recalcitrant - Turkish English Dictionary
History

recalcitrant

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Meanings of "recalcitrant" in Turkish English Dictionary : 25 result(s)

English Turkish
General
recalcitrant n. aksi kimse
recalcitrant n. kafa tutan kimse
recalcitrant n. söz dinlemez kimse
recalcitrant n. inatçı kimse
recalcitrant n. dik kafalı kimse
recalcitrant adj. boyun eğmeyen
recalcitrant adj. inatçı
recalcitrant adj. serkeş
recalcitrant adj. itaatsiz
recalcitrant adj. aksi
recalcitrant adj. yılmaz
recalcitrant adj. kafa tutan
recalcitrant adj. söz dinlemez
recalcitrant adj. herşeye kafa tutan
recalcitrant adj. dik kafalı
recalcitrant adj. haşarı
recalcitrant adj. haylaz
recalcitrant adj. çözümü zor
recalcitrant adj. çok uğraştıran
recalcitrant adj. çetin
Technical
recalcitrant adj. zor ayrışabilir
Medical
recalcitrant n. tedaviye yanıt vermeyen
recalcitrant n. refrakter
recalcitrant adj. tedaviye cevap vermeyen
Chemistry
recalcitrant adj. ayrışmayan

Meanings of "recalcitrant" with other terms in English Turkish Dictionary : 4 result(s)

English Turkish
Medical
recalcitrant pemphigoid gestationis case n. tedaviye dirençli pemfigoid gestasyones olgusu
be recalcitrant to medical therapy v. tıbbi tedaviye dirençli olmak
Botanic
recalcitrant seeds n. inatçı tohumlar
Environment
recalcitrant molecules n. inatçı moleküller