discretionary - Turkish English Dictionary
History

discretionary

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Meanings of "discretionary" in Turkish English Dictionary : 12 result(s)

English Turkish
General
discretionary adj. ihtiyari
discretionary adj. keyfi
discretionary adj. isteğe bağlı
discretionary adj. isteğe kalmış
discretionary adj. takdire bağlı
Informatics
discretionary adj. isteğe bağlı
Archaic
discretionary adj. sağduyulu
discretionary adj. ketum
discretionary adj. ağzı sıkı
discretionary adj. sır saklayan
discretionary adj. tedbirli
discretionary adj. ihtiyatlı

Meanings of "discretionary" with other terms in English Turkish Dictionary : 40 result(s)

English Turkish
General
discretionary power n. takdir yetkisi
discretionary power n. takdir hakkı
discretionary spending n. zorunlu olmayan harcamalar
Trade/Economic
discretionary account n. banka ya da komisyoncunun tam yetki ile kullanabileceği ihtiyat hesabı
discretionary trust n. gelir veya sermaye dağıtımı takdiri yetkisinin bazı durumlarda kurum yöneticilerinin elinde olduğu vakıf
discretionary income n. ihtiyari harcanabilir gelir
discretionary participation feature n. isteğe bağlı katılım şekli
discretionary clause n. isteğe bağlı koşul
discretionary income n. ihtiyari harcamalar fonu
discretionary spending power n. isteğe bağlı harcama gücü
discretionary spending n. ihtiyari harcamalar
discretionary spending power n. isteğe bağlı satın alma gücü
discretionary income n. keyfi kullanılabilecek gelir
discretionary fiscal policy n. önleyici maliye politikası
discretionary fund n. örtülü ödenek
discretionary portfolio management n. özel portföy yönetimi
discretionary capital n. örtülü sermaye
non-discretionary employee profit-sharing plan n. personel zorunlu kar paylaşım planı
discretionary costs n. takdire bağlı maliyetler
discretionary power n. takdir yetkisi
discretionary leave n. takdire bağlı izin
non-discretionary payments n. zorunlu ödemeler
discretionary costs n. yönetimce belirlenen maliyetler
non-discretionary employee profit- sharing plan n. zorunlu personel kar paylaşım planı
discretionary fiscal policy n. ihtiyari maliye politikası
consumer discretionary adj. tüketimi keyfi
consumer discretionary adj. ihtiyari tüketim kategorisi
Law
discretionary crime n. sınırlanmamış suç
discretionary proofs n. takdiri deliller
discretionary matter of extenuation n. takdiri tahfif sebebi
discretionary and expediency in turkish administrative jurisdiction n. türk idari yargısında yerindelik ve takdir yetkisi
discretionary act n. takdir yetkisi
discretionary mitigation n. takdiri indirim
discretionary and expediency n. yerindelik ve takdir yetkisi
Politics
discretionary housing benefit n. ihtiyari kira yardımı
misuse of discretionary fund n. örtülü ödenek yolsuzluğu
discretionary authority n. takdir otoritesi
Transportation
discretionary travel n. keyfekeder yolculuk
non-discretionary travel n. zorunlu yolculuk
Military
discretionary protection n. isteğe bağlı koruma