Turkish - English
Turkish - English
German - English
French - English
Spanish - English
English Synonyms
Synonyms
About Us
Tools
Resources
Contact
Login / Register
Turn off the lights
Türkçe
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyms
Tools
About Us
Resources
Contact
Login / Register
EN-TR
Turkish - English
German - English
Spanish - English
French - English
English Synonyms
Turkish - English
French - English
Spanish - English
German - English
History
hammer
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
Meanings of
"hammer"
in Turkish English Dictionary : 74 result(s)
Category
English
Turkish
Common Usage
1
Common Usage
hammer
n.
çekiç
General
2
General
hammer
n.
çekiç
3
General
hammer
n.
çekiç gibi vuran kimse
4
General
hammer
n.
saat çanını çalan alet
5
General
hammer
n.
müzayedeci tokmağı
6
General
hammer
n.
bozulan şey
7
General
hammer
n.
mahvolan şey
8
General
hammer
n.
zarar veren kimse
9
General
hammer
v.
saldırmak
10
General
hammer
v.
çekiçle işlemek
11
General
hammer
v.
yumruklamak
12
General
hammer
v.
çakmak
13
General
hammer
v.
ağır yenilgiye uğratmak
14
General
hammer
v.
çekiçle vurmak
15
General
hammer
v.
çekiçlemek
16
General
hammer
v.
işlemek
17
General
hammer
v.
hızlı atmak
18
General
hammer
v.
dövmek
19
General
hammer
v.
çekiçle çakmak
20
General
hammer
v.
(fiyat) indirmek
21
General
hammer
v.
(fiyat) kırmak
22
General
hammer
v.
(birine) devamlı zarar vermek
23
General
hammer
v.
sözlü saldırıda bulunmak
24
General
hammer
v.
yumruklamak
25
General
hammer
v.
devamlı uğraşmak
26
General
hammer
v.
yinelemek
27
General
hammer
v.
pekiştirmek
28
General
hammer
v.
ısrar etmek
29
General
hammer
v.
durmaksızın çalışmak
30
General
hammer
v.
pürüzsüzleştirmek
Colloquial
31
Colloquial
hammer
v.
(bir şeyi) yapmaya devam etmek
32
Colloquial
hammer
v.
bozguna uğratmak
Trade/Economic
33
Trade/Economic
hammer
v.
borcunu ödemeyen kimsenin londra borsası üyeliğinden atıldığını ilan etmek
Law
34
Law
hammer
n.
yargıç çekici
Technical
35
Technical
hammer
n.
balyoz
36
Technical
hammer
n.
çekiç
37
Technical
hammer
n.
çeküle vurma
38
Technical
hammer
n.
kazıkçakar
39
Technical
hammer
n.
şahmerdan
40
Technical
hammer
n.
tokmak
41
Technical
hammer
v.
çekiçlemek
42
Technical
hammer
v.
çekişlemek
43
Technical
hammer
v.
çekiçle dövmek
44
Technical
hammer
v.
çekiçle vurmak
45
Technical
hammer
v.
dövmek
46
Technical
hammer
v.
tokmaklamak
47
Technical
hammer
v.
(özellikle çivilerle) monte etmek
48
Technical
hammer
v.
sabitlemek
Computer
49
Computer
hammer
n.
çekiç
Automotive
50
Automotive
hammer
n.
çekiç
51
Automotive
hammer
n.
hızlı sürücü
52
Automotive
hammer
v.
dövmek
Medical
53
Medical
hammer
n.
çekiç kemiği
Anatomy
54
Anatomy
hammer
n.
çekiçkemiği
Military
55
Military
hammer
n.
horoz (silahta)
56
Military
hammer
n.
horoz
Hunting
57
Hunting
hammer
n.
horoz
58
Hunting
hammer
n.
revolverdeki horoz parçacığı
Sport
59
Sport
hammer
n.
çekiç atma için kullanılan 7.2 kilogramlık madeni top
60
Sport
hammer
n.
frizbide bir atma stili
61
Sport
hammer
n.
west ham united takımı ile bağlantılı kimse
62
Sport
hammer
v.
sertçe vurmak
63
Sport
hammer
v.
abanmak
Music
64
Music
hammer
n.
çekiçleme
65
Music
hammer
n.
akort çekici
66
Music
hammer
n.
perküsyon aletlerini çalmak için kullanılan yuvarlak başlı tokmak
67
Music
hammer
n.
perküsyon tokmağı
Engineering
68
Engineering
hammer
n.
çekiç benzeri alet
Slang
69
Slang
hammer
n.
hızlandırıcı
70
Slang
hammer
v.
hırpalamak
71
Slang
hammer
v.
cezalandırmak
72
Slang
hammer
v.
sopa çekmek
British Slang
73
British Slang
hammer
v.
abartmak
74
British Slang
hammer
v.
bokunu çıkarmak
Meanings of
"hammer"
with other terms in English Turkish Dictionary : 500 result(s)
Category
English
Turkish
General
1
General
pick hammer
n.
martopikör
2
General
hammer and sickle
n.
orak çekiç
3
General
hand hammer
n.
el çekici
4
General
caulking hammer
n.
kalafat çekici
5
General
tack hammer
n.
çekiç
6
General
claw hammer
n.
domuz tırnağı çekiç
7
General
hammer mill
n.
