal şekline göre ayrılıp yerleştirilmesi
with vessels natural segregations
n.
20
Trade/Economic
yükün yolda aktarılması
transshipment
n.
21
Trade/Economic
yükün çeki listesi
packing list
n.
22
Trade/Economic
yükün işgal ettiği yer
freight space
n.
Technical
23
Technical
ağ değiştiren yükün
network-modifying ion
n.
24
Technical
ağ oluşturan yükün
network-forming ion
n.
25
Technical
bir vagonu dolduran yükün maksimum ağırlığı
carload
n.
26
Technical
düşük erkeli yükün saçılım spektroskopisi
low-energy ion-scattering spectroscopy
n.
27
Technical
gemi güvertesinde yükün indirildiği açıklık
hatchway
n.
28
Technical
gemiden yükün tahliye edilmesi
discharge
n.
29
Technical
hızlı yükün iletkeni
fast ion conductor
n.
30
Technical
ısıl yükün tabancası
thermionic gun
n.
31
Technical
ikiz yükün
zwitter-ion
n.
32
Technical
ısıl yükün salımı
thermionic emission
n.
33
Technical
ısıl yükün bilimi
thermionics
n.
34
Technical
ısıl yükün
thermion
n.
35
Technical
ısıl yükün kaynağı
thermionic source
n.
36
Technical
ısıl yükün akımı
thermionic current
n.
37
Technical
ikincil yükün
secondary ion
n.
38
Technical
ısıl yükün salıcı
thermionic emitter
n.
39
Technical
karmaşık yükün
complex ion
n.
40
Technical
odaklanmış yükün demetli mikroskop
focussed ion beam microscope
n.
41
Technical
odaklanmış yükün demeti
focussed ion beam
n.
42
Technical
odaklanmış yükün demetli geçirimli elektron mikroskobu
focussed ion beam transmission electron microscope
n.
43
Technical
odaklanmış yükün demetli taramalı elektron mikroskobu
focussed ion beam scanning electron microscope
n.
44
Technical
sıvı metal yükün kaynağı
liquid-metal ion source
n.
45
Technical
uygulanan yükün doğrulanması
verification of the applied load
n.
46
Technical
yükün kaldırılması
unloading
n.
47
Technical
yükün yeniden uygulanması
reapplication of load
n.
48
Technical
yükün yeniden tatbiki
reapplication of load
n.
49
Technical
yükün havalandırılması
cargo ventilation
n.
50
Technical
yükün aktarılması
load transfer
n.
51
Technical
yükün kaldırılması
removal of load
n.
52
Technical
yükün yerinin motorlu cihazlarla yanal olarak değiştirildiği özel istifleme şartlarında çalışan endüstriyel araçlar
industrial trucks operating in special conditions of stacking with load laterally displaced by powered devices
n.
53
Technical
yükün, ipin gerilmesiyle sabitlenmesi
rack lashing
n.
54
Technical
yükün kaldırılması
decompression
n.
55
Technical
(vinç kolu ile taşınan yükün) radyal hareketi
luff
n.
56
Technical
ateşleme fitiline bağlı olup yükün tutuşmasını sağlarken bir yandan patlama dalgasını diğer yüke ileten cihaz
detonating cord amplifier
n.
Electric
57
Electric
elektriksel göçlü yükün değişimi
electrical migration ion exchange
n.
Mechanic
58
Mechanic
yükün asıldığı küçük bir tamburu olup aynı aks üzerinde halat etrafında döndürülerek yükün çıkarıldığı daha büyük bir tamburu olan bir basit vinç
whip crane
n.
Construction
59
Construction
arazi üzerinde paletli ya da yığın halde her türlü yükün taşınması ve yüklenmesi gibi çeşitli işlerde kullanılan çok işlevli iş makinesi
telehandler
n.
60
Construction
arazi üzerinde paletli ya da yığın halde her türlü yükün taşınması ve yüklenmesi gibi çeşitli işlerde kullanılan çok işlevli iş makinesi
telescopic handler
n.
61
Construction
alan yükün mikroskobu
field ion microscope
n.
62
Construction
ikincil yükün kütle izgeölçümü
secondary ion mass spectroscopy
n.
Transportation
63
Transportation
yükün boşaltma limanına gerçek varış tarihi
transportation closure
n.
64
Transportation
nihai varış yerine varmadan önce bir yükün yeniden taşındığı istasyon
transfer house
n.
