Tureng - born - English Turkish Sentences

History

	English	Turkish
1	born	doğan	adj.
	I wasn't born deaf. Sağır doğmadım. I wasn't born blind. Ben kör doğmadım. What year were you born? Kaç yılında doğdun? Sometimes, I wish I was never born. Bazen, keşke hiç doğmasaydım diyorum. Bad people aren't born bad. Kötü insanlar kötü doğmazlar. I wasn't born yesterday. Ben dün doğmadım. What year were you born? Hangi yıl doğdun? What day was she born? Doğduğunda günlerden neydi? Tom wasn't born rich. Tom zengin olarak doğmadı. Were you born here? Sen burada mı doğdun? Tom wasn't born blind. Tom kör doğmadı. I wasn't born deaf. Ben sağır doğmadım. Bad people aren't born bad. Kötü insanlar kötü doğmaz. Where was he born? Nerede doğdu? In what year were you born? Kaç yılında doğdun? We aren't born knowing everything. Her şeyi bilerek doğmuyoruz. We are not born for ourselves. Biz kendimiz için doğmadık. Tom wasn't born a Canadian. Tom bir Kanadalı doğmadı. I wasn't born knowing. Ben bilerek doğmadım. Were you born here? Burada mı doğdun? He was not born blind. O kör doğmadı. In what month were you born? Hangi ayda doğdun? Where were you born? Nerede doğdun sen? There's one born every minute. Her dakika biri doğuyor. When was your wife born? Karın ne zaman doğdu? What time was she born? Ne zaman doğdu? I wasn't born here, but I spent all of my early childhood here. Burada doğmadım ama bütün çocukluğumu burada geçirdim. I wasn't born rich. Ben zengin doğmadım. When was your husband born? Kocan ne zaman doğdu? Where was Tom born? Tom nerede doğdu? Tom wasn't born a Canadian. Tom Kanadalı olarak doğmadı. In what country were you born? Hangi ülkede doğdunuz? What time was she born? O, saat kaçta doğdu? At what hour was she born? Saat kaçta doğdu? When was she born? O ne zaman doğdu? In what month were you born? Hangi ayda doğdunuz? What day was she born on? Doğduğunda günlerden neydi? He is Swiss born. O İsviçre doğumludur. In what year were you born? Hangi yılda doğdun? A baby deer can stand as soon as it's born. Yavru bir geyik doğar doğmaz ayağa kalkabilir. Where were they born? Nerede doğdular? We aren't born with the capacity to carry out a happy coexistence. Mutlu bir birliktelik yürütme kapasitesiyle doğmadık. Which year was your dog born? Köpeğin hangi yıl doğdu? He is Swiss born. İsviçre doğumlu. There's a sucker born every minute. Her dakika bir enayi doğar. What day was she born on? Hangi gün doğdu? When was your wife born? Karınız ne zaman doğdu? Where were they born? Onlar nerede doğdu? What day was she born? Hangi gün doğmuş? When was Tom born? Tom ne zaman doğdu? Tom was not born blind. Tom kör doğmadı. Xiaowang, when were you born? Xiaowang, sen ne zaman doğdun? Where were you born and how old are you? Nerede doğdun ve kaç yaşındasınız? Where was he born and raised? Nerede doğdu ve büyüdü? There's one born every minute. Her dakika doğan biri var. Where were you born and how old are you? Nerede doğdun ve kaç yaşındasın? When was Lucia born? Lucia ne zaman doğdu? I was not born yesterday. Dün doğmadım. Tom wasn't born rich. Tom zengin doğmadı. Were you born there? Orada mı doğdun? She wasn't born yesterday. O dün doğmadı. When was your husband born? Kocanız ne zaman doğdu? William Penn was not born a Quaker. William Penn bir Quaker olarak doğmadı. We are all born mad. Hepimiz çılgın doğarız. I wasn't born here, but I spent all of my early childhood here. Ben burada doğmadım ama çocukluğumun ilk yıllarını burada geçirdim. I was not born yesterday. Ben dün doğmadım. When were you born? Sen ne zaman doğdun? When was she born? Ne zaman doğdu? I wasn't born blind. Kör doğmadım. Sometimes, I wish I was never born. Bazen hiç doğmamış olmayı dilerim. Where was Tom born and raised? Tom nerede doğdu ve büyüdü? Where was Woody Allen born? Woody Allen nerede doğdu? What day was she born? Hangi gün doğdu? When was Queen Victoria born? Kraliçe Victoria ne zaman doğdu? Mary's husband didn't even stick around until the baby was born. Mary'nin kocası bebek doğana kadar ortalıkta görünmedi bile. What day was she born on? Hangi gün doğmuş? A baby deer can stand as soon as it's born. Bir bebek geyik doğar doğmaz ayakta durabilir. Xiaowang, when were you born? Xiaowang, ne zaman doğdun? Where were you born? Nerede doğdun? People born in February get to spend a higher percentage of the month celebrating their birthdays than those born in other months. Şubat ayında doğanlar, diğer aylarda doğanlara göre ayın daha büyük bir kısmını doğum günlerini kutlayarak geçirirler. Where was he born and raised? O nerede doğdu ve yetişti? When were you born? Ne zaman doğdunuz? We aren't born with the capacity to carry out a happy coexistence. Biz mutlu bir birlikteliği yürütme kapasitesi ile doğmadık. Where was he born? O nerede doğdu? Dan wasn't even born when Linda graduated. Linda mezun olduğunda Dan doğmamıştı bile. Which year was your dog born? Köpeğiniz hangi yıl doğdu? Show More (83)
2	born	doğuştan	adj.
	Evil isn't born, it is taught. Kötülük doğuştan gelmez, öğretilir. He was born dumb. Doğuştan dilsizdir. Sami was a born gambler. Sami doğuştan kumarbazdı. He is a born artist. O doğuştan bir sanatçı. She's a born artist. O doğuştan bir sanatçı. Tom is a born loser. Tom doğuştan ezik. She's a born artist. Doğuştan sanatçı. Tom is a born artist. Tom doğuştan sanatçıdır. Tom is a born artist. Tom doğuştan sanatçı. Kent is a born leader. Kent doğuştan bir lider. He is a born poet. O doğuştan bir şair. You're a born leader. Sen doğuştan bir lidersin. He is a born poet. O, doğuştan bir şairdir. Tom is a born poet. Tom doğuştan şairdir. Show More (11)