|
- Tax exemption only applies to non-residents.
- Vergi muafiyeti sadece yerleşik olmayanlar için geçerlidir.
- Mark was given exemption from the final exam.
- Mark'a final sınavından muafiyet verildi.
- I am pleased that the Greek government has now nullified this exemption.
- Yunan hükümetinin şimdi bu muafiyeti iptal etmiş olmasından memnuniyet duyuyorum.
- These exemption regulations guarantee that the directive will not infringe the rights of third parties.
- Bu muafiyet düzenlemeleri, direktifin üçüncü tarafların haklarını ihlal etmeyeceğini garanti etmektedir.
- One example of a very important issue is a fourth exemption regulation.
- Çok önemli bir konuya ilişkin bir örnek de dördüncü muafiyet yönetmeliğidir.
- For vehicles transporting animal carcasses and offal there is no such exemption.
- Hayvan leşi ve sakatatı taşıyan araçlar için böyle bir muafiyet yoktur.
- A clearly defined exemption position gives the new Member States the scope to improve healthy economic relations.
- Açıkça tanımlanmış bir muafiyet konumu, yeni Üye Devletlere sağlıklı ekonomik ilişkiler geliştirme imkanı verir.
- The second major amendment is to give an exemption for 12 months for temporary workers placed in user companies.
- İkinci önemli değişiklik ise kullanıcı şirketlere yerleştirilen geçici işçilere 12 ay süreyle muafiyet tanınmasıdır.
- He rejects a waiver, a moratorium or an exemption by way of solution, and we share his view on this.
- Çözüm yolu olarak feragat, moratoryum ya da muafiyeti reddediyor ve biz de bu konudaki görüşünü paylaşıyoruz.
- Certain other areas may also be covered by this exemption.
- Diğer bazı alanlar da bu muafiyet kapsamına girebilir.
- A further disadvantage of the VAT exemption for public operators is that it favours self-supply.
- Kamu operatörlerine yönelik KDV muafiyetinin bir diğer dezavantajı da kendi kendine tedariki desteklemesidir.
- One example of a very important issue is a fourth exemption regulation.
- Çok önemli bir konuya örnek olarak dördüncü muafiyet yönetmeliği verilebilir.
- What effects will these comprehensive exemption provisions have on currency stability?
- Bu kapsamlı muafiyet hükümlerinin kur istikrarı üzerinde ne gibi etkileri olacaktır?
- For vehicles transporting animal carcasses and offal, there is no such exemption.
- Hayvan karkası ve sakatatı taşıyan araçlar için böyle bir muafiyet yoktur.
- We want that exemption to continue.
- Bu muafiyetin devam etmesini istiyoruz.
- However, the Commission cannot accept that the exemption is only temporary.
- Ancak Komisyon, muafiyetin sadece geçici olduğunu kabul edemez.
- That is the sort of exemption we are talking about.
- İşte bu tür bir muafiyetten bahsediyoruz.
- The current VAT exemption makes the required investment more expensive.
- Mevcut KDV muafiyeti gerekli yatırımı daha pahalı hale getirmektedir.
- Let me return to the subject of the exemption for religion.
- Din muafiyeti konusuna geri dönmeme izin verin.
- No exemption is required for so-called sulphur-free diesel.
- Sülfür içermeyen dizel için muafiyet gerekmemektedir.
- That is the only form of exemption which is acceptable.
- Kabul edilebilir tek muafiyet şekli budur.
- As a result, the proposal contains too many exceptions and exemptions.
- Sonuç olarak teklif çok fazla istisna ve muafiyet içermektedir.
- Several amendments are seeking a total exemption from excise duty to be applied to biofuels.
- Bazı değişiklikler, biyoyakıtlara uygulanacak tüketim vergisinden tamamen muafiyet istemektedir.
- I should like to point out that the United States does not want to see exemption from prosecution, either.
- Amerika Birleşik Devletleri'nin de kovuşturmadan muafiyet görmek istemediğini belirtmek isterim.
- Exemption from duty is a much more difficult matter.
- Görevden muafiyet çok daha zor bir konudur.
- As a result, the proposal contains too many exceptions and exemptions.
- Sonuç olarak, teklif çok fazla istisna ve muafiyet içermektedir.
- We believe that, once we agree to an exemption for flowers, other exemptions will inevitably follow.
- Çiçekler için bir muafiyet kabul ettiğimizde, diğer muafiyetlerin de kaçınılmaz olarak bunu takip edeceğine inanıyoruz.
- Reforming the group exemption regulation has not helped.
- Grup muafiyeti yönetmeliğinin yeniden düzenlenmesi yardımcı olmadı.
- Money does not buy exemption from illness.
- Para hastalıktan muafiyet satın almaz.
- Money does not buy exemption from illness.
- Para hastalıktan muafiyeti satın almaz.
- Is death the only possible exemption?
- Mümkün olan tek muafiyet ölüm müdür?
- Is death the only possible exemption?
- Ölüm tek olası muafiyet mi?
Show More (29)
|
