|
Category |
Turkish |
English |
|
General |
|
1 |
General |
bilgi değişimi için amerikan standart kodu |
american standard code for information interchange n.
|
|
2 |
General |
bilgi toplamak için yapılan alan araştırması |
fieldwork n.
|
|
3 |
General |
bilgi toplamak ve dedektiflik yapmak için işe alınabilecek kişi |
sherlock n.
|
|
4 |
General |
bilgi alışverişi için amerikan standart kodu |
american standard code for information interchange n.
|
|
5 |
General |
bir işin yapılması için gereken bilgi donanımı |
equipment n.
|
|
6 |
General |
firmalar için bilgi toplayan kimse |
infopreneur n.
|
|
7 |
General |
güvenlik vb. sebeplerle bilgi almak için (bir kişinin) ismini kullanarak dosya ya da veritabanlarını aramak |
name-check v.
|
|
8 |
General |
bilgi edinmek veya yeni bir şey fark etmek için dikkatle elden geçirmek |
glean v.
|
|
9 |
General |
bilgi edinmek için didiklemek |
pick v.
|
|
10 |
General |
bilgi almak için sıkıştırmak |
squeeze for v.
|
|
11 |
General |
daha fazla bilgi için |
for more information adv.
|
|
Phrasals |
|
12 |
Phrasals |
bilgi almak için sıkıştırmak |
squeeze out (of something) v.
|
|
13 |
Phrasals |
bilgi almak için baskı yapmak |
squeeze out (of something) v.
|
|
14 |
Phrasals |
bilgi vermesi için zorlamak |
squeeze out (of something) v.
|
|
15 |
Phrasals |
birine para veya bilgi vermesi için baskı yapmak |
milk someone for something v.
|
|
16 |
Phrasals |
gidişat hakkında bilgi almak için iletişim kurmak |
check in v.
|
|
17 |
Phrasals |
(birini bir şey) söylemesi/(bir bilgi) vermesi için zorlamak |
hound (something) out of (one) v.
|
|
18 |
Phrasals |
(birinden bir bilgi) almak için yakasına yapışmak |
hound (something) out of (one) v.
|
|
19 |
Phrasals |
(bir bilgi almak için) sorguya çekmek |
probe for v.
|
|
20 |
Phrasals |
(bir bilgi almak için) ifadesini almak |
probe for v.
|
|
|
21 |
Phrasals |
(bir bilgi almak için) sorgulamak |
probe for v.
|
|
22 |
Phrasals |
(bir şey) için donanım/bilgi kazanmak/edinmek |
retool for (something) v.
|
|
Phrases |
|
23 |
Phrases |
daha fazla bilgi için |
(for) further reading expr.
|
|
24 |
Phrases |
daha detaylı bilgi için |
for further information expr.
|
|
25 |
Phrases |
daha fazla bilgi için |
for further information expr.
|
|
Colloquial |
|
26 |
Colloquial |
bilgi toplamak için gizlice birinin mülküne girme |
bag job n.
|
|
27 |
Colloquial |
bilgi toplamak için gizlice birinin mülküne girme |
black bag job n.
|
|
28 |
Colloquial |
bilgi toplamak için gizlice birinin mülküne girme |
black–bag job n.
|
|
29 |
Colloquial |
bilgi toplamak için gizlice birinin mülküne girme |
black bag operation n.
|
|
30 |
Colloquial |
bilgi toplamak için gizlice birinin mülküne girme |
black–bag operation n.
|
|
31 |
Colloquial |
bir şeyi desteklemek için kullanılabilecek bilgi |
ammo n.
|
|
32 |
Colloquial |
ebeveynlere daha fazla bilgi için çocuklarının okullarını aramaları tavsiye ediliyor |
parents are advised to call their child's school for more information expr.
|
|
33 |
Colloquial |
(benim için) yeni bir bilgi |
that's a new one (on me) expr.
|
|
Idioms |
|
34 |
Idioms |
bir konuda bilgi/yardım almak için bir fikir/bağlantı |
line on someone or something n.
|
|
35 |
Idioms |
bahis oynayacaklar için yarış atları ve jokeylerle ilgili detaylı bilgi veren bir yayın |
scratch sheet n.
|
|
36 |
Idioms |
bir şeyin değerini/etkisin ya da cazibesini artırmak için yalan bilgi yaymak |
salt the books v.
|
|
37 |
Idioms |
bir şeye daha inandırıcı ve mümkün kılmak için detaylandırmak, açmak ya da ek bilgi vermek |
lend support to (something) v.
|
|
38 |
Idioms |
(birinin bir durum) hakkında iyice bilgi sahibi olması için yardım etmek |
give (one) the feel of (something) v.
|
|
39 |
Idioms |
(birinin bir durum) hakkında iyice bilgi sahibi olması için yardım etmek |
give (one) a feel of (something) v.
|
|
40 |
Idioms |
bir şeyin değerini, cazibesini, potansiyelini sahtekarlıkla artırmak için yanlış bilgi sunmak/vermek |
salt the mine v.
