(bir şey) düşünmek - Turkish English Dictionary
History

(bir şey) düşünmek



Meanings of "(bir şey) düşünmek" in English Turkish Dictionary : 1 result(s)

Turkish English
Phrasals
(bir şey) düşünmek come up with (something) v.

Meanings of "(bir şey) düşünmek" with other terms in English Turkish Dictionary : 125 result(s)

Turkish English
General
düşünmek (bir şey yapmayı) think about v.
düşünmek (bir şey yapmayı) think of v.
bir şey üzerinde düşünmek give something one's consideration v.
(bir şey veya kimse hakkında) iyi düşünmek besmile v.
Phrasals
başka bir şey olarak düşünmek/görmek/algılamak read (someone or something) as (someone or something) v.
(biri/bir şey hakkında) kara kara düşünmek brood about (someone or something) v.
(biri/bir şey hakkında) derin derin düşünmek brood about (someone or something) v.
(biri/bir şey hakkında) kara kara düşünmek brood about someone or something v.
(biri/bir şey hakkında) derin derin düşünmek brood about someone or something v.
(biri/bir şey hakkında) kara kara düşünmek brood on someone or something v.
(biri/bir şey hakkında) derin derin düşünmek brood on someone or something v.
(biri/bir şey hakkında) kara kara düşünmek brood over someone or something v.
(biri/bir şey hakkında) derin derin düşünmek brood over someone or something v.
(bir şey) hakkında düşünmek cogitate on (something) v.
(bir şey) hakkında enine boyuna düşünmek cogitate on (something) v.
bir şey hakkında düşünmek cogitate on something [rural] v.
bir şey hakkında enine boyuna düşünmek cogitate on something [rural] v.
(bir şey üzerine) amaçsızca tartışmak/düşünmek noodle about (something) v.
(biri veya bir şey hakkında) üzerine düşünmek theorize about (someone or something) v.
birini bir şey olarak görmek/düşünmek/kabul etmek see someone as something v.
bir şey üzerinde düşünmek calculate on v.
birini/bir şeyi başka biri veya bir şey olarak düşünmek envisage someone or something as someone or something v.
(birini/bir şeyi, başka bir şey/biri) gibi değerlendirmek/düşünmek treat (someone or something) as (someone or something else) v.
(birini/bir şeyi, başka biri/bir şey) olarak düşünmek treat (someone or something) as (someone or something else) v.
(birini/bir şeyi, başka biri/bir şey) gibi düşünmek treat (someone or something) as (someone or something else) v.
birini/bir şeyi, başka bir şey gibi değerlendirmek/düşünmek treat someone or something as something v.
birini bir şey olarak düşünmek feature someone as something v.
(bir şey yapmayı) düşünmek think to v.
bir şeyi bir şey niyetine düşünmek intend something as something v.
bir şeyi bir şey olarak düşünmek intend something as something v.
birini/bir şeyi başka bir şey, bir yer, bir alan içerisinde düşünmek/hayal etmek picture someone in something v.
(bir şey) üzerinde düşünmek calculate on (something) v.
bir şey hakkında düşünmek check something out v.
bir şey üzerinde iyice düşünmek chew something over v.
(birini/bir şeyi) bir şey olarak düşünmek conceive of (someone or something) v.
(birini/bir şeyi bir şey) olarak düşünmek count (someone or something) as (something) v.
bir şeyi bir şey olarak düşünmek count something as something v.
(biri/bir şey) hakkında düşünmek deliberate about (someone or something) v.
(biri/bir şey) hakkında/üzerinde düşünmek deliberate on (someone or something) v.
(biri/bir şey) hakkında/üzerinde düşünmek deliberate over (someone or something) v.
bir şey düşünmek dream something up v.
(birini/bir şeyi biri/bir şey) olarak düşünmek envision (someone or something) as (someone or something else) v.
(birini/kendini bir şey) olarak düşünmek fancy (someone or oneself) as (something) v.
birini biri/bir şey olarak düşünmek fancy someone as someone or something v.
birini bir şey giyerken düşünmek/hayal etmek feature someone in something v.
(birini/bir şeyi biri/bir şey) olarak düşünmek imagine (someone or something) as (someone or something) v.
(bir şeyi biri/bir şey) için düşünmek intend (something) for (someone or something) v.
(bir şey) niyetine düşünmek intend as v.
(bir şey) olarak düşünmek/planlamak intend as v.
(biri/bir şey) üzerinde düşünmek look at (someone or something) v.
(biri/bir şey) hakkında (bir şey) düşünmek make (something) (out) of (someone or something) v.
(bir şey) üzerine derin derin düşünmek meditate on (something) v.
(bir şey) üzerinde sakince düşünmek meditate on (something) v.
(bir şey) üzerinde dikkatlice düşünmek meditate on (something) v.
(bir şey) üzerine derin derin düşünmek meditate upon (something) v.
(bir şey) üzerinde sakince düşünmek meditate upon (something) v.
(bir şey) üzerinde dikkatlice düşünmek meditate upon (something) v.
(biri/bir şey) üzerine uzun uzun/etraflıca/derinlemesine düşünmek muse over (someone or something) v.
(bir şey) üzerine gezinerek/volta atarak düşünmek pace (something) out v.
gezinerek/volta atarak (bir şey) düşünmek pace (something) out v.
(birinin bir şey) olduğunu düşünmek peg (one) as (something) v.
(birini bir şey) olarak düşünmek peg (one) as (something) v.
(birinin bir şey) olduğunu düşünmek peg (one) for (something) v.
