|
- You all know very well how important multilingualism is to me.
- Çok dilliliğin benim için ne kadar önemli olduğunu hepiniz çok iyi biliyorsunuz.
- You all know that I never exaggerate.
- Hiçbir zaman abartmadığımı hepiniz biliyorsunuz.
- I hope that you all enjoy a very well-deserved, happy, peaceful break with your loved ones.
- Umarım hepiniz sevdiklerinizle birlikte hak ettiğiniz mutlu ve huzurlu bir tatilin tadını çıkarırsınız.
- You all know my views on this.
- Bu konudaki görüşlerimi hepiniz biliyorsunuz.
- What are you all doing here?
- Hepiniz burada ne yapıyorsunuz?
- Why don't you all do something?
- Neden hepiniz bir şey yapmıyorsunuz?
- I assume you all read about it.
- Sanırım hepiniz bunun hakkında okudunuz.
- I hope you all suffer.
- Umarım hepiniz acı çekersiniz.
- Why are you all here?
- Neden hepiniz buradasınız?
- What are you all looking at?
- Hepiniz neye bakıyorsunuz?
- You all were very good before, and now you're even better.
- Önceden hepiniz çok iyiydiniz, şimdi daha da iyisiniz.
- Are you all finished here?
- Hepiniz burada hazır mısınız?
- Were you all talking about me?
- Hepiniz benim hakkımda mı konuşuyordunuz?
- How did you all get here?
- Hepiniz buraya nasıl geldiniz?
- Are you all lost?
- Hepiniz kayıp mısınız?
- Are you all set?
- Hepiniz hazır mısınız?
- What do you all want to do now?
- Şimdi hepiniz ne yapmak istiyorsunuz?
- Where do you all live?
- Hepiniz nerede yaşıyorsunuz?
- I hope you all learn something.
- Umarım hepiniz bir şey öğrenirsiniz.
- Don't you all agree?
- Hepiniz aynı fikirde değil misiniz?
- Have you all lost your minds?
- Hepiniz aklınızı mı kaçırdınız?
- Why are you all still awake?
- Neden hepiniz hâlâ uyanıksınız?
- You all look so happy.
- Hepiniz çok mutlu görünüyorsunuz.
- Why are you all afraid of Sami?
- Niye hepiniz Sami'den korkuyorsunuz?
- Where are you all from?
- Hepiniz nerelisiniz?
- Are you all enjoying yourselves?
- Hepiniz eğleniyor musunuz?
- What're you all dressed up for?
- Ne için hepiniz giyinip kuşandınız?
- Are you all alone?
- Hepiniz yalnız mısınız?
- I hope you all learn something.
- Umarım hepiniz bir şeyler öğrenirsiniz.
- Are you all lost?
- Hepiniz kayboldunuz mu?
- Why are you all so happy?
- Neden hepiniz bu kadar mutlusunuz?
- Are you all cold?
- Hepiniz soğuk musunuz?
- Would you all excuse me?
- Hepiniz beni affedebilir misiniz?
- What are you all standing around for?
- Hepiniz ne için dikiliyorsunuz?
- You all look so busy.
- Hepiniz çok meşgul görünüyorsunuz.
- Have you all gone mad?
- Hepiniz delirdiniz mi?
- How're you all doing this morning?
- Bu sabah hepiniz ne yapıyorsunuz?
- You all don't speak French, do you?
- Hepiniz Fransızca bilmiyorsunuz, değil mi?
- Are you all mad?
- Hepiniz kızgın mısınız?
- Are you all listening to me?
- Hepiniz beni dinliyor musunuz?
- Since you all say that, I must think again.
- Hepiniz onu söylediğiniz için tekrar düşünmeliyim.
- Are you all morons?
- Hepiniz moron musunuz?
- You all did what you could.
- Hepiniz elinizden geleni yaptınız.
- Do you all feel that way?
- Hepiniz o şekilde mi hissediyorsunuz?
- Are you all completely crazy?
- Hepiniz tümden delirdiniz mi?
- Are you all still alone?
- Hepiniz hâlâ yalnız mısınız?
- You all are reading.
- Hepiniz okuyorsunuz.
- Aren't you all coming back to visit me?
- Hepiniz beni ziyarete gelmiyor musunuz?
- Have you all decided where to go?
- Hepiniz nereye gideceğinize karar verdiniz mi?
- You all were scared of me.
- Hepiniz benden korktunuz.
- Why do you all look so happy?
- Neden hepiniz böyle mutlu görünüyorsunuz?
