drawing - English Turkish Sentences
English Turkish
drawing çizim n.
  • I watched Tom drawing.
  • Tom'u çizim yaparken izledim.
  • That's Tom's drawing.
  • Bu Tom'un çizimi.
  • This is a photograph of my drawing.
  • Bu, çizimimin bir fotoğrafı.
Show More (39)
drawing resim n.
  • Is the drawing quite explanatory?
  • Resim epey açıklayıcı mı?
  • Tom likes drawing, doesn't he?
  • Tom resim yapmayı sever, değil mi?
  • He has a gift for drawing.
  • Resim yapma yeteneği var.
Show More (16)
drawing çizme n.
  • Tom is good at drawing, isn't he?
  • Tom resim çizmede iyi, değil mi?
  • Tom is excellent at drawing.
  • Tom resim çizmede mükemmeldir.
  • I'm good at drawing.
  • Ben resim çizmede iyiyim.
Show More (4)
drawing çekme n.
  • Thank you for drawing that to our attention.
  • Buna dikkatimizi çektiğiniz için teşekkür ederiz.
  • Thank you for drawing our attention to this question.
  • Bu soruya dikkatimizi çektiğiniz için teşekkür ederim.
  • Thank you for drawing our attention to this question.
  • Bu soruya dikkatimizi çektiğiniz için teşekkür ederiz.
Show More (2)
drawing taslak n.
  • Plans for a new trade zone are still on the drawing board.
  • Yeni bir ticaret bölgesi oluşturmak için planlar hâlâ taslak aşamasında.
  • Plans for a new trade zone are still on the drawing board.
  • Yeni bir ticaret bölgesi için planlar hala taslak evresinde.
Show More (-1)
drawing çekim n.
  • No other and I repeat, no other player on the world stage can boast the same drawing power.
  • Başka hiç kimse, tekrar ediyorum, dünya sahnesinde başka hiçbir oyuncu aynı çekim gücüne sahip olamaz.
Show More (-2)
drawing plan n.
  • This time, we are debating public participation in drawing up environmental plans and programmes.
  • Bu kez, çevre plan ve programlarının hazırlanmasında halkın katılımını tartışıyoruz.
Show More (-2)
drawing kroki n.
  • Tom is drawing a sketch of the house.
  • Tom evin bir krokisini çiziyor.
Show More (-2)