(birini bir şey) olarak düşünmek peg (one) for (something) v.
(birini/bir şeyi bir şey) olarak düşünmek perceive (someone or something) as (something) v.
(bir şey) üzerinde düşünmek ponder on (something) v.
(birini/bir şeyi bir şey) olarak görmek/düşünmek put (someone or something) down as (something) v.
(biri/bir şey) üzerine düşünmek puzzle over (someone or something) v.
(birini/bir şeyi biri/bir şey) olarak düşünmek reckon (someone or something) as (someone or something) v.
(bir şey) üzerine düşünmek/kafa yormak reflect upon (something) v.
(bir şey) üzerine düşünmek/kafa yormak reflect on (something) v.
(birini/bir şeyi bir şey) olarak düşünmek regard (someone or something) as (something) v.
(bir şey) üzerinde derin derin düşünmek ruminate about (something) v.
(bir şey) hakkında uzun uzun düşünmek ruminate about (something) v.
(bir şey) üzerinde derin derin düşünmek ruminate on (something) v.
(bir şey) hakkında uzun uzun düşünmek ruminate on (something) v.
(bir şey) olarak görmek/düşünmek see as (something) v.
(birini olumsuz bir şey olarak) düşünmek set (one) down as (something) v.
(bir şey) üzerine düşünmek sit on (something) v.
(birinin bir şey) olduğunu düşünmek take (one) for (something) v.
(birini/bir şeyi bir şey) olarak düşünmek take (someone or something) as (something) v.
(birinin/bir şeyin bir şey) olduğunu düşünmek take (someone or something) as (something) v.
(birinin/bir şeyin bir şey) olduğunu sanmak/düşünmek take (someone or something) for (something) v.
(birini/bir şeyi bir şey) olarak düşünmek take (someone or something) for (something) v.
(biri/bir şey) hakkında uzun uzun düşünmek think about (someone or something) v.
(bir şey) yapmayı düşünmek think about (something) v.
(bir şey yapmadan) önce iyice düşünmek think before (one) (does something) v.
(biri/bir şey) üzerine düşünmek think on (someone or something) v.
(biri/bir şey) üzerinde uzun uzun düşünmek think on (someone or something) v.
biri/bir şey üzerine düşünmek think on someone or something v.
biri/bir şey üzerinde uzun uzun düşünmek think on someone or something v.
biri/bir şey üzerine düşünmek think upon someone or something v.
biri/bir şey üzerinde uzun uzun düşünmek think upon someone or something v.
(bir şey yapmayı) düşünmek think to (do something) v.
(birini/bir şeyi bir şey) olarak görmek/düşünmek/hayal etmek visualize (someone or something) as (something) v.
Colloquial
(birinin/bir şeyin, biri/bir şey için) yeterince fit/zinde olduğunu düşünmek think (someone or something) is fit for (someone or something) v.
birinin bir şey için yeterince fit/zinde olduğunu düşünmek think someone fit for something v.
birinin bir şey için yeterince sağlıklı olduğunu düşünmek think someone fit for something v.
birinin bir şey için yeterince formunda olduğunu düşünmek think someone fit for something v.
birinin bir şey için yeterince kondisyonlu olduğunu düşünmek think someone fit for something v.
(birini bir şey yaparken) düşünmek picture (one) (doing something) v.
hakkında belirli bir şey düşünmek feel somehow about v.
bir şey yapmayı düşünmek have it in mind to do something v.
Idioms
çok büyük/yüksek olasılıkla/ihtimalle (bir şey olacağını veya durumun öyle olduğunu) düşünmek bet (someone) a pound to a penny v.
biri veya bir konu hakkında belirli bir şey düşünmek feel somehow about someone or something v.
bir şey üzerinde düşünmek/kafa yormak noodle over something v.
(biri/bir şey) hakkında iyi şeyler düşünmek think greatly of (someone or something) v.
(birinin) kötü bir şey yapabilecekmiş gibi durduğunu düşünmek not put (something) past (one) v.
başkası/başka bir şey olarak düşünmek/hayal etmek envision as else v.
(biri/bir şey hakkında) olumlu düşünmek give (someone or something) the benefit of the doubt v.
(bir şey) üzerine düşünmek give (something) thought v.
bir şey üzerinde düşünmek give thought to (something) v.
(birinin bir şey) olduğunu düşünmek/sanmak have (got) (one) pegged as (something) v.
(biri/bir şey) hakkında iyi/olumlu düşünmek think a great deal of (someone or something) v.
(biri/bir şey) hakkında iyi/olumlu düşünmek think a lot of (someone or something) v.
bir şey hakkında bir daha düşünmek think better of something v.
bir şey yapmak konusunda bir daha düşünmek think better of it/of doing something v.
(biri/bir şey) hakkında iyi/olumlu düşünmek think highly of (someone or something) v.
(biri/bir şey) hakkında kötü düşünmek think ill of (someone or something) v.
bir şey/bir şey yapmak hakkında etraflıca düşünmek think twice about something/about doing something v.
bir şey/bir şey yapmak hakkında durup düşünmek think twice about something/about doing something v.
bir şeyi/bir şey yapmayı iki kez düşünmek think twice about something/about doing something v.
(biri/bir şey) hakkında iyi/olumlu düşünmek think well of (someone or something) v.
(birini/bir şeyi, başka bir şey/biri) gibi değerlendirmek/düşünmek treat (someone or something) like (someone or something else) v.
(birini/bir şeyi, başka biri/bir şey) gibi düşünmek treat (someone or something) like (someone or something else) v.