in english

Meanings of "in english" in Turkish English Dictionary : 1 result(s)

	Category	English	Turkish
General
1	General	in english adv.	ingilizce
In English, we say, "two heads are better than one". İngilizcede "akıl akıldan üstündür" deriz. More Sentences

Meanings of "in english" with other terms in English Turkish Dictionary : 46 result(s)

	Category	English	Turkish
General
1	General	proficient in english adj.	ingilizcede yeterli
If he is proficient in English, I'll employ him. Eğer o İngilizcede yeterli ise onu işe alacağım. More Sentences
Colloquial
2	Colloquial	in simple english adv.	basit bir ingilizceyle
This book is easy to read, since it's written in simple English. Bu kitabı okumak kolay, çünkü basit bir İngilizceyle yazılmış. More Sentences
General
3	General	black english in literature n.	edebiyatta siyah ingilizcesi
4	General	native fluency in english n.	ana dil seviyesinde ingilizce
5	General	certificate in english language teaching to adults n.	yetişkinlere ingilizce öğretme sertifikası
6	General	stories in english n.	ingilizce masallar
7	General	stories in english n.	ingilizce hikayeler
8	General	all the words in english n.	ingilizce'deki bütün kelimeler
9	General	children's songs in english n.	ingilizce çocuk şarkıları
10	General	competency in english n.	ingilizce yeterliliği
11	General	in plain english adv.	dobra dobra
12	General	in plain english adv.	açık ve sabit kelimelerle
13	General	in plain english adv.	açıkçası
14	General	in plain english adv.	açıkça
Colloquial
15	Colloquial	in simple english adv.	basit bir anlatımla
16	Colloquial	in simple english adv.	basit bir dille
Idioms
17	Idioms	say (something) in plain english v.	daha açık söylemek
18	Idioms	say (something) in plain english v.	daha basit bir dille/ingilizceyle anlatmak
19	Idioms	say (something) in plain english v.	daha düz bir dille/ingilizceyle anlatmak
20	Idioms	write (something) in plain english v.	daha basit bir ingilizceyle yazmak
21	Idioms	write (something) in plain english v.	daha düz bir ingilizceyle yazmak
22	Idioms	write (something) in plain english v.	herkesin anlayabileceği şekilde/bir dille yazmak
23	Idioms	be in plain english v.	dobra dobra olmak
24	Idioms	be in plain english v.	açık olmak
25	Idioms	be in plain english v.	açık bir dilde olmak
26	Idioms	be in plain english v.	anlaşılır bir dilde olmak
27	Idioms	be in plain english v.	herkesin anlayabileceği dilde olmak
28	Idioms	be in plain english v.	düz bir dilde olmak
29	Idioms	in plain english expr.	açıkçası
30	Idioms	in plain english expr.	açık açık
31	Idioms	in plain english expr.	açık bir dille
32	Idioms	in plain english expr.	düzgün anlaşılır bir dille
33	Idioms	in plain english expr.	herkesin anlayabileceği dilde
Speaking
34	Speaking	speak english in class expr.	derste ingilizce konuşun
35	Speaking	speak english in class expr.	derste ingilizce konuş
36	Speaking	are there any films in english? expr.	ingilizce film var mı?
37	Speaking	are there any movies in english? expr.	ingilizce film var mı?
38	Speaking	I don't know it in english expr.	ingilizcesini bilmiyorum
Education
39	Education	british association of lecturers in english for academic purposes n.	akademik ingilizce eğitmenler derneği
40	Education	special topics in english literature n.	ingiliz edebiyatında seçme konular
41	Education	master in english n.	ingilizce öğretmeni
42	Education	delta (diploma in english language teaching to adults) abrev.	yetişkinlere ingilizce öğretme diploması
Linguistics
43	Linguistics	first certificate in english n.	birinci düzey ingilizce yeterlik belgesi
44	Linguistics	examination for the certificate of proficiency in english n.	ingilizce yeterlik sertifika sınavı
45	Linguistics	competency in english n.	ingilizce edinci
46	Linguistics	certificate in english proficiency n.	ingilizce yeterlik belgesi