|
|
|
41 |
Idioms |
-e/için yeni bir haber/bilgi olmak |
be news to v.
|
|
42 |
Idioms |
birine/biri için yeni bir haber/bilgi olmak |
be news to someone v.
|
|
43 |
Idioms |
(birine birini) ikna etmesi, (birinin) ağzından bilgi alması için izin vermek |
give (one) a shot at (someone) v.
|
|
44 |
Idioms |
(birinden) para, bilgi koparmak için/koparana kadar gırtlağına çökmek |
squeeze (someone) until the pips squeak [uk] v.
|
|
45 |
Idioms |
alanda bilgi paylaşımı yapabilmesi için bir süreliğine bir kurumda misafir edilen/ağırlanan |
in residence expr.
|
|
46 |
Idioms |
(bir şey satmak, oy toplamak, bilgi toplamak için) kapı kapı dolaşma/gezme |
on the knocker expr.
|
|
Speaking |
|
47 |
Speaking |
bilgi verdiğiniz için teşekkür ederiz |
thank you for the information expr.
|
|
48 |
Speaking |
bilgi için teşekkür ederiz |
thank you for the information expr.
|
|
49 |
Speaking |
bilgi için teşekkürler |
thanks for information expr.
|
|
50 |
Speaking |
bilgi için teşekkürler |
thanks for the information expr.
|
|
51 |
Speaking |
bilgi için teşekkürler |
thank you for the information expr.
|
|
Trade/Economic |
|
52 |
Trade/Economic |
bilgi için başvurulacak kişi |
reference n.
|
|
53 |
Trade/Economic |
bilgi için ödeme |
pay for knowledge n.
|
|
54 |
Trade/Economic |
bir reklamın daha ayrıntılı bilgi talep etmek vs için reklamcıya gönderilmek üzere tasarlanan kısmı |
coupon n.
|
|
55 |
Trade/Economic |
karar için yararlı bilgi |
decision- useful information n.
|
|
56 |
Trade/Economic |
karar için yararlı bilgi |
decision-useful information n.
|
|
57 |
Trade/Economic |
malı satın almaya özendirmek için aşama aşama tam ve ayrıntılı bilgi sunma temeline dayalı bir satış biçimi |
formula selling presentation n.
|
|
58 |
Trade/Economic |
yeni bilgi ve bulgular ortaya atmak için yürütülen sistematik çalışmalar |
research n.
|
|
59 |
Trade/Economic |
(yeni çalışana) işinde başarılı olması için gerekli beceri ve bilgi konusunda yardımcı olmak |
onboard v.
|
|
60 |
Trade/Economic |
(yeni çalışana) işinde başarılı olması için gerekli beceri ve bilgi konusunda yardımcı olmak |
on-board v.
|
|
Politics |
|
61 |
Politics |
tedarik, gayrimenkul ve bilgi kaynakları yönetimi için federal politikaları belirleyen merkezi yönetim teşkilatı |
general services administration (gsa) n.
|
|
62 |
Politics |
afet yönetimi ve olağanüstü hallerde müdahale amaçlı uzay kaynaklı bilgi için bm platformu |
united nations platform for space-based information for disaster management and emergency response n.
|
|
63 |
Politics |
otomatik bilgi paylaşımı için tek küresel standart |
single global standard for automatic exchange of information n.
|
|
Institutes |
|
64 |
Institutes |
abd bilgi sistemlerini korumak ve yabancı istihbarat bilgisi üretmek için çalışan kriptoloji organizasyonu |
national security agency n.
|
|
65 |
Institutes |
bilgi değişimi için amerikan standart kodlama sistemi |
american standard codes for information interchange n.
|
|
66 |
Institutes |
engelli çocuklar ve gençler için ulusal bilgi merkezi |
national information center for children and youth with disabilities n.
|
|
Media |
|
67 |
Media |
habercilerin haber yapmak için para karşılığı bilgi satın alması |
checkbook journalism n.
|
|
68 |
Media |
habercilerin haber yapmak için para karşılığı bilgi satın alması |
chequebook journalism n.
|
|
69 |
Media |
bilgi toplamak için ünlü birinin bilgisayarını ele geçiren kimse |
hackerazzi n.
|
|
Advertising |
|
70 |
Advertising |
ürün veya markanın daha iyi performans gösterip daha ilgi çekici olması için şirketin (tüketiciden elde edip) kullandığı bilgi |
insight n.
|
|
Technical |
|
71 |
Technical |
bir bilgi ünitesinin elektronik iletimi ya da depolanmasındaki hataları kontrol etmek için kullanılan ikili rakam |
check bit n.
|
|
72 |
Technical |
birden fazla kanal üzerinden bilgi göndermek için kullanılan iletim sistemi |
broadband transmission n.
|
|
73 |
Technical |
bilgi sistemini matematiksel olarak doğru ve hatasız fonksiyon grubuna bölmek için kullanılan tasarım ve dokümantasyon tekniği |
hos (higher order software) abrev.
|
|
Computer |
|
74 |
Computer |
bir bilgi biriminin elektronik iletimi veya depolanmasındaki hataları kontrol etmek için kullanılan ikili rakam |
check bit n.
|
|
75 |
Computer |
bilgi alışverişini desteklemek için sonlandırma, anahtarlama ve ağ geçidi erişim hizmetleri sağlayan iletişim ve bilgisayar sistemlerinin fiziksel ve işlevsel gruplaması |
node/command, control, communications, and computers node n.
|
|
76 |
Computer |
bilgi değişimi için sayısal değerlerin karakter dizileri ile gösterimi |
representation of numerical values in character strings for information interchange n.
|
|
77 |
Computer |
belirli sektörler için bilgi ve kaynak sunan internet sitesi |
vortal n.
|
|
78 |
Computer |
bilgisayar tabanlı yazı tipinde görsel olarak çekici piksel tabanlı çıktı oluşturmak için yazı tipi hattının değiştirilmesine ilişkin bilgi |
hint n.
|
|
79 |
Computer |
bilgisayar tabanlı yazı tipinde görsel olarak çekici piksel tabanlı çıktı oluşturmak için yazı tipi hattının değiştirilmesine ilişkin bilgi |
hinting n.
|
|
80 |
Computer |
kullanıcının bilgi girmesi için görüntü biriminde açılan pencere |
dialogue box n.
|
|
|
81 |
Computer |
veri kategorisinde olmayıp yer ve zamanlama için kullanılan bilgi için gerekli olan disk alanı |
disk overhead n.
|
|
82 |
Computer |
belirli bir bilgi bloğunun başını veya sonunu göstermek için kullanılan karakter |
sentinel n.
|
|
83 |
Computer |
(hafıza kartında bilgi aramak için) merkezi işlem birimini yönlendirmek |
point v.
|
|
84 |
Computer |
ayrıntılı bilgi için |
for detailed information expr.
|
|
85 |
Computer |
bilgi değişimi için amerikan standart kodlama sistemi |
ascii abrev.
|
|
Informatics |
|
86 |
Informatics |
sosyal ağlara ve bilgi sistemlerine kesintisiz bağlantı sağlamak için çoklu sistem ve cihazların kullanılması |
hyperconnectivity n.
|
|
87 |
Informatics |
savunma bakanlığı istihbarat bilgi sistemi topluluğunun tamamına sağlanan genel askeri istihbarat için kullanılan ulusal düzeydeki veri havuzu |
midb (modernized integrated database) abrev.
|
|
Telecom |
|
88 |
Telecom |
şebeke tabanlı bilgi için birleşme |
coalition for networked information n.
|
|
89 |
Telecom |
belirli bilgi aktarma ve işleme fonksiyonlarını yerine getirmesi için düzenlenmiş personel, donanım ve yöntemler |
communications and information system n.
|
|
Zoology |
|
90 |
Zoology |
diğer hayvanlara bilgi aktarmak için steryotipik davranış göstermek |
display v.
|
|
91 |
Zoology |
abd'de hayvanlardaki genetik hastalıklar için dna testi ve ücretsiz bilgi sağlayan bir kuruluş |
offa (orthopaedic foundation for animals) abrev.
|
|
Education |
|
92 |
Education |
ansiklopediler için bilgi derleyen kimse |
encyclopaedist n.
|
|
93 |
Education |
bebeklerin ve küçük çocukların bakımı için gerekli olan bilgi ve beceri |
mothercraft n.
|
|
Military |
|
94 |
Military |
barış için ortaklık bilgi yönetim sistemi |
partnership for peace information management system n.
|
|
95 |
Military |
bilgi değişimi için amerikan standart kodu |
american standard code of information interchange n.
|
|
96 |
Military |
yerel alanlar için bilgi ve gözetim sistemi |
supervisory and information system for local areas n.
|
|
97 |
Military |
savunma bakanlığı istihbarat bilgi sistemi topluluğunun tamamına sağlanan genel askeri istihbarat için kullanılan ulusal düzeydeki veri havuzu |
modernized integrated database n.
|
|
98 |
Military |
taarruz maliyetinin belirlenmesi için bilgi toplama amaçlı keşifler |
poststrike reconnaissance n.
|
|
Wagering |
|
99 |
Wagering |
(bahisçiler için) yarış atlarını ve geçmiş kayıtları içeren bilgi listesi |
dope sheet n.
|
|
100 |
Wagering |
(bahisçiler için) yarış atlarını ve geçmiş kayıtları içeren bilgi listesi |
dopebook n.
|
|
101 |
Wagering |
(bahisçiler için) yarış atlarını ve geçmiş kayıtları içeren bilgi listesi |
dope-book n.
|
|
Mythology |
|
102 |
Mythology |
(alman efsanesinde) güç ve bilgi için ruhunu şeytana satan büyücü ve simyacı |
faust n.
|
|
Engineering |
|
103 |
Engineering |
farklı duyular için uyaran ve bilgi sunan |
immersive adj.
|
|
Slang |
|
104 |
Slang |
bilgi sızıntılarını tespit edip önlemek için tutulmuş casus |
plumber n.
|
|