rib - Turkish English Dictionary
History

rib

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


Meanings of "rib" in Turkish English Dictionary : 94 result(s)

English Turkish
General
rib n. çubuk
rib n. yaprak damarı
rib n. pirzola
rib n. kiriş
rib n. şemsiye teli
rib n. nervür (kumaş)
rib n. kotlet
rib n. kaburga kemiği
rib n. kaburga
rib n. nervür
rib n. parodi
rib n. gülünçleme
rib v. matrak geçmek
rib v. kafa bulmak
rib v. takılmak
rib v. çubuklarla desteklemek
rib v. dalga geçmek
rib v. alaya almak
rib v. maytap geçmek
rib v. şaka yapmak
Colloquial
rib n.
rib n. karı
Technical
rib n. diş
rib n. gemi iskeleti
rib n. kosta
rib n. kuşak
rib n. kumaşta çıkıntılı yol
rib n. nervür
rib n. pervaz
rib n. uçak yapısını oluşturan yapısal elemanlardan birisi
rib n. kil kazıyıcı
rib n. kapı demiri
Textile
rib n. fitil (kumaş)
rib n. nervür (kumaş)
rib n. ribana
rib n. rib
rib v. lastik modeli örmek
rib v. ters-düz örmek
rib v. kaburga örgüsü yapmak
Architecture
rib n. kaburgalı kubbe
rib n. kemerli uzun ahşap karkas
rib n. kavisli kiriş çerçeve
rib n. kavisli kalas çerçeve
rib n. izolasyon çerçevesi
rib n. (romanesk ve gotik mimaride) kaburgalı tonoz
rib n. tonoz çatı çıkıntısı
Construction
rib n. nervür
rib v. kaburgalamak
Automotive
rib n. blok
rib n. düz diş
rib n. rib
Aeronautic
rib n. kanat iskeleti
Marine
rib n. ıskarmoz
rib n. kaburga
rib n. posta
rib v. ıskarmoz koymak
Mining
rib n. maden damarı
rib n. galeri kenarında yer alan sert kömür
rib n. damarda bulunan sert cevher
rib n. (madende destek olarak kullanılan) uzun kömür veya cevher tabakası
Anatomy
rib n. eğe
rib n. kaburga
Gastronomy
rib n. kemikli kaburga eti
rib n. pirzola
Chemistry
rib pref. riboz ile ilgili anlamına gelen bir ön ek
rib pref. riboz dizilimine sahip anlamına gelen bir ön ek
Marine Biology
rib n. ıskarmoz
rib n. (taraklı hayvanlarda) yüzme plağı
rib n. (taraklı hayvanlarda) sil
Zoology
rib n. (omurgalı hayvanlarda bulunan) kaburga benzeri kemik
rib n. kalamus
rib n. tüyün içi boş sapı
Archaeology
rib n. kemer kaburgası
Geography
rib n. dağ sırtı
rib n. dağ çıkıntısı
rib n. dağ kolu
rib n. bayır
rib n. tabaka
rib n. zemin
rib n. katman
rib n. kanal
rib n. su yolu
rib n. sırt
Hunting
rib n. namlu üstü bandı
rib n. tüfek namlusu
Bookbindery
rib n. kitap sırtında yer alan dekoratif kabartma
Archaic
rib v. kafeslemek
rib v. etrafını sarmak
rib v. çevrelemek
Entomology
rib n. (böcek) kanat damarı
Slang
rib n. şaka
rib n. (mecazen) maytap
rib n. dalgaya alma
rib n. alay

Meanings of "rib" in English Turkish Dictionary : 3 result(s)

Turkish English
Textile
rib rib n.
rib rib (fabric) n.
Automotive
rib rib n.

Meanings of "rib" with other terms in English Turkish Dictionary : 125 result(s)