çekiçli değirmen
8
General
sledge hammer
n.
varyos
9
General
yellow hammer
n.
sarıcık
10
General
forge hammer
n.
demirci çekici
11
General
hammer head
n.
çekiç başı
12
General
steam hammer
n.
şahmerdan
13
General
water hammer
n.
su çekici
14
General
peen hammer
n.
sivri uçlu çekiç
15
General
peen hammer
n.
keski
16
General
peen hammer
n.
keski çekiç
17
General
emergency hammer
n.
acil durum çekici
18
General
emergency hammer
n.
imdat çekici
19
General
hammer [obsolete]
n.
kapı tokmağı
20
General
hammer blow
n.
büyük şok
21
General
hammer blow
n.
büyük aksaklık
22
General
sledge-hammer
n.
balyoz
23
General
beat with a hammer
v.
balta ile vurmak
24
General
hammer away
v.
durmadan çalışmak
25
General
hammer away
v.
kafa yormak
26
General
bring to the hammer
v.
açık artırmada satmak
27
General
hammer an idea into someone's head
v.
bir fikri birinin kafasına sokmak
28
General
go at it hammer and tongs
v.
kapışmak
29
General
flat-hammer
v.
çekiçle düzlemek
30
General
hammer out
v.
-e şekil vermek
31
General
hammer out
v.
tartışarak çözümlemek
32
General
hammer toe
v.
çekiç parmak
33
General
bring to hammer
v.
mezada çıkarmak
34
General
hammer [uk] [dialect]
v.
tereddüt ederek konuşmak
35
General
having a hammer
adj.
çekiçli
36
General
hammer-shaped
adj.
çekiç şeklinde
37
General
hammer and tongs
adv.
şiddetle
38
General
hammer and tongs
adv.
harıl harıl
39
General
hammer and tongs
adv.
olanca gücüyle
Phrasals
40
Phrasals
hammer something out
v.
anlaşmaya varmak
41
Phrasals
hammer something down
v.
çivilemek
42
Phrasals
hammer something out
v.
piyanoda bir şeyler çalmak
43
Phrasals
hammer something down
v.
tüm etrafını çivilemek
44
Phrasals
hammer home something
v.
(bir konunun iyice anlaşılması için) konunun tekrar üzerinden geçmek
45
Phrasals
hammer something home
v.
(bir konunun iyice anlaşılması için) konunun tekrar üzerinden geçmek
46
Phrasals
hammer on
v.
arka arkaya vurmak
47
Phrasals
hammer on
v.
vurup durmak
48
Phrasals
hammer on
v.
üstüne çakmak
49
Phrasals
hammer on
v.
çakarak sabitlemek
50
Phrasals
hammer on
v.
çakmak
51
Phrasals
hammer on
v.
telli bir enstrümanda bir notadan diğerine kaymak
52
Phrasals
hammer on
v.
glissando yapmak
53
Phrasals
hammer on someone or something
v.
birine/bir şeye vurmak
54
Phrasals
hammer on someone or something
v.
birine/bir şeye üst üste vurmak
55
Phrasals
hammer on someone or something
v.
birini/bir şeyi dövmek
56
Phrasals
hammer on someone or something
v.
birini/bir şeyi pataklamak
57
Phrasals
hammer something onto something
v.
bir şeyi bir şeye çakarak takmak
58
Phrasals
hammer something onto something
v.
bir şeyi bir şeye vurarak takmak
59
Phrasals
hammer something on
v.
bir şeyi bir şeye çakarak takmak
60
Phrasals
hammer something on
v.
bir şeyi bir şeye vurarak takmak
61
Phrasals
hammer something into something
v.
bir şeyi bir şeye çakmak
62
Phrasals
hammer something into something
v.
bir şeyi bir şeye vurarak/çakarak sokmak
63
Phrasals
hammer something into something
v.
bir şeyi bir şeye çekiçle çakmak
64
Phrasals
hammer something in
v.
bir şeyi bir şeye çakmak
65
Phrasals
hammer something in
v.
bir şeyi bir şeye vurarak/çakarak sokmak
66
Phrasals
hammer something in
v.
bir şeyi bir şeye çekiçle çakmak
67
Phrasals
hammer into
v.
-e çakmak
68
Phrasals
hammer into
v.
'-e vurarak/çakarak sokmak
69
Phrasals
hammer into
v.
'-e çekiçle çakmak
70
Phrasals
hammer away
v.
bir şeye arka arkaya vurmak
71
Phrasals
hammer away
v.
bir şey hakkında sürekli konuşmak
72
Phrasals
hammer down
v.
bir şeyi sabitlemek için çekiç kullanmak
73
Phrasals
hammer (something) into (one's) head
v.
(bir şeyi birinin) kafasına zorla sokmak
74
Phrasals
hammer (something) into (one's) head
v.
(bir şeyi birinin) kafasına sokmaya çalışmak
75
Phrasals
hammer (something) into (one's) head
v.
(bir şeyi birinin) kafasına çaka çaka öğretmek/sokmak
76
Phrasals
hammer (something) into (one's) head
v.
(bir şeyi) tekrar ede ede (birinin) kafasına sokmak
77
Phrasals
hammer (something) into (someone or something)
v.
