under - English Turkish Sentences
English Turkish
under altında prep.
  • My grandmother always hides her money under the pillow.
  • Büyükannem parasını her zaman yastığının altında saklar.
  • It is illegal to drive any vehicle under the influence of alcohol.
  • Alkolün etkisi altındayken araç kullanmak yasadışıdır.
  • Under the new manager's administration, the company doubled its profit.
  • Yeni müdürün yönetimi altında şirket kârını iki katına çıkardı.
Show More (1025)
under altına adv.
  • These are not, of course, issues under which it will be possible to draw a line in Johannesburg.
  • Bunlar elbette Johannesburg'da altına bir çizgi çekmenin mümkün olacağı konular değil.
  • Today, however, we must draw a line under our regrets.
  • Ancak bugün pişmanlıklarımızın altına bir çizgi çekmeliyiz.
  • Does the Commission proposal put the present Member States under excessive financial strain?
  • Komisyon'un önerisi mevcut Üye Devletleri aşırı mali yük altına sokuyor mu?
Show More (250)
under altından prep.
  • The water flows under the bridge.
  • Su köprünün altından akar.
  • Since they parted, a lot of water has flowed under the bridge.
  • Onlar ayrıldığından beri köprünün altından çok sular aktı.
  • The students laughed under their breath when they saw that the teacher had put on his sweater backwards.
  • Öğrenciler, öğretmenin kazağını ters giydiğini görünce bıyık altından güldüler.
Show More (14)
under göre prep.
  • Under this law unsolicited email cannot be sent without the specific consent of the receiver.
  • Bu yasaya göre istenmeyen e-postalar alıcının özel izni olmadan gönderilemez.
  • Under the Council proposal, the maximum number of five animals that can be moved under this regulation is fine.
  • Konsey önerisine göre, bu yönetmelik kapsamında taşınabilecek azami hayvan sayısı beştir.
  • Under current indications, it does not intend to participate in this debate.
  • Mevcut belirtilere göre Komisyon bu tartışmaya katılma niyetinde değildir.
Show More (10)
under altı prep.
  • I cannot see any difference between a disabled person over 65 and a disabled person under 65!
  • 65 yaş üstü bir engelli ile 65 yaş altı bir engelli arasında hiçbir fark göremiyorum!
  • Tickets are $30 for adults and $15 for kids 12 years old and under.
  • Biletler yetişkinler için 30$, 12 yaş ve altı çocuklar için 15$'dır.
  • Tom only likes women under thirty or over sixty.
  • Tom sadece 30 yaş altı ve 60 yaş üstü kadınlardan hoşlanır.
Show More (10)
under döneminde prep.
  • Women were victims under both the Northern Alliance and the Taliban.
  • Kadınlar hem Kuzey İttifakı hem de Taliban döneminde mağdur oldular.
  • I should like to encourage you to implement what was decided in Seville under your presidency.
  • Başkanlığınız döneminde Sevilla'da alınan kararları uygulamanız için sizi teşvik etmek isterim.
  • On the other hand, under the Ottoman Empire, the Greek monasteries, the Sufis and the Sephardis all survived.
  • Öte yandan Osmanlı İmparatorluğu döneminde Rum manastırları, Sufiler ve Sefaradlar varlıklarını sürdürmüşlerdir.
Show More (7)
under içinde adv.
  • That said, we must not be under any illusions.
  • Bununla birlikte herhangi bir yanılsama içinde olmamalıyız.
  • The evaluation of the Year will get under way this month.
  • Yılın değerlendirilmesi bu ay içinde başlayacak.
  • We hope you will understand the difficult circumstances we're working under.
  • İçinde bulunduğumuz zor koşulları anlayacağınızı umuyoruz.
Show More (1)
under alt adj.
  • I think you should check under the bed.
  • Bence yatağın altını kontrol etmelisin.
  • I'm not sleeping well currently and now have rings under the eyes.
  • Bugünlerde iyi uyuyamıyorum ve göz altlarımda halkalar var.
  • I think you should check under the couch.
  • Kanapenin altını kontrol etmen gerektiğini düşünüyorum.
Show More (0)
under yetersiz adj.
  • This is visible in the under utilisation of funds, which is catastrophic.
  • Bu durum, fonların yetersiz kullanımında da görülmektedir ki bu felaket bir durumdur.
  • This is visible in the under utilisation of funds, which is catastrophic.
  • Bu durum, fonların yetersiz kullanımından da anlaşılmaktadır ki bu felaket bir durumdur.
Show More (-1)
under az adj.
  • This means we might only have just under a year.
  • Bu da sadece bir yıldan biraz daha az zamanımız olabileceği anlamına geliyor.
  • The work was completed in under half an hour.
  • İş yarım saatten az bir sürede tamamlandı.
Show More (-1)
under aşağısına adv.
  • He can't be under thirty.
  • O otuzdan aşağı olamaz.
  • You can't buy it under 1,000 yen.
  • Bunu 1,000 yen'den aşağı alamazsınız.
Show More (-1)
under -den küçük prep.
  • The medicine isn't suitable for children under 12.
  • Bu ilaç 12 yaşından küçük çocuklara uygun değildir.
Show More (-2)
under gereğince prep.
  • Under the terms of the law, confiscation can't be implemented to the relatives.
  • Kanun hükümleri gereğince, haciz işlemi akrabalara uygulanamaz.
Show More (-2)
under az pref.
  • Everyday life in underdeveloped countries can be harsh.
  • Az gelişmiş ülkelerde günlük yaşam zor olabilir.
Show More (-2)
under altı pref.
  • The underground railway system is highly advanced in this city.
  • Bu şehirde yeraltı demiryolu sistemi oldukça gelişmiştir.
Show More (-2)
under alt statüde pref.
  • James worked as an underworker for many years before being the supervisor.
  • James, amir olmadan önce uzun yıllar alt statülü işçi olarak çalıştı.
Show More (-2)
under iç (giyim) pref.
  • Some people can needlessly be ashamed of buying underwear.
  • Bazı insanlar çamaşırı satın almaktan gereksiz yere utanabilir.
Show More (-2)
under sürecinde prep.
  • The case about the gang is still under investigation.
  • Çeteyle ilgili dava hala soruşturma sürecinde.
Show More (-2)
under idaresinde prep.
  • Preparatory work on the proposals is progressing under the Director-General for Administration.
  • Tekliflere ilişkin hazırlık çalışmaları İdareden sorumlu Genel Müdür tarafından yürütülmektedir.
Show More (-2)
under yönetimi altında prep.
  • Under the Bulgarians, it was taxes and army.
  • Bulgarların yönetimi altında, vergi ve ordu vardı.
Show More (-2)
under altındaki prep.
  • A society under the rule of law must never give in to these terrorists.
  • Hukukun üstünlüğü altındaki bir toplum asla bu teröristlere boyun eğmemelidir.
Show More (-2)
under yönetiminde prep.
  • Under the Bulgarians, it was taxes and army.
  • Bulgarların yönetiminde vergiler ve ordu vardı.
Show More (-2)
under aşağıda adv.
  • We're so under, may as well be on another planet.
  • O kadar aşağıdayız ki, başka bir gezegende de olabiliriz.
Show More (-2)
under rehberliğinde prep.
  • Our constitution was drawn up under American guidance.
  • Anayasamız Amerikan rehberliğinde hazırlandı.
Show More (-2)