|
Category |
Turkish |
English |
|
General |
|
1 |
General |
fırtına sonrasında denizin çalkantısız kabarma hali |
swell n.
|
|
2 |
General |
ilk başta son derece mantıklı gelen sonrasında anlamsızlaşan düşünce |
epiphanot n.
|
|
3 |
General |
kalp krizi sonrasında verilen bir beta bloklayıcı |
timolol n.
|
|
4 |
General |
kalp krizi sonrasında verilen bir ilaç |
blocadren n.
|
|
5 |
General |
kalp krizi sonrasında verilen bir beta bloklayıcı |
blocadren n.
|
|
6 |
General |
kalp krizi sonrasında verilen bir ilaç |
timolol n.
|
|
7 |
General |
iki kez gövdeye sonrasında kafaya yapılan ateş etme şekli |
mozambique drill n.
|
|
8 |
General |
1980 ve sonrasında doğanlar |
people born in 1980 and afterwards n.
|
|
9 |
General |
gizli haberleşme materyallerinin veya yasadışı malların tutulduğu ve sonrasında hemen elden çıkarıldığı önceden belirlenmiş yer |
mail drop n.
|
|
|
10 |
General |
gizli haberleşme materyallerinin veya yasadışı malların tutulup sonrasında hemen elden çıkarıldığı önceden belirlenmiş yer |
maildrop n.
|
|
11 |
General |
öğrencinin sınıftaki ders anlatımının küçük bir kısmının videoya çekilmesi ve sonrasında değerlendirilmesi şeklindeki uygulamalı öğretim yöntemi |
microteaching n.
|
|
12 |
General |
fermantasyon öncesi veya sonrasında malt |
grout [dialect] n.
|
|
13 |
General |
sonrasında annenin hastanede çok kısa süre kaldığı doğum |
drive-through delivery n.
|
|
14 |
General |
mürettebatın güvenliği için elektriğin kesilmesi sonrasında verilen çalışma izni |
clearance n.
|
|
15 |
General |
öncesinde bir parçası olarak içinde yer aldığı yayınlanmış dergi veya kitaptan sonrasında ayrı olarak tekrar basılan yazı |
separatum n.
|
|
16 |
General |
(birçok kötü performans sonrasında kazanan) yarış atı |
sleeper n.
|
|
17 |
General |
sahibi tarafından terk edilip bulunan sonrasında barınağa alınarak kurtarılan veya sahiplendirilen köpek |
rescue dog n.
|
|
18 |
General |
sonrasında gelen |
successor n.
|
|
19 |
General |
(bir saldırı sonrasında vb) toparlanmak |
fightback v.
|
|
20 |
General |
bir şeyin arkasında/sonrasında geride/elimizde kalmak/bırakmak/ortaya çıkmak |
leave in wake of something v.
|
|
21 |
General |
(sinyali) aktarımdan önce sıkıştırıp sonrasında genişletmek |
compand v.
|
|
22 |
General |
sonrasında gelmek |
sue [obsolete] v.
|
|
23 |
General |
bir olayın sonrasında meydana gelen |
morning-after adj.
|
|
24 |
General |
sonrasında gelen |
contiguous adj.
|
|
25 |
General |
teslim tarihi sonrasında düzenlenen |
postdeadline adj.
|
|
26 |
General |
bitiş tarihi sonrasında olan |
postdeadline adj.
|
|
27 |
General |
giriş sonrasında gelişen |
postentry adj.
|
|
28 |
General |
sonrasında var olan |
postexistent adj.
|
|
29 |
General |
sonrasında yaşayan |
postexistent adj.
|
|
|
30 |
General |
sonrasında gelen |
corollary adj.
|
|
31 |
General |
hemen sonrasında |
proximate adj.
|
|
32 |
General |
hemen sonrasında |
proxime [obsolete] adj.
|
|
33 |
General |
sonrasında kimsenin gelmediği |
unsucceeded adj.
|
|
34 |
General |
ve sonrasında |
and after adv.
|
|
35 |
General |
hemen sonrasında |
immediately after adv.
|
|
36 |
General |
hemen sonrasında |
immediately afterwards adv.
