bulma - Turkish English Dictionary
History

bulma



Meanings of "bulma" in English Turkish Dictionary : 9 result(s)

Turkish English
Common Usage
bulma finding n.
General
bulma obtainment n.
bulma location n.
bulma detection n.
bulma procurement n.
bulma invention n.
bulma ascertainment n.
bulma locating n.
Technical
bulma select n.

Meanings of "bulma" with other terms in English Turkish Dictionary : 389 result(s)

Turkish English
Common Usage
vücut bulma incarnation n.
son bulma termination n.
olgu bulma oranı case finding rate n.
General
kabahatli bulma exprobation n.
arıza bulma troubleshoot n.
eski formunu bulma comeback n.
geçici çözüm bulma jury rigging n.
kafa bulma japing n.
kafa bulma spoof n.
maden bulma strike n.
sinyal bulma signal detection n.
düşünüp bulma excogitation n.
arıza bulma fault finding n.
petrol bulma strike n.
uygun bulma approval n.
kabahatli bulma condemnation n.
uygun bulma approbation n.
yön bulma işareti landmark n.
dış değer bulma extrapolation n.
yer bulma position finding n.
yön bulma direction finding n.
para vb bulma accommodation n.
uygun bulma endorsing n.
kafa bulma raillery n.
kusur bulma nagging n.
kusur bulma reflection n.
kusur bulma carping n.
yeniden bulma recovery n.
iş bulma bürosu employment agency n.
yeni vuku bulma recentness n.
saklanmış bir şeyi bulma oyunu treasure hunt n.
iş ve işçi bulma kurumu employment agency n.
hata bulma error detection n.
bulma sınırı detection limit n.
kafa bulma wipe n.
iş ve işçi bulma kurumu labor exchange n.
suçlu bulma conviction n.
veznini bulma scansion n.
kusur bulma reflexion n.
martensit son bulma sıcaklığı martensite finish temperature n.
iş bulma kurumu job creating agency n.
çözüm bulma yeteneği resource n.
iş bulma büroları employment agency n.
yeni hayat bulma resurrection n.
düşünüp bulma excogitating n.
iş bulma büroları job placement offices n.
iş ve işçi bulma kurumları employment agencies n.
kusur bulma criticism n.
her şeye kusur bulma nitpicking n.
toplamı bulma totalisation n.
yeni kelimeler bulma neologism n.
hayat bulma nascence n.
hayat bulma nascensy n.
yeni kelimeler bulma neology n.
isa'nın vücut bulma duası angelus n.
toplamını bulma sion n.
bir şeyi değersiz bulma durumu veya alışkanlığı floccinaucinihilipilification n.
erken son bulma early termination n.
şans eseri bulma trouvaille n.
yönünü bulma yeteneği bump of locality n.
yolları bulma yeteneği bump of locality n.
araştırıp bulma unraveling (us) n.
araştırıp bulma unravelling (br) n.
uygun bulma countenance n.
iş ve işçi bulma kurumu labor-employment exchange n.
iş bulma kurumu job-creating agency n.
kendini bulma self-discovery n.
incelikle bir çözüm bulma workaround n.
vuku bulma occurrence n.
arkadaş bulma hizmetleri dating services n.
bir şeyi değersiz bulma floccinaucinihilipilification n.
yön bulma yeteneği sense of direction n.
yön bulma hissi sense of direction n.
kusur bulma finding fault with n.
çözüm bulma troubleshooting n.
aniden problemin çözümünü bulma anı eureka moment n.
uygun bulma consent n.
hak ettiğini bulma deserts n.
toplamı bulma totalization n.
yön bulma navigation n.
yazılım hatası bulma ödül programı bug bounty program n.
aborjin kültürünü ilkel ve egzotik bulma aboriginalism n.
18. yüzyılda iş bulma umuduyla büyük bir şehire gelen kimse cadie [scottish] n.
18. yüzyılda iş bulma umuduyla büyük bir şehire gelen kimse cady n.
(golfte) tek atışta deliği bulma ace n.
bulma şansı chance of finding n.
kusur bulma çabası captiousness n.
son bulma cease n.
yeniden bulma rediscovery n.
yeni bir kullanımını bulma rediscovery n.
kabahat bulma reflect [obsolete] n.
