History

intent

Meanings of "intent" in Turkish English Dictionary : 22 result(s)

	Category	English	Turkish
Common Usage
1	Common Usage	intent n.	maksat
2	Common Usage	intent n.	niyet
3	Common Usage	intent n.	kasıt
General
4	General	intent n.	niyet
5	General	intent n.	meram
6	General	intent n.	gaye
7	General	intent n.	amaç
8	General	intent adj.	hevesli
9	General	intent adj.	istekli
10	General	intent adj.	gayretli
11	General	intent adj.	dik
12	General	intent adj.	dalmış
13	General	intent adj.	niyetli
14	General	intent adj.	kararlı
15	General	intent adj.	meşgul
16	General	intent adj.	dikkatli
17	General	intent adj.	azimli
Law
18	Law	intent n.	kast
19	Law	intent n.	kasıt
20	Law	intent n.	niyet
21	Law	intent n.	tasavvur
22	Law	intent v.	niyet etmek

Meanings of "intent" with other terms in English Turkish Dictionary : 79 result(s)

	Category	English	Turkish
General
1	General	letter of intent n.	niyet mektubu
2	General	requisite intent n.	gerekli niyet
3	General	notice of intent n.	niyet bildirimi
4	General	be intent on v.	dalmış olmak
5	General	be intent on v.	kararlı olmak
6	General	be intent on doing something v.	bir şeyi yapmaya kafayı takmak
7	General	be intent on doing something v.	bir şeyi yapmaya kararlı olmak
8	General	intent-to-treat adj.	tedavi amaçlı
9	General	with the intent of prep.	amacıyla
10	General	with intent to prep.	niyetiyle
11	General	with intent to prep.	maksadıyla
12	General	with intent to prep.	amacıyla
Phrasals
13	Phrasals	intent on (doing something) adj.	(bir şeyi yapmaya) kararlı
14	Phrasals	intent on (doing something) adj.	(bir şeyi yapmaya) kafayı takmış
Phrases
15	Phrases	without deliberate intent expr.	kasıt olmadan
16	Phrases	with felon intent expr.	suç işlemek amacıyla
Idioms
17	Idioms	avowed intent n.	açıkça beyan edilen taahhüt
18	Idioms	avowed intent n.	halka verilen söz
19	Idioms	loiter with intent [obsolete] [uk] v.	boş boş bir şeyi beklemek
20	Idioms	loiter with intent [obsolete] [uk] v.	boş boş durup bir şeyi beklemek
21	Idioms	intent on doing adj.	yapmaya kararlı
22	Idioms	intent on doing adj.	yapmaya kafayı takmış
Trade/Economic
23	Trade/Economic	letter of intent n.	niyet mektubu
24	Trade/Economic	letter of intent (loi) n.	niyet mektubu
25	Trade/Economic	declaration of intent n.	niyet bildirisi
26	Trade/Economic	letter of intent n.	niyet mektubu (imf'e verilen)
Law
27	Law	explicit declaration of intent n.	açık irade beyanı
28	Law	malicious intent n.	aldatma kastı
29	Law	criminal intent n.	cürmü kast
30	Law	criminal intent n.	cürüm kastı
31	Law	homicidal intent n.	cinayete meyil
32	Law	criminal intent n.	cürüm niyeti
33	Law	common intent n.	genel niyet
34	Law	larcenous intent n.	hırsızlık niyeti
35	Law	agreement formed with the intent to defraud n.	hileli anlaşma
36	Law	assault with intent to rob n.	hırsızlık amacıyla saldırıda bulunma
37	Law	assault with intent to rape n.	ırza tecavüz amacıyla saldırı
38	Law	assault with intent to rape n.	ırza geçme maksadıyla saldırı
39	Law	declaration of intent n.	irade açıklaması
40	Law	killing without intent n.	kasıtsız adam öldürme
41	Law	grievous bodily harm with intent n.	kasıtlı ağır yaralama
42	Law	evil intent n.	kötü niyet
43	Law	corrupt intent n.	kötü niyet
44	Law	malicious intent n.	kötü niyet
45	Law	intent and purpose n.	niyet ve amaç
46	Law	intent and purpose n.	niyet ve gaye
47	Law	eventual intent n.	olası kast
48	Law	explicit declaration of intent n.	sarih irade beyanı
49	Law	possession with intent to sell n.	satmak amacıyla bulundurma
50	Law	malicious intent n.	suiniyet
51	Law	criminal intent n.	suç niyeti
52	Law	criminal intent n.	suç işleme niyeti
53	Law	guilty intent n.	suç işleme niyeti
54	Law	assault with intent to rob n.	soygun amaçlı saldırı
55	Law	corrupt intent n.	suç işleme kastı
56	Law	criminal intent n.	suç kastı
57	Law	criminal intent n.	taammüd
58	Law	implicit declaration of intent n.	üstü örtülü irade beyanı
59	Law	implicit declaration of intent n.	zımni irade beyanı
60	Law	breach of trust with fraudulent intent n.	güveni kötüye kullanma
61	Law	loiter with intent [obsolete] [uk] v.	suç işleme amacıyla/niyetiyle etrafta dolaşıp durmak
62	Law	loiter with intent [obsolete] [uk] v.	suç işleme amacıyla/niyetiyle boş boş dikilmek
63	Law	loiter with intent [obsolete] [uk] v.	suç işleme amacıyla/niyetiyle boş boş beklemek
64	Law	loiter with intent [obsolete] [uk] v.	suç işlemek amacıyla/niyetiyle başı boş dolaşmak
65	Law	loiter with intent [obsolete] [uk] v.	suç işleme amacıyla/niyetiyle etrafta oyalanmak
Politics
66	Politics	declaration of intent n.	niyet bildirgesi
67	Politics	letter of intent n.	niyet mektubu
68	Politics	strategic intent n.	stratejik niyet
69	Politics	strategic intent n.	stratejik hedef/amaç
Computer
70	Computer	matching intent n.	eşleme amacı
71	Computer	icm intent n.	icm amacı
72	Computer	rendering intent n.	oluşturma amacı
73	Computer	color intent n.	renk aralığı
74	Computer	color rendering intent n.	renk oluşturma amacı
Education
75	Education	letter of intent n.	niyet mektubu
Military
76	Military	hostile intent n.	düşman tehdidi
77	Military	hostile intent n.	hasmane niyet
78	Military	hostile intent n.	yabancı kuvvet tarafından yakın gelecekte gerçekleşecek güç kullanım tehdidi
79	Military	commander's intent n.	planlama süreci için operasyon amacının ve hedeflenen son durumun kısaca ifade edilmesi