rob - English Turkish Sentences
English Turkish
rob soymak v.
  • The group robbed all the money and goods in the store.
  • Grup, mağazadaki tüm para ve eşyaları soymuş.
  • I also know that we cannot rob Peter to pay Paul.
  • Paul'e ödeme yapmak için Peter'ı soyamayacağımızı da biliyorum.
  • In other words, we are robbing Peter to pay Paul!
  • Başka bir deyişle Paul'a ödeme yapmak için Peter'ı soyuyoruz!
Show More (72)
rob çalmak v.
  • They do not fight each other, but they rob the civilian population of the little it has left.
  • Birbirleriyle savaşmıyorlar ama sivil halkın elinde kalan azıcık şeyi de çalıyorlar.
  • Tom was threatened with a knife on the street at night by an unfamiliar man and robbed of his money.
  • Tom gece sokakta tanımadığı bir adam tarafından bıçakla tehdit edildi ve parası çalındı.
  • The man robbed me of my purse.
  • Adam çantamı çaldı.
Show More (28)
rob almak v.
  • I beg you not to rob these people of their last hope.
  • Bu insanların son umutlarını da ellerinden almamanız için size yalvarıyorum.
  • I beg you not to rob these people of their last hope.
  • Bu insanların son umutlarını ellerinden almamanız için size yalvarıyorum.
Show More (-1)
rob insan soymak v.
  • The banks rob people, and people rob the banks.
  • Bankalar insanları soyuyor ve insanlar bankaları soyuyor.
  • The banks rob people, and people rob the banks.
  • Bankalar insanları soyar, insanlar da bankaları.
Show More (-1)
rob (rakibi bir hakkından) mahrum etmek v.
  • This law will rob us of our basic rights.
  • Bu yasa bizi temel haklarımızdan mahrum edecek.
Show More (-2)
rob yoksun bırakmak v.
  • This law will rob us of our basic rights.
  • Bu kanun bizi temel haklarımızdan yoksun bırakacaktır.
Show More (-2)