affluent - English Turkish Sentences
English Turkish
affluent varlıklı adj.
  • The revolution led to the creation of a new, affluent middle class.
  • Devrim, yeni ve varlıklı bir orta sınıfın oluşmasına yol açtı.
  • Tom is an affluent man.
  • Tom varlıklı bir adam.
  • Every affluent person owns at least two cars.
  • Her varlıklı insan en az iki arabaya sahiptir.
Show More (2)