(bir şeyi birinin kafasına/bir şeye) vura vura/zorla sokmak
78
Phrasals
hammer at (something)
v.
(bir konu) üzerinde tekrar tekrar konuşmak
79
Phrasals
hammer at (something)
v.
(bir konuyu, soruyu) sürekli tekrarlamak
80
Phrasals
hammer at (something)
v.
(bir iş) üzerinde durmadan uğraşmak
81
Phrasals
hammer at (something)
v.
(bir şey) üzerinde azimle çalışmak
82
Phrasals
hammer at (something)
v.
(bir şeyi, kapıyı) yumruklamak
83
Phrasals
hammer at (something)
v.
(bir şeye) gürültüyle vurup durmak
84
Phrasals
hammer at (something)
v.
(bir şeye) kafa yormak
85
Phrasals
hammer at (something)
v.
sürekli aynı şeyi tekrarlamak
86
Phrasals
hammer onto
v.
-e çakarak takmak
87
Phrasals
hammer onto
v.
'-e vurarak takmak
Phrases
88
Phrases
between the hammer and the anvil
expr.
çok zor durumda
89
Phrases
between the hammer and the anvil
expr.
çok müşkül bir durumda
90
Phrases
between the hammer and the anvil
expr.
iki ateş arasında
Proverb
91
Proverb
if you have a hammer, everything looks like a nail
çekiç elindeyse her şey çivi olur
92
Proverb
to a man with a hammer, everything looks like a nail
elinde çekiç olan herşeyi çivi görür
93
Proverb
if all you have is a hammer, everything looks like a nail
çekiç elindeyse her şey çivi olur
94
Proverb
if all you have is a hammer, everything looks like a nail
elinde sadece çekiç varsa her şey çivi olur
Colloquial
95
Colloquial
claw hammer
n.
frak
96
Colloquial
claw hammer
n.
kuyruklu ceket
97
Colloquial
hammer a beer
v.
bira yuvarlamak
98
Colloquial
hammer some beers
v.
bira yuvarlamak
99
Colloquial
hammer-headed
adj.
salak
100
Colloquial
hammer-headed
adj.
dangalak
101
Colloquial
hammer-headed
adj.
mankafa
Idioms
102
Idioms
sledge-hammer argument
n.
balyoz gibi argüman
103
Idioms
sledge-hammer argument
n.
yıkıp geçecek argüman
104
Idioms
the hammer falls
n.
kararın açıklanması
105
Idioms
hammer and sickle
n.
komünist parti amblemi
106
Idioms
hammer and sickle
n.
zaman zaman komünizm yerine kullanılan bir tabir
107
Idioms
go under the hammer
v.
açık artırma ile satılmak
108
Idioms
be under the hammer
v.
açık artırmada olmak
109
Idioms
come under the hammer
v.
açık artırmada satılmak
110
Idioms
go under the hammer
v.
açık artırmada satılmak
111
Idioms
come under the hammer
v.
açık artırmaya çıkarılmak
112
Idioms
go under the hammer
v.
açık artırmaya çıkarılmak
113
Idioms
be under the hammer
v.
açık artırmayla satılmak
114
Idioms
hammer away at
v.
azimle uğraşmak
115
Idioms
be at hammer and tongs
v.
birbirine girmek
116
Idioms
go at it hammer and tongs
v.
birbirini yemek
117
Idioms
hammer out
v.
bir sonuca ulaşmak
118
Idioms
it's raining pitchforks and hammer handles
v.
bardaktan boşalırcasına yağmak
119
Idioms
hammer away at
v.
bir şey üzerinde çok çalışmak
120
Idioms
it's raining pitchforks and hammer handles
v.
bardaktan boşanırcasına yapmak
121
Idioms
be at it hammer and tongs
v.
birbirini yemek
122
Idioms
go at hammer and tongs
v.
birbirine girmek
123
Idioms
hammer at
v.
çok gürültü yapmak
124
Idioms
go at it hammer and tongs
v.
çok uğraşmak
125
Idioms
hammer at
v.
çok ses yapmak
126
Idioms
hammer at
v.
dangır dungur ses çıkartmak
127
Idioms
hammer away at
v.
dört elle sarılmak
128
Idioms
be at hammer and tongs
v.
çok gürültülü ve şiddetle kavga etmek
129
Idioms
go at hammer and tongs
v.
dalaşmak
130
Idioms
go at hammer and tongs
v.
çok gürültülü ve şiddetle kavga etmek
131
Idioms
be at hammer and tongs
v.
dalaşmak
132
Idioms
be at it hammer and tongs
v.
çok uğraşmak
133
Idioms
be at it hammer and tongs
v.
harıl harıl çalışmak
134
Idioms
go at it hammer and tongs
v.
harıl harıl çalışmak
135
Idioms
hammer out
v.
her türlü ayrıntı üzerinde düşünüp karara varmak
136
Idioms
hammer into
v.
kafasına çakmak
137
Idioms
go under the hammer
v.
müzayedeye çıkarılmak
138
Idioms
go under the hammer
v.
mezatta satılmak
139
Idioms
come under the hammer
v.
müzayedeye çıkarılmak
140
Idioms
hammer into
v.
kafasına sokmaya çalışmak
141
Idioms
go under the hammer
v.
müzayede ile satılmak
142
Idioms
hammer at
v.
korkunç gürültü çıkarmak
143
Idioms
the hammer falls
v.
neticeye varılmak
144
Idioms
come under the hammer
v.
müzayede ile satılmak
145
Idioms
be at hammer and tongs
v.
