Turkish | English | |
---|---|---|
General | ||
General | bırakılan şey | settlement n. |
Turkish | English | |
---|---|---|
General | ||
General | rehin olarak verilen veya bırakılan bir kimse veya şey | wed [dialect] [uk] n. |
General | geride bırakılan şey | holdover n. |
General | geride bırakılan şey | holdover n. |
Proverb | ||
Proverb | sürüncemede bırakılan şey hiçbir zaman yapılmaz | any time means no time |
Trade/Economic | ||
Trade/Economic | sonraki zamana bırakılan şey | carry-over n. |
Law | ||
Law | vasiyetname ile bırakılan şey | bequest n. |
Law | üçüncü kişiye yeddi emin olarak bırakılan şey | escrow n. |
Physics | ||
Physics | ses dalgalarına maruz bırakılan şey | sonicate n. |