|
|
37 |
General |
önceden belirlenmiş/belirli bir süre sonrasında |
beyond a predetermined period adv.
|
|
38 |
General |
daha sonrasında |
later on adv.
|
|
39 |
General |
hemen sonrasında |
post adv.
|
|
40 |
General |
hemen sonrasında |
right after (that) prep.
|
|
41 |
General |
hemen sonrasında |
just after (that) prep.
|
|
Phrases |
|
42 |
Phrases |
tarihinde veya sonrasında/bu tarihten itibaren |
on or after expr.
|
|
Colloquial |
|
43 |
Colloquial |
(sonrasında ciltte fermuar şeklinde iz bırakan kesi ile yapılan) ameliyat |
zipper job n.
|
|
44 |
Colloquial |
bir zamanlar ünlü olup sonrasında tamamen unutulmuş kimse |
ozymandias n.
|
|
45 |
Colloquial |
hemen akabinde/sonrasında |
immediately after expr.
|
|
46 |
Colloquial |
sonrasında yataktan kalkarım, duş alır ve giyinirim |
then I get up, bathe, and get dressed expr.
|
|
47 |
Colloquial |
ve sonrasında dedim ki |
and then I said that expr.
|
|
Idioms |
|
48 |
Idioms |
başlangıçta kötü sonrasında iyi olan şey |
blessing in disguise n.
|
|
49 |
Idioms |
bir olay sonrasında edinilen bilgi/alınan ders |
twenty-twenty hindsight n.
|
|
50 |
Idioms |
bir şeyin hemen sonrasında gerçekleşmek |
come on the heels of v.
|
|
51 |
Idioms |
yanlış anlaşılma sonrasında kızgınlık duymak |
take amiss v.
|
|
52 |
Idioms |
yanlış anlaşılma sonrasında kızmak |
take amiss v.
|
|
53 |
Idioms |
yanlış anlaşılma sonrasında kırgınlık göstermek |
take amiss v.
|
|
54 |
Idioms |
yanlış anlaşılma sonrasında kırılmak |
take amiss v.
|
|
55 |
Idioms |
bir şey yapıp sonrasında nasıl devam edeceğine karar vermek |
take it from here/there v.
|
|
56 |
Idioms |
hemen sonrasında |
in the next breath adv.
|
|
57 |
Idioms |
sonrasında ilk hatırladığım |
the next thing i knew expr.
|
|
58 |
Idioms |
amerikan senatör elizabeth warren hakkında yapılan bir konuşmada söylenmiş ve sonrasında feminist bir slogana dönüşmüş ifade |
nevertheless, she persisted expr.
|
|
59 |
Idioms |
bir olay sonrasında edinilen bilgi/alınan ders ile |
with twenty-twenty hindsight expr.
|
|
Trade/Economic |
|
60 |
Trade/Economic |
bir şirketin satışı sonrasında şirketi satan ile alan arasında imzalanan ve satışı yapan tarafın sektörde belirli bir süre faaliyet göstermeyeceğini şart koşan anlaşma |
non-compete agreement n.
|
|
61 |
Trade/Economic |
bir şirketin satışı sonrasında şirketi satan ile alan arasında imzalanan ve satışı yapan tarafın sektörde belirli bir süre faaliyet göstermeyeceğini şart koşan anlaşma |
noncompete agreement n.
|
|
62 |
Trade/Economic |
işten ayrılma sonrasında fayda sağlayan planlar |
post-employment benefit plans n.
|
|
63 |
Trade/Economic |
piyasanın kriz sonrasında düşüş eğiliminden kurtulamasa da az oranda bile olsa toparlanması |
dead-cat bounce n.
|
|
64 |
Trade/Economic |
satın alma ve birleşme sonrasında yapılan varlık satışı |
asset stripping n.
|
|
65 |
Trade/Economic |
küçük ölçekli şokların başta birkaç işletmeyi veya ekonominin belirli bir bölümünü etkileyip sonrasında diğer sektörlere ve ülkelere yayılması |
contagion n.