şiddetle kavga etmek
146
Idioms
hammer something out
v.
soruna çözüm bulmak
147
Idioms
go at hammer and tongs
v.
şiddetle kavga etmek
148
Idioms
go at it hammer and tongs
v.
şiddetle kavga etmek
149
Idioms
go at it hammer and tongs
v.
saç saça başa kavga etmek
150
Idioms
fight someone hammer and tongs
v.
şiddetle kavga etmek
151
Idioms
go at it hammer and tongs
v.
son derece çetin bir mücadele vermek
152
Idioms
hammer out
v.
şekil vermek
153
Idioms
fight someone hammer and tongs
v.
saç saça başa kavga etmek
154
Idioms
go at it hammer and tongs
v.
saç saça başa birbirine girmek
155
Idioms
hammer out something
v.
soruna çözüm bulmak
156
Idioms
fight someone or something hammer and tongs
v.
saç saça başa birbirine girmek
157
Idioms
fight someone or something hammer and tongs
v.
son derece çetin bir mücadele vermek
158
Idioms
hammer away at
v.
sürekli aynı şeyi tekrarlamak
159
Idioms
hammer something home
v.
tekrar tekrar söylemek
160
Idioms
hammer home something
v.
tekrar tekrar söylemek
161
Idioms
hammer into
v.
tekrarlayarak öğretmeye çalışmak
162
Idioms
hammer something home
v.
üzerine basa basa söylemek
163
Idioms
hammer someone in
v.
(bilgiyi/uyarıyı vb) birinin kafasına sokmak
164
Idioms
hammer home something
v.
üzerine basa basa söylemek
165
Idioms
be at it hammer and tongs
v.
var gücüyle çabalamak
166
Idioms
hammer something home
v.
vurgulamak
167
Idioms
hammer away at
v.
üzerine basa basa tekrarlamak
168
Idioms
hammer home something
v.
vurgulamak
169
Idioms
hammer away at someone
v.
(özellikle sorgulamada) birini soru yağmuruna tutmak
170
Idioms
hammer something into someone
v.
(bilgiyi/uyarıyı vb) birinin kafasına sokmak
171
Idioms
go at it hammer and tongs
v.
var gücüyle çabalamak
172
Idioms
hammer out
v.
uzun tartışmalardan sonra sonuca bağlamak
173
Idioms
put the hammer down
v.
gazı köklemek
174
Idioms
put the hammer down
v.
son hız gitmek
175
Idioms
put the hammer down
v.
gaza basmak
176
Idioms
hammer away at (something)
v.
(çentiği, çıkıntıyı) çekiçle döverek düzeltmek
177
Idioms
hammer away at (something)
v.
(eti) döverek yumuşatmak
178
Idioms
hammer away at (something)
v.
(bir şey) üzerinde azimle çalışmak
179
Idioms
hammer away at (something)
v.
(bir iş) üzerinde durmadan uğraşmak
180
Idioms
hammer away at (something)
v.
(bir sorunu) halletmeye/çözmeye devam etmek
181
Idioms
hammer away at (something)
v.
(bir konu) üzerinde tekrar tekrar konuşmak
182
Idioms
hammer away at (something)
v.
(bir konuyu) sürekli tekrarlamak
183
Idioms
hammer (something) into (one's) thick skull
v.
(bir şeyi birinin) kafasına çaka çaka öğretmek/sokmak
184
Idioms
hammer (something) into (one's) thick skull
v.
(bir şeyi birinin) aklına iyice sokmak
185
Idioms
hammer (something) into (one's) thick skull
v.
(bir şeyi) tekrar ede ede (birinin) kafasına sokmak
186
Idioms
hammer (something) into (one's) thick skull
v.
(bir şeyi birinin) kalın kafasına iyice sokmak
187
Idioms
be at (one) hammer and tongs
v.
(biriyle) uğraşmak
188
Idioms
be at (one) hammer and tongs
v.
(biriyle) kapışmak
189
Idioms
be at (one) hammer and tongs
v.
(biriyle) kavga etmek
190
Idioms
be at (one) hammer and tongs
v.
(biriyle) dalaşmak
191
Idioms
be at (one) hammer and tongs
v.
(birine) girişmek
192
Idioms
be at (one) hammer and tongs
v.
(birinin) saçını başını yolmak
193
Idioms
be at (one) hammer and tongs
v.
(birine) saç saça baş başa girmek
194
Idioms
be at (one) hammer and tongs
v.
(birine) tekme tokat dalmak
195
Idioms
be at somebody/something hammer and tongs
v.
saç saça baş başa birbirine girmek
196
Idioms
be at somebody/something hammer and tongs
v.
birbirine girmek
197
Idioms
be at somebody/something hammer and tongs
v.
bağırış çağırış kavga etmek
198
Idioms
be at somebody/something hammer and tongs
v.
birine/bir şeye dalmak
199
Idioms
be at somebody/something hammer and tongs
v.
birbiriyle dalaşmak
200
Idioms
go at somebody/something hammer and tongs
v.
saç saça baş başa birbirine girmek
201
Idioms
go at somebody/something hammer and tongs
v.
birbirine girmek
202
Idioms
go at somebody/something hammer and tongs
v.
bağırış çağırış kavga etmek
203
Idioms
go at somebody/something hammer and tongs
v.
birine/bir şeye dalmak
204
Idioms
go at somebody/something hammer and tongs
v.
birbiriyle dalaşmak
205
Idioms
hammer something home (to somebody)
v.
