görevi olmak - Turkish English Dictionary
History

görevi olmak



Meanings of "görevi olmak" in English Turkish Dictionary : 1 result(s)

Turkish English
Idioms
görevi olmak be duty bound v.

Meanings of "görevi olmak" with other terms in English Turkish Dictionary : 28 result(s)

Turkish English
General
bitirilmeyi bekleyen çok sayıda görevi olmak have a lot on one's plate v.
Phrasals
(birinin) sorumluluğu/görevi olmak fall on (someone or something) v.
(birinin) sorumluluğu/görevi olmak fall upon (someone) v.
birinin görevi/sorumluluğu olmak fall upon someone v.
birinin görevi/sorumluluğu olmak fall on someone v.
(birinin) görevi/sorumluluğu olmak fall onto (someone) v.
(birinin) görevi/sorumluluğu olmak fall on (someone) v.
birinin sorumluluğu/görevi olmak fall to someone v.
birinin sorumluluğu/görevi olmak fall to (one) v.
Colloquial
(birinin) görevi olmak be down to (one) v.
(birinin) görevi olmak be up to (one) v.
birinin görevi olmak be up to somebody v.
Idioms
görevi/sorumluluğu/ üstüne düşen bir rol/işlev (olmak) a part to play n.
bir görevi ya da işi ilk kez yapıyor olmak make (one's) bow v.
zor bir görevi olmak have one's work cut out v.
(bir işi/görevi yapmak için) enerjisi/isteği/arzusu olmak work up a head of steam v.
(bir işi/görevi yapmak için) enerjisi/isteği/arzusu olmak build up a head of steam v.
aynı anda başka bir rolü/görevi daha olmak wear another hat v.
birden fazla görevi/rolü olmak wear several hats v.
birkaç rolü/görevi birden olmak wear several hats v.
(bir işi/görevi yapmak için) enerjisi/isteği/arzusu olmak build up/work up a head of steam v.
(birinin) sorumluluğu/görevi olmak fall to (one's) lot v.
birinin sorumluluğu/görevi olmak fall to someone's lot v.
zor bir görevi olmak have one's work cut out for (one) v.
görevi/sorumluluğu/ üstüne düşen bir rol/işlev (olmak) have a part to play v.
(bir şeyde) görevi/sorumluluğu/üstüne düşen bir rol/işlev (olmak) have a part to play (in something) v.
birinin işi/görevi zor olmak have one's work cut out for one v.
bir görevi ya da işi ilk kez yapıyor olmak make your bow v.