|
|
Law |
|
66 |
Law |
borcun ödenmesi sonrasında sahibine geri teslim edilmesi gereken ipotekli arazi |
outstanding legal estate n.
|
|
67 |
Law |
duruşma sonrasında yargıcın deliller hakkındaki yazılı beyanı veya yorumu |
advice on evidence n.
|
|
68 |
Law |
vefat sonrasında ödenmesi gereken senet |
post obit n.
|
|
Politics |
|
69 |
Politics |
öncesinde-sırasında-sonrasında öğrenme modeli |
before-during-after learning n.
|
|
|
70 |
Politics |
savaş sırasında veya hemen sonrasında yapılan genel seçim |
khaki election [uk] n.
|
|
71 |
Politics |
(karolenj imparatorluğu ve ardıl devletlerde) en başta sınır bölgesinin yönetiminden sorumlu komutanlara verilen ve sonrasında soyluluk unvanı haline gelmiş bir mevki |
margrave n.
|
|
Industry |
|
72 |
Industry |
demir içeren metallerin yüzeyini önce oksiasetilen alevi ile ısıtıp sonrasında hızla soğutarak sertleştirme |
flame hardening n.
|
|
Insurance |
|
73 |
Insurance |
bir işin karlılığında maddi etkisi olan kilit adamın ölümü veya sakatlanması sonrasında meydana gelen zarara karşı yapılan sigorta |
keyman insurance n.
|
|
74 |
Insurance |
sigortacı sigortalının üçüncü şahıslardan kaynaklanan zararlarının tazmini sonrasında, bunu zarara neden olan o üçüncü şahısa rücu etme hakkından feragat etmesi bunu poliçede göstermesi |
waiver of subrogation n.
|
|
Technical |
|
75 |
Technical |
elektrik deşarjı sonrasında oluşan ışık küresi |
corposant n.
|
|
76 |
Technical |
grizu patlaması sonrasında grizu ocaklarında oluşan karbon dioksit ve azoitan içeren gaz |
afterdamp n.
|
|
77 |
Technical |
ince bir hava akımının bir köşeye çarpması sonrasında meydana gelen ses |
edge tone n.
|
|
78 |
Technical |
makinenin kayıplarının çıkarılması sonrasında elde edilen nihayi iş |
effective work n.
|
|
79 |
Technical |
termoset yapışkan bantların kürleme sonrasında yapışmasının ölçülmesi |
measurement of banding of thermosetting adhesive tapes after curing n.
|
|
80 |
Technical |
vanaların çalışma mekanizmasının bükülme sırasında ve sonrasında sızdırmazlık deneyi |
test of leaktightness under and after bending applied to the operating mechanism of valves n.
|
|
81 |
Technical |
sonrasında sürülecek boya ve verniklerin nüfuzunu engellemek için yüzeye uygulanan astar |
sealer n.
|
|
82 |
Technical |
yün kumaşları sonrasında çekme yapmaması için üretim aşamasındayken buhar ile çektiren işçi |
soaker n.
|
|
83 |
Technical |
(seramik) fırınlama esnasında veya sonrasında çatlamak |
dunt v.
|
|
Computer |
|
84 |
Computer |
sonrasında boşluk |
space after n.
|
|
85 |
Computer |
yapılacak işlemlerin öncelikle bir log dosyasına yazılıp, sonrasında veritabanı dosyalarına aktarılması |
write-ahead logging n.
|
|
86 |
Computer |
ekleme sonrasında |
after insert adv.
|
|
87 |
Computer |
güncelleştirme sonrasında |
after update expr.
|
|
88 |
Computer |
silme onayı sonrasında |
after del confirm expr.
|
|
89 |
Computer |
sonrasında donuklaştırma |
don't dim after expr.
|
|
90 |
Computer |
sonrasında gizle |
hide after expr.
|
|
Television |
|
91 |
Television |
sinyali aktarımdan önce sıkıştırıp sonrasında genişleterek sinyal-gürültü oranını iyileştiren sistem |
compander n.
|
|
Textile |
|
92 |
Textile |
16. ve 17. yüzyıllarda ingiltere'de giyilen ve sonrasında londra'da kullanımı devam eden, yüksek olmayan yuvarlak bir şapka |
flat-cap n.