- Why do you all look so happy?
- Neden hepiniz bu kadar mutlu görünüyorsunuz?
- Why can't you all be a bit more like Tom?
- Neden hepiniz biraz daha Tom gibi olamıyorsunuz?
- What are you all doing in here?
- Hepiniz burada ne yapıyorsunuz?
- Are you all hot?
- Hepiniz sıcak mısınız?
- Aren't you all mad?
- Hepiniz kızmadınız mı?
- Are you all home?
- Hepiniz evde misiniz?
- How did you all escape?
- Hepiniz nasıl kaçtınız?
- Are you all mad?
- Hepiniz deli misiniz?
- Do you all believe in God?
- Hepiniz Tanrı'ya inanıyor musunuz?
- Did you all not know that was going to happen?
- Onun olacağını hepiniz biliyor muydunuz?
- Why don't you all come with me?
- Neden hepiniz benimle gelmiyorsunuz?
- Are you all out of your minds?
- Hepiniz aklınızı mı kaçırdınız?
- You all remember Tom, don't you?
- Hepiniz Tom'u hatırlıyorsunuz, değil mi?
- What are you all looking at?
- Siz hepiniz neye bakıyorsunuz?
- Why aren't you all laughing?
- Neden hepiniz gülmüyorsunuz?
- You all display similar behavior.
- Hepiniz benzer davranışlar sergiliyorsunuz.
- Why are you all afraid of Sami?
- Neden hepiniz Sami'den korkuyorsunuz?
- Why are you all laughing?
- Neden hepiniz gülüyorsunuz?
- Did you all know that?
- Hepiniz bunu biliyor muydunuz?
- Are you all ready to go hiking?
- Hepiniz yürüyüşe çıkmaya hazır mısınız?
- Would you all excuse me?
- Hepiniz beni mazur görür müsünüz?
- You all sat, didn't you?
- Hepiniz oturdunuz, değil mi?
- Why don't you all just take a seat?
- Neden hepiniz oturmuyorsunuz?
- Were you all serious?
- Hepiniz ciddi miydiniz?
- Are you all doing well?
- Hepiniz iyi misiniz?
- What do you all want for Christmas?
- Hepiniz Noel için ne istiyorsunuz?
- What are you all doing?
- Hepiniz ne yapıyorsunuz?
- You all must be Tom's friends.
- Hepiniz Tom'un arkadaşı olmalısınız.
- Are you all set to go?
- Hepiniz gitmek için hazır mısınız?
- Have you all thought this through?
- Hepiniz bunu iyice düşündünüz mü?
- You all don't speak English.
- Hepiniz İngilizce konuşmuyorsunuz.
- Did you all hear that?
- Hepiniz onu duydunuz mu?
- Since you all say that, I must think again.
- Hepiniz böyle söylediğinize göre, tekrar düşünmeliyim.
- You all did well.
- Hepiniz iyi iş çıkardınız.
- Are you all cold?
- Hepiniz üşüyor musunuz?
- You all display similar behavior.
- Hepiniz aynı şekilde davranıyorsunuz.
- Are you all ready?
- Hepiniz hazır mısınız?
- Aren't you all coming back to visit me?
- Hepiniz beni ziyaret etmek için geri gelmiyor musunuz?
- Why don't you all do something?
- Neden hepiniz bir şeyler yapmıyorsunuz?
- Do you all believe in God?
- Hepiniz Allah'a inanıyor musunuz?
- What are you all talking about?
- Hepiniz ne konuşuyorsunuz?
- I believe you all know Tom.
- Sanırım hepiniz Tom'u tanıyorsunuz.
- You all did well.
- Hepiniz iyi iş yaptınız.
- You all did good work.
- Hepiniz iyi iş çıkardınız.
- Are you all still home?
- Hepiniz hala evde misiniz?
- You all must be Tom's friends.
- Hepiniz Tom'un arkadaşları olmalısınız.
- Are you all morons?
- Hepiniz geri zekalı mısınız?
- You all don't speak English.
- Siz hepiniz İngilizce konuşmuyorsunuz.
- Have you all gone mad?
- Hepiniz çıldırdınız mı?
- Could you all please just go home?
- Lütfen hepiniz eve gidebilir misiniz?
- Would you all like some peanuts?
- Hepiniz biraz fıstık ister misiniz?
- Are you all ready to go hiking?
- Hepiniz yürüyüşe gitmek için hazır mısınız?
- You all did good work.
- Hepiniz iyi iş yaptınız.