(birinin) bir şeyin önemini anlamasını sağlamak
206
Idioms
hammer something home (to somebody)
v.
(birinin) bir şeyi iyice anlamasını sağlamak
207
Idioms
hammer something home (to somebody)
v.
(birine) bir şeyi iyice öğretmek
208
Idioms
hammer something home (to somebody)
v.
(birine) bir şeyi tekrar tekrar söylemek
209
Idioms
hammer something home (to somebody)
v.
(birine) bir şeyi vurgulamak
210
Idioms
hammer something home (to somebody)
v.
(birine) bir şeyi üzerine basa basa söylemek
211
Idioms
drive/hammer something home
v.
(bir konunun iyice anlaşılması için) konunun tekrar üzerinden geçmek
212
Idioms
drive/hammer something home
v.
tekrar tekrar söylemek
213
Idioms
drive/hammer something home
v.
vurgulamak
214
Idioms
drive/hammer something home
v.
üzerine basa basa söylemek
215
Idioms
fight hammer and tongs
v.
şiddetle kavga etmek
216
Idioms
fight hammer and tongs
v.
saç saça baş başa kavga etmek
217
Idioms
fight hammer and tongs
v.
son derece çetin bir mücadele vermek
218
Idioms
fight hammer and tongs
v.
saç saça baş başa birbirine girmek
219
Idioms
go at (one) hammer and tongs
v.
(birine) var gücüyle saldırmak
220
Idioms
go at (one) hammer and tongs
v.
(birini) fena haşlamak
221
Idioms
go at (one) hammer and tongs
v.
(birinin) çok üstüne gitmek
222
Idioms
go at (one) hammer and tongs
v.
(birine) ağzına geleni saymak
223
Idioms
go at (one) hammer and tongs
v.
(birine) fena azarlamak
224
Idioms
hammer home
v.
iyice anlaşılması için konunun tekrar üzerinden geçmek
225
Idioms
hammer home
v.
tekrar tekrar söylemek
226
Idioms
hammer home
v.
vurgulamak
227
Idioms
hammer home
v.
üzerine basa basa söylemek
228
Idioms
hammer home
v.
öneminin anlaşılmasını sağlamak
229
Idioms
hammer home
v.
iyice anlaşılmasını sağlamak
230
Idioms
hammer into and pound into
v.
-e çakmak
231
Idioms
hammer into and pound into
v.
'-e vurarak/çakarak sokmak
232
Idioms
hammer into and pound into
v.
'-e çekiçle çakmak
233
Idioms
hammer into and pound into
v.
kafasına sokmaya çalışmak
234
Idioms
hammer into and pound into
v.
kafasına çakmak
235
Idioms
hammer into and pound into
v.
tekrarlayarak öğretmeye çalışmak
236
Idioms
hammer out an agreement
v.
bir anlaşmaya varmak
237
Idioms
under the hammer
expr.
açık artırmada
Speaking
238
Speaking
it's raining pitchforks and hammer handles
expr.
bardaktan boşalırcasına yağmur yağıyor
239
Speaking
it's raining pitchforks and hammer handles
expr.
bardaktan boşanırcasına yağmur yağıyor
240
Speaking
do you know where the hammer is at?
expr.
çekicin nerede olduğunu biliyor musun?
Trade/Economic
241
Trade/Economic
hammer price
n.
mezat fiyatı
242
Trade/Economic
hammer price
n.
londra borsasından atılan üyenin sözleşmesi için uzlaşma fiyatı
243
Trade/Economic
come under the hammer
v.
açık artırma ile satılmak
244
Trade/Economic
bring something under the hammer
v.
açık artırma ile satmak
Politics
245
Politics
hammer and sickle
n.
orak çekiç sembollü bayrak
246
Politics
hammer and sickle
n.
komünist bayrağı
247
Politics
hammer out a difficulty
v.
anlaşmazlığı gidermek
Industry
248
Industry
shingling hammer
n.
düzenekle hareket edip işlenmemiş demiri cürufundan ayıran ağır çekiç
Technical
249
Technical
raising hammer
n.
yüzü yuvarlatılmış bir tür çekiç
250
Technical
air hammer
n.
deler çekiç
251
Technical
air hammer
n.
kaya matkabı
252
Technical
air hammer
n.
kaya delgi tabancası
253
Technical
rawhide hammer
n.
yüzeye zarar vermemek için kullanılan metal çekiç türü
254
Technical
nose hammer
n.
burun çekici
255
Technical
helve hammer
n.