|
|
93 |
Textile |
(kumaşları, giysileri) sonrasında çekme yapmamaları için üretim aşamasındayken çektirmek |
preshrink v.
|
|
Construction |
|
94 |
Construction |
inşaatın bitirilmesi sonrasında yapılan tören |
topping out ceremony n.
|
|
95 |
Construction |
inşaatın bitirilmesi sonrasında yapılan tören |
topping off ceremony n.
|
|
Railway |
|
96 |
Railway |
rayın yanındaki karları sonrasında döner kar küreyici ile ortadan kaldırmak üzere rayın üzerine çeken özel donanımlı vagon |
snow crab n.
|
|
Marine |
|
97 |
Marine |
kuvvetin etkisini yitirmesi sonrasında kalan deplasman |
residual strain n.
|
|
Medical |
|
98 |
Medical |
(ameliyat öncesi, esnası veya sonrasında) ölüm |
catastrophe n.
|
|
99 |
Medical |
(ameliyat öncesi, esnası veya sonrasında) masada kalma |
catastrophe n.
|
|
100 |
Medical |
ameliyat sonrasında görülen komplikasyonlar |
postoperative complications n.
|
|
101 |
Medical |
ameliyat sonrasında yaşanan ağrı |
post surgical pain n.
|
|
102 |
Medical |
ameliyatta vücut içinde gazlı bez unutulması ve sonrasında meydana gelen komplikasyon |
gossypiboma n.
|
|
103 |
Medical |
ameliyatta vücut içinde gazlı bez unutulması ve sonrasında meydana gelen komplikasyon |
textiloma n.
|
|
104 |
Medical |
ameliyatta vücut içinde gazlı bez unutulması ve sonrasında meydana gelen komplikasyon |
retained foreign object (rfo) n.
|
|
105 |
Medical |
apoptosis sonrasında ortaya çıkan kalıntılar (içinde organel ya da kromozom parçaları bulunur) |
blebs n.
|
|
106 |
Medical |
bağışıklık sisteminin karaciğer hücrelerini tahrip etmesi sonrasında meydana gelen bir karaciğer rahatsızlığı |
autoimmune hepatitis n.
|
|
107 |
Medical |
bir hastalık sonrasında ortaya çıkan patolojik değişimler |
sequela n.
|
|
108 |
Medical |
doğum sonrasında oluşan aşırı kanamadan kaynaklanan beyindeki hipofiz bezine giden kanın azalması sonucu hipofiz bezinde doku kaybının oluşması |
sheehan's syndrome n.
|
|
109 |
Medical |
doğum sonrasında oluşan aşırı kanamadan kaynaklanan beyindeki hipofiz bezine giden kanın azalması sonucu hipofiz bezinde doku kaybının oluşması |
postpartum hypopituitarism n.
|
|
110 |
Medical |
doğum sonrasında oluşan aşırı kanamadan kaynaklanan beyindeki hipofiz bezine giden kanın azalması sonucu hipofiz bezinde doku kaybının oluşması |
postpartum pituitary necrosis n.
|
|
111 |
Medical |
doğum sonrasında oluşan aşırı kanamadan kaynaklanan beyindeki hipofiz bezine giden kanın azalması sonucu hipofiz bezinde doku kaybının oluşması |
sheehan syndrome n.
|
|
112 |
Medical |
karbonhidrat alımı öncesi, alım sırasında ve sonrasında egzersiz |
carbohydrate intake before, during and after exercise n.
|
|
113 |
Medical |
lenf damarlarının tıkanması sonrasında dokularda sıvı birikmesi |
lymphoedema n.
|
|
114 |
Medical |
özellikle alkol bağımlığı tedavisi sonrasında gerçekleştirilen tedavi uygulamalarına katılma |
follow-up participation n.
|
|
115 |
Medical |
sonuçları uzun süre sonrasında elde edilen bilimsel çalışma |
outcome study n.
|
|
116 |
Medical |
ameliyat veya tedavi sonrasında görülen komplikasyon |
morbidity n.