- You all are Swedish.
- Hepiniz İsveçlisiniz.
- Are you all still home?
- Hepiniz hâlâ evde misin?
- You all just lost the game.
- Hepiniz oyunu kaybettiniz.
- Where did you all go for New Year's Eve?
- Siz hepiniz yılbaşı için nereye gittiniz?
- You all might want to sit down.
- Hepiniz oturmak isteyebilirsiniz.
- Where are you all going so early in the morning?
- Sabahleyin bu kadar erken hepiniz nereye gidiyorsunuz?
- You all passed the test.
- Hepiniz testi geçtiniz.
- Why are you all still awake?
- Neden hepiniz hala uyanıksınız?
- What time do you all eat dinner?
- Hepiniz akşam yemeğini kaçta yiyorsunuz?
- What have you all been up to?
- Hepiniz ne yaptınız?
- Why are you all dressed up?
- Neden hepiniz giyinip kuşandınız?
- Are you all set to leave?
- Hepiniz gitmeye hazır mısınız?
- Are you all completely crazy?
- Siz hepiniz tamamen deli misiniz?
- Why don't you all just take a seat?
- Neden sadece hepiniz oturmuyorsunuz?
- Why are you all so busy?
- Neden hepiniz bu kadar meşgulsünüz?
- That's what you all say.
- Hepiniz bunu söylüyorsunuz.
- Did you all clean your room?
- Hepiniz odanızı temizlediniz mi?
- Where are you all going?
- Hepiniz nereye gidiyorsunuz?
- You all deserve better.
- Hepiniz daha iyisini hak ediyorsunuz.
- What're you all looking at?
- Hepiniz neye bakıyorsunuz?
- Why are you all here?
- Niçin hepiniz buradasınız?
- What game are you all playing?
- Siz hepiniz hangi oyunu oynuyorsunuz?
- Have you all thought this through?
- Hepiniz bunu enine boyuna düşündünüz mü?
- Did you all go?
- Hepiniz gittiniz mi?
- How're you all doing today?
- Bugün hepiniz nasılsınız?
- You all don't speak French, do you?
- Siz hepiniz Fransızca konuşmuyorsunuz, değil mi?
- You all know I'm not a criminal.
- Hepiniz bir suçlu olmadığımı biliyorsunuz.
- What have you all been up to?
- Hepiniz neler yaptınız?
- What do you all do?
- Hepiniz ne yapıyorsunuz?
- Can you all be less noisy?
- Hepiniz daha az gürültülü olabilir misiniz?
- Aren't you all alone?
- Hepiniz yalnız değil misiniz?
- What do you all want for Christmas?
- Siz hepiniz Noel için ne istersiniz?
- Can you all tell me how to get to the airport?
- Hepiniz bana havaalanına nasıl gideceğimi söyleyebilir misiniz?
- I wish you all would go home.
- Keşke hepiniz eve gitseniz.
- Did you all not know that was going to happen?
- Hepiniz bunun olacağını bilmiyor muydunuz?
- What're you all doing in the library?
- Hepiniz kütüphanede ne yapıyorsunuz?
- Are you all talking about me?
- Hepiniz benim hakkımda mı konuşuyorsunuz?
- You all know I'm not a criminal.
- Suçlu olmadığımı hepiniz biliyorsunuz.
- Did you all go shopping together?
- Hepiniz birlikte alışverişe gittiniz mi?
- Do you all feel that way?
- Hepiniz böyle mi hissediyorsunuz?
- Why are you all shocked?
- Neden hepiniz şok oldunuz?
- I hope you all understand.
- Umarım hepiniz anlıyorsunuzdur.
- You all are very sick.
- Hepiniz çok hastasınız.
- Aren't you all ready?
- Hepiniz hazır değil misiniz?
- Do you all learn Esperanto?
- Hepiniz Esperanto mu öğreniyorsunuz?
- I hope you all suffer.
- Umarım hepiniz acı çekiyorsunuzdur.
- Do you all want me to bring you anything?
- Hepiniz size bir şey getirmemi ister misiniz?
- You all know what you have to do.
- Hepiniz ne yapmanız gerektiğini biliyorsunuz.
- Did you all hear that?
- Hepiniz duydunuz mu?
- Why are you all sad?
- Niçin hepiniz üzgünsünüz?
- What are you all talking about?
- Siz hepiniz ne hakkında konuşuyorsunuz?
- What game are you all playing?
- Hepiniz hangi oyunu oynuyorsunuz?
Show More (153)
|