şahmerdan
256
Technical
helve hammer
n.
haddehane çekici
257
Technical
sledge hammer
n.
ağır çekiç
258
Technical
peen hammer
n.
ağızlı çekiç
259
Technical
claw hammer
n.
arka ucu çatallı çekiç
260
Technical
jack hammer
n.
basınçlı delgi
261
Technical
diamond hammer
n.
baklavalı çekiç
262
Technical
hammer tongs
n.
baskı kıskacı
263
Technical
lathing hammer
n.
bağdadi çekici
264
Technical
sledge hammer handle
n.
balyoz sapı
265
Technical
compressed air hammer
n.
basınçlı hava tabancası
266
Technical
heading hammer
n.
baş dövme çekici
267
Technical
copper sledge hammer
n.
bakır balyoz
268
Technical
sledge hammer
n.
balyoz
269
Technical
print hammer
n.
basma çekici
270
Technical
compressed air hammer
n.
basınçlı hava ile çalıştırılan küçük hava tabancası
271
Technical
collar hammer beam
n.
bilezikli çekiç kirişi
272
Technical
steam hammer
n.
buharlı şahmerdan
273
Technical
drop steam hammer
n.
buharlı dövme çekici
274
Technical
steam hammer
n.
buhar çekici
275
Technical
bush hammer
n.
bucarda
276
Technical
ballpeen hammer
n.
bir tarafı yarımküre şeklinde metal ve benzeri nesneleri dövmek için kullanılan çekiç
277
Technical
ball-peen hammer
n.
bir tarafı yarımküre şeklinde metal ve benzeri nesneleri dövmek için kullanılan çekiç
278
Technical
steam hammer
n.
buharlı çekiç
279
Technical
double-acting piling hammer
n.
çift etkili şahmerdan
280
Technical
ball pin hammer
n.
conta çekici
281
Technical
hammer tool
n.
çekiç takımı
282
Technical
claw hammer
n.
çatal çekiç
283
Technical
hammer-type vibrator
n.
çekiçli titreştirici
284
Technical
hammer welding
n.
çekiçli kaynak
285
Technical
hammer mill screen
n.
çekiçli değirmen eleği
286
Technical
hammer beam
n.
çekiç başlığı
287
Technical
hammer punch
n.
çekiçzımba
288
Technical
hammer welding
n.
çekiçli kaynaklama
289
Technical
lathing hammer
n.
çıta keseri
290
Technical
hammer crusher
n.
çekiçli kırıcı
291
Technical
double-acting hammer
n.
çift vuruşlu çekiç
292
Technical
hammer for breaking window
n.
cam kırma çekici
293
Technical
enlarging hammer
n.
çekme çekici
294
Technical
hammer head
n.
çekiç başı
295
Technical
hammer hard
n.
çekiçlemeli sertleştirilmiş
296
Technical
hammer mill
n.
çekiçli öğütücü
297
Technical
hammer drilling machine for minerals
n.
çekiçli maden kırma makinesi
298
Technical
hammer forging
n.
çekiçlenmiş parça
299
Technical
cross hammer mill
n.
çapraz çekiçli değirmen
300
Technical
steel hammer
n.
çelik çekiç
301
Technical
claw hammer
n.
çatal ağızlı çekiç
302
Technical
double-acting hammer
n.
çift etkili çekiç
303
Technical
hammer mark
n.
çekiç izi
304
Technical
hammer shield
n.
çekiç siperi
305
Technical
hammer clip
n.
çekiç sapı
306
Technical
hammer test
n.
çekiç deneyi
307
Technical
double acting steam hammer
n.
çift vuruşlu buharlı şahmerdan
308
Technical
hammer forging product
n.
çekiçli dövme ürünü
309
Technical
hammer axe
n.
çekiçli balta
310
Technical
double face hammer
n.
çift ağızlı çekiç
311
Technical
hammer forging
n.
çekiçli dövme
312
Technical
hammer mill
n.
çekicli değirmen
313
Technical
hammer mill
n.
çekiçli değirmen
314
Technical
hammer handle
n.
çekiç sapı
315
Technical
hammer-hardening
n.
çekiç ile döverek sertleştirme
316
Technical
hammer guide
n.
çekiç yatağı
317
Technical
hammer drill
n.
darbeli matkap
318
Technical
jack hammer
n.
delici çekiç
319
Technical
forge hammer
n.
demirci çekici
320
Technical
blacksmiths hammer
n.
demirci çekici
321
Technical
hammer drilling
n.
darbeli delme
322
Technical
patent hammer
n.
değişebilir kesiciağızlı çekiç
323
Technical
hammer weld
n.
demirci kaynağı
324
Technical
down the hole hammer
n.
delik dibi tabanca
325
Technical
hammer scale
n.
demir pulu
326
Technical
leather hammer
n.
deri tokmağı
327
Technical
hammer mill
n.
darbeli kırıcı
328
Technical
blacksmith hammer
n.
demirci çekici
329
Technical
drilling hammer
n.
delme çekici
330
Technical
air drilling hammer
n.
delici havalı çekiç
331
Technical
hammer drill
n.
darbeli delgi
332
Technical
impact pendulum hammer
n.
darbe sarkaç çekici
333
Technical
hammer welding
n.
demirci kaynağı
334
Technical
hammer hand drill
n.
darbeli el delgisi
335
Technical
tack hammer
n.
döşemeci çekici
336
Technical
claw hammer
n.
domuz tırnağı çekiç
337
Technical
drop hammer
n.
dövme çekici
338
Technical
gravity hammer
n.
düşer çekiç
339
Technical
hammer furnace
n.
dövme ocağı
340
Technical
claw hammer
n.
domuztırnağı çekiç
341
Technical
dressing hammer
n.
