differently - English Turkish Sentences
English Turkish
differently farklı şekilde adv.
  • For sound and well-intentioned reasons, things were done differently.
  • Sağlam ve iyi niyetli nedenlerle işler farklı şekilde yapıldı.
  • In other words, compared to our present way of doing things, we must use them differently.
  • Başka bir deyişle, mevcut iş yapma biçimimizle karşılaştırıldığında, bunları farklı şekilde kullanmalıyız.
  • At the moment they define accidents differently, which sometimes causes confusion.
  • Şu anda kazaları farklı şekilde tanımlıyorlar ve bu da bazen kafa karışıklığına neden oluyor.
Show More (20)
differently farklı olarak adv.
  • Tom does that differently.
  • Tom bunu farklı olarak yapar.
  • People look at things differently depending on whether they are rich or poor.
  • İnsanlar zengin ya da fakir olmalarına bağlı olarak işlere farklı olarak bakarlar.
  • What would you have done differently?
  • Farklı olarak ne yapardın?
Show More (5)