in the world - English Turkish Sentences
English Turkish
in the world dünyada adv.
  • The internal market enhances competitiveness in Europe and in the world, but it does not ban competition within Europe.
  • İç pazar Avrupa'da ve dünyada rekabet gücünü artırır, ancak Avrupa içinde rekabeti yasaklamaz.
  • Over 2 billion people in the world have no access to electricity.
  • Dünyada 2 milyardan fazla insanın elektriğe erişimi yok.
  • Let us bear in mind that two billion people in the world have no electricity.
  • Dünyada iki milyar insanın elektriği olmadığını aklımızdan çıkarmayalım.
Show More (92)
in the world allah aşkına… expr.
  • What in the world are you doing here?
  • Allah aşkına burada ne yapıyorsun?
  • How in the world did you find me?
  • Allah aşkına beni nasıl buldun?
  • What in the world does Tom see in Mary?
  • Tom, Mary'de ne buluyor Allah aşkına?
Show More (2)