(hayvana) yeni bir yuva bulma re-homing n.
son bulma dissolution n.
şimdiki zamanda vuku bulma nowness n.
yiyecek bulma içgüdüsü alimentiveness n.
uygun bulma amen n.
yön bulma becerisi sense of direction n.
kusur bulma quibbling n.
uygun bulma indorsement n.
vuku bulma eventuation n.
iş bulma programı job bank n.
lojistik planlamanın ihtiyaç tespiti, dağıtım, kaynak bulma ve belgeleme adımlarından oluşan alt kümesi materiel planning n.
yön bulma işareti meith [scotland] n.
arayıp bulma faaliyeti mining n.
hata bulma momism n.
kusur bulma momism n.
kışın barınak bulma hyemation n.
kafayı bulma lubrication n.
vücut bulma genius n.
hak ettiğini bulma guilt [obsolete] n.
çözüm bulma etkinliği hackathon n.
vücut bulma image n.
akıl yoluyla bulma devisal n.
hukuken yetersiz bulma dishabilitation n.
son bulma abscission n.
bir kelime bulma oyunu dumb crambo n.
ganimet bulma amacıyla saldıran kimse piranha n.
örneği incelenerek toplam bulma count n.
kusur bulma faultfinding n.
kusur bulma fault-finding n.
(pensilvanya eyaletindeki felemenkler arasında) sihirle şifa bulma powwow n.
sevgili bulma hizmeti dating service n.
arkadaş bulma hizmeti dating service n.
kayıp şeyi bulma discovery n.
son bulma foldup n.
son bulma fold-up n.
ettiğini bulma karma n.
varlık bulma becoming n.
koşarak yön bulma orienteering n.
(bilgisayar oyunlarında) öldürülen düşmanın cesedini ganimet bulma amacıyla aramak loot v.
kusur bulma eğilimli cavilous adj.
kafayı (bulma) tight adj.
Phrases
ettiğini bulma the biter gets bit [old-fashioned] [brit] expr.
Proverb
etme bulma dünyası whatever goes around comes around
mükemmeli bulma çabası iyiyi elde etme şansını düşürür best is the enemy of (the) good
Colloquial
su bulma çubuğu water-finding stick n.
kendini bulma glow up n.
iş ve işçi bulma kurumu dole office [uk] n.
bulma/anlama/çözme sürecinde olmak be onto v.
vuku bulma popping expr.
etme bulma dünyası karma is a bitch expr.
Idioms
hissederek araştırıp bulma yeteneği nose n.
orta yol bulma meeting of (the) minds n.
orta yol bulma a meeting of minds n.
kusur bulma black eye n.
(bir şeyi yapacak) yüzü olma/bulma brass neck [uk] n.
(bir şeyi yapacak) yüzü olma/bulma brass nerve n.
çekici bulma affinity for (someone or something) n.
etme bulma dünyası just-world n.
etme bulma dünyası as you sow so you shall reap n.
kendini ateşin ortasında/içinde bulma baptism of fire n.
kendini zorlu bir sınavın içerisinde bulma baptism of fire n.
(birini/bir şeyi) bulma ahold of someone or something n.
(birini/bir şeyi) bulma hold of someone or something n.
meydanı boş bulma a field day n.
kendinde devam edecek azmi/gücü bulma a second wind n.
içip içip birini olduğundan çekici/güzel bulma beer goggles n.
yüz bulma brass neck/nerve [uk] n.
(iş bulma umuduyla) kapı kapı dolaşmak/sokaklara düşmek pound the pavement v.
(iş bulma amacıyla) kaldırımları arşınlamak pound the pavement v.
bir soruna kolay bir biçimde ve kesin olmayan bir çözüm bulma quick and dirty expr.
etme bulma dünyası what comes around goes around expr.
seçenekler sınırlı/bulma şansı düşük pickings are slim expr.
hemen kusur bulma cast not the first stone expr.
ilk fırsatta eleştirme/kusur bulma cast not the first stone expr.