65
Transportation
bir kamyon dolusu yükün nakliye fiyatı
truckload rate
n.
66
Transportation
gemi veya yükün denizde kaybedilmesi
average
n.
67
Transportation
geminin veya yükün denizde zarar görmesi
average
n.
68
Transportation
yükün konteynere istiflenmesi
vanning
n.
69
Transportation
yükün konteynere depolanması
vanning
n.
70
Transportation
taşınan yükün kaymaması için kama veya takozların kullanılması
blocking and chocking
n.
Railway
71
Railway
demiryolu ile belirli bir sürede taşınan yükün ölçü birimi
ton-kilometer
n.
72
Railway
bekçiye ve yükün taşınmasına tahsis edilmiş tren vagonu
van
n.
73
Railway
vagonda yolcuların veya yükün taşındığı bölüm
box
n.
Aeronautic
74
Aeronautic
hava limanında yükün artırılması için yapılan tüm masraflar
gateway charges
n.
75
Aeronautic
yükün ağırlığının uçaktaki referans noktasına olan uzaklığı ile çarpımı
moment
n.
76
Aeronautic
dış yükün uçak ağırlığına oranı
load factor
n.
Marine
77
Marine
gelir kazandıran nitelikteki yükün toplam yüke oranı
payload
n.
78
Marine
gümrük kontrolü öncesi yükün depolandığı yer
bonded area
n.
79
Marine
geminin veya yükün tam olarak kaybı
total loss
n.
80
Marine
gümrük kontrolü öncesi yükün depolandığı ambar
bonded warehouse
n.
81
Marine
gemiye yükün yüklendiği an ile gemiden yükün boşaltıldığı an arasında geçen dönem
tackle to tackle
n.
82
Marine
konşimento düzenlenene kadar yükün gemiye bindirildiğini gösteren belge
mate's receipt
n.
83
Marine
malların bir noktadan diğer bir noktaya taşınmasını sağlayan bir veya bir kaçını kombine olarak kullanan yükün depolanması gümrüklemesi paketlemesi ve dağıtımı gibi işlemleri yapan şirket
freight forwarder
n.
84
Marine
yükün gemiye alındığı bildirilen ve ikinci kaptan tarafından veya onun adına imzalanan belge
mate's receipt
n.
85
Marine
yükün gemiye ambalajsız yüklenmesi
laden in bulk
n.
86
Marine
yükün varış limanında gemi vincinden çıkarılmasıyla satıcının sorumluluğunun bittiğini gösteren satış şartı
free overside
n.
87
Marine
yükün düzeltilmesi
leveling
n.
88
Marine
yükün düzeltilmesi
levelling
n.
89
Marine
denizcilerin taşınmakta olan yükün kayıp gitmesini önlemek için kancanın açık ucunda kullandığı palamar
mousing
n.
90
Marine
yükün gemi deposundan ambara kadar götürüleceği mesafe
drift
n.
91
Marine
yükün veya balastın yer değiştirmesi sonucu oluşan sarsılma ile geminin bir yöne doğru eğilmesi
parliament heel
n.
Chemistry
92
Chemistry
yükün öbeği
micelle
n.
Biochemistry
93
Biochemistry
artı yükün
cation
n.
94
Biochemistry
ikiz kutuplu yükün
dipolar ion
n.
95
Biochemistry
yükün giderme
deionization
n.
96
Biochemistry
yükün giderme
deionisation
n.
97
Biochemistry
yükün verişimi
ion exchange
n.
98
Biochemistry
yükün verişim dikeci
ion exchange column
n.
Marine Biology
99
Marine Biology
çift ucaylı yükün
dipolar ion
n.
100
Marine Biology
eksi yükün
anion
n.
101
Marine Biology
karşıt yükün
counter ion
n.
102
Marine Biology
yükün verişim dikesi
ion exchange column
n.
103
Marine Biology
yükün verişim
ion exchange
n.
Military
104
Military
birkaç yükün tek seferde patlaması
volley
n.
105
Military
başkomutanın savaş için gereken birlik veya yükün gelmesini istediği tarih
cinc's required date
n.
106
Military
başkomutanın savaş için gereken birlik veya yükün gelmesini istediği tarih
crd (cinc's required date)
abrev.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of yükün
×
Term Options
Übersetzung Vorschlagen / Korrigieren
Französisch Englisch Wörterbuch
Spanisch Englisch Wörterbuch
Deutsch Englisch Wörterbuch
Englisch Synonyme Wörterbuch
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy