History

bring with

Meanings of "bring with" in Turkish English Dictionary : 2 result(s)

	Category	English	Turkish
Phrasals
1	Phrasals	bring with v.	beraberinde/yanında getirmek
2	Phrasals	bring with v.	yol açmak

Meanings of "bring with" with other terms in English Turkish Dictionary : 36 result(s)

	Category	English	Turkish
General
1	General	bring into connection with v.	ilişki kurmak
2	General	bring into connection with v.	ilişki sağlamak
3	General	bring into connection with v.	temasa geçirmek
4	General	bring into alignment with v.	ile hizaya getirmek
5	General	bring with it v.	yol açmak
6	General	bring with it v.	beraberinde getirmek
7	General	bring something into conformity with something v.	birşeyi bir şeyle uyumlu hale getirmek
8	General	bring in compliance with v.	uygun hale getirmek
Phrasals
9	Phrasals	bring (someone) into contact with (someone) v.	(birini biriyle) tanıştırmak/görüştürmek
10	Phrasals	bring (something) into contact with (something) v.	(bir şeyi bir şeye) temas ettirmek
11	Phrasals	bring (something) into contact with (something) v.	(bir şeyi bir şeye) değdirmek
12	Phrasals	bring someone or something into contact with someone or something v.	birini/bir şeyi biriyle/bir şeyle temas içerisine sokmak
13	Phrasals	bring someone or something into contact with someone or something v.	birini/bir şeyi birine/bir şeye temas ettirmek
14	Phrasals	bring someone or something into contact with someone or something v.	birini/bir şeyi biriyle/bir şeyle iletişime geçirmek
Idioms
15	Idioms	bring up (any one) with a round turn v.	(birinin) aniden durmasına sebep olmak
16	Idioms	bring up with a round turn v.	aniden durmak
17	Idioms	bring somebody up with a start v.	birdenbire durumunun farkına varmasını sağlamak
18	Idioms	bring up a matter with someone v.	birine bir konuyu açmak
19	Idioms	bring somebody up with a start v.	şaşırtmak
20	Idioms	bring into contact with v.	temas kurmak
21	Idioms	bring into contact with v.	temas etmek
22	Idioms	bring into contact with v.	temasa geçirmek
23	Idioms	bring (one) up with a start v.	(birinin) donakalmasına neden olmak
24	Idioms	bring (one) up with a start v.	(birinin) donup kalmasına neden olmak
25	Idioms	bring (one) up with a start v.	(birini) ansızın durdurmak
26	Idioms	bring (one) up with a start v.	(birinin) aniden durmasına sebep olmak
27	Idioms	bring (someone or something) into contact with (someone or something) v.	(biriyle/bir şeyle biri/bir şey) arasında temas kurmak
28	Idioms	bring (someone or something) into contact with (someone or something) v.	(birini/bir şeyi biriyle/bir şeyle) temasa geçirmek
29	Idioms	bring somebody down to earth (with a bang, bump) v.	(bir anda) gerçeklerle yüzleştirmek
30	Idioms	bring somebody down to earth (with a bang, bump) v.	birini eşekten düşmüşe döndürmek
31	Idioms	bring somebody down to earth (with a bang, bump) v.	birini (bir anda) gerçeğe döndürmek
32	Idioms	bring somebody/something into line (with somebody/something) v.	birini/bir şeyi (biriyle/bir şeyle) aynı çizgiye getirmek
33	Idioms	bring somebody/something into line (with somebody/something) v.	birini/bir şeyi (biriyle/bir şeyle) uyumlu hale getirmek
Politics
34	Politics	bring offers of employment into touch with applications for employment v.	işgücü arzı ve talebini bir araya getirmek
Slang
35	Slang	bring (something) with v.	(bir şeyi) yanında getirmek
36	Slang	bring (something) with v.	(bir şeyi) getirmek