doğrultma çekici
342
Technical
hammer welding
n.
dövme kaynak
343
Technical
hammer butt
n.
dövme kafası
344
Technical
facing hammer
n.
düz baskı çekici
345
Technical
hammer test
n.
dövme deneyi
346
Technical
hand hammer
n.
el çekici
347
Technical
electric hammer
n.
elektrik çekici
348
Technical
trip hammer
n.
güçle çalıştırılan çekiç
349
Technical
power-hammer
n.
güç çekici
350
Technical
power-hammer
n.
güç şahmerdanı
351
Technical
tilt hammer
n.
haddehane çekici
352
Technical
pneumatic hammer
n.
havalı tokmak
353
Technical
hydraulic hammer
n.
hidrolik çekiç
354
Technical
pneumatic hammer
n.
hava çekici
355
Technical
jack hammer
n.
hava basıncı ile çalışan kaya delgisi
356
Technical
chipping hammer
n.
havalı çekiç
357
Technical
pneumatic hammer
n.
havalı çekiç
358
Technical
pneumatic riveting hammer
n.
havalı perçin çekici
359
Technical
pile driving air hammer
n.
havalı çekiç
360
Technical
air hammer
n.
hava çekici
361
Technical
air hammer
n.
havalı çekiç
362
Technical
air hammer
n.
havalı tokmak
363
Technical
hammer-dressed-masonry
n.
ince yontma taş duvar
364
Technical
steam hammer
n.
istim çekici
365
Technical
body hammer
n.
kaporta çekici
366
Technical
set hammer
n.
kafası çıkarılabilen çekiç
367
Technical
calking hammer
n.
kalafat çekici
368
Technical
counterblow hammer
n.
karşılama çekici
369
Technical
tack hammer
n.
karfiçe çekici
370
Technical
hack hammer
n.
kesere benzer bir alet
371
Technical
hammer rock drill
n.
kaya delgisi
372
Technical
crushing hammer
n.
kırma çekici
373
Technical
welding hammer
n.
kaynak çekici
374
Technical
jack hammer drill
n.
kaya matkabı
375
Technical
water hammer arrestor
n.
koç başı darbe önleyici
376
Technical
water hammer
n.
koç darbesi
377
Technical
water-hammer
n.
koç darbesi
378
Technical
sand hammer
n.
kum tokmağı
379
Technical
down the hole hammer
n.
kuyu dibi çekici
380
Technical
hammer scale
n.
kopma talaş
381
Technical
lead hammer
n.
kurşun çekiç
382
Technical
down the hole hammer
n.
kuyu dibi tabanca
383
Technical
marking hammer
n.
marka çekici
384
Technical
drilling hammer
n.
matkap çekici
385
Technical
drilling hammer
n.
lağımcı varyozu
386
Technical
magnetic hammer
n.
manyetik çekiç
387
Technical
carpenter's hammer
n.
marangoz çekici
388
Technical
electric hammer
n.
matkap
389
Technical
power hammer
n.
motorlu şahmerdan
390
Technical
bush hammer
n.
murç
391
Technical
bush hammer
n.
mucarta
392
Technical
scabbling hammer
n.
nokta pürüzlendirme çekici
393
Technical
pneumatic hammer
n.
pinömatik çekiç
394
Technical
plastic hammer
n.
plastik çekiç
395
Technical
plastic sledge hammer
n.
plastik balyoz
396
Technical
holding-up hammer
n.
perçin dayaması
397
Technical
air hammer
n.
pnömatik çekiç
398
Technical
pneumatic hammer
n.
pnömatık çekiç
399
Technical
ball peen hammer
n.
perçin çekici
400
Technical
riveting hammer
n.
perçin çekici
401
Technical
tuning hammer
n.
piyano akort anahtarı
402
Technical
riveting hammer
n.
perçin yapımında kullanılan çekiç
403
Technical
drop hammer
n.
salma şahmerdan
404
Technical
scaling hammer
n.
raspa çekici
405
Technical
hammer wedge
n.
saplı kama
406
Technical
hammer hardening
n.
soğuk çekiçleme
407
Technical
hammer pick
n.
sivri çekiç
408
Technical
hammer hardening
n.
soğuk dövme
409
Technical
tilt hammer
n.
şahmerdan
410
Technical
water hammer
n.
su sızdırmaz biçimde yapılmış cam boru
411
Technical
drop-hammer forging
n.
şahmerdanla dövme
412
Technical
drop hammer
n.
şahmerdan
413
Technical
water hammer
n.
su darbesi
414
Technical
hammer blow
n.
şahmerdan darbesi
415
Technical
hammer guide
n.
şahmerdan yatağı
416
Technical
water-hammer
n.
su koçu
417
Technical
tilted hammer
n.
şahmerdan
418
Technical
hammer drill
n.
şahmerdanlı matkap
419
Technical
slide hammer
n.
sürgülü çekiç
420
Technical
pile hammer
n.
şahmerdan
421
Technical
underwater driving hammer
n.
sualtı şahmerdanı
422
Technical
power hammer
n.