Speaking
benimle kafa bulma don't start with me expr.
benimle kafa bulma don't pull my leg expr.
kafa bulma benimle go on with you expr.
Trade/Economic
ayarını bulma assaying n.
ayarını bulma assay n.
brütünü bulma maddesi gross up clause n.
fon bulma funding n.
işçi bulma kurumu labor exchange n.
işçi bulma bürosu intelligence office n.
iş ve işçi bulma kuruluşu employment agency n.
iş bulma bürosu employment bureau n.
iş ve işçi bulma hizmetleri job service n.
iş ve işçi bulma hizmeti employment service n.
iş ve işçi bulma kurumu labour exchange n.
iş ve işçi bulma merkezi job center n.
iş ve işçi bulma kurumu public employment office n.
iş ve işçi bulma kurumları employment agencies n.
iş bulma bürosu employment service agency n.
iş bulma kurumu job placement agency n.
iş bulma bürosu jobcentre n.
işçi bulma ajansınca temin edilen işçi agency worker n.
iş bulma kurumu job centre n.
iş bulma kurumu job recruitment agency n.
iş ve işçi bulma kurumu jobcentre n.
iş ve işçi bulma kurumu labour office n.
iş bulma bürosu labour exchange n.
iş bulma piyasası labour leader market n.
iş ve işçi bulma kurumu job centre n.
iş ve işçi bulma kurumu employment agency n.
iş ve işçi bulma kurumu labor exchange n.
kaynak bulma sourcing n.
maliyet bulma cost finding n.
para bulma araçları ways and means n.
sermaye bulma raising of capital n.
son bulma expiration n.
son bulma expiry date n.
üstün performansa ulaşmayı sağlamak için sanayideki en iyi uygulamaları bulma arayışı benchmarking n.
yaklaşık olarak bulma approximation n.
yaklaşık olarak bulma yöntemi approximation n.
farklı zamanlarda ödenecek birkaç meblağın ortalama ödeme zamanını bulma equation of payments n.
Law
yeniden suçlu bulma reconviction n.
bir suçluyu muhakemesiz olarak vatan hainliği veya ağır bir suçtan suçlu bulma ilkesi bill of attainder n.
bir suçluyu muhakemesiz olarak vatan hainliği veya ağır bir suçtan suçlu bulma ilkesi writ of attainder n.
bir suçluyu muhakemesiz olarak vatan hainliği veya ağır bir suçtan suçlu bulma ilkesi act of attainder n.
ceset bulma (arama/kurtarma) body recovery n.
olaylara geçerli yasal hükümleri uygulayarak sonuç bulma finding of law n.
olaylara geçerli yasal hükümleri uygulayarak sonuç bulma conclusion of law n.
uyuşturucu bulma köpeği sniffer dog n.
uyuşturucu bulma köpeği detection dog n.
vuku bulma occurrence n.
Politics
ara bulma peacemaking n.
devlet iş ve işçi bulma kurumu public employment office n.
devlet iş ve işçi bulma kurumu public employment agency n.
oybirliği ile uygun bulma unanimous approval n.
son bulma tarihi expiration n.
uygun bulma assent n.
uygun bulma ratification n.
uygun bulma usulü assent procedure n.
uygun bulma süreci assent procedure n.
yerini yurdunu bulma reterritorialisation n.
yerini yurdunu bulma reterritorialization n.
Institutes
iş ve işçi bulma kurumu turkish employment institution n.
iş ve işçi bulma kurumu labour placement office n.
iş ve işçi bulma kurumu labour exchange n.
iş ve işçi bulma kurumu employment authority n.
türkiye iş ve işçi bulma kurumu turkish employment agency n.
amerikan iş bulma kurulu feb (fair employment board) n.
amerikan iş bulma kurulu feb. (fair employment board) n.
iş bulma şirketi placement center n.
iş bulma şirketi placement office n.
abd'de bir iş bulma kurumu olarak çalışan bir kuruluş wpa (work projects administration) abrev.
abd'de bir iş bulma kurumu olarak çalışan bir kuruluş wpa (works progress administration) abrev.
