esir - Turkish English Dictionary
History

esir



Meanings of "esir" in English Turkish Dictionary : 27 result(s)

Turkish English
Common Usage
esir captive n.
esir prisoner n.
General
esir helot n.
esir thrall n.
esir capture n.
esir ether n.
esir slave n.
esir bondslave n.
esir bondman n.
esir bondsman n.
esir prisoner of war n.
esir bond slave n.
esir devotee n.
esir villein n.
esir serf n.
esir aether n.
esir caitive n.
esir détenu n.
esir influence n.
esir slavey n.
esir enslaved adj.
esir captivated [obsolete] adj.
esir mancipate [obsolete] adj.
Law
esir bondsman n.
Military
esir prisoner n.
esir captive n.
Archaic
esir sclave n.

Meanings of "esir" with other terms in English Turkish Dictionary : 127 result(s)

Turkish English
Common Usage
esir almak capture v.
General
esir ticareti slave trade n.
esir değişimi anlaşması cartel n.
esir alan kimse captor n.
esir alma capture n.
esir etme enslaving n.
esir tüccarı slaver n.
esir tutma slavery n.
esir eden enslaver n.
esir etme slave n.
esir kampı cage n.
esir tüccarı slave trader n.
esir kampı prison camp n.
esir alan kişi captor n.
esir taşıyan gemi slave ship n.
esir gemisi slave ship n.
esir sahibi slave master n.
vietnam esir kampı vietnamese prison camp n.
esir toplama yeri depot n.
esir çalışma kampı slave labor camp n.
esir çalışma kampı slave labour camp n.
esir alan capturer n.
esir edilme enthraldom n.
kadın esir détenue n.
esir alan kimse imprisoner n.
esir alma fang [obsolete] n.
esir etme inthrallment [obsolete] n.
esir olma inthrallment [obsolete] n.
esir tutulan şey prisoner n.
beyaz esir ticareti slaver n.
esir etmek capture v.
esir etmek captivate v.
esir düşmek be taken captured v.
esir almak latch on to somebody v.
esir etmek enthral v.
esir almak hold somebody captive v.
esir almak take prisoner v.
esir olmak be captured v.
esir etmek enslave v.
esir almak take captive v.
esir almak buttonhole v.
esir etmek enthrall v.
esir almak (birini bunaltmak vb) latch on v.
esir düşmek be taken prisoner v.
esir düşmek be captured v.
esir tutmak hold someone captive v.
esir tutulmak be kept captive v.
esir tutulmak be held captive v.
esir alınmak be imprisoned v.
esir tutmak keep someone captive v.
esir alınmak be taken captive v.
esir etmek hold by the button v.
esir tutmak hold captive v.
esir almak hold captive v.
esir tutulmak be in captivity v.
esir etmek make someone a slave v.
esir etmek enslave someone v.
tarafından esir alınmak be taken prisoner by v.
yeniden esir etmek reenslave v.
yeniden esir etmek re-enslave v.
esir etmek yoke v.
esir etmek unfree v.
esir etmek enslave v.
esir etmek enthral [obsolete] v.
esir almak bind v.
esir tutmak withhold [obsolete] v.
esir almak withhold [obsolete] v.
esir etmek own v.
esir etmek inthrall v.
esir almak seize v.
esir almak surprise v.
esir düşmüş captive adj.
esir edilmiş enthralled adj.
esir edilmiş enslaved adj.
esir olmayan yokeless adj.
esir edilmiş captured adj.
esir edilmemiş unenslaved adj.
esir edilmiş olan vassalled adj.
esir edilmiş mancipate [obsolete] adj.
esir edilmiş slave adj.
Phrasals
birini birine/bir şeye esir etmek stick someone with someone or something v.
esir etmek stick with v.
(birini) esir almak latch on to (someone) v.
Colloquial
(konuşma sırasında) esir almak bail up [australia] v.
Idioms
birisini esir tutmak keep someone captive v.
birisini esir tutmak hold someone captive v.
(birini/bir şeyi) esir almak grab (someone or something) by the throat v.
birini esir almak grab someone by the throat v.
esir almak yerine düşmanların hepsini öldürmek take no prisoners v.
birini esir almak buttonhole someone v.
birini/bir şeyi esir almak take someone/something by the throat v.
birine/bir şeye esir olmuş stuck with someone or something adj.
esir olmuş stuck with adj.
birini/bir şeyi esir almak grab someone/something by the throat
Law
beyaz esir ticareti white slavery n.
(roma'da) esir alınanların hür bireyler olarak öldüğünü varsayan yasal bir ilke postliminium n.
(roma'da) düşman tarafından esir alınan kimselerin hür bireyler olarak öldüğünü varsayan yasal bir ilke postliminy n.
Politics
esir devlet captive state n.
esir değişimi prisoner exchange n.
esir değişimi prisoner swap n.
esir değişimi yapmak exchange the prisoners v.
Marine
esir mübadele gemisi cartel ship n.
Mining
esir madenler captured mines n.
Physics
esir maddesi ether n.
History
savaş suçlularının gönderildiği bir alman esir kampı stalag n.
Military
açık esir kampı compound n.
esir mübadele gemisi cartel ship n.
esir mübadelesi exchange of prisoners n.
esir ve enterne sıra numarası internment serial number n.
esir kampı tali bölümü prisoner of war enclosure n.
esir muamelesi görmeyen personel protected personnel n.
geçici harp esir nezaret yeri prisoner of war cage n.
kayıp veya esir missing in action n.
tali harp esir kampı prisoner of war branch camp n.
tali esir kampı branch camp n.
ölen veya esir düşen askeri personel loss n.
(esir mübadelesi, düşmanlığı durdurulmasına ilişkin) düşman orduların komutanları arasında yapılan anlaşma convention n.
savaş esirinin belirtilen zamanda nezarete döneceğini veya onu esir alan kişilere karşı tekrar silahlanmayacağını bildirdiği yazılı taahhüt parole n.
Latin
küçük şeyler küçük ruhları esir alır parva leves capiunt animos expr.
Archaic
esir almak fang [obsolete] v.
esir etmek slave v.
esir almak surprise v.
esir almak surprize v.
esir edilmiş thrall adj.
Slang
(birini) esir alıp çene çalmak yak at (one) v.
(birini) esir alıp çene çalmak yack at (one) v.
Star Wars
esir-sınıfı orta boy uzay nakliyesi helot-class medium space transport n.