|
|
117 |
Medical |
(doğum öncesi ve sonrasında) gebelerin bakımı ve tedavisine ait |
obstetric adj.
|
|
118 |
Medical |
(doğum öncesi ve sonrasında) gebelerin bakımı ve tedavisiyle ilgili |
obstetric adj.
|
|
119 |
Medical |
enfeksiyon sonrasında |
postinfection adv.
|
|
Psychology |
|
120 |
Psychology |
alkol zehirlenmesi sonrasında yaşanan titreme hezeyanı |
oenomania n.
|
|
Pathology |
|
121 |
Pathology |
preeklampsi tanısı konmuş hastalarda doğumdan önce, doğum sırasında veya sonrasında görülen koma veya havale |
eclampsy n.
|
|
122 |
Pathology |
doğum sonrasında görülen inflamatuar bir hastalık |
metria n.
|
|
Gastronomy |
|
123 |
Gastronomy |
yumuşak bir şeker elde edene kadar kaynatılmış, sonrasında soğutulup krema kıvamına gelinceye kadar karıştırılmış akçaağaç şurubu |
maple butter n.
|
|
124 |
Gastronomy |
yumuşak bir şeker elde edene kadar kaynatılmış, sonrasında soğutulup krema kıvamına gelinceye kadar karıştırılmış akçaağaç şurubu |
maple cream n.
|
|
Biology |
|
125 |
Biology |
mayoz bölünme sonrasında kromozomunu eşleyerek haploit gamete dönüşen iki hücreden her biri |
maturation division n.
|
|
126 |
Biology |
mantarlarda gövden ucunda bir spordan üreyen sporun sonrasında başka spor üretmesi şeklindeki spor çimlenmesi |
repetition n.
|
|
127 |
Biology |
rna molekülünün ters transkiptazı sonrasında dna sekansına dahil edilebilen genetik element |
retroelement n.
|
|
128 |
Biology |
mayoz bölünmenin pakiten evrenin hemen sonrasında homolog kromozomların birbirlerini ittiği profaz evresi |
diplotene n.
|
|
129 |
Biology |
bazı mantarların konidiyumları arasında yer alıp sonrasında parçalanarak yok olan küçük selüloz kitlesi |
disjunctor n.
|
|
130 |
Biology |
yüzey buzunun kırılma sonrasında süblimleşmesini içeren bir dondurarak kırma yöntemi |
freeze etching n.
|
|
131 |
Biology |
spermosporun bölünmesiyle oluşan ve sonrasında spermatozoide dönüşecek hücrelerden biri |
spermatoon n.
|
|
132 |
Biology |
spermosporun bölünmesiyle oluşan ve sonrasında spermatozoide dönüşecek hücrelerden biri |
spermoblast n.
|
|
133 |
Biology |
istenen yanıt sonrasında organizmaya (uyarıcı) vermek |
reward v.
|
|
Biochemistry |
|
134 |
Biochemistry |
istenen yanıt sonrasında organizmaya verilen uyaran |
reward n.
|
|
Marine Biology |
|
135 |
Marine Biology |
erkek somon ve denizalası balıklarının üreme mevsimi sırasında ve hemen sonrasında aldıkları isim |
kipper n.
|
|
Astronomy |
|
136 |
Astronomy |
evrenin büyük patlama sonrasında genişlemeyi sürdürdüğüne ilişkin teori |
inflation theory n.
|
|
137 |
Astronomy |
evrenin büyük patlama sonrasında genişlemeyi sürdürdüğüne ilişkin teori |
inflationary universe n.
|
|
Botanic |
|
138 |
Botanic |
yeni dünya'da yetişen, ilkbaharda tarçın renkli olan tüylü yaprakları sonrasında yeşile dönen bir eğrelti otu |
cinnamon fern n.
|
|
139 |
Botanic |
yeni dünya'da yetişen, ilkbaharda tarçın renkli olan tüylü yaprakları sonrasında yeşile dönen bir eğrelti otu |
fiddlehead fern n.