Industry
işçi bulma kurumu employment exchange n.
iş bulma kurumu tarafından oluşturulan, işsiz kimselere iş bulma tavsiyelerinin verildiği bir topluluk jobclub n.
bir işi yapmanın en verimli yöntemini bulma yollarının incelenmesi work-study n.
Insurance
son bulma expiry n.
Media
(gazetede) partner bulma bölümü ile ilgili lonely hearts adj.
(gazetede) partner bulma bölümü ile ilgili lonely-hearts adj.
Technical
akıllı yön bulma sistemi navigation n.
ad bulma işlemi name discovery process n.
aday araştırma ve bulma recruiting n.
arıza bulma trouble shooting n.
arıza bulma fault location n.
arıza bulma ve giderme trouble shooting n.
bozukluk bulma defect detection n.
bulma (radyo) automatic tuning n.
bilgi bulma retrieval n.
dinamik hata bulma ve giderme dynamic error debugging n.
görüntü analizi yaparak konum ve yön bulma visual odometry n.
hata bulma checkout n.
hata bulma yordamı error detection routine n.
hata bulma kodu error-detecting code n.
hata bulma yordamı checkout routine n.
hata bulma testi diagnostic test n.
hata bulma diagnostic n.
iç değer bulma interpolation n.
kaydı bulma hit n.
konum bulma position finding n.
kur bulma uyarısı setup detection notice n.
martensit son bulma sıcaklığı martensite finish temperature n.
öznitelik bulma feature extraction n.
radyo ile yön bulma direction finder n.
sesli bulma acoustic detection n.
simgesel hata bulma symbolic debugging n.
servis bulma uygulama profili service discovery application profile n.
sayısal sinyal işleme işlemlerinde kullanılan bir kenar bulma algoritması sobel n.
su bulma ünitesi water detection unit n.
su bulma birimi water detection unit n.
tamamlayıcısını bulma complementing n.
yankılı yer bulma echolocation n.
virüs bulma programı virus detection program n.
yer bulma position finding n.
virüs bulma programı virus detection utility n.
yanılgı bulma error detection n.
yer bulma çizgisi locating line n.
yer bulma çentiği locating notch n.
yön bulma direction finding n.
radyo veya radarlı yön bulma kurulumlarından oluşan kombinasyon fixer network n.
radyo veya radarlı yön bulma kurulumlarından oluşan kombinasyon fixer system n.
Computer
arkadaş bulma sitesi dating site n.
araştırma ve bulma search and seizure n.
aygıt bulma device discovery n.
bilgi bulma retrieval n.
bulma seçenekleri find options n.
çevrit bulma contour detection n.
çevrit bulma contour extraction n.
dinamik hata bulma ve giderme dynamic error debugging n.
hata bulma sistemi error detecting system n.
hata bulma testi diagnostic test n.
hata bulma checkout n.
hata bulma yordamı error detection routine n.
hata bulma diagnostic n.
hata bulma error detection n.
hata bulma yordamı checkout routine n.
kaynak dizini bulma hatası error finding the source directory n.
kaydı bulma hit n.
kullanıcı adlarını hesaplarını bulma finding user accounts n.
öznitelik bulma feature extraction n.
radyo ile yön bulma direction finder n.
servis bulma service discovery n.
sistem ortamını bulma hatası error locating system environment n.
servis bulma protokolü service discovery protocol n.
simgesel hata bulma symbolic debugging n.
tümlerini bulma complement n.
tamamlayıcısını bulma complementing n.
telsizle yön bulma radio direction finder n.
virüs bulma programı virus detection utility n.
virüs bulma programı virus detection program n.
Telecom
hatanın konumunu bulma fault localization n.
tekrarsız hata bulma error detection without repetition n.
uyduyla konum bulma satellite positioning n.
yön bulma direction finding n.
Electric
arıza bulma trouble shooting n.
frekans bulma syntony n.
Construction
dışa değer bulma extrapolation n.
Automotive
arıza bulma troubleshooting n.
Aeronautic
havada yön bulma aeronavigation n.
optik yön bulma optical direction finding n.
otomatik yön bulma sistemi automatic direction finding system n.
radyo yön bulma istasyonu radio direction finding station n.
yön bulma direction finding n.
