modality - Turkish English Dictionary
History

modality

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Meanings of "modality" in Turkish English Dictionary : 19 result(s)

English Turkish
General
modality n. kip
modality n. şekil
modality n. kiplik
modality n. yöntem
modality n. bir örüntüye veya tipe uyma eğilimi
Medical
modality n. yaklaşım
modality n. fizik tedavide kullanılan çeşitli aktörlerden biri
modality n. fizik tedavide kullanılan çeşitli aktörleri uygulamak için kullanılan bir aparat
Psychology
modality n. modalite
Physiology
modality n. algıların (görme, duyma) ana yollarından her biri
Statistics
modality n. modalite
Marine Biology
modality n. tarz
modality n. usul
Social Sciences
modality n. anthony giddens'ın yapılandırma teorisinde geçen bir kavram
Linguistics
modality n. kiplik
modality n. bilginin insanlara sunulmak üzere kodlanmasının belirli yolu
Religious
modality n. kilisenin organizasyonu ve yapısı
Philosophy
modality n. içeriklerinin olanaklılığını, olanaksızlığını, olumsallığını veya zorunluluğunu öne süren veya inkar eden mantıksal önermelerin niteliği
Music
modality n. müzik makamları olarak bilinen belirli diyatonik gamlarla ilgili konu

Meanings of "modality" with other terms in English Turkish Dictionary : 18 result(s)

English Turkish
General
epistemic modality n. bilgisel kiplik
gustatory modality n. tat duyusu
Politics
power-sharing modality n. iktidar paylaşımı yöntemi
Medical
imaging modality n. görüntüleme metodu
olfactory modality n. koku alma
combined modality therapy n. kombine tedavi
olfactory modality n. koklama duyusu
Anatomy
auditory modality n. işitme yetisi
auditory modality n. duyma yetisi
Psychology
sense modality n. duyu modalitesi
modality concept n. modalite kavramı
social modality n. toplumsal işlev örüntü
Optics
visual modality n. görme yeteneği
visual modality n. görsel yetenek
Biology
touch modality n. dokunma duyusu
Linguistics
epistemic modality n. düz kiplik
deontic modality n. yükümlülük kipi
cross-modality n. farklı duyu modalitelerinden bilgileri birleştirebilme