|
|
140 |
Botanic |
yeni dünya'da yetişen, ilkbaharda tarçın renkli olan tüylü yaprakları sonrasında yeşile dönen bir eğrelti otu |
osmunda cinnamonea n.
|
|
141 |
Botanic |
(biçim veya hasat sonrasında) ekili alanda yetişen çimen |
rowett n.
|
|
142 |
Botanic |
kesim sonrasında da büyümeye devam eden ağaç |
standard n.
|
|
Forestry |
|
143 |
Forestry |
ağaç kesme sonrasında ormanda bırakılan ağacın üst dalları |
lap n.
|
|
Education |
|
144 |
Education |
konunun anlatılması sonrasında öğrencilerin konuyu iyi kavrayıp kavramadığını anlamak için sorulan sorular |
concept checking questions n.
|
|
145 |
Education |
öğrencinin başta bilgi ve kavramlara hakim olmasını, sonrasında bireysel bir çalışma ile daha üst seviye bilgiyi edinmesini amaçlayan bir öğretme yöntemi |
kumon n.
|
|
146 |
Education |
(çalışma) lisans derecesi sonrasında yapılan |
post-graduate adj.
|
|
Literature |
|
147 |
Literature |
2. dünya savaşı sonrasında ortaya çıkmış bir edebi akım |
lettrism n.
|
|
Linguistics |
|
148 |
Linguistics |
sessiz harf sonrasında gelen |
postconsonantal adj.
|
|
History |
|
149 |
History |
1. konstantin tarafından hristiyanlığa geçişi sonrasında kabul edilen sancak |
labarum n.
|
|
150 |
History |
muhteşem devrim sonrasında william ile mary’ye ve haleflerine sadakat yemini etmeyi reddeden anglikan din adamı |
nonjuror n.
|
|
151 |
History |
muhteşem devrim sonrasında william ile mary’ye ve haleflerine sadakat yemini etmeyi reddeden anglikan din adamları |
nonjurors n.
|
|
152 |
History |
abd iç savaşında para karşılığı askere yazılıp sonrasında kaçmış kimse |
bounty jumper n.
|
|
153 |
History |
amerikan bağımsızlık savaşı sırasında veya sonrasında ingiltere'ye bağlılıkları nedeniyle kanada'ya yerleşen amerikalı sömürgeciler |
united empire loyalist [canada] n.
|
|
154 |
History |
14. yüzyılda ve sonrasında piyadelerin kullandığı balta benzeri bir silah |
vouge n.
|
|
155 |
History |
rus devrimi, rus iç savaşı ve sonrasında çarı destekleyen rus |
white russian n.
|
|
156 |
History |
ilk olarak leh ordusunda, sonrasında ise batı avrupa ordularında yer almış mızraklı süvari birliğine mensup asker |
hulan n.
|
|
157 |
History |
roma'ya tutsak olarak götürülüp sonrasında serbest bırakılan yahudilerin neslinden gelenlerin ms. 1. yüzyılda kudüs'te kurduğu sinagogun mensubu |
libertine n.
|
|
158 |
History |
erken orta çağ'da maas, moselle ve ren nehirlerine hükmetmiş ve sonrasında dukalık mertebesine gerilemiş bir krallık |
kingdom of lorraine n.
|
|
159 |
History |
konstantinopolis'in fethi sonrasında osmanlı'ya tabi olan önemsiz hristiyan hükümdar |
despot n.
|
|
160 |
History |
napolyon savaşları sonrasında topraksal düzenin tekrar sağlanması için gerçekleştirilen bir kongre |
congress of vienna n.
|
|
161 |
History |
rus devrimi sonrasında çarlık sempatizanı olan ruslara ait |
white russian adj.
|
|
162 |
History |
rus devrimi sonrasında çarlık sempatizanı olan ruslarla ilgili |
white russian adj.
|
|
Archaeology |
|
163 |
Archaeology |
kazı sonrasında tırnak altında biriken toprak |
hyponychial dirt n.
|
|
Religious |
|
164 |
Religious |
(musevilikte) bir hizmet sonrasında cemaat üyelerinin davetli olduğu atıştırmalık ve içeceklerin ikram edildiği ve dua okunulan bir kabul töreni |
kiddush n.