Marine
spline fonksiyonu ile ara değer bulma spline interpolation n.
telsizle yön bulma radio direction finder n.
yön bulma teknikleri navigation techniques n.
yön bulma ve radyo haberleşme ekipmanı navigation and radio communication equipment n.
yön bulma teknikleri navigational techniques n.
yalnızca gündüz görülebilen yön bulma işareti veya yapısı daymark n.
yalnızca gündüz görülebilen yön bulma işareti veya yapısı daymark n.
Mining
mıknatıslı bir pusula ile baca açılacak yeri veya maden damarının eğimini bulma işlemi plumming n.
Medical
ara değeri bulma interpolation n.
başlangıç noktasını bulma traceback n.
doz bulma çalışması dose finding study n.
doz bulma dose-ranging n.
kaynağını bulma traceback n.
salgın hastalık veya zehirli bir maddeye maruz kalma gibi genel halk sağlığı konularında sorunun çıkış noktasını bulma çalışmaları traceback n.
Psychology
çözüm bulma deneyimi aha experience n.
kelime bulma word finding n.
Pharmaceutics
ortamdaki dumanı soluyarak kafa bulma contact high n.
Optics
gece karanlığında yansıyan ışınların polarizasyonundaki değişikliklerden kaynaklanan ve yön bulma açılarında hatalar ortaya çıkaran etki night effect n.
Math
dışdeğer bulma extrapolation n.
bilinmeyen büyüklüklerin değerini araştırma ve problem çözümlerinde bulma yöntemi zetetic method n.
fonksiyonun en büyük değerini bulma maximization n.
türev bulma derivation n.
içler dışlar çarpımı yaparak orantıdaki bilinmeyen değeri bulma golden rule n.
bir bilinmeyeni doğrudan araştırarak bulma yöntemiyle ilgili zetetic adj.
Chemistry
bulma sınırı limit of detection n.
Biology
yol bulma wayfinding
Zoology
(hayvanların doğuştan gelen) yön bulma kabiliyeti homing abilities n.
Tobacco
arıza bulma troubleshooting n.
Education
kariyer planlama ve iş bulma merkezi career planning and placement center n.
Linguistics
(konuşma veya yazı) uygun konu bulma süreci invention n.
Environment
anormal vuku bulma unusual occurrence n.
Military
bulma sahası detection domain n.
hedef bulma haritası target production map n.
istikamet bulma istasyonu direction finder station n.
istikamet bulma direction finding n.
koşarak hedef bulma orienteering n.
radar (radyo ile arama ve mesafe bulma aleti) radar (radio detecting and ranging) n.
standart mevki bulma sistemi standard positioning system n.
telsizle mesafe bulma radio range-finding n.
telsizle yön bulma radio direction finding n.
yer bulma kartı kontrolü location audit n.
yön bulma direction finding n.
nükleer silahın hedefi bulma ve beklenen düzeyde hasar verme olasılığı damage expectancy (nuclear) n.
Sport
su bulma becerisi bletonism n.
Card
kartlarla oynanan bir yazar bulma oyunu author n.
Wagering
içine bilye konmuş fincanı/yüksüğü bulma biçimindeki el çabukluğu oyunu thimble and pea [brit] n.
Latin
sonuçtan yola çıkarak sebebi bulma a posteriori adj.
Archaic
altın vb bulma striction n.
son bulma date n.
yolunu bulma shift n.
Slang
kafayı bulma inebriety n.
kafa bulma lolz n.
kafa bulma lulz n.
kapalı alanda kafayı bulma stinker n.
benimle kafa bulma don't fuck with me on this expr.
benimle kafa bulma don't fuck with me expr.
British Slang
kafa bulma piss-take n.
tesadüfen bir partner bulma trick (mainly gay use) n.
Modern Slang
estetik olarak çekici bulma aesthetic attraction n.
hem kadınları hem de erkekleri çekici bulma ambiphilia n.
boyu kendisininkinden farklı olan kişileri çekici bulma anasteemaphilia n.
boyu kendi boyundan daha uzun veya daha kısa olan kişileri çekici bulma anasteemaphilia n.
kendiyle arasında boy farkı olan kişileri çekici bulma anasteemaphilia n.