şahmerdan
423
Technical
water hammer
n.
su darbesi çekici
424
Technical
water hammer
n.
su çekici
425
Technical
hammer blow
n.
tokmak darbesi
426
Technical
hack hammer
n.
taş yontma çekici
427
Technical
hammer fulling mill
n.
tokmaklı dinkleme makinesi
428
Technical
vibrating pile hammer
n.
titreşimli şahmerdan
429
Technical
hammer tail
n.
tokmak kolu
430
Technical
knapping hammer
n.
taş çekici
431
Technical
claw hammer
n.
tırnak çekici
432
Technical
patent hammer
n.
taraklı çekiç
433
Technical
board hammer
n.
tahtalı şahmerdan
434
Technical
diamond hammer
n.
tarama çekici
435
Technical
vibratory hammer
n.
vibrasyonlu çekiç
436
Technical
hammer beam
n.
ucu dışarıda bırakılmış kiriş
437
Technical
sledge hammer
n.
varyoz
438
Technical
hammer mill
n.
vurulu kırıcı
439
Technical
spring hammer
n.
yaylı çekiç
440
Technical
print hammer
n.
yazma çekici
441
Technical
face hammer
n.
yassı başlı çekiç
442
Technical
flat die forging hammer
n.
yassı kalıpta dövme çekici
443
Technical
ball-point hammer
n.
yuvarlak uçlu çekiç
444
Technical
melon hammer
n.
yuvarlak bombeli çekiç
445
Technical
ball point hammer
n.
yuvarlak başlı çekiç
446
Technical
chipping hammer
n.
yontma çekici
447
Technical
ball peen hammer
n.
yuvarlak başlı çekiç
448
Technical
knapping hammer
n.
yontu çekici
449
Technical
atmospheric hammer
n.
basınçlı hava ile çalışan çekiç
450
Technical
ax–hammer
n.
çekiçli balta
451
Technical
axe–hammer
n.
çekiçli balta
452
Technical
lift hammer
n.
haddehane çekici
453
Technical
lift hammer
n.
şahmerdan
454
Technical
wrench hammer
n.
ucu çekiç olarak kullanılmak üzere şekillendirilmiş bir cıvata anahtarı
455
Technical
lump hammer
n.
balyoz
456
Technical
flogging hammer
n.
(demirci keskisine vurulan) küçük balyoz
457
Technical
friction drop hammer
n.
sapını kıstıran döner silindirlerin sürtünmesiyle yükseltilen çekiç
458
Technical
stamp hammer
n.
el çekici
459
Technical
sledge-hammer
v.
balyoz vurmak
460
Technical
rubber hammer
v.
kauçuk tokmak
461
Technical
hammer harden
v.
soğuk döverek sertleştirmek
462
Technical
cold hammer
v.
soğuk çekiçlemek
463
Technical
drop hammer
v.
serbest düşmeli tokmak
464
Technical
cold hammer
v.
soğuk dövmek
465
Technical
vibrating hammer
v.
titreşimli tokmak
466
Technical
hammer head
adj.
çekiç başlı
467
Technical
hammer-wrought
adj.
çekiçlenmiş
468
Technical
top hammer
adj.
üstten darbeli
Computer
469
Computer
print hammer
n.
basma çekici
470
Computer
hammer and nail
n.
çekiç ve çivi
471
Computer
print hammer
n.
yazma çekici
Electric
472
Electric
electric hammer
n.
elektrikli çekiç
473
Electric
hammer break
n.
çekiç devre kesici
Mechanic
474
Mechanic
trip-hammer
n.
şahmerdan
475
Mechanic
drop-hammer forging
n.
şahmerdanla dövme
476
Mechanic
board hammer
n.
tahtalı şahmerdan
477
Mechanic
enlarging hammer
n.
varakçıların kullandığı bir çekiç türü
478
Mechanic
cushioned hammer
n.
tokmak çekiç
479
Mechanic
dead-stroke hammer
n.
geri tepmeyi azaltıcı yayı bulunan şahmerdan
480
Mechanic
pneumatic hammer
v.
havalı tokmak
481
Mechanic
drop hammer
v.
serbest düşüşlü tokmak
482
Mechanic
trip-hammer
adj.
şahmerdan gibi
Textile
483
Textile
hammer fulling mill
n.
tokmaklı dinkleme makinesi
484
Textile
claw hammer coat
n.
frak
485
Textile
claw hammer coat
n.
kuyruklu ceket
486
Textile
claw-hammer coat
n.
frak
487
Textile
claw-hammer coat
n.
kuyruklu ceket
Construction
488
Construction
face hammer
n.
baskı çekici
489
Construction
manual test hammer
n.
beton test çekici
490
Construction
concrete test hammer
n.
beton test tabancası
491
Construction
rebound hammer
n.
beton çekici
492
Construction
concrete test hammer
n.
beton çekici
493
Construction
hammer-dressed stone
n.
çaplanmış taş
494
Construction
hammer crusher
n.
çekiçli kırıcı
495
Construction
hammer drill
n.
darbeli delici
496
Construction
bricklayer's hammer
n.
duvarcı çekici
497
Construction
brick hammer
n.
duvarcı tokmağı
498
Construction
hammer beam
n.
direk başlığı
499
Construction
bricklayers hammer
n.
duvarcı çekici
500
Construction
ball peen hammer
n.
fındık başlı çekiç
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of hammer
×
Term Options
Correct / Suggest
French English Dictionary
Spanish English Dictionary
German English Dictionary
English Synonyms Dictionary
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy