experimental - English Turkish Sentences
English Turkish
experimental deneysel adj.
  • Mr. Rivers carries out an experimental study on birds.
  • Bay River kuşlar üzerine deneysel bir çalışma yürütüyor.
  • The dialogue would initially take the form of an experimental round table in Teheran in December of this year.
  • Diyalog ilk olarak bu yılın Aralık ayında Tahran'da deneysel bir yuvarlak masa toplantısı şeklinde gerçekleşecektir.
  • I believe that an experimental phase will be necessary for the new Financial Regulation too.
  • Yeni Mali Tüzük için de deneysel bir aşamanın gerekli olacağına inanıyorum.
Show More (2)