|
|
165 |
Religious |
muhteşem devrim sonrasında sadakat yeminini reddeden anglikan din adamlarının bir kısmı |
usager n.
|
|
Geology |
|
166 |
Geology |
kaya tabakasının oluşması sırasında veya hemen sonrasında meydana gelen |
penecontemporaneous adj.
|
|
Military |
|
167 |
Military |
14. yüzyıl ve sonrasında kullanılan zırhlarda bulunan küçük koltukaltı plakası |
moton n.
|
|
168 |
Military |
1938'de nazi faaliyetlerini soruşturmak üzere kurulup sonrasında kendini tümüyle komünistlerin sözde yıkıcı faaliyetlerini ortaya çıkarmaya adamış olan kurul |
committee to investigate un-american activities n.
|
|
169 |
Military |
d günü sonrasında ihtiyaçları sağlayacak kargoların yüklendiği gemilerin ileri yönlü hareketi |
initial early resupply n.
|
|
Sport |
|
170 |
Sport |
bir spor müsabakası esnasında veya sonrasında bir kişinin veya bir grup seyircinin kutlama veya protesto amacıyla sahayı işgali |
pitch invasion n.
|
|
171 |
Sport |
paralel barların ucunda yapılan, kişinin çenesi barların hizasına gelecek kadar kollarını büktüğü ve sonrasında düzleştirip kendini yukarı doğru kaldırdığı bir jimnastik egzersizi |
dip n.
|
|
172 |
Sport |
(kürek sporu) hamle öncesi ve sonrasında kürek ucunun su yüzeyinde aldığı kare pozisyon |
square n.
|
|
Football |
|
173 |
Football |
(savunmanın dağılması sonrasında) oyun kurucunun elinde topla koşması |
scramble n.
|
|
174 |
Football |
(savunmanın dağılması sonrasında) elinde topla koşan oyun kurucu |
scrambler n.
|
|
Baseball |
|
175 |
Baseball |
(oyuncunun atış sonrasında koşarak elde ettiği) birinci, ikinci, üçüncü kaleye ulaşma ve sayı turu serisi |
cycle n.
|
|
Boxing |
|
176 |
Boxing |
boksörün kendini savunmasız bir pozisyonda göstererek rakibine atak için fırsat vermesi ve sonrasında karşı atağa geçerek üstünlük sağlamasına dayalı bir teknik (muhammed ali tarafından geliştirilmiş) |
rope-a-dope n.
|
|
Card |
|
177 |
Card |
(pokerde) flop öncesi hakimiyeti elinde bulundurup flop sonrasında teklif vermek |
continue v.
|
|
Wagering |
|
178 |
Wagering |
önce kreps ve yedi dışında bir zar atıp sonrasında yedi atarak kaybetme |
miss n.
|
|
179 |
Wagering |
önce kreps ve yedi dışında bir zar atıp sonrasında yedi atarak kaybetmek |
missout n.
|
|
180 |
Wagering |
önce kreps ve yedi dışında bir zar atıp sonrasında yedi atarak kaybetmek |
miss v.
|
|
Music |
|
181 |
Music |
başlangıçta genç erkeklerden kurulmuş olup sonrasında üyelerinin yetişkinliğe ulaştığı, sadece erkek vokallerden oluşan pop grubu |
manband n.
|
|
Archaic |
|
182 |
Archaic |
hemen gün batımı sonrasında bulutsuz gökyüzünden çiy düşmesi |
serein n.
|
|
183 |
Archaic |
sonrasında olan |
since adj.
|
|
Modern Slang |
|
184 |
Modern Slang |
sınav için ezber yapıp sonrasında bilgilerin unutulması |
academic bulimia n.
|
|
185 |
Modern Slang |
1980'lerde kuzey amerika'da ortaya çıkıp sonrasında batı avrupa'da devam eden bir saadet zinciri sistemi |
airplane game n.
|
|
186 |
Modern Slang |
sonrasında herkes de alkışlamıştır zaten (bir duruma/hikayeye inanmadığında) |
and then everyone clapped expr.
|
|