English Turkish
General
rib cage n. göğüs kafesi
nose rib n. burun siniri
rib steak n. antrkot
rib bones of a large fish n. gelmiç
celery rib n. kereviz sapı
rib [ireland] n. kıl
rib-tickler n. çok güldüren şaka
rib-tickler n. komik şaka
rib-tickler n. komik hikaye
rib-tickler n. kahkaha tufanı yaratan hikaye
rib-tickler n. güldüren şey
rib-tickler n. komik şey
rib-tickler n. espri
rib-tickler n. latife
rib-tickler n. şaka
rib-tickler n. gülünç durum
belly rib n. karın kaburgası
rib land v. çift sürerken karıklar arasında bozulmamış alanlar bırakmak
Colloquial
rib of something n. tutam
rib of something n. demet
rib (one) v. (biriyle) kafa bulmak
rib (one) v. (biriyle) matrak geçmek
rib (one) v. (birine) takılmak
rib (one) v. (biriyle) dalga geçmek
rib (one) v. (birini) alaya almak
rib (one) v. (biriyle) maytap geçmek
Speaking
he has a broken rib expr. bir kaburgası kırılmış
Technical
rear wall rib n. arka duvar pervazı
stiffening rib n. berkitme kaburgası
transverse rib n. enine nervür
jack rib n. kabartma kuşak
arc rib n. kiriş kemer
rib undercutting n. kuşak ayrılması
center-rib tire n. merkez kuşaklı lastik
rib cross-section n. nervür kesiti
rib spacing n. nervür mesafesi
rib formwork n. nervür kalıbı
rib shuttering n. nervür kalıbı
facing rib n. sinir desteği
peeled rib n. soyulmuş kuşak
stiffening rib n. stifner
rib of spring leaf n. susta yaprağı ripesi
false rib n. yarım kaburga
facing rib n. yarım sinir
rib joint pliers n. fort pense
rib joint pliers n. bir pense çeşidi
Textile
ottoman rib n. otoman
rib border n. ribana kenar
rib knit n. ribana örgü
rib (fabric) n. rib
Architecture
lierne rib n. (gotik mimaride) tonoz ayağından çıkmayıp ana kaburgaların kesişim yerlerinden veya tonozun tepesinden çıkan kaburga
diagonal rib n. çapraz kemerde köşelerden çıkan çapraz kirişlerden her biri
Construction
ridge rib n. çatı omurga kirişi
ridge rib n. mahya pervazı
reinforcing rib n. tonoz kaburgası
rib vault n. tonoz çatı
rib vault n. ağtonoz
Automotive
rib type n. düz tip
scuff rib n. koruyucu çıkıntı
kerbing rib n. mahmuz
center running rib n. merkez hattındaki kesintisiz diş
cooling rib n. soğutucu kanalı
scruff rib n. sürtünme koruma şeridi
sidewall protective rib n. yanak koruma bandı
Aeronautic
intermediate rib n. ara sinir
compression rib n. basınca dayanma kaburgası
nose rib n. burun siniri
aileron rib n. kanatçık siniri
butt rib n. kok nervür
box rib n. kutu nervür
center rib tire n. merkez kuşaklı lastik
false rib n. on kenar atkısı
fin rib n. stabilize siniri
Marine
rib frame n. ıskarmoz
rib-band lines n. çalım
rib-band lines n. gemi gövdesine ait eğri uzun bölüm
Medical
rib cage area n. göğüs kafesi bölgesi
rib cage n. göğüs kafesi
false rib n. göğüs kemiğine birleşmeyan kaburga
rib cage n. gögüs kafesi
rib cage n. kaburga
rib hump deformity n. kaburga kamburluğu
rib fracture n. kaburga kırığı
peripheral chondrosarcoma of the rib n. kaburgadan gelişen periferik kondrosarkom
rib fracture n. kot kırığı
ostechondroma of the rib n. kosta yerleşimli osteokondrom
rib fracture n. kot fraktürü
rib fusions n. kosta füzyonları
spontaneous rib fracture caused by coughing n. öksürük sonucu gelişen spontan kot fraktürü
vascularized ninth rib osteomyocutaneous flap n. vaskülarize dokuzuncu kosta osteomiyokutanöz flebi
Anatomy
true rib n. insanlarda yedi çift kaburgadan herhangi biri
rib cage n. göğüs kafesi
floating rib n. yüzen kaburga
floating rib n. yüzücü kaburga
floating rib n. göğüs kemiğine bağlı olmayan kaburga
floating rib n. diğer kaburga kıkırdaklarına bağlı olmayan kaburga
short rib n. kısa kaburga
short rib n. yalancı kaburga
Food Engineering
prime rib n. sığırın orta kaburgasının etrafından alınan et
Gastronomy
rib steak n. antrikot
spare rib n. kaburga
rib eye n. kaburganın dışından alınan et
rib eye n. kemiksiz pirzola
sticky rib n. kemikli pirzola
rib of beef n. sığır kaburgası
rib of beef n. sığır kotlet
middle rib n. sığır etinin boyun ile ön kaburga arasındaki kısmı
rib roast n. kemikli kaburga eti
rib roast n. pirzola
standing rib roast n. kemikli kaburga eti
standing rib roast n. pirzola
chuck rib n. orta kaburganın önünden kesilen sığır eti dilimi
Botanic
rib grass n. dar yapraklı sinirli ot
rib grass n. sinirli otgiller familyasında yer alan bir bitki
Geography
rib mountain n. wisconsin eyaletinde yerleşim yeri
rib lake n. wisconsin eyaletinde yerleşim yeri
rib falls n. wisconsin eyaletinde yerleşim yeri
Military
rib rifling n. eşit genişlikte yiv ve setler
Hunting
ventilated rib n. özel ayaklar üzerinde namlu dan yükseltilmiş bant
Slang
rib-tickling adj. güldüren
rib-tickling adj. yaran
rib-tickling adj. kahkaha attıran
rib-tickling adj. eğlendirici
rib-tickling adj. gülünç
Star Wars
rib-cat n. kaburga-kadi