fidye - Turkish English Dictionary
History

fidye



Meanings of "fidye" in English Turkish Dictionary : 7 result(s)

Turkish English
Common Usage
fidye ransom n.
General
fidye ransom money n.
fidye redemption n.
fidye raunsoun [obsolete] n.
fidye geld n.
Trade/Economic
fidye ransom n.
Law
fidye ransom n.

Meanings of "fidye" with other terms in English Turkish Dictionary : 70 result(s)

Turkish English
General
fidye ile kurtarma ransom n.
fidye ile kurtulma ransom n.
fidye mektubu a ransom note n.
fidye verip kurtaran ransomer n.
fidye isteme ransom demand n.
fidye karşılığı bırakma ransoming n.
fidye talebi ransom demand n.
(birini) fidye ile kurtaran ransomer n.
fidye ödeyerek kurtarma ransoming n.
fidye alarak serbest bırakma ransoming n.
fidye ile kurtarma ransoming n.
fidye ile kurtulma ransoming n.
fidye ödenerek kurtulabilirlik redeemability n.
fidye ödenerek kurtulabilirlik redeemableness n.
fidye ödeyerek kurtaran kimse redeemer n.
fidye ödenerek kurtarılan kimse redemptionary n.
fidye ödeyerek geri alan kimse redemptioner n.
fidye ile ilgili redemptive n.
fidye vererek kurtarmak redeem v.
fidye istemek demand a ransom from somebody v.
fidye alarak serbest bırakmak ransom v.
fidye ile kurtarmak ransom v.
fidye vermek pay a ransom v.
fidye karşılığı bırakmak ransom v.
fidye ödeyerek kurtarmak ransom v.
fidye verip kurtarmak ransom v.
fidye verip kurtarmak redeem v.
fidye vermek pay a ransom for v.
fidye için birini kaçırmak kidnap v.
fidye istemek demand a ransom v.
fidye almak levy a ransom v.
fidye pazarlığı yapmak negotiate a ransom v.
fidye ile serbest bırakmak borrow [obsolete] v.
(genellikle fidye için) köpek kaçırmak dognap v.
fidye ödeyerek kurtarılan ransomed adj.
fidye ödenen ransomed adj.
fidye için kaldırılmış kidnaped adj.
fidye için kaldırılmış kidnapped adj.
fidye ödenerek kurtarılabilir ransomable adj.
fidye ödenerek kurtarılamaz ransomless adj.
fidye ödenerek serbest bırakılabilir ransomable adj.
fidye ödenebilir ransomable adj.
fidye ödenen redeemed adj.
fidye ödenerek kurtarılan redeemed adj.
fidye ödeyerek kurtaran redeeming adj.
fidye ödenerek kurtarılamaz redeemless adj.
fidye ödenerek kurtulunabilir redemptible adj.
fidye ile ilgili redemptional adj.
fidye ile ilgili redemptory adj.
Idioms
birini fidye/için rehin (rehine olarak) tutmak/alıkoymak hold someone for ransom v.
fidye için rehin (rehine olarak) tutmak/alıkoymak hold for ransom v.
fidye için rehin (rehine olarak) tutmak/alıkoymak hold someone or something to ransom v.
Trade/Economic
fidye vererek kurtarmak buy off v.
fidye verip kurtarılamaz unredeemable adj.
Law
fidye ödeyerek kurtarma re-demption n.
fidye amacıyla adam kaçırma kidnapping for ransom n.
vassalın lorda fidye olarak ödediği haracı talep etmek pray aid v.
vassalın lorda fidye olarak ödediği haracı talep etmek pray in aid v.
fidye ödenmemiş unransomed adj.
fidye ödenerek kurtarılmamış unransomed adj.
Politics
fidye için alıkoymak kidnap v.
Insurance
fidye sigortası ransom insurance n.
fidye ve kaçırma ransom and kidnap n.
kaçırma ve fidye kidnap and ransom n.
kaçırma ve fidye sigortası kidnap and ransom insurance n.
Computer
fidye yazılım ransomware n.
kullanıcının programa yeniden giriş yapabilmesi için belirli bir fidye tutarı ödeyene kadar kullanıcının bilgisayarını etkisiz hale getiren yazılım ransomware n.
Religious
(yahudilikte) anne-babanın ilk doğan erkek çocuğuna karşılık sembolik bir fidye ödediği dini tören redemption n.
fidye-i necat salvation ransom n.
Military
fidye karşılığı rehin almak hold someone at a ransom v.